Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino - Neslihan Önderoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kimin eseri? Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kitabının yazarı kimdir? Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino konusu ve anafikri nedir? Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kitabı ne anlatıyor? Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino PDF indirme linki var mı? Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kitabının yazarı Neslihan Önderoğlu kimdir? İşte Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Neslihan Önderoğlu
Yayın Evi: On8 Kitap
İSBN: 9786059405607
Sayfa Sayısı: 156
Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Cam kenarına dizili taburelere tüneyip, bir yandan önümdeki deftere bir gece önce seyrettiğim filmle ilgili notlar alırken, öbür yandan da çaktırmadan, gözucuyla onu izliyordum. Ona karşı hissettiğim şeyin ne olduğunu ya da aşk olup olmadığını anlamaya çalışıyor, ama bir türlü ismini koyamıyordum. Belki de çok fazla yalnızdım ve tutunacak bir duygu arıyordum. Ama aşk dediğin de neydi ki zaten? Sıkıcı hayat içinde açılan küçük bir pencere, zamanı gelmiş bir ihtimal. Şermin’i henüz sevmesem bile, sevebilme hatta âşık olabilme ihtimalim vardı.
Filmlerde repliğinden sıkılan karakterler nereye kaçar? Yaşadığı hayatın senaryosundan daralan, kendinden uzaklaşanlar ne yapar?
Haldun Taner Öykü Ödülü sahibi Neslihan Önderoğlu’nun etkili üslubundan, kurguyla gerçeklik arasında sıkışmış bir sinema öğrencisinin sıradışı hikâyesi… Sinema tarihinin hafızalara kazınan film replikleri ve ölümsüz karakterleri eşliğinde, unutulmaz yönetmenlere göz kırpan roman, sıradan bir Anadolu kentini Hollywood’a dönüştürüyor. İlk satırından itibaren okuru soluksuz bir maceranın içine çeken kitap, bir yandan çok tanıdık bir yandan da hiç alışkın olmadığımız karakterlerle boyutlanıyor.
Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino Alıntıları - Sözleri
- Oysa herkes öldürebilir sevdiğini Kulak verin bu dediklerime, Kimi bir bakışıyla yapar bunu, Kimi dalkavukça sözlerle, Korkaklar öpücük ile öldürür, Yürekliler kılıç darbeleriyle! Kimi gençken öldürür sevdiğini Kimi yaşlı iken; Şehvetli ellerle boğar kimi Kimi altından ellerle; Merhametli kişi bıçak kullanır Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
- Film izlemeden nasıl yaşayacaktım? Sinema benim için, birkaç saatliğine başka bir dünyaya konuk olmak demekti. Başka coğrafyalar da yaşayan insanları onların nelere sevinip nelere üzüldüğünü, sorunlarını nasıl çözdüğünü, hepimizin içinden geçtiği çeşitli insanlık durumlarını nasıl yaşadıklarını görmek için ya paran olacak ve sık sık seyahat edeceksin ya da içinde bütün bunların olduğu filmleri izleyeceksin. Şimdi ikinci seçenekte elimden alındığına göre ne yapacaktım? Filmler olmadan hayat tatsız tuzsuz ve sıkıcı bir durum alacaktı benim için.
- ..aşk dediğin de neydi ki zaten? Sıkıcı hayat içinde açılan küçük bir pencere, zamanı gelmiş bir ihtimal.
- Keşke arızalı insanları alıp götüren ve onardıktan sonra tekrar kullanıma sokan bir yer olsaydı.
- Oysa herkes öldürebilir sevdiğini Kulak verin bu dediklerime, Kimi bir bakışıyla yapar bunu, Kimi dalkavukça sözlerle, Korkaklar öpücük ile öldürür, Yürekliler kılıç darbeleriyle ! Kimi gençken öldürür sevdiğini Kimi yaşlı iken; Şehvetli ellerle boğar kimi Kimi altından ellerle; Merhametli kişi bıçak kullanır Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
- .. kaç anne babanın bir şeyi sizden daha iyi bildiğini iddia etmediği, sen o yollardan giderken ben dönüyordum, demediği görülmüştür ki?
