Terörizm ve Hükümetler - Osman Pamukoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Terörizm ve Hükümetler kimin eseri? Terörizm ve Hükümetler kitabının yazarı kimdir? Terörizm ve Hükümetler konusu ve anafikri nedir? Terörizm ve Hükümetler kitabı ne anlatıyor? Terörizm ve Hükümetler PDF indirme linki var mı? Terörizm ve Hükümetler kitabının yazarı Osman Pamukoğlu kimdir? İşte Terörizm ve Hükümetler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Osman Pamukoğlu
Editör: Mehmet Bozkurt
Editör: Hasan Basri Başkaya
Tasarımcı: Ahmet Uzun
Tasarımcı: Şenol Alanbay
Yayın Evi: İnkılap Kitabevi Yayınları
İSBN: 9789751040602
Sayfa Sayısı: 96
Terörizm ve Hükümetler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
• Anarşistler, eşitlikçiler, gelenekçiler, çoğulcular, bölücüler ve reformistler kim ve neden başkaldırıp hükümetlere karşı silahlı mücadeleye giriyorlar?
• Tarİhe bakildiğinda, bu gruplarin hangİsİ başarili olmuş ve sİyasİ amaçlarina ulaşabİlmİştİr?
• Bunlarin yurtİçİ ve yurtdişi destek sİstemlerİ nasil çalişiyor ve mücadele alani olarak nerelerİ seçİyorlar?
• Terörİzm hemen önlenemez ve eylemler gİderek artarsa, hangİ durumlarla karşi karşiya kalinir?
• Gayrİnİzamİ savaşla yüz yüze gelen hükümetler ve ordulari bekleyen sorunlar nelerdİr?
• Kontrgerİlla nedİr, nasil bİr güce ve teşkİlata sahİptİr?
• Kontrgerİlla; İstİhbarat, psİkolojİk ve askerİ operasyonlari nasil yürütüyor?
• Kontrgerİlla, hükümet ve rejİme aİt faalİyetlerİn de İçİnde mİ?
• Emperyalİzm kurdu sağlam elmada bulunmaz.
Terörizm ve Hükümetler Alıntıları - Sözleri
- Kontrgerilla bir Truva atıdır.Onu şehrin içine alanlar ve buna seyirci kalanlar düşünsün! Emperyalizm kurdu, sağlam elmada bulunmaz.
- "Bir ortamda olanaklar azalırsa gerçek çatışma o zaman ortaya çıkar. Kader en zayıfları alır, dışarı atar."
- "Çözüm yeri meclistir!" kadar tehlikeli bir söz yoktur. Gerilla mücadelesini yapanlar zaten niyet ve maksatlarının siyasi olduğunu gizlemezler. Bu sözü tehlikeli hale getiren sebep, o ülkedeki yasal partilerin bir veya ikisinin bu sözü ısrarla kullanmasıdır. Dağda çarpışanlara bundan daha iyi motivasyon olmaz. Bu durum dış destekten bile tehlikelidir.
- Derin bir sessizlik ve hüzün, her mevsime hakimdir. Yağmur, kar ve deli gibi akan dereler ve çaylar ne kadar sizden yanadır, hiç öğrenemezsiniz.
- "II. Dünya Savaşı'ndan sonra, yeryüzünde "barış sağlandı" sözü gerçeği yansıtıyor mu? Bu sözle geleceğe ipotek koyanlar; "Tarih, düşünülemez savaşlarla doludur" sözünden habersiz olan hayalperestler miydi?"
- 1945'ten sonra geçen süre içerisinde yaklaşık 7.200.000 askerin öldüğünü ; yaralıların, sakat kalanların ve işkence görenlerin bu sayıya dahil olmadığı da bilinmez!
