Sağlığına Format At - M. Barış Muslu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Sağlığına Format At kimin eseri? Sağlığına Format At kitabının yazarı kimdir? Sağlığına Format At konusu ve anafikri nedir? Sağlığına Format At kitabı ne anlatıyor? Sağlığına Format At kitabının yazarı M. Barış Muslu kimdir? İşte Sağlığına Format At kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: M. Barış Muslu
Yayın Evi: Doğan Novus
İSBN: 9786050919554
Sayfa Sayısı: 328
Sağlığına Format At Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Sıkı durun! Çünkü çok ama çok şaşıracaksınız…
Uyarayım, ezberinizi bozacağım! Hastalıklar konusunda hiç ama hiç duymadığınız şeyler anlatacağım size. Sağlık konusundaki paradigmaları değiştirecek, bildiklerinizi geçersiz kılacak bir kitabı tutuyorsunuz elinizde. Hastalık diye adlandırdığımız şeyin aslında bambaşka bir şey olduğunu anlayacak ve artik korkmayacaksiniz!
Çünkü aslinda hastaliklardan korkmak için hiçbir neden yok!
Kilo sorunlarından diyabete, yüksek tansiyondan romatizmaya, alerjilerden kalp krizine ve hatta kansere kadar tüm hastalıklar beynimizde bir şalterin yukarı kalkmasıyla başlıyor. Ben şimdi size o şalteri geri indirmenin yöntemini anlatacağım.
(Tanıtım Bülteninden)
Sağlığına Format At Alıntıları - Sözleri
- "Bilincinize getirmediğiniz her şey karşınıza kader olarak çıkar." (Carl Jung)
- Vücudun iyileşmek için en fazla ihtiyaç duyduğu şey sizce ne olabilir? Enerji... Vücudumuzun iyileşmek için çok ciddi seviyede enerjiye ihtiyacı var. İşte bu yüzden, artık biz çok ciddi bir yorgunluk hissediyoruz.
- Darwin ile başlayan, "Güçlüler ayakta kalır, güçsüzler yok olur" düşüncesinin aslında insanların hayatı sürekli saldırgan olarak algılamasına sebep olduğunu düşünüyorum. Bence hayat doğada ve insan dünyasında pek de acımasız sayılmaz. Ama bir yandan da, hayatı kötü yapan, "Ben ezmezsem, onlar beni ezerler" düşüncesi ve korku değil mi? Tüm insanlar birbirlerine kötü davranmak için aynı gerekçeyi öne sürmüyorlar mı?
- Üzerinde çalıştığınız hastalık iyileşme dönemine ait s aranan travma hastalık başlamadan kısa süre önce yaşanmış değildir Hatta bu durumda sorulması gereken soru şu olmalıdır hayatımda hastalık başlamadan kısa süre önce çözünen ya da artık kendimi daha rahat hissettiğim bir durum var mı Zaten böyle bir hastalığın başlama nedeni biyolojik programın iyileşme dönemine girmesi Bu da bir şekilde travmanın beyinde çözülmüş olması gerektiğini gösteriyor böyle bir hastalık durumunda kısa süre önce yaşanan bir travmayı değil kısa süre önce çözülen çözüme kavuşmuştur almayı bulmak gerekiyor.
- Beynimiz yıllar önce yaşadığımız tehditlere, aynı fiziksel tepkileri yıllar boyunca vermeye devam edebiliyor. Bir başka deyişle, beynimiz geçmişte takılı kalıyor. Ve yıllar boyunca belirli bir organın kapasitesini artırmak adına vücudun sağlıklı giden işleyişini bozuyor. İşte sağlık sorunları yaşamamızın en önemli nedeni bu...
- Tevekkül etmek Gerekeni yapıp, sonra Ulu yaradan'a ilahi güce sığınmak.
- ♡ " Tamam kafamıza takmayacağız ama ne yapalım, hayatımıza fotosentez modunda bir sebze olarak mı devam edelim?!"
- ... eski beyin tarafından yönetilen dokular stres döneminde kanser yaratabiliyorken yeni beyinden yönetilen dokularda iyileşme döneminde yani çözümden sonra vücut her şeye toparlarken kanseri ortaya çıkarıyorlar
- Şimdi hazır olun! Size vücudumuzdaki kolesterolün sadece yüzde 80inin vücudumuzda bizzat karaciğerimiz tarafından üretildiğini söylesem... şaşırdınız değil mi?
- Aslında sağlık sorunlarımızı yaratanin sadece stres olduğu eksik bir bilgidir. Stres sadece yanan ateşlere ekstra `` gazyağı`` sağlar ve atesleri çok daha fark edilir hale getirir.
- Önceki sayfalarda, özellikle kanserin arttığından bahsettik. Bunun nedenini açıklamak adına tıp dünyası birçok unsur öne sürüyor.. Peki hastalanmamızın sebepleri acaba sosyolojik bazı faktörler olabilir mi? Mesela, milyonlarca insanın içinde kimseyi tanımamaktan, kimseye güvenmemekten, milyonlarca insanın içinde aslında yalnız olmaktan olabilir mi? Bunun en büyük nedeni toplumdaki yalnızlaşma olabilir mi?
