Sindrella Kompleksi - Collette Dowling Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Sindrella Kompleksi kimin eseri? Sindrella Kompleksi kitabının yazarı kimdir? Sindrella Kompleksi konusu ve anafikri nedir? Sindrella Kompleksi kitabı ne anlatıyor? Sindrella Kompleksi PDF indirme linki var mı? Sindrella Kompleksi kitabının yazarı Collette Dowling kimdir? İşte Sindrella Kompleksi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Collette Dowling

Çevirmen: Selçuk Budak

Tasarımcı: Serkan Kara

Orijinal Adı: The Cinderella Complex: Women's Hidden Fear of Independence

Yayın Evi: Afrika Yayınları

İSBN: 9786056934841

Sayfa Sayısı: 264

Sindrella Kompleksi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

‘’Yalnız olmaktan nefret ediyorum, keseli hayvanlar gibi bir başkasının derisinin altında yaşamak isterdim. Emniyette olmayı, sıcak, bakılıp gözetiliyor olmayı, havadan, hatta yaşamdan daha çok istiyorum.’’

‘‘Çünkü iş bağımsızlığa gelince, gerçekten kendi ayaklarımızın üstünde durduğumuz zaman, kadınlıktan uzaklaşacağımızdan sevgisiz, sevimsiz kalacağımızdan korkuyoruz. Bunun için de başkalarını suçlamanın ötesine pek geçemiyoruz. Ama ‘Onları’ suçlayarak ya da dizimizi döverek özgürleşemeyiz. Bu olsa olsa, iliklerimizi donduran bağımsızlık korkumuzu gizlememize yarar. Bağımsızlık, başkalarının bize bahşedebileceği bir armağan değildir. Her şeyden ‘Onları’ sorumlu tutmaktan vazgeçemediğimiz, kendi sorumluluğumuzu üstlenmediğimiz ve bu sorumluluğun sonuçlarını göze alamadığımız sürece özgürleşemeyiz.’’

Kendi deneyimlerinden yola çıkan Dowling’in okura verdiği mesaj bu. Ve hoşuna gitsin ya da gitmesin, bu kitapta her kadının kendini bulacağı muhakkak.

Sindrella Kompleksi Alıntıları - Sözleri

  • “Eğer bir şey öğrendiysem, oda, bu dünyada üzerinde hiçbir kontrol sahibi olmadığımız şeylerin bulunduğudur.”
  • “Toplumsal değişmeler bir gece de olmuyor. Kadınların rolü, kadının özgürleşme hareketine ad konmadan önce değişme sürecine girmişti.”
  • Kız çocukları, erken yaşta içlerine kök salan kendi becerilerine ilişkin derin bir kuşku yüzünden, yaşamak için korunmaları gerektiğine inanırlar. Yanlış yönlendirilen toplumsal beklentiler ve ebeveynlerin korkulan bu inancı pekiştirir.
  • “Ukalalık karşı koyamadığım bir dürtü gibiydi.”
  • “Bağımlılık, destek almak için bir başkasına yaslanmaktır.”
  • "Hayat zorlaşdığı an, pes edip erkeğin korumasına girme şansı kadınlar için hâlâ geçerli; bu, bağımsız varolma iradesiyle atbaşı gidiyor."
  • ''Özgürleşmede" tek gerçek hedefimiz vardır, o da kendimizi içerden Özgürleştirmektir. "
  • “ Geceleri yatağa uzanıp tavana bakıyorum. Tavanın açılıp beni yutmasından korkuyorum.”

