Sissoylu - Kanun Alaşımı - Brandon Sanderson Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Sissoylu - Kanun Alaşımı kimin eseri? Sissoylu - Kanun Alaşımı kitabının yazarı kimdir? Sissoylu - Kanun Alaşımı konusu ve anafikri nedir? Sissoylu - Kanun Alaşımı kitabı ne anlatıyor? Sissoylu - Kanun Alaşımı PDF indirme linki var mı? Sissoylu - Kanun Alaşımı kitabının yazarı Brandon Sanderson kimdir? İşte Sissoylu - Kanun Alaşımı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Brandon Sanderson

Çevirmen: Utku Tönel

Orijinal Adı: The Alloy of Law, Mistborn #4

Yayın Evi: Akılçelen Kitaplar

İSBN: 9786055069438

Sayfa Sayısı: 304

Sissoylu - Kanun Alaşımı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Sissoylu Üçlemesi'nde yaşanan olayların ardından üç yüz yıl geride kaldı ve hem bilimde hem de teknolojide önemli gelişmeler yaşandı. Trenleri, elektrik enerjisi ve hatta yeni yeni boy göstermeye başlayan gökdelenleriyle, Scadrial artık modern zamanların eşiğinde.

Ancak tüm bu heyecan verici gelişmelere rağmen, büyü bu dünyanın kaderine etki etmeye devam ediyor. Yabanlar adı verilen uzak diyarlarda adalet ve düzen sağlamaya çalışanlar için, Allomansi ve Ferusimya âdeta vazgeçilmez.

Bu kişilerden biri, Allomansi ile metalleri İten ve arzu ettiğinde, daha ağır ya da hafif olabilmek için Ferusimya kullanan Waxillium Ladrian ve o, az rastlanan bir Çiftsoylu. Yabanlar'da geçen yirmi yılın ardından, Wax şimdi silahlarını kaldırmak ve soylu bir Ev'in başındaki kişiye düşen zorunlu görevleri üstlenmek zorunda.

Acaba etkileyici yapıları ve iki yanı dizi dizi ağaçlarla süslü ve şık yollarına rağmen, bu şehir Yabanlar'dan daha tehlikeli bir yer olabilir mi?

“Sanderson, bu türün en başarılı yazarlarından biri olduğunu göstermeye devam ediyor.”

-Library Journal-

“Kısmen Sherlock Holmes kısmen X-Men olarak adlandırılabilecek bu roman, okuyucularına heyecan dolu bir okuma vadediyor.”

-Publishers Weekly-

Sissoylu - Kanun Alaşımı Alıntıları - Sözleri

  • Wayne, "Yabanlar'ın ilk kanunudur," dedi. "Ne kadar yalnızsan, yanında güvenebileceğin birine o kadar fazla ihtiyaç duyarsın." Waxillum, " Yöntemleri senin seçeneklerinden öteye gidiyor bile olsa," dedi.
  • Bu kadar ferah bir yerde, bir hücreye kapatıldığı zaman olduğundan daha gergin ve sıkışmış hissedebilmesi amma garip.
  • "Oralarda, kimi insanlar istedikleri şeyi basitçe alabileceklerine inanıyor. Biri onlara karşı koyduğunda gerçekten şaşırırlar. Sanki ben oyunbozanmışım, hepsinin oynadığı oyunun kuralarını anlamayan tek kişi benmişim gibi." Lord Harms yüzünü buruşturup, “Oyun mu?" dedi. Waxillium, “Mecazen, Lord Harms," dedi. "İşte, onların hepsi becerikli ya da iyi silahlanmış olduğun zaman, neyi istersen alabileceğini düşünüyormuş gibi görünüyordu. Bende ikisi de vardı ancak almak yerine onları durduruyordum. Buna anlam veremediler."
  • Eğer farelerden arınmış bir bina bulursan, evlat, onları korkutup kaçıran daha tehlikeli bir şey olduğunu anlarsın.
  • Wayne, "Var ya," dedi, "buraya gelip medeniyeti bulmak nasıl bir şeydir, hep merak ederdim. Fark etmemişim." Waxillum, "Neyi fark etmemişsin?" diye sordu. Wayne, "Dünyanın asıl yaban tarafının bura olduğunu," dedi. "Dağların ötesinde işimiz kolaymış."
  • "Sıklıkla, sorun cevaplar bulmakta değildir; asıl sorun hangilerinin gerçek, hangilerinin tamamıyla hayal ürünü olduğuna karar vermektir."
  • "Kişinin ölçütü ne kadar yaşadığı değildir. Bir gürültüyle ne kadar kolay irkildiği ya da duygularını ne kadar çabuk belli ettiği de değildir. Hayatın ona gösterdiği şeyleri nasıl değerlendirdiğidir."
  • "Eğer farelerden arınmış bir bina bulursan, evlat, onları korkutup kaçıran daha tehlikeli bir şey olduğunu anlarsın."
  • Steris, Yol'a basit bir din demişti. Belki de öyleydi. Tek bir temel öğretisi vardı: Zararından çok yararın olsun. Başka unsurlar da vardı; tüm gerçeklerin önemli olduğu inancı, aldığından çoğunu vermenin gerekliiği. Kuruluş Kitapları'nda üç yüzü aşkın din örnek olarak listelenmişti. Gerçek olmayan ama olabilecek dinler. Başka zamanlarda, başka bir dünyada.
  • "İyi bir şey bile, aşırıya götürüldüğünde yıkıcı olabilir."