- Beynimiz bizim farkında olduğumuzdan çok daha fazlasıdır.
- Zaten sırf bu geçmeyen hastalıklar yüzünden hayatımızı ilaç içerek geçirmek zorunda kala biliyoruz.
- Biz makine değil, yaşayan, bağımsız kararlar verebilen, duyguları olan, sevip nefret edebilen, üreyen çok karmaşık canlılarız.
- Evet, yaşadığımız, yaşattığımız büyük tramvalar sadece hayatlarımızı değil, yaşam sürelerimizi dahi etkiliyor. Hem bizim, hem karşımızdakinin..
Sağlığına Format At İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Keşke her hastalığın tedavisi burada anlatılanlar kadar kolay olsaydı... Keşke kafaya parmakla vurarak eski travmalar silinip gitseydi... Keşke hastalıklar bunlara inanacak kadar bizi arayış içine sokmasaydı... Keşke ... (Ali Nusret Memiş)
ilk kitap olan beyne format at la başlamak daha: mantıklı.Genel olarak kitap oldukça net bir durumu vurguluyor.Beyin gücüyle hasta olursunuz ve yine aynı beyin gücüyle iyilesebilirsiniz.Saglik konusuna farklı bir bakış açısı ile yaklaşmış (Nesrin defne)
Kitap klişe olmuş kişisel gelişim kitaplarından biraz farklı onlardan farklı olarak EFT tekniğiyle korkulardan kurtulup kendine inanmayı anlatıyor. Kendi rahatsızlığı sonucunda arayışa giren B.Muslu gezip gördüğü ve öğrendiği mistik anlayışı bilimsel kavrayışla okuyucuya aktarmaya çalışmıştır. Birçok hastalığın nasıl ortaya çıktığını ve hangi stres sonucu hangi hastalıklara yakalandığımızı hayretler içinde okumaktasınız. Derin ayrılıklar sonucunda deri hastalıklarına (vitiligob egzama, sedef,...) yakalanmalar; çaresizlik, sıkışıp kalma, bir durumdan kaçıp kurtulama sonucunda kas ve kemik ağrılarına detaylı bir şekilde eğilmiştir. Tabi bunun gibi daha birçok hastalığa neden yakalandığımız bize anlatılmış. Sonra bizim kafamızda ampül yanar ve şimşekler çakar Emeğine sağlık diyelim, hastalıktan muzdarip olanlara da şifa olur . Bu arada kitap seri halinde #beynineformatat ile başlanması, bu konuda ilk kez okuyacaklar için önemli (birkitapbirilktir)
Kitabın Yazarı M. Barış Muslu Kimdir?
1975 yılında doğdu. Orta ve lise eğitimini Tarsus Amerikan Koleji'nde sürdürürken, lise döneminde gittiği ABD'de toplam 2 senede liseyi ve 3 senede Michigan Tech Üniversitesi'ni bitirerek 20 yaşında genç bir mühendis olarak Türkiye'ye döndü.1994 yılında Amerika'da aldığı NLP eğitimleri onun hayata çok daha farklı bir pencereden bakmasını sağladı. Çeşitli kuruluşlarda profesyonel olarak çalışırken, aynı zamanda NLP danışmanlığı yapmaya devam etti. Bu arada, Koç Üniversite'nde işletme mastırını tamamlayarak, 2001 yılında kendi şirketini kurdu. Bu tarihten beri, Türkiye'de yüzbinlerce insanın kullandığı teknoloji servislerini yaratmanın dışında, yaşam koçu ve danışman olarak çalışmalarına devam ediyor.
