Sen Gelmeden Önce - Judith McNaught Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Sen Gelmeden Önce kimin eseri? Sen Gelmeden Önce kitabının yazarı kimdir? Sen Gelmeden Önce konusu ve anafikri nedir? Sen Gelmeden Önce kitabı ne anlatıyor? Sen Gelmeden Önce PDF indirme linki var mı? Sen Gelmeden Önce kitabının yazarı Judith McNaught kimdir? İşte Sen Gelmeden Önce kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Judith McNaught

Çevirmen: Duygu Uğur

Orijinal Adı: Until You

Yayın Evi: Epsilon Yayınları

İSBN: 9789753317405

Sayfa Sayısı: 408

Sen Gelmeden Önce Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Sheridan Blomleigh’in çocukluğu bir at arabasında, babasıyla birlikte mutlu bir gezgin gibi Amerikan kasabalarını dolaşarak geçmiştir. Ancak on dört yaşına geldiğinde evde kalmış teyzesinin hoşgörüsüz eğitimi allına girmek zorunda kalır. Varlıklı genç hanımlara eğitim veren bir okulda öğretmenlik yapmaya başladığında, öğrencilerinden Charise’in bir lordla evlenmek üzere ingiltere’ye gideceğini öğrenince, hayatında yeni bir sayfa açma umuduyla ona refakatçi olmayı kabul eder. Charise, gemide tanıştığı biriyle bir limanda inip ortadan kaybolunca, Sheridan, Londra’ya tek başına gidip Charise’in nişanlısına hesap vermek zorunda okluğunu düşünür. Ancak Londra’da beklenmeyen bir olay olmuş ve Charise’in nişanlısı bir kazada yaşamını yitirmiştir, Kazaya sebep olan Lord Stepken Westmoreland, suçluluk duygusu içinde, limana açıklama yapmaya gelmiştir. Durumu Sheridan’a açıklamaya çalışırken, bir vincin taşıdığı ağır bir kargo genç kızın başına çarpar. Lora, kendini kaybeden Sheridan’ı evine götürüp doktoruna teslim eder. Genç kız Üç gün sonra Stepken Westmoreland’in yatak odasında kendine geldiğinde, geçmişiyle ilgili hiçbir şey hatırlamamaktadır. Genç kont ve ailesi kıza sıcak bir sevgiyle yaklaşırlar. Güzel Sheridan ile yakışıklı, zeki ve cömert Kont Stepken arasında tutkulu bir aşk doğar. İki genç evliliğe doğru yol alırken, beklenmeyen bir gelişmeyle mutluluk kâbusa dönüşürse de, aşk acımasız sınavlardan galip çıkacaktır.

Sen Gelmeden Önce Alıntıları - Sözleri

  • Sheryy utançla kizararak, "Biz aşiktık" dedi Stephen yavaşça " Sheridan" dedi. "Biz dudaklarımız ilk birbirine değdiği andan beri aşığız."
  • Birazcık sessiz birazcık odaklı...
  • Sherry utancla kızararak , " Biz âşıktık," dedi. Stephan yavaşça , " Sheridan biz dudaklarımız ilk birbirine değdiği andan beri aşığız."
  • Seni seviyorum dedi parmak uçlarıyla bunu ifade etmeye çalışarak. Lütfen sende beni sev.
  • Stephen kapının tokmağına uzanmıştı ki, Sheridan, "Lordum?" dedi. "Evet." "Ama sizin var değil mi?" "Ne?" "Bir kalbiniz."
  • "Bir kadın onu meşgul ederdi. Ama iki kadın birbirlerini meşgul eder ve Stephen'da bizim Sheridan'a kalır." ... "Stephen'a yaranmak için ya ikiside iyi huyluluk konusunda yarışa girecekler ya da... Stephen Sherry'e ilgi gösterirse, ikiside ona karşı birleşeceklerdir."
  • -"Yaşamı kendi akışına bırakmak, onu uzaktan seyr etmek ona göre değildi."
  • Dörtlü ayrılırken kaşları çatık iki kardeş DuVille'in arkasından baktılar. Stephen alaycı bir tavırla, "Kim bilir kaç kez şu DuVille'in dişlerini dökmek istedin!" dedi. Clayton soğuk bir tavırla, "Bundan sonra senin isteyeceğinden daha fazla değil" diye karşılık verdi. ... Whitney "Ne diyorsun Nicki" diye sordu. Nicki yarım bir gülümsemeyle " Şimdi kocanla kayınbiraderin benim kanımı emmek için fırsat kolluyorlardır." diye karşılık verdi. Whitney kahkahasını zor tuttu. "Bence Stephen buna daha hevesli" dedi. Nicki kıkırdadı. " Daha çabuk kızan ve nişancı olan o olduğuna göre durumum tehlikede"
  • Senin o küstah , Kızıl pırıl pırıl uzun saçlarına müthiş bir düşkünlüğüm var dedi Stephan