Sissoylu - Kanun Alaşımı İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Okuması kolay, hafif bir kitaptı. Allomansi ve teknoloji birleşiminden doğacak bir hikayeye karşı daha çok beklentim vardı, bunu bir kenara bırakırsak ortalama güzellikte bir fantastik kitap olduğunu düşünüyorum. Bence kitabın en kötü yanı olay örgüsünde bir "çatışma" olmamasıydı. Okumaya devam etmemi sağlayan şey olayın nasıl ilerleyeceği merakı değil, karakterler arasındaki etkileşimdi. Olayı ve ana kötü karakter Miles'ı pek umursayamadım, karakterler büyük bir amaç taşımaktansa sırası gelenle savaşıyor gibiydi. Miles'ın kendi kurallarını ve adalet duygusunu takip ederek bir "kanun alaşımı" oluşturması konsepti güzeldi, ama -kötülüğün kaynağı şehirdir, asillerdir sözü de dahil olmak üzere- çok yüzeysel işlendiğini düşünüyorum. Aksiyon sahneleri azaltılarak olayın içeriğine daha çok ağırlık verilebilirdi. İyi yanlara gelirsek bahsettiğim gibi karakterlerin diyalogları, kişilikleri bağ kurmayı kolaylaştırıyordu. Özellikle Wayne'in hırsızlık gibi çeşitli konulardaki anlayışı, Wax'ın Harmony ile olan konuşması çok iyiydi. Harmony -Sazed- hangi amaçla hareket ediyor, neler yapıyor görmek çok ilginç. Cosmere'de tanrısal güçlerin insanlar tarafından kullanılıyor olması da düşündürücü sonuçlara yol açıyor, mesela "Tanrı" kötü olayları gerçekten göz ardı etmiyor, kendi kuralları dahilinde yapabildiği şekilde kötülükle savaşması için Wax gibileri gönderiyor :) İşin iç yüzünü bilmek, Wax'ın tanrı olarak düşündüğü Sazed'i tanıyor olmak, biri tanrısal biri sadece insan iki kişinin birlikte çabaladığını fark etmek... Hislerimi tam açıklayamıyorum, ama kitap bu yönüyle de beni etkiledi. Cosmere hikayesinin meyvelerini alıyor gibi hissettim. Sonuç olarak, kitap fena değildi. Scadrial ya da Sanderson özlendiğinde okunabilir. (human person)

Kitaba ilk başladığımda sissoylu serisini ne kadar özlediğimi fark ettim. İlk üçlemeye göre bu kitap biraz sönük kalmış bence. Bunun sebebi de kitabın kötü olması değil, ilk üçlemenin muhteşem olması. İlk başlarda kitap bir tık beklentinizi karşılamıyor ama ilerledikçe kendinizi olaylara, karakterlere kaptırmaya başlıyorsunuz. Özellikle sonunun böyle olmasını beklemiyordum. Ayriyeten sonlarda Demirgöz'ü (Marsh) kısacık da olsa görmek yüzümde bir gülümseme oluşturmadı değil. Brandon Sanderson'ın kitaplarını okumak, dünyalarını keşfetmek, karakterlerini tanımak her zaman bana keyif veriyor. Çünkü kitaplarında her zaman bir özgünlük var ve sonları beklenmedik oluyor. Tüm fantastik severlerinin Brandon Sanderson kitaplarını okumasını kesinlikle tavsiye ederim. (Seden Sağlam)

