Sevginin Eşsiz Kışı - İnci Aral Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Sevginin Eşsiz Kışı kimin eseri? Sevginin Eşsiz Kışı kitabının yazarı kimdir? Sevginin Eşsiz Kışı konusu ve anafikri nedir? Sevginin Eşsiz Kışı kitabı ne anlatıyor? Sevginin Eşsiz Kışı kitabının yazarı İnci Aral kimdir? İşte Sevginin Eşsiz Kışı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: İnci Aral

Yayın Evi: Epsilon Yayınları

İSBN: 9789753314343

Sayfa Sayısı: 136

Sevginin Eşsiz Kışı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

'İnci Aral, Sevginin Eşsiz Kışı'nda kadın-erkek ilişkilerini anlatırken cesur. Cesur evet ve hemen eklemek gerek: Yazdığının bir 'edebiyat eseri' olduğunu hiç mi hiç aklından çıkarmıyor. (...) Ayrıntıları ustalıkla kullanıyor (...) ve hikâye okundukça aydınlanıyor. İnci Aral'da bir ressam gözü var.' - Fethi Naci / Gücünü Yitiren Edebiyat 'Şiire çok yakın bir söylemi var İnci Aral'ın. 'Sevginin Eşsiz Kışı' baştan sona şiirsel bir metin...' Leyla Şahin / Cumhuriyet. Kitap/Sayı: 253 'İnsanın her yaşta, her koşulda yaşayabileceği, bir çakımlık şimşek gibi yaşamımızı aydınlatan, gözlerimizi kamaştıran, dünyamızı mutlulukla dolduran sevgiler de sürekli olamıyor. Zamanla eskiyor, düşünmediğimiz biçimlere giriyor, yeni kanallar arıyor kendine. Sevginin Eşsiz Kışı, insanı sevgi kadar, kendi kendini yiyip tüketen, iki kişinin birbirine anlayıp değerlendirmelerine fırsat tanımayan, tersine atmacalar gibi birbirine saldırtan duygu fırtınalarını anlatıyor. İnci Aral özgün ve şiirsel diliyle en özel duygularımıza eğiliyor.' - Hidayet Karakaş / Cumhuriyet/Ağustos 1986

Sevginin Eşsiz Kışı Alıntıları - Sözleri

  • ansızın anladın. bundan sonra her bir araya geliş, o her şeye anlam katan büyülü aldanışın yaşanamayacağı yalın, saydam, hiçbir düşe izin vermeyen gerçeklikte bir yalnızlık olacaktı.
  • Benim acılarım yüreğine değmiyor artık …
  • - Gene de her zamanki kadar yakınım sana şimdi. - Ve o kadar da uzak aynı zamanda.
  • yanlış programlanmış bir bilgisayar gibi çalışıyor senin kafan, her şeye karşın sevildiğine inandırmak olanaksız artık seni. hiçbir zaman anlayamadın benim için bir hazine değerinde olduğunu.
  • “Ben susayım artık, sen ikimiz adına da konuş.”
  • Öğrenmemiştin ki daha sevmek bir hırpalanma, savrulup dağılma, inatlaşmadır. Hiçbir kesinliği ve kuralı olmayan, havada, geçip giden bir oyundur.
  • Beni sevmiyorsunuz siz... dedin yavaşça, üzgün, duyulur duyulmaz. Sevmek tam da budur belki, dedi sana. Sevilmeme kuşkusu yani.
  • “Öyle değerler vardır ki değerleri hiçliktir.”
  • Sevginin gerçekte bir kavga, bir direnme, bir istek, kararlılık ve eylem birliği olduğunu duyuyorlardı içlerinde.
  • Alışkanlık korkutur beni...
  • Sevmenin, o yükselişin ne olursa olsun durulmaya, yatışmaya yazgılı çok renkli bir yalnızlık olduğunu sonunda öğrendiğini düşündü. Bu çarpıcı yalnızlığı ona birisinin er geç öğretmesi gerekiyordu nasıl olsa.
  • ...sevginin, iki kişi arasındaki o özel yakınlığın başkaları ile kurduğumuz ilişkilerin bir yansısı olup olmadığını soruyorum kendime. Anlıyorum ki her seferinde hiçbir şeyi bütünüyle unutmadan ama onlardan kendimizi kopararak seviyoruz. O vazgeçilmeyen yeniden verebilmek ve alabilmek tutkusuyla.
  • Sevda dedi­ğin ölümdür.
  • Ah benim zayıflığım, çılgınlığım, yanlışlığım, mutluluğum...
  • İnsanlar yaşam kavgasına düşmüşlerdi, güzellikleri görecek halleri yoktu.

