Psikoterapist - Brian Freeman Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Psikoterapist kimin eseri? Psikoterapist kitabının yazarı kimdir? Psikoterapist konusu ve anafikri nedir? Psikoterapist kitabı ne anlatıyor? Psikoterapist PDF indirme linki var mı? Psikoterapist kitabının yazarı Brian Freeman kimdir? İşte Psikoterapist kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Brian Freeman

Çevirmen: Merve Cam

Orijinal Adı: The Night Bird (Frost Easton #1)

Yayın Evi: Panama Yayıncılık

İSBN: 9786052221433

Sayfa Sayısı: 448

Psikoterapist Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

En ürkütücü anınızı tekrar tekrar yaşamak zorunda kalsaydınız, ne yapardınız?

San Francisco’da garip cinayetler işlenmektedir. Sıradan kadınlar, psikotik davranışlarda bulunmakta ve hayatlarına vahşice son vermektedirler.

Dedektif Frost Easton ise tesadüflere inanmayan biridir. Aradaki bağlantıyı araştırırken, yolu Psikiyatrist Francesca Stein ile kesişir.

Dr. Stein ise, hastalarının zihnindeki en ürkütücü hatıraları silen tedavi yöntemiyle tartışmalara yol açmıştır. İşin ilginç yanı, kurbanların hepsi onun hastasıdır.

Frost ve Frankie kendi başlarına araştırmaya devam ederlerken, durum kişisel ve daha tehlikeli bir hâl alır. Gece Kuşu adında bir katil, derinlere gömülmüş anıları yeniden yüzeye çıkararak, cinayetler işlemektedir. Yakında, Dr. Stein da kendi zihnindeki boşluklarla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Frost ise psikiyatristin en büyük korkularını bilen katilin peşindedir.

Ceset sayısı arttıkça, Gece Kuşu da çemberi daraltır. Hayatını işine adamış dedektif ile zeki psikiyatrist, yeni bir cinayet daha işlenmeden bulmacayı çözebilecek midir?

Psikoterapist Alıntıları - Sözleri

  • "Nedenini biliyorsun... Sen ölürken izleyeceğim."
  • "Gerçek bir kazaya şahit oldunuz diyelim,... Bu on saniye, sizin gerçeğiniz olurdu. Tekrar yaşayamazsınız ve yeniden izleyemezsiniz. Tek yapabileceğiniz, hatırlamaktır. Başka bir deyişle, gerçek sadece bir kez yaşanır fakat anılar tekrar edip durur."
  • Girdiğin yolda ilerlemek, kişiyi korkunç yerlere götürebilecek ara yollar aramaktan iyidir.
  • Karanlık bir dehlizden gelen, ölümün yaşama tercih edileceği türde bir çığlıktı.
  • Aşağı bakınca, acı acı bağırdı. Gördüğü şey her neyse, onu kovalıyor, peşinden geliyordu.
  • Fırtına sessizleşince, Frost daha yüksek ve daha yakında boğuk bir gümbürtü duydu. Seslere tuhaf, kıkır kıkır bir cızırtı karıştı. Tahtaya sürtülen tırnakların sesi gibiydi. Orada canlı bir şey vardı. Jess de duymuştu. İkisi de aynı anda fenerlerini yukarı çevirince, irkildiler.
  • Yasalar, zulme uğrayanları değil, zulmedenleri koruyor.
  • Bazı yalnız kadınlar şehri sahiplenirdi, bazılarıysa şehir yüzünden yorgun düşerdi.
  • Gördüğü ilk şey, çamurun içinde sırılsıklam olmuş yün şapkaydı. Todd'un beresiydi. Bir metre kadar ileride, yolun ortasında bir silah vardı.
  • Gençken, yaşanmış olsalar da olmasalar da, her şeyi hatırlardım. Ama artık yaşlanıyorum ve yakında, sadece yaşanmamışları hatırlayabileceğim. ~Mark Twain~
  • "...Akabinde de bir kenara oturup, bizi beklemiştir. Orada bulunmasının nedeni, Lucy'nin beni bıçaklayışını görmekti belki. Tıpkı söz verdiği gibi, ölümümü izleyecekti."
  • Frankie'nin tüylerini ürperten şey, Darren'in anlattıklarını gerçekten yapmış olma ihtimaliydi.
  • Bir insana fiziksel işkence etmek zalimlikti fakat zihnine yapılan işkence çok daha acımasızcaydı.
  • Sağanak, camda tıkırdayan tırnak sesleri gibiydi.
  • Luuuucy. Çığlık atarak, etrafında döndü. Bardak avuçlarından kayınca, yere çay döküldü. Sesi duymuştu fakat etrafta kimse yoktu. Daire boştu. Sessizlik içinde yalnızdı. Ancak kafasında duyduğu ses, yanında duran birinden geliyormuş gibi netti.