- Bay Tarantino' ya isteyen istediği yorumu yapabilir, ancak kimse onun zeki olmadığını iddia edemez. Tabii babam dışında. Her defasında adını, tarantula denilen o korkunç örümcekle karıştırır ve bana " iyisi mi sen o Tarantula'yı örnek almaktan vazgeç, kendine daha doğru düzgün insanları örnek al," diye karşılık verirdi.
- Sonuçta, neyin gerçek, neyin kurgu olduğunu kim bilebilir ki ? Öyle değil mi, Bay Tarantino?
- Bay Tarantino 'nun adresini bulup da bu başıma gelenleri kendisine anlatmayı çok isterdim. Bir yerlerde bir söyleşisini okumuştum. İki tür senaryo olduğuna inanıyormuş. Bir, film senaryosu. İki, gerçek hayattan daha gerçek senaryo.
- Gerçek insanlar hayali yaşam, hayali olanlarsa gerçek yaşam istiyor.Filmin anafikri buydu.
Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitabımız; çok film izleyen, televizyon bağımlısı bir adamın belli bir süreden sonra artık gerçekle hayal dünyasını/kurguyu ayırt edemeyecek hale gelmesini ve zamanla sevdiği filmlerdeki karakterlerin bir süre sonra sanki hayatında karşılaştığı insanlara bürünmesiyle gelişen komik bir hikayeyi konu alıyor. Aslında günümüz dünyamızın digital platformlara nasıl bağımlı hale geldiğini çarpıcı bir şekilde, eh tabi biraz abartı unsurlarıyla, komik diyaloglarla okuyucuya sunuyor sevgili yazarımız. Ben şahsen kitabı beğendim, sıkılmadan okutuyor kendini. kitap/kitap--119248 yazar/i9212 (Dilara B.E.)
Ana karakteri sinemayla ilgilenen ve film izlemeyi çok seven Evren’in üniversitenin sinema bölümünü kazanmasıyla bu bağımlılığı körükleniyor ve garip bir hâl almaya başlıyor. Tanıştığı insanları film yıldızlarına benzetiyor.. Kurguyla gerçeklik arasında sıkışmış bir sinema öğrencisinin sıradışı hikâyesi… (Hatiجe)
Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino PDF indirme linki var mı?
Neslihan Önderoğlu - Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Neslihan Önderoğlu Kimdir?
İstanbul’da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. Öyküleri Notos, Kitap-lık, Sözcükler, Sarnıç Öykü, İzafi, Dünyanın Öyküsü, Sıcak Nal, Türk Dili, Öykü Teknesi, Patika dergilerinde yayımlandı. • İlk kitabı İçeri Girmez miydiniz? (2012), 2013 Haldun Taner Öykü Ödülü’ne değer bulundu. İkinci kitabı Mevsim Normalleri 2013’te yayımlandı. Karla Karışık (2014) adlı kış öyküleri seçkisini hazırladı. • Sarnıç Öykü dergisinin editörlüğünü sürdürüyor.
Neslihan Önderoğlu Kitapları - Eserleri
- Yeryüzü Yorgunları
- İçeri Girmez miydiniz?