Sen Gelmeden Önce İncelemesi - Şahsi Yorumlar

İçinde aşk saklıya içim hiç ısınmamıştı ama bu kitaptada sinir olduğum yerler olsada (içinde aşk saklıdaki kadar olmasa da) beğendim hatta ara ara okuduğum sahnelerde beni öyle güldürdüki alıntılar paylaşıp duracağım komedilere denk geldim. Kitabı okurken kitabın arka kapağını okuduğuma resmen lanet ettim çünkü Sherry'nin Amerika anılarını anlattığı yerlerde gereksiz uzattığını düşünerek atlamak istedim çünkü çok uzatmıştı o bölümleri cinnet geçirdim, kitabın arka kapağında ki gibi bir an önce Stephen'la karşılaşıp o kaza anının gerçekleşmesini bekledim. O yüzden o güzel Amerika anılarından o anda zevk alamadım ama kitap bittiğinde yüzümde iyikide Sherry'nin o anılarını yazmış yazar dedim. yüzümde öyle tebbesüm bıraktırdı ki sonlara doğru keşke Kıvrılmış Uyuyan Köpekte, Sherry'nin o mutlu anında diğerleri gibi yanında olup tanıklık edebilseymiş dedim. İçimi ısıttı o kısımlar. İncelemelerde kitabın aniden birdenbire bitiverdi hissi yarattı demesi birinin doğru. Çoğu olayı sündüre sündüre anlatan yazarımız mutlu son kısmını olabildiğince kısmış. Yazarın okuduğum ikinci kitabı olması yanında bu kitabıda okuyunca farkettimki Türk ve Hint dizi esintileri aldım. Senaristler romantik dizilerde yazarımızdan çok etkilenmiş olmalı nefretle başlayıp aşka dönüşen sonra ortalığa bomba gibi düşen bir olayla aşıklarımızın uzun süre birbirlerinden ayrı kalışı ve sonra hop bir barışmayla düğün evlilik ve mutlu son görmek dedim ki tam Türk dizileri :) ama bu dizi klişeleri aşık olana kadar aşık olduktan sonrada büyük bir olay yaşanıp sevgililerin ayrılıp yıllar sonra tekrar karşılaşıp bu sefer birbirlerini dinleyip evlenene kadarki süreç çok yorucu yıpratıcı oluyor, sevemiyorum bir türlü. Westmorland'ların, Dr. Whitticomb'un, Nicki'nin hatta Charity'nin bile ;) bu evliliği taçlandırmak icin savaşışları takdire şayandı en duygulandığım yer, içinde aşk saklıda Whitney'e öyle güzel yardım ederken Stephen'nın, Ona öyle yardım eden olmadığı için hayıflanmıştım ama bu kitapta Whitney beni mutlu etti ve bu görevi üstlendi. Spoiler İçinde aşk saklının sonunda Stephen'a aşk örgüsü yaratıp yarım bıraktığı gibi Nicki'yede yapacak sandım Juliannayla ama olmadı (çok güzel olurdu) bi bakıma yarım bırakması da iyiydi yine çatlardım çünkü yarım kaldı Stephen'ınkı gibi diye :) Asıl gözlerimin dolduğu yerse Sherry'nin babasının sonda kapıda görünüp Sherry'nin baba, baba diye şok içinde kalıp kollarına uçmasıydı. Stephen bile gözleri dolup kafasını çevirdi üzümlü kekim :) heleki Rafaelin Sherry'e sarılıp evlenebiliriz demesiyle aldığı ifadeler kahkahamı durduramama sebep oldu. Az daha geç kalsaydı evlenmede Stephen, Sherry'nin çocukluk aşkıyla evleneceğine eminim. :) Genel olarak kitabı beğendim okunur. (Özge Yalçın)