Psikoterapist İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Psikoterapist, psikolojik gerilim türünde, yalın ve sade bir anlatıma sahip, zihin yormadan okunan akıcı bir kitaptı. Karakterlerin fiziksel görünümü ile ilgili detaylar ve derinleşmesini beklediğim ama yüzeysel geçilen bazı kısımlar haricinde keyifle okuduğum bir yapıdaydı. Acıdan kaçmak yerine olumsuz duyguları kabullenme ve tahammül edilemeyen deneyimlerle birlikte kalmanın önemi, merak uyandıran bir kurgu içerisinde işleniyor. San Francisco'da gerçekleşen, anlam verilemeyen ölümler Dedektif Frost Eaton'ın ilgisini çeker. Sağlıklı olduğu bilinen kadınlar, psikotik atak geçirerek, korku içinde yaşamlarına son vermektedir. Dedektif Eaton, bu kadınların tek bağlantısının Dr. Francesca Stein olduğunu keşfeder. Travmatik yaşantıları olan kişilerle çalışan Dr. Francesca Stein, hipnoz yöntemiyle acı veren anılara müdahale etmekte, içeriğinin değişmesi yönünde çalışmalar yapmaktadır.Bir gün Gecekuşu isminde birinden tehdit mesajları almaya başlar. Bu durum Dedektif Frost Eaton ile yollarının kesişmesine neden olur.Araştırmaları sonucunda; Gecekuşu lakaplı bir katilin hastalarını hedef aldığını ve onun yöntemini kullanarak en derin korkularını yaşattığını öğrenir. Bu durum; hafıza ile ilgili çalışmalarına dair şüphe duymasına ve kendi geçmişinde anlam veremediği olaylar ile yüzleşmesine neden olacaktır. Akıcı ve merak uyandıran bir anlatımla hafıza, travmaların bireyler üzerine etkisi gibi konuları işleyen bu kitap çok derinlik beklentisine girmeden , merak ve keyifle okunan bir yapıya sahip.Hızlı okunması ve zihin yormayan anlatımı beğendiğim özellikleri oldu. (Aylin Büyüksavaş)