SİSSOYLU KANUN ALAŞIMI YORUM: Sonunda yorum giriyor oluşumun mutluluğu var üzerimde. Sahi, uzun zaman oldu yorum yazmayalı. Umarım özlemişsinizdir yorumlarımı çünkü ben kitap yorumu yazmayı çok özlemişim. Hadi çok bekletmeden geçelim o halde. Sissoylu‘ nun 4. kitabı aslında bu kitap. Ancak ilk üçlemeden çok başka bir evren ve kurgu karşılıyor bizi. O ilk üçlemedekinin tarzında bir koşuşturma yok bu kez karşımızda, çok daha başka ve tanıdık bir dünya burası. Silahların, ulaşım araçlarının, yani sanayi devrimi sonrasında gibiyiz aslında. İlk üçlemedeki gibi kadim ve kutsal bir olgunun peşinden değil de daha çok entrika ve politika yoğunluğu görüyoruz. 3. kitabın sonu bomba gibi bitmişti resmen ve bu kitapta neler olacağını inanılmaz merak ediyordum. Ancak beklediğimin aksine 300 yıl sonrasını konu alıyormuş meğerse bu kitap. Ben ilk kitabın o esrarengiz ve antik havasına hayran olduğum için ve bu kitapta o tarz bir şey olmadığı için bir nebze de olsa üzüldüğümü söylemeden geçmeyeceğim. Dediğim gibi bu kitapta artık bizim dönemimizle kıyaslayacak olursak sanayi devriminden sonrasını konu alıyor. İlk sayfalarda pek bir heyecan olmadan okuttu kendini. Sonralarda ise iyice açılarak her zamanki gibi beni kendine aşık etmeyi başardı. Aslında politika ve entrika konularını işleyen kitaplar pek bana hitap etmese de -ki bu kitapta da yoğun bir şekilde olmasa bile vardı bu konular- çok ama çok sevdim. Özellikle karakterleri o kadar sevdim ki anlatamam. Wax olsun Wayne olsun Marasi olsun üçü de çok özel karakterlerdi benim için de. Özellikle Wayne karakterinin mizahına, Wax’ın otoritesine ve olgunluğuna, Marasi’ninse güçlü bir kadın oluşuna hayran kaldım. Baş karakterimiz Wax bu arada. Kendisi Ladrian ailesinin varisi olarak geçiyor. Ancak Yabanlar denilen yerde uzun bir müddet arkadaşlarıyla beraber kolluk görevi yaptığı için çaba gerektiren soylululuk işlerini biraz aksatıyor ve pek de adapte olamıyor. Aslında hikayemiz de buradan başlıyor. İlk üçlemeyle kıyas edecek olursak ilk üçlemede bu kadar mizah yoktu. Bu kitabın mizahi yönünü çok sevdim. Yazar aynı evrende bambaşka bir kurgu oluşturmuş resmen. Hiç ama hiç beklemiyordum böyle bir şey ortaya çıkabileceğini. Sanki ilk üçlemenin alternatif şeklini, sil baştan yazılmış hali gibiydi. Kesinlikle birbirinin tekrarı olduğunu ve sıkıcı olduğunu söylemeye çalışmıyorum ki söyleyemem de zaten. Çünkü gerçekten de çok severek okudum. Hele de o son sayfadaki olaylar beni dehşete düşürdü. Şaşkınlığımı ifade edecek kelime bulamıyorum resmen. İnanamadım. Bir sonraki kitabı okumak için inanılmaz sabırsızlanıyorum ama bir müddet Sissoylu’ya ara verip o evreni özlemek istiyorum, çünkü art arda okursam yeterince hakkını veremezmişim gibi geliyor. Ayrıca bu kitap serinin en ince kitabı olmakla beraber oldukça doyurucu bir kitaptı bence. Bazıları serinin en zayıf kitabı olarak nitelendirse de ben çok sevdim açıkçası. Ama yine de şimdiki düşüncem ilk üçlemenin çok daha başarılı olduğuydu. Yine de devam kitaplarını okumadan acele edip bu kanıya varmak istemiyorum. Yani fikrim her an değişebilir. Bu arada kitaba puanım 4.5/5. Sanırım anlatacaklarım bu kadar, umarım keyifle okumuşsunuzdur. Hoşçakalın, sağlıkla kalın! Puanım:4.5/5 (Zeynep EGE)

Sissoylu - Kanun Alaşımı PDF indirme linki var mı?

