Son Yaz Akşamı - Selim İleri Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Son Yaz Akşamı kimin eseri? Son Yaz Akşamı kitabının yazarı kimdir? Son Yaz Akşamı konusu ve anafikri nedir? Son Yaz Akşamı kitabı ne anlatıyor? Son Yaz Akşamı PDF indirme linki var mı? Son Yaz Akşamı kitabının yazarı Selim İleri kimdir? İşte Son Yaz Akşamı kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Selim İleri
Yayın Evi: Everest Yayınları
İSBN: 9789752896093
Sayfa Sayısı: 208
Son Yaz Akşamı Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Çabuk ve güzel geçti o yaz. Akşamlar sanki hep hanımeli kokardı. Geç vakit, günbatımında A. S. den, Nergislibahçe Sokağındaki apartman dairesinden ayrılırdım. O, beni, anacaddeye kadar geçirirdi. Eylül başında, bir akşamüzeri büyük konak bahçesinden bize doğru esen yel, güz yapraklarını da savurmuştu. Yel ansızın esmeye koyulmuştu. Ansızın yaprak dökümü başlamıştı. A.S., beni yine kolumdan tutmuş ve şöyle demişti:
"Yaz bitiyor Kenan. Her şey bitiyor. İnsan olmamız için bir sınavdı bu yaz. Olabildik mi?"
Çok az yazar aynı sorunun yanıtını kırk yıldan uzun bir süre kendini tekrar etmeden arayabilir. Selim İleri, Son Yaz Akşamında, karmaşık insan dünyasının değişken yüzlerini usta bir kurguyla yansıtırken, bizi hep o sorunun içine çekiyor. Bir iç sızısının izinde, inceliklerle yeniden hatırlatıyor bize hep o soruyu.
Son Yaz Akşamı, aslında hepimize sorulmuş o umarsız soru...
Son Yaz Akşamı Alıntıları - Sözleri
- İnsanın içini açan, insana ille yarın umudu veren, yaşama direnciyle donatan mavilik!
- Her şeyi karartabilirler ama yıldızları...
- İnsanın insana duyabileceği duygular sonsuzdur, sınırsızdır; sayısız sevgi çeşidi vardır ve sevmek her zaman eğiticidir.
- Başkalarının ille bizimle olmasını istemek bencilliktir.
- Sevginin sırrı Ölümün sırrından da büyük
- Bütün kapılar henüz kapanmamıştır, bütün pencereler, bir gedik bulunacaktır...
- Yoksulluğun, ölümün, ayrılığın hep izleri kalmıştır.
- Ama güneşe bakamamıştı, baksaydı, günlerin güzelliğini alımlayabilecekti.
- Ben biten duyguların ressamıyım.
- Aynı dili konuşmalarına karşın, çoğu kez, kimse kimsenin dilinden anlamıyordu.
- Gençlik heyecanlarını tekrar yaşamak istedikçe tekdüzeliklerle, biteviyeliklerle burun buruna gelir insan, yavanlık yıkar.
- İnsanlar arasında sevgi kalmamışsa nasıl baş edilir yalnızlıkla?
- Bazı şeyleri, tıpkı bazı insanları olduğu gibi hep boş yere sevdik ve sevgilerimize alınyazısı gibi sarıldık.
- Boşunalık duygusu hep bastırır.
- Geçmiş, günün birinde ödeşmek ister.
Son Yaz Akşamı İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Son Yaz Akşamı PDF indirme linki var mı?
Selim İleri - Son Yaz Akşamı kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Son Yaz Akşamı PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Selim İleri Kimdir?
Bilim adamı Profesör Hilmi İleri'nin oğludur. 1968 yılında Atatürk Erkek Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini yarıda bıraktı. 19 yaşında Cumartesi Yalnızlığı isimli ilk öykü kitabı yayınlandı. İlk yazısını 1967 yılında, Yeni Ufuklar dergisinde yayımladı.
1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını almıştır.
Romanlarında ve öykülerinde bireyin zengin iç dünyasını başarıyla yansıtabilen yazar,ilk eserlerinde bireyler arasındaki iletişimsizlikleri de ön plana çıkarır.
Yıllarca, Cumhuriyet gazetesinin kültür-sanat sayfasında, "Yazı Odası" köşesinde makaleler yazmıştır. Radyo ve televizyonlara bir çok program yapan yazar, 2008'in yarısında başlayan programı "Selim İleri'nin Not Defterinden"i de sunuyor. Her pazar canlı olarak yayımlanan programı, TRT-2 sunuyor. Ayrıca 2008 yılından beri Zaman Gazetesi'nin Cumartesi ekinde İstanbul'la ilgili yazılar kaleme almaktadır.