- Gayrinizami savaşta karşı tarafın kayıplarını sayılara indirgemekle işlerin iyi gittiği sanmak kadar aldatıcı bir şey yoktur. Güney Amerika, Afrika ve Hindiçini’nde bunun sayısız örnekleri vardır. Genelde hükümetler, kendi verdikleri kayıpların bir telafisiymiş gibi bunu kamuoyuna açıklarlar. Sanki böyle yapılırsa, bir gün gelecek ve gerilla bitecek diye halk memnun olacaktır! Bu, her yönüyle kötü bir propagandadır. Nedeni ise her yılın şu kadar ayı, bu kadar haftası, şu kadar gününde, sürekli benzer açıklamalar sıradan bir insan zihninde sonsuzluk duygusu yarattığı gibi, iyi muhakemeye sahip birinde de; “karşı taraf amma da dayanıklıymış” duygusunun hâkim olmasına sebep olur. Gerillanın yapmak istediği şeye, hatta ilke kabul ettiği “alanın içinde, az veya çok gerillayla mutlaka bulunmak” öğretisine tam fayda sağlar. Hükümete bağlı her bir kurumun ayrı ayrı sayılar vererek “biz yaptık” gibi öne çıkma telaşları da hiç uygun değildir. Tüm açıklamalar, tek bir propaganda merkezinden ve mutlaka profesyonelce yapılmadığı sürece, ortaya çıkan durum kör bir kuyuya, eline taş alanın kuyunun içine atmasına benzer. Bir ses duyulabilir ama derinliğinin ne olduğu ile suyun seviyesi hiçbir zaman kestirilemez.
- Terörizm terimi çok siyasi ve duygusal olduğundan bu yönteme başvuran birçok örgüt "terörist" yerine "özgürlük savaşçısı" ya da "gerilla" gibi adları kullanır.
- Hem yürüttükleri silahlı mücadeleyi halk için yaptıklarını ısrarla söylerler hem de halkın bir bölümünü çoluk çocuk, yaşlı genç demeden hunharca katletmekten çekinmezler. Bunu da öldürdükleri kimselerin "hükümetten yana oldukları için" diye açıklarlar. Bütün bunlar, mahalli desteğin gönülsüz de olsa yerine getirilmesine sebep olur. Yaptıkları şey terörün ta kendisidir. Çocuk ve kadın öldürüp bunu da, "Devrim kansız olmaz!" gibi gerçek devrimlere ait eski bir söze bağlama çalışmaları, caniliklerini örtmez.
- Eğer birşeylerin değişmesini istiyorsanız biraz görültü yapmak iyi olur.
- Gerilla, askeri açıdan zayıf olan gücün savaş yöntemidir.
- Gerilla savaşının en kolay bastırılabileceği aşama da başlangıç safhasıdır.
- Sürpriz, gerillanın olduğu kadar gerilla avcısının da en büyük silahıdır.
- Emperyalizm kurdu, sağlam elmada bulunmaz.
- 1945'ten bu yana, Kore Savaşı (1950-1953), Vietnam Savaşı (1957-1975), Arap-İsrail Savaşları (1967-1973, 1982, Basra Körfezi Savaşları (1991-2003), Suriye Savaşı 2011-?); insanlık tarihine meraklı olanlar tarafından sayılabilirler. Halbuki II. Dünya Savaşı'ndan sonra, Dünya'nın çeşitli yerlerinde 150 ila 160 arasında savaş çıktığını pek az kimse bilebilir. Ve bu savaşlar, 200'e yakın üyesi bulunan Birleşmiş Milletler'in altmışından fazla üyesi tarafından yapılmıştır. 1945’ten sonra geçen süre içerisinde yaklaşık 7.200.000 askerin öldüğünü; yaralıların, sakat kalanların ve işkence görenlerin bu sayıya dahil olmadığı da bilinmez! I. Dünya Savaşı'nda öldürülen askerlerin sayısı bunun pek az üstündeydi: Yaklaşık olarak 8.400.000'di. Bu durum, 1945'ten sonra, I. Dünya Savaşı'nın hemen hemen bir yenisinin daha yaşandığını göstermektedir. 1945 ile 1990 arasında geçen 2340 hafta içinde, Dünya sadece gerçekten savaşsız üç hafta yaşamıştır. Bu nedenle, 1945'ten bu yana geçen yılları “Savaş Sonrası” çağı olarak nitelemek trajediyle alay etmek olur.
Terörizm ve Hükümetler İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Pkk gibi terörist grupların neden ve nasıl var olduğu, eylemlerini gerçekleştirirken psikolojik olarak insanları nasıl etkileyip kendi bünyesinde barındırdıkları gibi yeterli bilgilerin yer aldığı yapıt. Düşman diye nitelendirdiğimiz eşkiya grupların varlıklarını anlayabilmek açısından yeterli bir kitap. Anlaması kolay ve bana göre işi uğraşı ne olursa olsun her insanın okuması gereken kitaplardan bir tanesi. (İ.p)
Terörizm ve Hükümetler PDF indirme linki var mı?
Osman Pamukoğlu - Terörizm ve Hükümetler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Terörizm ve Hükümetler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Osman Pamukoğlu Kimdir?