Sevginin Eşsiz Kışı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Sevmek kışıda beraberinde getirir diyor İnci Aral. Onun gözünde , kadın olsun erkek olsun aşka tutulmak acıyı , kendinden vermeyi , üzülmeyi de beraberinde taşıyor bu kitabın sayfalarına. Hayatta hep böyle mi bilemedim ; belki de bakış açısıdır karamsarlık aşka dair. Ben mutluluktan yanayım , iyiyi görmek isterim gözlerinde kadının da erkeğinde. Yıpratmamalı sevgi her iki tarafıda. Denge denge … İnci Aral kalemi yoğun bir yazar. Tekrar tekrar dönmek istiyor insan bazı satırlara cümlelere ; yazarı daha iyi anlamak gayretinde. Şiir olsa kendi payıma düşenler yeter derken , bu tür kitaplarda daha bir düşünüyor okur yazarla kesişmek için. Edebiyat yönü güçlü bir kalem ancak kapalı kapıları çok fazla bana göre ; duygularını ifade de biraz daha paylaşımcı olsa okur daha mutlu olur bana göre. (dili_kitap)

Zorla ilerlenen 50 sayfanın ardından dayanamayacağım bir ağırlıkla yarım bıraktım. Ağır bir anlatım ve ağır işlenen konular yüzünden açıkçası kitabın devamını okuyasım gelmedi. Bana göre bir anlatım değildi. Aşkın (@cenettekimerdiven) varlığına inananlardan biri olarak, kitapta her hikayenin sonunda aşkın öldürülmesine dayanamadım. Ekleyeceğim tek cümle şudur ki; Aşkla yaşayın, aşkla kalın… (Edanur Aydın)

Kadın erkek ilişkileri üzerine üç farklı kısa hikayeden oluşan eser yazarın şiirsel ritmik anlatımıyla çok farklı bir havaya bürünmüş. Ilk etapta cümleleri anlamakta biraz güçlük ceksem de yine de haz alarak ve merak ederek ilerledim sayfalarda. Inci Aral hayranlarına şiddetle tavsiye ediyorum. Iyi okumalar. (Nadiye Aksu Bozan)

Kitabın Yazarı İnci Aral Kimdir?

1944 yılında Denizli'de doğdu. Ankara'da Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü'nü bitirdi.

Altı öykü kitabı, altı romanı yayımlanmıştır. Yazar, 1992 yılında Ölü Erkek Kuşlar adlı romanı ile Yunus Nadi Ödülü'nü kazandı, 2002 yılında yayınlanan romanı Mor ile de Orhan Kemal Roman Armağanı'nı aldı.

1994'te yayımladığı Yeni Yalan Zamanlar, 2002'de yayımlanan Mor ve 2007'de yayımlanan Safran Sarı romanını Yeni Yalan Zamanlar başlıklı bir üçleme haline getirdi.

Eserlerinde, bireylerin ekonomik, kültürel olgu ve değişimlerin etkisiyle biçimlenen ruh hallerini, toplumsal savrulma ve çözülmeleri, kadın erkek sorunlarını, iletişimsizliği, aşkın imkansızlığını anlatıyor ve sancılı varoluş durumlarını irdeliyor. Öykü ve Romanları; Fransa, Makedonya, Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkelerde yayımlandı.

İnci Aral Kitapları - Eserleri

  • Mor
  • Şarkını Söylediğin Zaman
  • Sevgili
  • Ölü Erkek Kuşlar
  • Safran Sarı
  • Sadakat

  • İçimden Kuşlar Göçüyor
  • Kendi Gecesinde
  • Yeşil
  • Taş ve Ten
  • Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm
  • Kıran Resimleri
  • Ruhumu Öpmeyi Unuttun

  • Ağda Zamanı
  • Gölgede Kırk Derece
  • Unutmak
  • Sevginin Eşsiz Kışı
  • Uykusuzlar
  • Yazma Büyüsü
  • Anlar İzler Tutkular

  • Yeni Yalan Zamanlar
  • Aşkın Güzelliği
  • Kan Günleri ve Nar Ağrısı
  • Yukarlarda En Uzaklarda
  • Toplu Öyküler 1 - Sevginin Eşsiz Kışı / Uykusuzlar / Gölgede Kırk Derece
  • Zahit Büyükişleyen
  • Mozaik

