Selçuklular ve İslamiyet - Osman Turan Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Selçuklular ve İslamiyet kimin eseri? Selçuklular ve İslamiyet kitabının yazarı kimdir? Selçuklular ve İslamiyet konusu ve anafikri nedir? Selçuklular ve İslamiyet kitabı ne anlatıyor? Selçuklular ve İslamiyet PDF indirme linki var mı? Selçuklular ve İslamiyet kitabının yazarı Osman Turan kimdir? İşte Selçuklular ve İslamiyet kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Osman Turan
Yayın Evi: Ötüken Neşriyat Yayınları
İSBN: 9789754510997
Sayfa Sayısı: 206
Selçuklular ve İslamiyet Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Türklerin İslâm medeniyetine girişleri, doğurduğu neticeler itibariyle, yalnız Türk ve İslâm tarihinin değil dünya tarihinin de en büyük hâdiselerinden biridir. Bunun millî bünye üzerinde meydana getirdiği neticenin tetkikinden doğacak ilmî kanâatlerin, girmekte olduğumuz Avrupa medeniyeti karşısında alacağımız vaziyeti tâyin ve yürümekte olduğumuz yolu kontrol etmekte bize bazı tecrübî dersler vereceğine de, dikkatimizi çekmemiz icabeder. Türkler İslâm'dan önce inanış, düşünüş ve yaşayış bakımından nasıl bir kavim idiler, Müslüman olduktan sonra ne gibi değişiklik ve inkişaflara uğradılar? Türklerin İslâmlaşmasından önce ve sonra İslâm âlemi nasıl bir vaziyette bulunuyordu ve ne gibi bir istikamet aldı? Bu hususlarda umumî ve sentetik bir görüşe sahip olmaksızın Türklerin İslâm dünyasındaki mevkileri ile İslâm tarihinin takip ettiği gelişme anlaşılamaz.
Selçuklular ve İslamiyet Alıntıları - Sözleri
- Antalya civarında kalanlar (Haçlılar), Türkler'in hücumları ve Rum'ların yağmaları, açlık ve hastalıkla perişan oldu. Türkler bu Haçlılara acıyarak kendilerine ekmek ve para dağıttılar; hastalarını tedâvi ettiler. Rumlardan satın aldıkları Haçlı paralarını onların düşkünlerine dağıttılar. Türkler'in şefkât ve merhametini gören üç binden fazla Frank'ın Müslüman olduğu rivayet ediliyor. Rumlar'ın hiyânetini ve Türkler'in insanlığını anlatan bir Haçlı yazar: "Ey hiyânetten daha zâlim olan merhâmet!" feryâdiyle Türklerin şefkât ve iyiliği ile Haçlıların dinlerini satın aldıklarını, bununla beraber din değiştirme hususunda Hrıstiyanlara hiçbir baskı yapmadıklarını da ilâve eder.
- Daima bir Türk’ü tepeleyen daha bir Türk bulunur.
- Râvendî Selçuk tarihi hakkında yazdığı Râhat us-Sudûr adlı eserinde der ki: "İmam-ı Âzam vedâ haccını yaparak Mekke'de Allaha karşı niyazda bulunurken "ey Tanrım, benim içtihadım doğru ve mezhebim hak ise yardım et; çünkü ben senin için Hz. Muhammed'in şeriatini takrir ettim" demiş; hâtiften gelen bir ses ona "Sen doğru söyledin, kılıç Türklerin elinde bulundukça senin mezhebine zevâl yoktur" cevabını verir. hâtif: sesi çıkaran bedeni görmeden, o sesi duyabilmek.
- Fakat daima bir Türk'ü tepeleyen bir Türk bulunur.
- Türkler Anadolu'ya geldikleri zaman, bir asırdan beri, İslam dinini kabul etmiş bulunmakla beraber, göçebe hayatın icabı, henüz sathi bir şekilde İslamlaşmış ve İslam cilası altında eski Şamani ve inanışları yaşamıştır. Baba İshak, Barak Baba, Sarı Saltuk, ve sair Türkmen babaları bir müslüman şeyhi kadar eski Türk şaman (kam)larının da bir devamı idiler. Bu sebeple Şamanilik müslüman Türk tarikatlerine tesir etmiş; ayinlerine girmiş, raks ve müzik de dini bir vecd unsuru haline gelmiş ve Müslüman alimlerinin mücadeleleri bu unsurları bertaraf edemememiştir.