#psikoterapist #brıanfreeman #heraybirpolisiyeokuyoruz // Dedektif Frost Easton serisinin ilk kitabı. Hali hazırda ikinci kitap olan ‘İçimizdeki Ses’ çıkmışken, yazara bir şans verelim dedik. Psikoterapist, polisiye ve gerilim anlamında ezber bozmasada okunması keyifli bir kitaptı. “En ürkütücü anınızı tekrar tekrar yaşamak zorunda kalsaydınız, ne yapardınız?” San Francisco’da garip ölümler olmaya başlar. Kadınlar, psikotik davranışlarda bulunarak halka açık yerlerde intihar eder. Dr. Frankie ise, hastalarının zihnindeki en ürkütücü hatıraları silen bir terapisttir. İşin ilginç yanıysa, kurbanların hepsi onun hastasıdır. Dedektif Frost ve Frankie iş birliği yaparak, olayı araştırmaya başlarlar. İntiharlara sebep olan Gece Kuşu adında bir katildir ve derinlere gömülmüş anıları yeniden yüzeye çıkarır. Çok geçmeden Dr. Frankie’ye de mesajlar yollamaya başlar. Ceset sayısı arttıkça, Gece Kuşu da çemberi daraltır. Dedektif ile zeki psikiyatrist, yeni bir cinayet daha işlenmeden bulmacayı çözebilecek midir?   Birkaç yeni bilgi öğrendim ve notlarıma ilave ettim. Mesela; köprü üzerinde yürüme korkusuna ‘Gefirofobi’ deniyormuş. ‘Lökofobi’ ise beyaz renge duyulan patolojik bir korkuymuş. Hayatınızdan beyaz rengi tamamen çıkarmanız gerekse ne yapardınız? Garip değil mi :) Birçok olayı kitabın ortalarında beyin fırtınalarıyla çözmüş olsak da yinede merakla sonunu görmek istedik. Ve nihayetinde oldukça sürükleyici, kolay okunan, yersiz ayrıntılardan uzak, direk olaylara kanalize olan bir kurgu okuduk. Eleştireceğim yönleride yok değil. Örneğin; karakterler çok fazla bireysel hareket etti. Polisiyede alıştığımız altı doluluğu bu kitapta yakalayamadık. Bundan beş yıl önce okumuş olsak düşüncelerimiz farklı olur muydu? Olurdu. Şüphesiz çok daha iyilerini okuduk ama kesinlikle kötüydü de diyemem. (Elif Acar)

En ürkütücü anılarınız hatırlayamadıklarınızdır.: Frost Easton serisinin ilk kitabı olan Psikoterapist benim de yazarla tanıştığım ilk kitap. Polisiye gerilim kategorisinde yer alan bu kitap bence psikolojik gerilim kategorisine de yerleştirilebilir. Birbirinden bağımsız 3 genç kız psikotik kriz sonucunda hayatlarını sonlandırmaktadırlar ve ne yazık ki hepsinin ortak özelliği psikoterapist Frankie'nin hastaları olmalarıdır. Acaba bu ölümler birbiriyle bağlantılı mı? Dr. Frankie bu hikayede nerde yer alıyor? Kitabı okurken geçmişinde sevgisiz ve ruhsuz bir babanın yanında hayatına yön vermeyi çalışan Frankie'nin yerine koydum çoğu zaman kendimi. Hayatta her daim hiç kimseye ihtiyacı olmayan Frankie hastalarının en büyük korkularına zemin hazırlayan olayları onların hafızasından silerek tedavi uygulamaktadır. Bu kimilerine göre yanlıştır çünkü insan en çok unuttuğundan korkar ve ne kadar kötü olsa da bütün anılar hatırlanmalıdır. Frankie bu hikayede büyük bir oyunun içindedir, bir hastası ipleri kendi eline alır ve artık Frankie baş rol değil hayatını dışardan izleyen,hastalarının ölümünü izleyen bir kişiliğe dönüşür. Kitap gayet akıcı. Yazar aslında katilin sinyallerini verse de yer yer kafa karıştırıyor ve merak içinde bırakıyor. Bu kitap hakkında çok daha fazla şey yazmak isterdim fakat çok kısaca söylüyorum ki; bu kitabı okuyun! (Büşranur SUBAŞI)

Psikoterapist PDF indirme linki var mı?

Brian Freeman - Psikoterapist kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Psikoterapist PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Brian Freeman Kimdir?

Brian Freeman (28 Mart 1963 doğumlu) psikolojik gerilim romanlarının yazarıdır. Chicago, Illinois doğumludur. Carleton Koleji'ne girdi ve 1984'te magna cum laude ile İngilizce olarak mezun oldu. Yazar olmadan önce uluslararası hukuk firması olan, Faegre & Benson'un pazarlama ve halkla ilişkiler direktörü olarak görev yapıyordu. Kitapları 46 ülkede satılmıştır ve 17 dile çevrilmiştir.