İnci Aral Alıntıları - Sözleri

  • Yaşamak, şimdi var şimdi yok bir hiçlik, bir karşı koyuş, bir büyük direnmeydi. (Kıran Resimleri)
  • İyi biliyorum, dünyaya duyduğu korkuyu bastırmaya çalışan, çözemediği her şeyi hafife alan yanı bu onun. (Uykusuzlar)
  • Bütün trafik lambalarını parçalıyorum. Kırmızı, yeşil, sarı boyalar dolduruyorum kovalarıma. Sonra fırçamı batırıp batırıp kentin tüm duvarlarını çiçekliyorum. Tüm kaldırımlarını tüm vitrinlerini. (Yeşil)
  • yanlış programlanmış bir bilgisayar gibi çalışıyor senin kafan, her şeye karşın sevildiğine inandırmak olanaksız artık seni. hiçbir zaman anlayamadın benim için bir hazine değerinde olduğunu. (Sevginin Eşsiz Kışı)
  • Kişi ne geçmişini silmeyi ne de olası geleceğine isyan etmeyi becerebiliyor. (Kendi Gecesinde)
  • Araya ayrılık girince de her şey bitecekti. Tabi bazen de ayrılık sevgiyi güçlendiriyordu. Şimdiden bilemezdim nereye varacağımızı. (Yukarlarda En Uzaklarda)

  • Belki de zaman bütün acılarıyla ve bıraktığı izlerle uzun, güzel bir mevsimdir. (Anlar İzler Tutkular)
  • Yüzüme yansımış iç yorgunluklar, zor aşklar, ayrılıklar, kederler. (İçimden Kuşlar Göçüyor)
  • Bir yığın insan yorgunluklar, acılar içinde yaşıyor. Binlerce insan doğuyor, ölüyor. Pazarlıklar yapılıyor. (Ölü Erkek Kuşlar)
  • Ben yaşamıma karışmış bütün erkekleri sevdim.Sevgiler yordu beni. Bir yaz yağmurunun altında gökyüzüyle yıkanan ağaçları sevdim. Kelebek kanatlarındaki benekleri. Güne açılan pencereleri. Bütün hayvanları ve en çok kedileri. (Şarkını Söylediğin Zaman)
  • Yazdığı bir cümleyi anımsadı: Bazen kötü, çok kötü yollara sapmayı düşünüyorum! Bu yolların neler olabileceğini kestiremiyordu şimdiden. Kötülük görece bir kavramdı çünkü. Bazen aşın uysallık, bazen asilik olarak adlandırılabilirdi. Önemli olan bilinmez yollarda kimliğini yitirirse insanın kendini yeniden nerde bulacağını biliyor olmasıydı.. (Safran Sarı)
  • Bakışlarındaki soğuk iklimlere dayanamıyorum. Gitmek istiyorum... Özlediğim bir geçmiş, istediğim bir gelecek; artık yok. Yalnızca gitmek istiyorum. Kendim olabileceğim bir yere ve zamana gitmek istiyorum.. (Anlar İzler Tutkular)
  • Bu ülkenin bir yerlerinde sinemaya giden kızlar kasaba meydanlarında boğazlanıyorsa hâlâ, dayak yiyen kadınlar çocuklarıyla birlikte ölmeyi seçiyorsa, öğretmensiz, okulsuz binlerce köydeki kız çocukları parayla alınıp satılıyorsa, insan nasıl olup da çağın gereklerinden ve gerçeklerinden payına düşeni almayı bu biçimde savunabilir? Ben hâlâ bunlara şaşıyorum işte. Bir yerlerde takılıp kalmışım anlaşılan. (İçimden Kuşlar Göçüyor)

  • Umuttan uzak ama gerçeğe yakın. (Ağda Zamanı)
  • Eş, insanın güvenli bir limanda, olasılıkla candan bir hayat arkadaşıyla ve çocuklarla, çoğalarak, huzur içinde, sorumlulukları bölüşerek yaşadığı kişidir. Ya da böyle olması arzu edilir. Bu arzu, doğaldır, açıktır. Ama aşk başka bir şeydir. (Aşkın Güzelliği)
  • Öyle darmadağın oldum ki kimse toplayamaz kırıklarımı artık... (Ölü Erkek Kuşlar)
  • Gideceğin yerin önemi yok, gitmek önemli yalnızca... (Gölgede Kırk Derece)
  • Yok hayır, ölümü düşünmüyorum, yaşamayı beceremeyenlerin intiharları da bir işe yaramaz.. (Toplu Öyküler 1 - Sevginin Eşsiz Kışı / Uykusuzlar / Gölgede Kırk Derece)
  • "Ülkenin bütün aklı başında yazarları aynı duygular içinde.Yazmanın açıkça ve resmi biçimde suç sayıldığı bir yerde,hele son seçimlerden bu yana,yani açıkçası başımıza gelen bunca şeyden sonra...." (Yeni Yalan Zamanlar)
  • Birbirimizin hayatından çıktık, beni içinden kovdu ve hâlâ güvenmiyor. Kimseye güveni yok aslında. Böyle uzakta oluşumuz ikimiz için de daha iyi. (Yukarlarda En Uzaklarda)