Osman Pamukoğlu (27 Aralık 1947; Gerze, Sinop), Türk emekli tümgeneral, yazar ve siyasetçi. Hak ve Eşitlik Partisi'nin kurucusu ve mevcut başkanıdır.
Askerî yaşamı
Sinop'un Gerze ilçesinde doğan Pamukoğlu, 11 yaşından 55 yaşına kadar askeri üniforma giymiştir. Selimiye Askeri Ortaokulu, Kuleli Askeri Lisesi, Kara Harp Okulu, Piyade Okulu, Kara Harp Akademisi, Silahlı Kuvvetler Akademisi ve Milli Güvenlik Akademisi'nde öğrenim görmüştür. 10 yıl piyade subayı, 16 yıl kurmay subay olarak, kıta komutanlıkları ve karargah subaylığı görevlerinde bulunmuştur. 1990-1992'de Edirne-Uzunköprü'de 42'nci Piyade Alay Komutanlığı, 1993-1995'de Hakkari'de Dağ ve Komando Tugayı ve Güvenlik Komutanlığı, 1998-2000'de Kıbrıs'ta 28'nci Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı, 2000-2001'de İstanbul'da Piyade Okul Komutanlığı vazifelerini yapmıştır.
1993'de Tuğgeneralliğe terfi etmiş, 1997'de Tümgeneralliğe yükselmiştir. 2002'de Tümgenerallikten emekli olan Pamukoğlu toplamda 43 yıl askeri üniforma giymiştir. Osman Pamukoğlu, 1. Dereceden Altın Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası, 2 kez Üstün Cesaret ve Feragat Nişanı ve 5 kez Üstün Birlik Yetiştirme Nişanı almıştır. Pamukoğlu, Türk Ordusu'nda 5 tane Üstün Birlik Yetiştirme Nişanı'na sahip tek kişidir.
PKK'ya karşı mücadele
1993-1995 yılları arasında Hakkari bölgesinden sorumlu olarak PKK'ya karşı yönettiği üstün mücadele dağlardaki PKK'ya bağlı militanlar rakamının 12.000'den 5.500-6.000 aralığına inmesini sağlamıştır. 30'a yakın kere yapılan sınırdışı askeri harekatların neredeyse tümü onun yönetiminde yapılmıştır. Dönemin genelkurmay başkanı Üç tane Pamukoğlu Paşa olsa terörü bitiririz. demiştir.
Pamukoğlu, o dönemde yapılan büyük askeri fedakarlıklara rağmen PKK'nın halen niçin sonlandıralamadığını 3 temel sebebe bağlıyor: İlk olarak gerçek bir siyasi irade kurulamaması, ikincisi tam bir istihbarat olmaması ve son olarak her yerde yayılmış asker bulunması diye tanımlıyor. Bizzat kendisinin yazdığı kitaplarda ve konuk olduğu birçok televizyon programında PKK'ya karşı yapılan mevcut mücadelenin uygun tarz ve strateji olmadığını ve ancak daha fazla şehit verilmesine sebep olduğunu söylemiştir. 'Karakolların hepsi yıkılmalıdır. Karakola gerek yok. Gelsinler bakalım, girsinler... Nereden girecekler? Pusuyu kurarsın, ağı kurarsın, mostrayı kurarsın alırsın.' demiştir. Daha doğru olan yöntemin 20.000 kişilik Eşkıya Takip Kuvveti kurmak ve dağlarda, taşlarda, mağaralarda, ormanlarda, nehir yataklarında yani tüm coğrafyada bulunmanın gerekliliğini belirtmiştir. Karakollarda bekleyen Mehmetçik kendisine karşı yapılan ani saldırılar halinde yeri, hareketleri, silahları militanlar tarafından bilinen bir durumdadır. Bir başka deyişle, bellibaşlı, elle gösterilebilir bir yerde olmamakla birlikte her yerde her zaman bulunma tavsiyesini vermiştir.
2007 yılında ise Serdar Akinan tarafından kendisinin görevli olduğu yıllarda PKK olaylarının gelişimini inceleyen Kan Uykusu belgeselinde PKK'ya karşı mücadelesi konu edinilmiştir.
Yönettiği operasyonlar
I. PKK Kirpi Operasyonu
II. PKK Balkaya Operasyonu
III. PKK Kuzey Irak Mezi Harekatı
IV. PKK Karanlık Dağ Operasyonu
V. PKK Buzul Dağı Operasyonu
VI. PKK Ejder Operasyonu
VII. PKK Karadağ Operasyonu
VIII. PKK Kuzey Irak Hakurk Operasyonu
Siyasi yaşamı
28 Temmuz 2008'de yaptığı ulusal çağrı ile fiili olarak siyasi hayatına başlamıştır. Bu çağrısında Hak ve Eşitlik Partisi'nin ana felsefe ve ilkelerini duyurmuştur.