Selçuklular ve İslamiyet İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Selçuklu deyince Türkiye'de akla ilk gelen kişidir herhalde Osman Turan, bu nedenle Selçuklu'da İslamiyet'in sosyal alanda olsun yönetim alanında olsun ne kadar etkin bir rol oynadığını anlatmış. (Sefa Akgül)
Anadolu hep Türklerindi.: Selçuklular konusunda maalesef ülkemizde çok az yetişmiş araştırmacı ve tarihçi yazar var bunların piri diye bileceğimiz bir şahsiyettir Prof.Dr Osman Turan. Tarih sever kişilerin eserlerinin tamamını keyifle okuyacağınıza eminim. (Ali Alp)
Selçuklu tarihçiliğinin dünyadaki sayılı isimlerinden olan Osman Turan'ın bu eseri onun çeşitli zamanlarda ve yerlerde yayımladığı makalelerini bir derlemesidir. İçeriğinde şu makaleler bulunmaktadır: - Türkler ve İslamiyet - Selçuklular Zamanında Türkiye - Türkiye Selçuklularında Toprak Hukuku - Selçuk Kervansarayları - Selçuklular Zamanında Sivas Şehri - Orta Çağlarda Türkiye Kıbrıs Münasebetleri - Satuk Buğra Han Menkıbesi ve Tarih - Reşid üd-din ve Türk Tarihi - Irak Türkleri Meselesi Konuyla ilgilenenlerin okumasını önemle tavsiye ederim. (Seyyah)
Selçuklular ve İslamiyet PDF indirme linki var mı?
Osman Turan - Selçuklular ve İslamiyet kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Selçuklular ve İslamiyet PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Osman Turan Kimdir?
1914 yılında doğdu. Trabzon'un Çaykara kazasının Soğanlı Köyünde Kurunoğulları adı ile anılan bir aileden gelmektedir. Babası, Birinci Dünya Savaşı'na katılarak Kafkas Cephesi'nde şehid düşen Hasan Ağa'dır. Osman Turan; ilk mektebi Çaykara'da, liseyi Trabzon ve Ankara'da bitirdi. 1940 senesinde Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nden mezun oldu. Oniki Hayvanlı Türk Takvimi adlı teziyle doktorluk payesini aldı. Doktora jürisinin reisi Ord. Prof. Dr. Fuad Köprülü idi. 1944'de doçent oldu ve Türk-İslâm Tarihi dersleri okutmaya başladı. 1948-1950 yılları arasında Londra ve Paris'te araştırmalarda bulundu. 1951'de profesörlüğe yükseldi. 1954 senesinde Demokrat Parti Trabzon listesinden milletvekili seçildi ve 27 Mayıs 1960'a kadar bu vazifede kaldı. Yassıada'da 17 ay hapis yattı. 1964'te Adalet Partisi Umum Reis Muavini seçilen ve 1965'te tekrar Trabzon'dan mebus olan Turan, 1969'da siyasetten tamamen çekildi. 1972 yılında da profesörlükten emekli olan Osman Turan 17 Ocak 1978 tarihinde vefat etti. Prof. Dr. Osman Turan Sultan II. Abdülhamid'in torunu Nemika Sultan'ın kızı Satıa Hanımsultan (1927-2003) ile evliydi.
Yakınları tarafından "Ciddi ilim adamı formasyonu, sağlam karakteri, yüksek medeni cesareti, doğrulu ve tok sözlülüğü, çok geniş fikri ihata kabiliyeti, Türklükle ilgili geniş ve sağlam bilgisi, muktedir kalemi ile tanınmış bir ilim adamı" olarak tarif edilen Turan; İngilizce, Fransızca, Arapça ve Farsça biliyordu.Türk Ocakları Genel Merkezi'nin Ankara'ya nakli üzerine 1959'da yapılan kurultayda umum reis seçildi. Türk Yurdu Mecmuası'nı yepyeni bir muhteva ve ruhla çıkararak Türkiye'nin popüler okunan fikir dergisi haline getirdi. Yassıada'ya sevkedilince bir süre Türk Ocakları'ndan ayrı kaldı.