Her şey büyük bir yanlış anlaşılmayla başlıyor, sorunlar çözülene kadar mutsuzluk ve öfke, hepsi bitince vuslat. Evet klişeler ama anlatımın güzelliği okutuyor kitabı zaten. Kitap ilk etapta sıkıcı olabilir ama bütün kitaplarda ana konuya girene kadar bu durum geçerlidir. Sonrasında hikaye açılıyor tabii. Iyi okumalar... (Hayriye Dev)

Aşk kitaplarıyla tanışmamı sağlayan yani aşkı bu denli güzel anlatan akıcı heyecanlı tutkulu (çekişmeleride çok hoştu çekişmeli aşkları okumak bir başka oluyo .)bir kitap okumamıştım ve aşk kitaplarına olan ilgimi arttıran hanımefendi olur judith mcnaught kitabı okuduğumda o kadar çok sevdimki anlatamam yazarın sonsuza kadar kitabı en çok sevdiğim kitabı olsada bu kitabın yeri ben de apayrı bir iki gunde bitirdim ve öyle ki annem seni etkileyen kitap hangisi diye sorduğnda anneme söylememek için akla karayı seçmistim malum aşk kitaplarinda yakinlaşmalar oluyor ve arkadasıma kitabı önermemle anneme önermem arasında da çok fark vardı okursa işiteceğim laflardan korkmuştum ama annem vazgeçmedi kitap arkadasımın oldugundan bende yoktu ve kitapçıya götürüp o kitabı aldırtmıștı ve uzun zamandır kitap okumayan annem kitabı bitirince buu cook güzel!! bu kitaba bayıldım başka kitaplarınıda alalım hemen diye tutturmustu hemen hemen hepsini aldık tabi hala annecim aşk romanı tutkunu( mutlu aşkları.) (Papatya Gül)

Sen Gelmeden Önce PDF indirme linki var mı?

Judith McNaught - Sen Gelmeden Önce kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sen Gelmeden Önce PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Judith McNaught Kimdir?

People dergisinin “Yüreğin Kraliçesi” adını verdiği, New York Times’ın Çok Satanlar listesinin değişmez yazarı Judith McNaught, 1944 yılında Amerika’da doğdu. Daha önce radyoda program yapımcılığı yapan ünlü yazar, 1978 yılında yazmaya başladığı aşk romanlarıyla büyük bir hayran kitlesi oluşturdu. Öykü kurmada, masalsı atmosferler yaratmada ve aşkı anlatmadaki ustalığıyla tüm eleştirmenlerden tam not alan McNaught vazgeçilmez eserlerini Houston’daki evinde yazmaya devam etmektedir.

Judith McNaught ülkemizde de en çok sevilen yabancı yazarlardandır ve çok geniş bir okuyucu kitlesine sahiptir.

Judith McNaught Kitapları - Eserleri

  • Düşler Krallığı
  • İçinde Aşk Saklı
  • Sonsuza Kadar
  • Seni Beklerken
  • Sen Gelmeden Önce
  • Kalbim Sende Kaldı
  • Kusursuz
  • Cennet
  • Mutluluk
  • Sana İhtiyacım Var
  • Aldığım Her Nefeste
  • Gece Fısıltıları
  • Koru Beni
  • Mucize (Miracles)
  • Sənsizlik
  • O Anı Xatırla
  • Zərif qələbə
  • Cənnət kimi
  • Sənə qovuşanadək