Eserleri
* Cumartesi Yalnızlığı
* Bir Denizin Eteklerinde
* Pastırma Yazı (kitap)
* Dostlukların Son Günü (1978 Sait Faik Hikaye Ödülü)
* Eski Defterlerde Solmuş Çiçekler...
* Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
* Kötülük
Romanları
* İlkgençlik Çağına Öyküler(Derleme)
* Yarın Yapayalnız
* Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
* Hayal ve Istırap
* Destan Gönüller
* Her Gece Bodrum (1977 TDK Roman Ödülü)
* Ölüm İlişkileri
* Bir Akşam Alacası
* Cehennem Kraliçesi
* Yaşarken ve Ölürken
* Saz Caz Düğün Varyete
* Ölünceye Kadar Seninim
* Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın
* Allahasmarladık Cumhuriyet (Oyun)
* İstanbul Lâle İle Sümbül
* Kafes
* Anılar; Issız ve Yağmurlu
* Daha Dün
* Oburcuğun Edebiyat Kitabı
* Evimizin Tek Istakozu
* Rüyamdaki Sofralar
Selim İleri Kitapları - Eserleri
- Dostlukların Son Günü
- Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
- Destan Gönüller
- Ölü Bir Kelebek
- Hayal ve Istırap
- Mel'un - Bir Us Yarılması
- Her Gece Bodrum
- İstanbul'un Sandık Odası
- Son Yaz Akşamı
- Kamelyasız Kadınlar
- İstanbul Seni Unutmadım
- Gramofon Hâlâ Çalıyor
- Yıldızlar Altında İstanbul
- İstanbul'un Tramvayları Dan Dan!..
- Annem İçin
- İstanbul - Hatıralar Kolonyası
- Kar Yağıyor Hayatıma
- Daha Dün
- Kafes
- Ölünceye Kadar Seninim
- Bir Denizin Eteklerinde
- Yaşadığım İstanbul
- Hepsi Alev
- Yarın Yapayalnız
- Yağmur Akşamları
- Yaşarken ve Ölürken
- İstanbul - Lale İle Sümbül
- İstanbul Mayısta Bir Akşamdı
- Ayışığı
- Bir Akşam Alacası
- Bu Yalan Tango
- Cemil Şevket Bey, Aynalı Dolaba İki El Revolver
- İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt
- İlk Gençlik Çağına Öyküler - İkinci Cilt
- İstanbul, İlk Romanımda Leylak
- Kapalı İktisat
- Kırık Deniz Kabukları
- Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsan
- Oburcuk Mutfakta
- Peride Celal'e Armağan
- Saz Caz Düğün Varyete
- Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin
- Cehennem Kraliçesi
- Cumartesi Yalnızlığı
- Ölüm İlişkileri
- Pastırma Yazı
- Edebiyatımızda Sevdiğim Romanlar Kılavuzu
- Evimizin Tek Istakozu
- Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil
- Eski Defterde Solmuş Çiçekler
- Hüzün Kahvesi
- Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
- O Aşk Dinmedi
- Türk Romanından Altın Sayfalar
- Düşünce ve Duyarlık
- İlk Gençlik Çağına Öyküler - Üçüncü Cilt
- Sona Ermek
- Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim
- Hatırlıyorum
- Yalancı Şafak
- İstanbul Bu Gece Yine Sensiz
- Cahide
- Beklenen Sevgili
- Kumkuma
- Geçmiş, Bir Daha Geri Gelmeyecek Zamanlar
- Ay Hala Güzel
- Uzak, Hep Uzak
- Seni Çok Özledim
- Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum
- Mavi Kanatlarınla Yalnız Benim Olsaydın
- Bir Gölge Gibi Silineceksin
- Oburcuğun Edebiyat Kitabı
- Rüyamdaki Sofralar
- Anılar; Issız ve Yağmurlu
- Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun
- Kırık Bir Aşk Hikâyesi
- Kötülük
- İstanbul Öyküleri
- Gece Sirenleri
- Perisi Kaçmış Yazılar
- Düşüşten Sonra
Selim İleri Alıntıları - Sözleri
- Çünkü benim hasta, zayıf bir kalbim var, sizin kavi, parlak bir tebessümünüz… Çünkü ben şairim ve siz pürşiir ve hayal, siyah, ilahi gözlere maliksiniz… (İlk Gençlik Çağına Öyküler - Birinci Cilt)