Sindrella Kompleksi İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Beyaz atlı prens, boşuna gelme.: Külkedisi Kompleksi Nedir? kadınlarda bağımsızlık korkusunu tanımlamak için yaygın bir şekilde kullanılır. Birçok kadının kendilerine bakabileceklerine inanmadıkları, bunun yerine onlara bakacak bir erkek figürüne ihtiyaç duydukları fikrine dayanır. Kendilerini bir prensin kurtarmaya gelmesini bekleyen prensesler olarak görüyorlar. Bu kompleksten muzdarip kadınlar genellikle kendi başlarına kalma korkusundan ve düşük özgüven duygusundan dolayı istismarcı veya işlevsiz ilişkiler içinde kalırlar Kadınların 'Külkedisi Kompleksi' hakkında daha bilinçli olmalarına yardımcı olan bir kendi kendine yardım kitabıdır: Toplumsal yapılar ve ataerkil cinsiyet rolleri, kadınları hem sorunlu duygusal (ve finansal) bağımlılık hem de derin bir bağımsızlık korkusu deneyimletir. Bu konuların gerçekten önemli olduğunu ve yeterince sık tartışılmadığını düşünüyorum, çünkü duygusal (ve ayrıca finansal) bağımlılık bugün hala birçok kadını etkiliyor. Bazıları bu kitabın 80'lerin başında yazıldığı ve 60'lar ve 70'lere atıfta bulunduğu için biraz 'eskimiş' olduğunu belirtmişlerdir - Ama ne yazık ki hiç de 'eski' olmadığını düşünüyorum. Duygusal bağımlılık, bugün hala pek çok kadını etkileyen gerçek bir sorundur ve geleneksel (ve çok sorunlu) çocuklar sayesinde hala çok canlı ve kalıcıdır. 'peri masalları' ve genel olarak medya (örneğin, 'romantik' şarkılarda, kitaplarda ve filmlerde duygusal bağımlılığın yüceltilmesi). Herkesin bu tür kitapları okumasını kesinlikle tavsiye ediyorum, çünkü hem kadınları hem de erkekleri ataerkilliğin ve toplumsal cinsiyet rollerinin kadınlara verdiği ve hala verdiği zararlar hakkında düşündürüyor. (Filozof mazikeen.)

Yalnız olduğunu en çok, ?yalnız değilsin' dediklerinde hissedersin.: İnsanız diye söze başlamak yerine, ben kadınım diye başlamak istiyorum.Evet kadın olmak zor her yerde. doğduğumuz gün bize biçilmiş bir kaftan vermişler.ne içine sığa biliyoruz nede dışına çıka biliyoruz.zor bilakis kadın olmak.bedenimiz üzerinde her türlü hakka sahip olan bir zihniyete kölelik etmekten öteye gidemiyoruz.küfürlerinde gene biz varız, şiirler de, romanların da baş karakteriyiz,ama kendi hayatlarımızın figüranıyız…Öfkeliyim!özelikle biz kadınlara asırlardır bir türlü uyanmayan prensesler olarak hala uykuda uyanmamakta direniyorsunuz.uyansanız artık bıraksanız bu narin kırılgan küçük kızı, artık büyütmenin zamanı geldi geçiyor bile.. yapılan anketlere göre kadınların kitap okuma oranı erkekleri geçiyor.peki ne anlıyorsunuz Bu işte? bir terslik olmalı diye hiç düşünmediniz mi ?Ben diyim size siz kendinize yabancılaşmaya bağımlı olmuşsunuz.erkek aklıyla düşüneceğinize o kadar güçlü ve güzel düşünceli kadın yazarlar var onların niye okumuyorsunuz?korkuyorsunuz size kim olduğunuzu söylemelerinden.. Kurtarıcılar:emma goldman,simon de beauvoir,virgina Woolf,Sylvia plath,kate millet,Ursula K le guin,maya anglou,Neval el saadavi,judith butler, adını sayamadığım bir diğer güçlü feminist kadınlar. Bir kalıp sabun Bir nişan yüzüğü Altın bir diş. Herr Tanrı, Herr Şeytan Savulun Savulun. Küllerin arasından Doğrulurum kızıl saçlarımla Ve çıtır çıtır adam yerim. Sylvia plath. (Tamara)