Pamukoğlu, 4 Eylül 2008'de yani Hak ve Eşitlik Partisi'ni kurduğu gün Anıtkabir özel defterine şunları yazmıştır:
"Büyük Önder,
Gözün arkada kalmasın! Türk kadınları ve erkekleri olarak milletimizi özlediğin yüksekliğe çıkaracağız.
Bugün bizim için 11 Kasım 1938'dir."
28 Temmuz Çağrısı
Çağrı, "Anadolu ve Trakya'da yaşayan Türk halkı bu çağrı size" diye başlar. İlk başta Türkiye'nin içinde bulunduğu vahim durumun tarifini yapar ve insanoğlunun yeryüzünde görülmeye başladığından itibaren ki tüm mücadelelerin ana sebebinin 'Hak ve Eşitlik' olduğunu belirtir. Ardından, Türkiye'deki durumun düzeltilmesi ve tekrar 'hak ve özgürlüklerine' kavuşması için partinin gerçekleştireceklerini sıralar.
Ardından, Pamukoğlu "Hak ve Eşitlik Partisi'nin Doğa ve Felsefesi" adlı metni sunar. Bu bildirinin ardından halktan gelen destek ile Hak ve Eşitlik Partisi 36 gün sonra, 4 Eylül 2008'de kurulmuştur. 36 gün gibi kısa bir sürede bir siyasi partinin mevcudiyet kazanması Türkiye'nin geçmişinde nadiren olmuştur; fakat kurduğu parti hızla örgütlendiği gibi dış odaklardan gördüğü tepki de erken gelmiştir. Belli zaman aralıklarıyla Türkiye Cumhuriyeti'ne verilen Avrupa Birliği İlerleme Raporları'nda Hak ve Eşitlik Partisi'nin varlığından, oluşumundan ve gelişmesine karşı alınacak acil tedbirlerden bahseder. Bu konuya dair Pamukoğlu açıklamalarında
« "Thomas söyledim, korkunun ecele faydası yok İsveçli. Sen serbestsin, biz de serbestiz. İsveçli, gelirsen İstanbula, Ankaraya haber ver. 8-10 bin kişiyle havaalanında seni karşılayacağız. Şimdi o kağıda yazdıklarını benim yüzüme söyle diye »
demiştir.
Bu tarihten itibaren sürekli biçimde teşkilatlanma çalışmalarına devam eden Hak ve Eşitlik Partisi'ne 900.000 resmi başvuru olmuştur. Pamukoğlu, partiye gelen basvuruların 22.000 kişilik dilimler halinde ele alındığında çoğunluğun 18 ve 35 yaşları arasında bulunduğunu ve bu sebeple, partinin çevik bir nüfusa sahip olduğunu belirtmiştir.
2010 Mart ayı içerisinde, Çanakkale'nin Ezine ilçesinde bulunan Osman Pamukoğlu, partinin iktisadi politikasının önemini vurgulamak üzere şu açıklamayı yapmıştır: "Partinin ilk hedefi bu. Önce ekmek, sonra huzur. Huzur derken bütün adalet sistemini, dağda gezen eşkıyayı, şehirlerdeki mafya dahil onları kastediyorum. Bizim parti ile ilgili halkın Türkiye genelindeki kanaati şu: Hak ve Eşitlik Partisi ve genel başkanları Osman Pamukoğlu olduğu sürece Türkiye'de güvenlikte herhangi bir sorun olmaz. Yani, ne yapacağını nasıl yapacağını bilir. Buna inanmış halk. Yani, daha biz bir şey yapmadan dahi halkın kanaati bu... Milletin merak ettiği, ekonomide ne yapacağımız... Ekonomide... 'Siyasal ve Toplumsal İlkeler' kitapçığımızda önce ekonomi var."
Osman Pamukoğlu Kitapları - Eserleri
- Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok
- Ey Vatan
- Cehennemdere Kanyonu
- Korkunun Çocukları
- Angut
- İnsan ve Devlet
- Kara Tohum
- Ayandon
- Kafes Beyaz Çığlıklar
- III. Dünya Savaşı
- Yolcu
- Akıllı Ol!