Brian Freeman Kitapları - Eserleri

  • Hipnoz
  • Ahlaksız
  • Psikoterapist
  • Paramparça
  • Psikoz
  • İçimizdeki Ses

Brian Freeman Alıntıları - Sözleri

  • İlk kim vazgeçerse o kaybeder. (Paramparça)
  • Birini hem sevebilir hem de ondan nefret edebilirsin. (Paramparça)
  • Aşağı bakınca, acı acı bağırdı. Gördüğü şey her neyse, onu kovalıyor, peşinden geliyordu. (Psikoterapist)
  • Doğru zaman diye bir şey var mı? (Ahlaksız)
  • "Gerçek bir kazaya şahit oldunuz diyelim,... Bu on saniye, sizin gerçeğiniz olurdu. Tekrar yaşayamazsınız ve yeniden izleyemezsiniz. Tek yapabileceğiniz, hatırlamaktır. Başka bir deyişle, gerçek sadece bir kez yaşanır fakat anılar tekrar edip durur." (Psikoterapist)
  • Gençken, yaşanmış olsalar da olmasalar da, her şeyi hatırlardım. Ama artık yaşlanıyorum ve yakında, sadece yaşanmamışları hatırlayabileceğim. ~Mark Twain~ (Psikoterapist)
  • Karanlık bir dehlizden gelen, ölümün yaşama tercih edileceği türde bir çığlıktı. (Psikoterapist)
  • "Çok gençti. Geçmişin asla kendisini terk etmeyeceğini öğrenmesi uzun zaman alacaktı." (Hipnoz)
  • Sağanak, camda tıkırdayan tırnak sesleri gibiydi. (Psikoterapist)
  • "...Akabinde de bir kenara oturup, bizi beklemiştir. Orada bulunmasının nedeni, Lucy'nin beni bıçaklayışını görmekti belki. Tıpkı söz verdiği gibi, ölümümü izleyecekti." (Psikoterapist)
  • Yasam , gerekli olduğunu düşündüğümüz şeylerden daha öte bir şeydir. (İçimizdeki Ses)
  • 'Dönmeyen sadece ölülerdir ' (Hipnoz)
  • ".... Ama sevgi bazı şeyleri değiştirmeye yetmiyordu." (Hipnoz)
  • Luuuucy. Çığlık atarak, etrafında döndü. Bardak avuçlarından kayınca, yere çay döküldü. Sesi duymuştu fakat etrafta kimse yoktu. Daire boştu. Sessizlik içinde yalnızdı. Ancak kafasında duyduğu ses, yanında duran birinden geliyormuş gibi netti. (Psikoterapist)
  • Kaybettikleri ondan çok şey çalmıştı. (Ahlaksız)
  • Üstünü örtemeyeceğiniz bazı günahlar vardı. Er ya da geç sizi tüketmek için ortaya çıkarlardı. (Paramparça)
  • İnsanın kendi inşa ettiği kafesten kimseyi kurtaramayacağını fark etti. (Paramparça)
  • “Yalnız olmaktan nefret etsem de onu pek özlemiyorum.” (Ahlaksız)
  • Ne hareket ediyor ne de konuşuyorlardı; sadece birbirlerine sarılmış bunun nasıl bir his olduğunu hatırlamaya çalışıyorlardı. Ezbere bildiğin bir şarkının notalarını dinlemek gibiydi. Yeni baştan tanımaya izin vermek gibi. (Hipnoz)
  • Gençken her şey çok ağır gelebilir. Bende o yollardan geçtim. Sonra yaşlanıp çocukken önemli olduğunu düşündüğün çoğu şeyin aslında hiç de önemli olmadığını fark ediyorsun. (Paramparça)