Dünya çapında bir "Selçuklu Tarihi mütehassısı" olan Osman Turan'a, Kadir Mısıroğlu, Doğru Türkçe Rehberi isimli eserini "İşbu eser; doğru Türkçe'nin yılmaz müdafii büyük vatansever ve değerli alim Prof. Dr. Osman Turan merhumun necib hatırasına cenab-ı Hakk'ın vasi rahmetine nailiyyeti niyazıyla" sözleri ile ithaf etmiştir.
Osman Turan Kitapları - Eserleri
- Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi
- Selçuklular Tarihi ve Türk-İslâm Medeniyeti
- Selçuklular Zamanında Türkiye
- Türkiye'de Siyasi Buhranın Kaynakları
- Türkiye'de Manevi Buhran
- Selçuklular ve İslamiyet
- Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi
- Kunlar ve Eski Türkler
- Oniki Hayvanlı Türk Takvimi
- Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar Metin, Tercüme ve Araştırmalar
- Makaleler
- İstanbul'un Fethinden Önce Yazılmış Tarihi Takvimler
- Kızıl Tehlike
- Türkiye'de Manevi Buhran
- Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi
- Selçuklular Zamanında Türkiye
- Türkler Anadoluda
- Makaleler 2
- Tarihi Akışı İçinde Din ve Medeniyet
- Yeni İstanbul Yazıları
- Türkiye'de Komünizmin Kaynakları
- Vatanda Gurbet
- Türkiye'de Komünizmin Kaynakları
- Makaleler 1
- Gafletten Uyanalım
- Makaleler
- Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi
Osman Turan Alıntıları - Sözleri
- Türklere aid milli ve İslâmi bütün değerler tasfiye edilse idi bu, Avrupalılaşıyor zannı ile milletin tarihe karışması demekti. Zira ne Türk milletini milli ve islâmî vasıflardan ayırmak, ne dinsiz bırakmak ve ne de onu dağılmaksızın Hıristiyan yapmak kabildi. Gerçekten böyle bir Avrupalılaşmak için başka bir şık da bahis mevzuu değildi. Bu gidiş bizi Şarkın efendiliğinden uzaklaşıp Garbın kapılarında medeniyet dilenciliğine ve bizzat Avrupa'nın istihzasına düşürüyordu. (Türkiye'de Siyasi Buhranın Kaynakları)
- Gerçekten Türkler, başka milletlerden farklı olarak, daha peygambere sahip olmadan, kendi anlayışları ile tek bir Tanrı inancına yükselmişler; milli ve insanı duygularıyla birlikte tarih sahnesine çıkmışlardır. (Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi)
- Malazgirt Zaferi yersiz ve yurtsuz kalan Türk muhacirlerine Anadolu'da ebedi bir vatan hazırladı. Selçuklular bu kahir zaferleri ile ve bir millet halinde bu ülkede yerleştileri halde Bizanslılar Haçlı seferlerinin Türklere verdiği sarsıntı dolayısıyla uzun bir devir Anadolu'yu kurtaracaklarını umuyorlardı. Bu ümit ve inanç II.Kılıç Arslan'ın 1176 yılında Myriokephalon'da imparator Manuel Komnenos'a karşı kazandığı büyük zafere kadar devam etmiş, Bizanslılar bu ikinci bozgundan sonra hayalleri tamamıyla yıkılmış ve Anadolu'ya ebediyen veda etmişlerdi. (Selçuklular Zamanında Türkiye)
- Ey Türk milleti, titre ve kendine dön! Bilge Han (Türkiye'de Manevi Buhran)
- Fakat daima bir Türk'ü tepeleyen bir Türk bulunur. (Selçuklular ve İslamiyet)
- En büyük katliam Sultân Sancar'ın payitahtı Merv'de oldu. Ova insan cesetlerinden tepe haline geldi. Toprak kan rengine boyandı. Kale ve Hisarı yerle bir ettiler. Camileri yaktılar. Hazine bulmak maksadıyla mezarları ve Sultân Sancar'ın mezarını açtılar. Cuveyni'ye göre ölü miktarı 1 milyon 300 bin kişiye yükselmişti. İbnül Esir'e göre ölü sayısı 700 bindir. Subki bir günde şehit edilenlerin sayısını 700 bin diye yazar. (Selçuklular Tarihi ve Türk-İslâm Medeniyeti)