- Yakınlık Korkusu
- Mevsim Normalleri
- Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino
- Bana Sesini Bırak
- Filler ve Balıklar
- Mutsuz Palyaçolar Örgütü
- Burada Öyle Biri Yok
- Geri Dön Hayat
- Ay Dolandı
- Sen Ne İstersen
Neslihan Önderoğlu Alıntıları - Sözleri
- Öykünün sınırlanamaz ve başına buyruk doğası gereği bazen aklımızda bir fikirle yola çıkmışken kendinizi varmak istediğinizden çok farklı bir yerde bulabilirsiniz. (Burada Öyle Biri Yok)
- Sonuçta, neyin gerçek, neyin kurgu olduğunu kim bilebilir ki ? Öyle değil mi, Bay Tarantino? (Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino)
- Birini sevmek için ille de onu anlamak şart mı? (Yakınlık Korkusu)
- Bizden vazgeçmene engel olmak zorundaydım. Bir söz bulmak. Bir ritmin, bir anlamın, bir mecazın içine sığınmak. (Yeryüzü Yorgunları)
- On beş yirmi cümleyle konuşuyormuş gibiydi evin içinde. Her duruma karşı ezberinde bir replik vardı. Haddini bilmeyen kediye, eve geç gelen oğula, titizlenen kocaya... Sen. Yapacaksın. Yapmalısın. Yapsan ne iyi olur. Hadi yapsana. Sen şimdi bunu yaptığını mı düşünüyorsun? (Mevsim Normalleri)
- Hiç kimsenin, yağmurun bile böyle küçük elleri yoktur bütün güllerden derin bir sesi var gözlerinin (Bana Sesini Bırak)
- İçeri girmez miydiniz, diyor. Yüzünde yarım bir gülümseme. Onu bütüne mi tamamlasa yoksa yüzüne daha başka bir ifade mi oturtsa, karar veremiyor. Daha üzgün görünebilir belki ya da daha öfkeli. Bu duruma hepsi uyar. Hayır sağ olun, otobüse yetişmem lazım, diyorum. Yalan. Birlikte yaşadıkları evi, onun benim hayatımda olmadığı zamanlarda kaçıp saklandığı yeri ne kadar çok merak ettim. Ona bizden başka bir hayatı içine sığdırabileceği bir ev yarattım. Odalarında, banyosunda, mutfağında defalarca dolaştım. Şimdi eşiğinde durduğum bu evin, o düşsel eve ne kadar benzediğini görmek ilginç olabilirdi. (İçeri Girmez miydiniz?)
- İnsan suyun altında nefes almayı bile beceremeyen zavallı bir kemik, kas ve sinir yığınıymış. Bütün o dünyayı değiştirme iddiasına rağmen. (İçeri Girmez miydiniz?)
- Beslenmeyen her şey gibi hayaller de kururmuş meğer. (Burada Öyle Biri Yok)
- Beynimde, başımda bir yara var. Düşüncelerim yas içinde. Muradıma ersem de ermiş olmam. Benim mürekkebim gözyaşlarımdır. Ruhum sürekli bir sonbahardır. (Geri Dön Hayat)
- ... Bazen sessizlik, havada uçuşan sözcüklerden çok daha ezici olabilir... (Mutsuz Palyaçolar Örgütü)
- "Bu akşam beni bekleme çünkü gece siyah ve beyaz olacak." (Geri Dön Hayat)
- Film izlemeden nasıl yaşayacaktım? Sinema benim için, birkaç saatliğine başka bir dünyaya konuk olmak demekti. Başka coğrafyalar da yaşayan insanları onların nelere sevinip nelere üzüldüğünü, sorunlarını nasıl çözdüğünü, hepimizin içinden geçtiği çeşitli insanlık durumlarını nasıl yaşadıklarını görmek için ya paran olacak ve sık sık seyahat edeceksin ya da içinde bütün bunların olduğu filmleri izleyeceksin. Şimdi ikinci seçenekte elimden alındığına göre ne yapacaktım? Filmler olmadan hayat tatsız tuzsuz ve sıkıcı bir durum alacaktı benim için. (Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino)
- Söz sessizlikte, ışık karanlıkta, yaşam ölürken; bomboş gökyüzünde uçarken parlar atmaca. (Geri Dön Hayat)
- Göğüs kafesinin içinde. Koca bir deniz vardı da içinde bir şey yüzüyordu (Mevsim Normalleri)
- Bu kitabı okudum benim gibi bazen mutlu olursun ama ben de 100 de sıfır (Mutsuz Palyaçolar Örgütü)
- Geçmişte olanları değiştirmek çok kolaydır. Sen nasıl hatırlamak istiyorsan geçmiş odur. (Ay Dolandı)
- Gerçek insanlar hayali yaşam, hayali olanlarsa gerçek yaşam istiyor.Filmin anafikri buydu. (Tuhaf Şeyler Oluyor Bay Tarantino)
- Bir günü öbüründen, bir yılı öncekinden farklı kılacak, günlerin arasını kesin çizgilerle belirleyecek bir şey lazım. (Yeryüzü Yorgunları)
- İnsan mutlulukla mutsuzluk, umutla umutsuzluk arasında bile bir ayrım görmüyorsa, hayatın akışına da müdahale etmek içinden gelmiyor. (Ay Dolandı)