Brandon Sanderson - Sissoylu - Kanun Alaşımı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sissoylu - Kanun Alaşımı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Brandon Sanderson Kimdir?

1975’te, Lincoln, Nebraska’da doğdu. Biyokimya bölümünde bir dönem okuduktan sonra kendine geldi ve asıl eğiliminin yazarlık alanında olduğunu fark etti. İngilizce bölümüne geçti ve Brigham Young Üniversitesi’nden mezun oldu, sonra okuluna geri dönerek yaratıcı yazarlık konusunda yüksek lisans yaptı. O zamandan bu yana hem yetişkinler hem de genç okuyucular için kitaplar yazmıştır. Bunların arasında Mistborn üçlemesi, Warbreaker ve Alcatraz dizisi bulunmaktadır. Karısı ve çocukları ile birlikte Utah’da yaşamaktadır, sık sık Magic: The Gathering oynamaktadır, düzenli olarak peynirli makarna yemektedir ve zaman zaman da BYU’da yazarlık öğretmektedir.

Brandon Sanderson Kitapları - Eserleri

  • Sissoylu - Son İmparatorluk
  • Sissoylu - Kuşatma
  • Elantris
  • Lejyon
  • Sissoylu - Çağların Kahramanı
  • Kralların Yolu
  • Steelheart
  • Parlayan Sözler
  • Lejyon 2 - Kayıp Cesedin Peşinde
  • Steelheart / Firefight
  • Savaşkıran
  • Lejyon
  • Sissoylu - Kanun Alaşımı
  • Calamity
  • Alcatraz Kötü Kütüphanecilere Karşı
  • Oathbringer
  • Ritmatist
  • İsimsiz'in Çocukları
  • Sissoylu - Benliğin Gölgeleri
  • Sissoylu - Matem Bantları
  • Alcatraz Kötü Kütüphanecilere Karşı 2-Katibin Kemikleri
  • Beyaz Kum
  • Kristalya Şövalyeleri
  • Kırık Mercek
  • Kara Yetenek
  • Skyward
  • Kralların Yolu 1. Cilt
  • Arcanum Unbounded
  • Kralların Yolu 2. Cilt
  • Edgedancer: From the Stormlight Archive
  • Rhythm of War
  • Dawnshard
  • The Emperor's Soul
  • Words of Radiance
  • Oathbringer - 1. Cilt
  • Shadows for Silence in the Forests of Hell
  • Brandon Sanderson's White Sand Volume 2
  • Starsight
  • Sissoylu 6 - Matem Bantları
  • Oathbringer - 2. Cilt
  • Warbreaker
  • The Eleventh Metal
  • The Original
  • Snapshot
  • Perfect State
  • The Way of Kings Prime
  • Sixth of the Dusk
  • Cytonic
  • Mistborn Trilogy Boxed