- Strateji
- Devrimlerin Efendisi
- 3. Dünya Savaşı
- Önder
- Siyasetin Sefaleti
- Şamil
- Baş Döndürenler
- Hayat Karar ve Eylemdir
- Trampetler Çalarken
- Terörizm ve Hükümetler
- Kızıl Gömlekliler
- Başka Bir Hikaye
- İttihat ve Terakki İsyankar Doğanlar
- Göç
- Sarıkamış
- İhtilal-i Nizam
- Hitler Führer ve Naziler
- Napolyon İmparator ve General
- Propaganda
- Mussolini Duçe ve Faşistler
Osman Pamukoğlu Alıntıları - Sözleri
- "İnsan doğanın bir ürünüdür ve gelenekler,tarihsel konumlar değişse de insanın özünde bir değişiklik olmaz.İnsan değişmeyip hep aynı laldığına ve yeryüzünde meydana gelen olayları da insanlar yarattığına göre,tarihe yön veren kurallar belirlenebilir ve insanlığın geleceği için geçerli evrensel bir politika bilimi oluşturulabilir." / Niccolo Machiavelli (MS 1513) (3. Dünya Savaşı)
- “Her rüzgarda otlar gibi eğilip bükülürsen, dağlar kadar olsan bile, bir ota değmezsin.” (Ey Vatan)
- Üçüncü Dünya Savaşı; ABD, Çin ve Rusya arasında olacak. Bunlardan biri veya ikisi tarafından diğerine karşı yapılacaktır. Nedeni şunlardır: 1) Enerji kaynaklarının kontrolü. 2) Su kaynaklarının kontrolü. 3) Okyanuslar üzerindeki deniz ticaret yollarının kontrolü. (III. Dünya Savaşı)
- "İlk yıldızlar karanlık basmadan doğuyor. Saymıyoruz artık yıldızları, gök kurşuni, toprak kara, ses yok, ışık yok." (Göç)
- Soğukkanlılığını koruyan savaşçı , gözünü kan bürümüş düşmana karşı üstünlük sağlar.Clausewitz (Strateji)
- "Bir ortamda olanaklar azalırsa gerçek çatışma o zaman ortaya çıkar. Kader en zayıfları alır, dışarı atar." (Terörizm ve Hükümetler)
- Ne kadar eğitim almış olursan ol, öğretilenlerin hiçbiri, seni o ana hazırlamış değildir. (Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok)
- Herkesin rengi elbet ortaya çıkar. (Korkunun Çocukları)
- "Halk, şöhret ve zafer ister... Teoriler, hükümetler, ideolojiler, laf ve mantık istemez." (Trampetler Çalarken)
- Kıskançlık, mutluluğun düşmanıdır; onun boğulması lazımdır. Sahip olduklarınızı karşılaştırmamalısınız. Başka birinin sizden şanslı olduğunu tasarlarsanız mutlu olamazsın. (Kafes Beyaz Çığlıklar)
- "Ölüm adildir, aynı haşmetle vurur, şahı ve fakiri." (Ayandon)
- “Hak bildiğin yola, yalnız gideceksin.” - Tevfik Fikret - (İttihat ve Terakki İsyankar Doğanlar)
- Küçük de olsa bir tecavüz ve saygısızlığa müsamaha göstermek, mütecavüzü daha cesur ve haklı hale getirir. Kanuni Sultan Süleyman (Ey Vatan)
- Kutadgu Bilig, “Kişi akılla yükselir, bilgi ile büyür” diye yazar. (Akıllı Ol!)
- Özgür olmak istiyor izin bekliyor, Hakkını istiyor lütuf bekliyor, Her şeyden yakınıyor, hiçbir şey yapmıyor, Her şeyin düzelmesini istiyor ve bekliyor, Hiçbir şey yapmadan her şeyi istiyor! Nedir bu? İnsan mı? (Yolcu)
- İnsan için en zor üç şey nedir biliyor musun? Ummak, beklemek, düşünmek. (Ayandon)
- "II. Dünya Savaşı'ndan sonra, yeryüzünde "barış sağlandı" sözü gerçeği yansıtıyor mu? Bu sözle geleceğe ipotek koyanlar; "Tarih, düşünülemez savaşlarla doludur" sözünden habersiz olan hayalperestler miydi?" (Terörizm ve Hükümetler)
- "Yol nedir, yol? Yol umuttur..." (Göç)
- "Başarılı bir generalin yalnız yetenekli değil, talihinin de yaver olması lazımdır." (Trampetler Çalarken)
- Savaş, politik amacın bir aracıdır… (III. Dünya Savaşı)