Bu kitabı okuyana kadar okumaya uzun bir ara vermiştim. Kendimi evin işin rutininde, kendime gereksiz yere yüklediğim sorumlukların içine atmış orada batana kadar çırpınışımı izlemiştim. Sonra kitaplığımda okumayı bekleyen kitaplardan Sindirella Kompleksine elim gitti... İyi ki de gitmiş... Öncelikle kitabın biraz özetleyeyim. Kitabın yazar Collette de kendini bıraktığı ve neden bıraktığını anlamadığı bir dönemden bahsederek başlar kitaba. Uzun zamandır kendimi bu kadar özdeşleştirdiğim bir yazar olmamıştı. Çünkü aşk acısı hakkında bir çok kitap bulabilirsiniz ama varoluşunu arayan yada aramakta zorlanan kadınların hikayeleri azdır. Belki de ben denk gelmedim. Kitap 1981 yılında yayınlaşmıştır, içerisinde araştırmalarda eski tarihlidir fakat kadının tarihi demek ki 80'lerden bu yana çok değişmemiş hep tekerrür etmiş. Bu toplumda veya başka ülkede kadın olarak varlığını sürdürmek her zaman zormuş bunu bir kez daha pekiştiren bir kitap oldu benim için. " İlerleme fırsatımız varken neden geri çekilme eğilimi gösteriyoruz ? Çünkü kadınlar, korkuyu göğüsleyip aşmaya alışık değiliz." diyor kitabın başında. Bu cümle üzerine çok düşündüm. Şu an kendimden memnuniyetsizliğimin ve hiç bir adım atmayışımın nedenini keşfetmeye çalıştım. Benim için mucize mi oldu bu kitap hayır ama bazı görmek istemediklerime gözlerimin önüne geri getirdi. Neden böyle bir dönemde olduğumu anlamama yardımcı oldu, bir erkeğe dayanmak değil de onunla yürümeyi öğrenmem veya çekip gitmem gerekmiş, eski çalışkan üretken bene dönebilmek için. Her şeyin zamanı vardır, bu kitapta karşıma zamanında çıktı, iyi okumalar. Umarım sizde bazı kendi yaratttığınız engelleri, kendi şeytanlarınızı görebilirsiniz. (kitaplotus)

Sindrella Kompleksi PDF indirme linki var mı?

Collette Dowling - Sindrella Kompleksi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sindrella Kompleksi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Collette Dowling Kimdir?

Collette Dowling Kitapları - Eserleri

  • Sindrella Kompleksi

Collette Dowling Alıntıları - Sözleri

  • Kız çocukları, erken yaşta içlerine kök salan kendi becerilerine ilişkin derin bir kuşku yüzünden, yaşamak için korunmaları gerektiğine inanırlar. Yanlış yönlendirilen toplumsal beklentiler ve ebeveynlerin korkulan bu inancı pekiştirir. (Sindrella Kompleksi)
  • “Ukalalık karşı koyamadığım bir dürtü gibiydi.” (Sindrella Kompleksi)
  • "Hayat zorlaşdığı an, pes edip erkeğin korumasına girme şansı kadınlar için hâlâ geçerli; bu, bağımsız varolma iradesiyle atbaşı gidiyor." (Sindrella Kompleksi)
  • ''Özgürleşmede" tek gerçek hedefimiz vardır, o da kendimizi içerden Özgürleştirmektir. " (Sindrella Kompleksi)
  • “Toplumsal değişmeler bir gece de olmuyor. Kadınların rolü, kadının özgürleşme hareketine ad konmadan önce değişme sürecine girmişti.” (Sindrella Kompleksi)
  • “Bağımlılık, destek almak için bir başkasına yaslanmaktır.” (Sindrella Kompleksi)
  • “ Geceleri yatağa uzanıp tavana bakıyorum. Tavanın açılıp beni yutmasından korkuyorum.” (Sindrella Kompleksi)
  • “Eğer bir şey öğrendiysem, oda, bu dünyada üzerinde hiçbir kontrol sahibi olmadığımız şeylerin bulunduğudur.” (Sindrella Kompleksi)