- İhtimal ki, bu Oniki hayvan Türklerin Oniki boy teşkilâtına mensup oldukları bir devrin totemik bir hatırasıdır. (Oniki Hayvanlı Türk Takvimi)
- Tarih, hâdiseleri ancak zaman ve mekân içinde tespit ettikten sonra kendisine mal edebilir. (Oniki Hayvanlı Türk Takvimi)
- "Türk dilini öğreniniz! Çünkü onların hâkimiyeti uzun sürecektir." (Kâşgari, hadîs) (Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi)
- Türkiye'de yeni nesillerin, Avrupalı olmak hevesi ile milli kültür kaynaklarından uzaklaşmasına vesile olmakla kalmamış tarih şuuru ve milli mefkureyi de köklerinden sarmıştır. (Kunlar ve Eski Türkler)
- Türkler Anadolu'ya geldikleri zaman, bir asırdan beri, İslam dinini kabul etmiş bulunmakla beraber, göçebe hayatın icabı, henüz sathi bir şekilde İslamlaşmış ve İslam cilası altında eski Şamani ve inanışları yaşamıştır. Baba İshak, Barak Baba, Sarı Saltuk, ve sair Türkmen babaları bir müslüman şeyhi kadar eski Türk şaman (kam)larının da bir devamı idiler. Bu sebeple Şamanilik müslüman Türk tarikatlerine tesir etmiş; ayinlerine girmiş, raks ve müzik de dini bir vecd unsuru haline gelmiş ve Müslüman alimlerinin mücadeleleri bu unsurları bertaraf edemememiştir. (Selçuklular ve İslamiyet)
- Süçü: Gök-Türkler, Uygurlar ve Ortaçağ Türkleri'nde şerbet ve tatlı veya hafif şarap hakkında kullanılan bu kelime süçük, süçiğ, süçi, süçü şekillerinde kullanılan bu içkiyi Bulgarlar baldan yapıyorlardı. (Kunlar ve Eski Türkler)
- Bir rivayete göre İmâm-ı A'zam Hacda dua ederken hatiften gelen bir ses onu "Kılıç Türklerin elinde bulundukça senin mezhebine zevâl yoktur" müjdesi ile tebşir etmişti. (Türkiye'de Siyasi Buhranın Kaynakları)
- Tarih şeklî ve mutlak taklit esasına dayanmış bir kültür ve cemiyetin hayatiyet gösterdiğine dair bir misâl kaydetmemiştir. (Türkiye'de Manevi Buhran)
- Gerçekten insan madde ve ruhtan mürekkep olduğu, onun saadeti ve medeniyetin de akıbeti bu iki unsur arasındaki muvazeneye bağlı. (Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi)
- Kendime bir köşk yapıp da yanında bir câmi inşaa etmezsem Allah'tan utanırım. Tuğrul Bey (Selçuklular Tarihi ve Türk-İslâm Medeniyeti)
- "... asırlar da geçse Komünist idareler zulüm yapmaktan ve yıkılmaktan kurtulamazlar." (Türkiye'de Manevi Buhran)
- Filhakika Or hon'dan beri, elimizde bulunan vesîkaların tarih zabıtlarında oniki hayvan takvimile birlikte kullanılan yıl ve aylar bu aylardır. Bahsettiğimiz Türk ayları şunlardır: Aramay, ikindi ay, üçüncü ay, törtinç ay, beşinç ay, altınç ay, yi tinç ay, sekizinç ay, tokusınç ay, onınç ay, bir yiğirminç (yirmiye bir, yani on birinci) ay, çakşaput" ay. (Oniki Hayvanlı Türk Takvimi)
- Millî mukadderat üzerinde bu kadar büyük âmil olan üniversitelerimizin memleketin hal ve istikbaldeki ihtiyaç ve gayelerine cevap verecek bir sevi¬yeye erişebilmeleri ve diğer devlet makamlarına nazaran mânen daha büyük bir mevki olan kürsülerin ilim, ahlâk ve ideal bakımından daha kıymetli insanlarla doldurulması, şüphesiz, başta gelen millî bir müdafaa meselesi olmak icap eder. (Gafletten Uyanalım)
- (Az zaman içinde çok iş etmiş ve gölgesi dünyayı tutmuştu. Asrının güneşi idi. Nitekim ikindi (asr) vakti de güneşin gölgesi uzun ve zamanı kısa sürer.) İbn Kemal (Türkiye'de Siyasi Buhranın Kaynakları)