- Hayatımın bir yara olduğunu söyledim mi? Kalp yarası değil. İşleyen, cerahatli bir yara, Hiç kapanmadı. Bu yüzden insanlardan ve aşktan uzak durmaya çalıştım. (Yarın Yapayalnız)
- Trenden indim,yine Yedikule.Saat henüz erken ; değerli dostum Sarkis Açık'la buluşacağım ,Safa Meyhanesi'ne gideceğiz .Şöyle yürümek geçti içimden. (Yıldızlar Altında İstanbul)
- Dünyanın bütün acısını yazdım! saniyordun. Sonra cam kırıkları. Yazdığın her satır cam kirigiydi. hayal kırıklığı, dusbozumu da diyebilirsin. (Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
- - Evliliğe karşı mısın? + Hayır. Birbirini sevmeyen karı kocalara karşıyım, mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
- Belki bu yüzden uzun yıllar böyle şifresini çözememiş olduğum kitaplara karşı bir çekingenlik, ürkeklik hissettim. Kitapları özellikle romanları gitgide hayatın ta kendisi gibi görmeye başlayacaktım. (Hatırlıyorum)
- Bu mâzi hastalığı beni mahvetti. (Saz Caz Düğün Varyete)
- Olduğum gibi yaşamalıyım. Bir yaşama acemisi olarak. Ustalıklarda gözüm yok. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
- Aynı dili konuşmalarına karşın, çoğu kez, kimse kimsenin dilinden anlamıyordu. (Son Yaz Akşamı)
- İşte o arada 1960 darbesi oldu. Darbe olmadan çok karışık bir durum vardı. Menderes, solcuları Anadolu'nun çeşitli yerlerine sürmeye karar vermişti. Hepimizin isimleri tespit ediliyordu. Birer-ikişer çağrılıp nereye gideceğimiz söyleniyordu. (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
- Zamanla öğrendim. O kırılıp dökülmelerimiz, bayağılaşmalarımız, hepsi çaresizlikten. (Solmaz Hanım, Kimsesiz Okurlar İçin)
- Kalbimdeki şarkı bitti. (Destan Gönüller - Fotoğrafı Sana Gönderiyorum)
- Daima yenilik,daima eylem,daima devinim! (Saz Caz Düğün Varyete)
- Yaşadıklarımızın şiddeti geçince geriye tortu kalır, işe yaramaz sandığımız çökelti. Oysa sebep ve sonuç artık onundur, ondadır. (Yarın Yapayalnız)
- Zamanın yıpratıcılığını silemezsin: Eskimiştir, sarı, pembe, mavimsi krizantemlerin rengi atmıştır. Kirli gibi durur; istediğin kadar yıka!, zamanın kirinden pasından arındıramazsın. (Daha Dün)
- -Evliliğe karşı mısın? +Hayır. Birbirini sevmeyen anne babalara karşıyım. Mutsuz çocuklara, sevgisiz evlere karşıyım. (Kırık Bir Aşk Hikâyesi)
- Yüreğinde bir çılgın yel esiyor. Ama o değil, beklediğin insan şimdi kimbilir nerde, (Eski Defterde Solmuş Çiçekler)
- Öyle, para yok. Biraz bohem, ama gerisinde gençlik heyecanı olan bir yaşama biçimi. Bu sohbetler, konuşmalar arasında ikide bir de şu konu ortaya geliyor: Nazım Hikmet cezaevinde haksız yere yatıyor, onu mutlaka kurtarmak lazım, bu da uluslararası bir hareketle olur... (Nam-ı Diğer Kaptan - Attila İlhan'ı Dinledim)
- Sessizliğinde, kendini teslim edişinde, gözlerinin o kadar saf ve duru bakışında insanı çıldırtan bir acı vardı. (Annem İçin)
- Eski evlerin hayatı insanları tabiattan şimdiki apartmanlar gibi ayırmazdı. Eve bahçeden geçilir, bahçe sulamak için bir kuyudan su çekilir, çiçekler bahçeden evlere girer, lavanta çiçekleri temizliği duyuran kokularını yataklara dökerdi. İnsanlar ne tattıkları zevkleri değiştiren mevsimleri, ne de sevdikleri hayvanları düşünmemezlik edemezlerdi. Evin en rahat köşelerinde kediler horlardı. Abdülhak Şinasi Hisar, Boğazifi Mehtapları, 1942. (Yıldızlar Altında İstanbul)