Judith McNaught Alıntıları - Sözleri

  • Bir insanın mutlu olması için ailesinin hayır duasını alması şarttır. Ailenin senden nefret etmesi, lanetlemek gibi bir şeydir. (Kusursuz)
  • "İnsanın bu kadar çok sevildiğini hissetmesinin nasıl bir duygu olduğunu biliyor muydunuz?" (Mutluluk)
  • "Ted, inşaat işiyle uğraşan ağabeyin mi?" Julie neşeyle, "Hayır," dedi. "O Keaton'ın şerifi olan ağabeyim." "Şerif mi?!" Bu acı haberi unutmak ister gibi, şarabından bir  yudum aldı ve alaycı bir sesle, "Allah bilir ya, baban da yargıçtır," dedi. "Hayır, babam bir papaz." "Tanrım!" "Bak anladın işte. O babamın işvereni. Tanrı, yani." (Kusursuz)
  • Zaten karanlık bir geçmişim ve gri bir geleceğim vardı. (Koru Beni)
  • Tanrı bana diğer insanlarda pek bulunmayan bir armağan vermiş aynı anda iki şeye birden odaklanabiliyorum. Kate,Sanırım bana da vermiş diye takıldı ona b (Aldığım Her Nefeste)
  • Cesur olmak hiç korkmamak anlamına gelmez. Cesur olmak, korktuğumuz halde yapılması gerekeni yapmamız demektir. Örneğin, başımızın derde gireceğini bile bile doğruyu söylemek, cesarettir. İşte bu gerçek anlamda cesur olmak demektir. (Gece Fısıltıları)
  • “Camdan bir ayakkabıya ayağı uyan bir kadını arayan erkekle ilgili bir masal mı vardı?” diye sordu. Lauren başını salladı, “ Külkedisi.” “Bu ayakkabı ayağına uyarsa bana ne olacak peki?” “Seni yakışıklı bir kurbağaya çevireceğim.” (Kalbim Sende Kaldı)
  • biz aciz kullar doğru yolu bulamayız. Ancak Allah bir vesile kılar, bizi kendine götürür. (Kalbim Sende Kaldı)
  • "Çok istediğin bir şey, yanı başında olduğu halde, elini uzatıp almaktan korktuğun oldu mu?" (Mutluluk)
  • Seni sevmeyen birini sevmek cehennem azabının ta kendisi! Sana seni sevmeyen biriyle mutlu olabileceğini söyleyen olursa sakın inanma. (Sonsuza Kadar)
  • "Ancak kaybetmeye razı olan insanlar,işi şansa bırakır.Kazanma hırsı olan kişiler ise kendi becerilerine güvenir." (Gece Fısıltıları)
  • Yalnız geçen bir ay diğerini takip ederken, tekdüze hayatındaki tek kıymetli şey yazmaktı. (Mucize (Miracles))
  • "Kim olmamı isterdin küçüğüm," diye sordu adam. "Kadınlar asil unvanlara hayranlık duyarlar; bir Dük olduğumu söylesem hoşuna gider miydi?" Whitney adamın sözlerini duyunca kahkahalara boğuldu. "Bir eşkiya ya da korsan bile olabilirsiniz," dedi gözlerini kırpıştırarak. "Fakat Dük unvanı bana bile sizden daha çok yakışır." (İçinde Aşk Saklı)
  • "İki yüzlülükten nefret ederim; özellikle din kisvesi altında yapılıyorsa," (Düşler Krallığı)
  • Korkunç anılar hep canlı kalıp insana acı vermeye devam ederken güzel anılar niçin solup gidiyor ve bir süre sonra hatırlanamaz oluyor? (Mutluluk)
  • Pişmanlıklar insana sıkıntı verir. (Cennet)
  • Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz! (Cennet)
  • "Bazı kadınların parlamak için mücevhere ihtiyacı yoktur. Sen de onlardan birisin." (Düşler Krallığı)
  • "Cesur olmak hiç korkmamak anlamına gelmez. Cesur olmak, korktuğumuz halde yapılması gerekeni yapmamız demektir. Örneğin, başımızın derde gireceğini bile bile doğruyu söylemek, cesarettir. İşte bu gerçek anlamda cesur olmak demektir." (Gece Fısıltıları)
  • Yeryüzüne düşmüş bir meleğin yüzü ve şeytani mavi gözleriyle Nicholas DuVille, günah kadar tehlikeli ve çekiciydi. (Mucize (Miracles))