Brandon Sanderson Alıntıları - Sözleri

  • Teskinde gerçek ustalık doğal duyguların teşvik edilmesiydi, diğer doğru duyguları dikkatli biçimde daha az güçlü hale getirerek yapılırdı. İnsanlar duygulardan örülmüş bir halıydı; çoğu zaman "hissettiklerini" sandıkları şeyler, sadece o anda hangi duyguların baskın olduğuyla ilgiliydi. (Sissoylu - Kuşatma)
  • "What is it you think I am?" Shallan whispered, meeting the older woman's eyes, finally asking the question that she hadn't dared. "Right now, you are but a promise," Jasnah said. "A chrysalis with the potential for grandeur inside. When once humans and spren bonded, the results were women who danced in the skies and men who could destroy the stones with a touch." (Words of Radiance)
  • "Mutluluk geçer. Çoğu zaman kısadır; bu yüzden de onu arzulamakla, onun tadını çıkardığımızdan daha fazla zaman harcarız." (Kralların Yolu 1. Cilt)
  • Kumaşta rengin, duvarlarda tabloların, güzel müziğin de şart olmadığını, ancak insanoğlunun hayatta kalma ihtiyacından fazlası olduğunu söylerdi. (Ritmatist)
  • Başarmak mı istiyorsun? diye düşündü. Etrafında olan bitenlerin kontrolünü ele almak, oradan oraya sürüklenmemek mi istiyorsun? O zaman başarısızlıkla baş etmeyi de öğrenmek zorundasın. (Savaşkıran)
  • It's good to have someone at your side who disagrees with you, Duchess. It makes you work harder to be sure you are right... and to question when you are wrong. (Beyaz Kum)
  • Bu kadar ferah bir yerde, bir hücreye kapatıldığı zaman olduğundan daha gergin ve sıkışmış hissedebilmesi amma garip. (Sissoylu - Kanun Alaşımı)
  • Yalnız başınaysan, kimse sana ihanet edemez. (Sissoylu - Son İmparatorluk)
  • "Acıma güçlü bir araç olabilir. Ne zaman başka birine bir şeyler hissettirebilirsen, onların üzerinde güç sahibi olmuşsun demektir." (Arcanum Unbounded)
  • Neler olacağından çok fazla korkarsan, asla harekete geçemezsin. (Steelheart)
  • Ne olmuş? diye tekrar ettim. Evet, sadece kafamın içindeydi. Ama acı denen şey de sadece kafamın içinde değil mi? Sevgi de sadece kafamın içinde değil mi? Hayatta önemli olan ne varsa, hepsi de tartıya vurulamayan şeyler! Hepsi de beynimizin uydurduğu şeyler! Uydurulmuş olmak onları önemsiz yapmıyor. (Lejyon)
  • Yeterince dikkatli bakarsan her zaman başka bir bakış açısı vardır. (Sissoylu - Matem Bantları)
  • Time. It was a sadistic master. It made adults of children — then gleefully, relentlessly, stole away everything it had given. (Rhythm of War)
  • Nothing to do. No, he thought. You can’t pretend you have nothing to do because you’re scared. Find a new purpose. (Rhythm of War)
  • "Guc yoldan cikarir; mutlak guc ise mutlak bir yoldan cikistir." (Steelheart)
  • Ruhunuza mâl olacak kitaplar mı okursunuz? (Alcatraz Kötü Kütüphanecilere Karşı 2-Katibin Kemikleri)
  • "Efendim," dedi Darriance, Wayne'in paltosunu katlarken. "Ranette Hanım'dan sizin için yeni ekipmanlar geldi. Onları test etmek isteyip istemeyeceğinizi soruyor." "Hay Harabet!" dedi Wayne. "Onu kaçırdım mı? Benim için ne bıraktı?" "Size tokat atmamı söyledi," diye itiraf etti Darriance. "Onun da gönlü var. Gördün mü, Wax, onun da gönlü var!" (Sissoylu - Benliğin Gölgeleri)
  • "Farklı olmanın zor tarafı, insanların seni kim olduğunla değil, ne olduğunla tanımlamaya başlamasıdır." (Alcatraz Kötü Kütüphanecilere Karşı 2-Katibin Kemikleri)
  • Güneşin doğuşunun güzel olmak için güzel olmaya ihtiyacı yoktu (Calamity)
  • "Ölüm bütün insanların sonu!" diye kükredi Dalinar. "Bir kere göçtükten sonra, onun ölçütü ne? Biriktirip üstünde didişmeleri için mirasçılarına bıraktığın zenginlik mi? Sadece onu öldürenlere aktarılmak üzere toplamış olduğun şan mı? Tesadüf eseri sahip olmuş olduğun yüce konumlar mı? Hayır. Biz burada savaşıyoruz çünkü biz anlıyoruz. Sonlar aynı. İnsanları birbirinden ayıran yollar. Biz o sonun tadına baktığımız zaman, bunu başlarımız dik, gözlerimiz de güneşe bakarak yapacağız." (Kralların Yolu 2. Cilt)