M. Barış Muslu Kitapları - Eserleri
- Beynine Format At
- Yıka Beynini
- Gecikmeli Teslimiyet
- Sağlığına Format At
- Neuro Aşk
M. Barış Muslu Alıntıları - Sözleri
- "Bilincinize getirmediğiniz her şey karşınıza kader olarak çıkar." (Carl Jung) (Sağlığına Format At)
- Moritanya'da dünyanın bircok yerinde geçerli gibi görünen güzellik kuralı işlemiyor. Bu toplumun en güzel kadınları şişman olanlar. Zayıf kadınlara ise fakir gözüyle bakılıyor. Moritanya'da evlenme çağına gelmiş kadınların hayırlı bir kısmet bulabilmeleri için şişman olmaları gerekiyor. Dolayısıyla kendilerini deve sütü, zeytinyağına batırılmış ekmek ve keçi etinden bol kalorili bir kamp sürecine sokup çatlayana kadar yemek yiyorlar. (Neuro Aşk)
- Görmek istemediğimiz bir şeye maruz kalmak ya da bizde şiddetli üzüntü yaratan bir şey, özleyeceğimiz, çok sevdiğimiz bir şeyi son kez görmek, bazen de çok sert bir korku, gözle alakalı bir çok sıkıntı yaratabiliyor. Bunun travması da görsel ayrılık oluyor. (Gecikmeli Teslimiyet)
- Beyin savaştıkça beyinde sorunu yaratan bölge de sürekli alarm vererek o sorunlu bölgeyi dahada tetikliyor. Gerçek anlamda affettiğimiz şeyin aslında üzerimizden hükmünü kaldırmış oluyoruz. Savaştığımız şeye güç katıyoruz. (Gecikmeli Teslimiyet)
- Allah'ım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl ver... (Yıka Beynini)
- Zaten sırf bu geçmeyen hastalıklar yüzünden hayatımızı ilaç içerek geçirmek zorunda kala biliyoruz. (Sağlığına Format At)
- Aslında farkında olmadan sürekli kullandığımız bir tetikleyici grubu var: Kelimeler! Günlük hayatta kullandığımız kelimeler aslında bizim nasıl hissettiğimizi belirliyor. Mesela, size “Nasılsınız?” diye sorulduğunda “Yuvarlanıp gidiyoruz” cevabıyla “10 numara” cevabı çok farklı duyguları çağrıştırır. Mutlu bir hayat için, özellikle kendi kendimizle ve başkalarıyla nasıl konuştuğumuz çok önemlidir. İyi duyguları abartı ifadeleriyle daha da güçlendirmek, kötüleriyse vasat kelimelerle etkisiz hale getirmek çok yararlı olacaktır. (Beynine Format At)
- Biz makine değil, yaşayan, bağımsız kararlar verebilen, duyguları olan, sevip nefret edebilen, üreyen çok karmaşık canlılarız. (Sağlığına Format At)
- Ama şunu kabul etmek gerekir ki bize ait hiçbir şeyi aslında kendimiz seçmiyoruz.Tüm kararlar küçük yaşlarda daha “aklımız ermezken” bizim adımıza verilmiş oluyor.Bizim daha sonra tek yaptığımız,içinde yaşadığımız bu bedeni,hayatı,çevremizdeki her şeyi kabul edip arkasında durmak oluyor. (Beynine Format At)
- Istediğimiz hayatı yaşayamıyorsak, nedeni korkularımız! Çünkü beynin asıl amacı bizi "hedeflerimize ulaştırmak" değil bizi "hayatta tutmak". (Beynine Format At)
- Aşkın amacının mutlu etmek olmadığının bir göstergesi daha işte.zaten amaç mutluluk değil. Aşık olan kişilerin beyinlerindeki serotonin hormonu seviyelerinde yarıya yakın azalmalar tespit edilmiş.serotonin düşmesi tam da obsesif kompulsif bozukluk(OKB) ya da depresyonda olduğu gibi yaşanıyor.İşte aşkın bizi depresif,aşırı takıntılı,unutkan,dalgın yapmasının sebebi de bu serotoninin azlığı. (Neuro Aşk)
- Aşk gerçekten kimyasal olarak seksten çok daha güçlü bir duygu. Siz istediği kişiyle seks yapamadığı için depresyona girip intihar eden birini duydunuz mu hiç? Hiç olmaz diyemem, ama zor... Ya aşk için her şeyi göze alanlar? (Neuro Aşk)
- ... Affettiğin, teslim olduğun her şeyin artık senin üzerinde etkisi kalmamaya başlıyor. (Gecikmeli Teslimiyet)
- Darwin ile başlayan, "Güçlüler ayakta kalır, güçsüzler yok olur" düşüncesinin aslında insanların hayatı sürekli saldırgan olarak algılamasına sebep olduğunu düşünüyorum. Bence hayat doğada ve insan dünyasında pek de acımasız sayılmaz. Ama bir yandan da, hayatı kötü yapan, "Ben ezmezsem, onlar beni ezerler" düşüncesi ve korku değil mi? Tüm insanlar birbirlerine kötü davranmak için aynı gerekçeyi öne sürmüyorlar mı? (Sağlığına Format At)
- Sorunu fiziksel düzlemde çözmeye çalışmak sinek var diye araziyi ilaçlamaya benziyor. Oysa bataklığı kurutmak kesin çözüm! (Gecikmeli Teslimiyet)
- Aşk sevenlerin hayatlarından daha büyüktür. (Neuro Aşk)
- Elinizde sihirli bir değnek olsa hayatınızda neyi değiştirirdiniz? İ y i d ü ş ü n ü n . . (Beynine Format At)
- "Beynin asıl amacı güvenliktir. Beyniniz güvende olmanız açısından bir karar verdiyse, onu zorlayarak değiştirmeniz oldukça zordur. Yapılması gereken, olumsuz duygulara ulaşıp temizleyerek, onu tehlikede olmadığınıza inandırmaktır." (Yıka Beynini)
- Şimdi hazır olun! Size vücudumuzdaki kolesterolün sadece yüzde 80inin vücudumuzda bizzat karaciğerimiz tarafından üretildiğini söylesem... şaşırdınız değil mi? (Sağlığına Format At)
- ♡ Acaba ağustos böceği hem biraz çalışsa hem de şarkısını, türküsünü söylemeye devam etse, olmaz mı? (Yıka Beynini)