Tüy Gibi Hafif - Erkan Sarıyıldız Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tüy Gibi Hafif kimin eseri? Tüy Gibi Hafif kitabının yazarı kimdir? Tüy Gibi Hafif konusu ve anafikri nedir? Tüy Gibi Hafif kitabı ne anlatıyor? Tüy Gibi Hafif PDF indirme linki var mı? Tüy Gibi Hafif kitabının yazarı Erkan Sarıyıldız kimdir? İşte Tüy Gibi Hafif kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Erkan Sarıyıldız
Yayın Evi: Destek Yayınları
İSBN: 9786054994748
Sayfa Sayısı: 224
Tüy Gibi Hafif Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bugüne kadar kendini geliştirmek için onlarca kitap okudun, yöntemler denedin, bilenlere sordun. Amacın yaşamın sırrına ulaşmak, daha keyifli ve mutlu olmaktı. Ama okudukça, denedikçe, sordukça kafan daha çok karıştı.
Ben de senin geçtiğin yollardan geçtim, aynı süreçleri yaşadım, aynı kafa karışıklıkları arasında bunaldım. En sonunda herkesin söyleyip yazdıklarının ötesinde, daha güzel bir yaşama ulaşmanın yolunun şu iki sözden geçtiğini öğrendim:
"Bırakmayı öğrenmek ve kabul etmek."
Senelerdir yaşadığın olaylardan sana kalanları biriktirip, senden neleri götürdüklerinin farkında olmadan sırtında taşıyorsun cancağızım. Pişmanlıklar, korkular, affedilmemişlikler, ötelenmişliklerin sis perdesi arasında yolunu bulmaya çalışıyorsun.
Biliyorum herkes sana kendine eklediklerinle yüceleceğini öğretti. Ben ise bu ezberi bozuyorum. "Yücelmenin yolu hafiflemekten, bırakmayı öğrenmekten geçiyor."
Ne kadar çok yükünden kurtulursan, o kadar kolay yükselecek ve ulaştığın her yeni düzeyde yaşamının ne kadar kolaylaştığını göreceksin.
Sana balonundaki safraları atman için kolayca uygulayacağın yöntemleri ve senelerin bana kattığı tecrübelerden damıttığım önerilerimi yazdım dostum.
Hayatındaki yükleri atmaya ve balonunu en yükseklerdeki cennetine doğru uçurmaya hazır mısın?
(Tanıtım Bülteninden)
Tüy Gibi Hafif Alıntıları - Sözleri
- Keşkeler ayağa kalkmana köstek olur,kararlılıksa destek.
- Yapmak istiyorum ama ile başlayan her cümle seni kararından uzaklaştıran bir caydırıcı içermektedir, aklında olsun!
- Çünkü insanları yönetmenin en iyi yolu parçalara ayırarak güçsüzleştirmekten geçiyor. Çünkü gerçeğine ulaşmış ve aslının BEN değil BİZ'in parçası olduğunu öğrenmiş insanlar topluluğuna istediklerini yaptırman mümkün değil. O yüzden sen değerlisin, sen önemlisin nidaları eşliğinde büyümen için ipuçları verilirken küçültüldüğünün farkında ol.
- "Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz,ana rahminden bebeğe yol açılmaz...Senden yepyeni taptaze bir sen zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir." - Şemsi Tebrizi -
- Tanımlamalar dünyasında yaşıyoruz. Zihnin de bu tarz çalışmaya alıştırıldı. Sokakta yanından geçerken kendinden bir parça olarak hissetmen gereken kişileri gördüğünde zihnin hemen onu senden ayrı bir varlık olarak göstermeye programlandığı için "sokakta yürüyen saçları dağınık, giydikleri çok yakışmamış, hafif kilolu kadın" haline dönüştürüyor. İlk görüştüğündeki zihinsel tanımlamalar bir süre sonra o kişinin etiketi haline geliyor. Bir daha o kadını ne zaman görsen zihnindeki saklama alanından bu etiket yüzeye çıkıyor.
- Tanımlamanın ne zararı var diyeceksin. Bir taraftan baktığında haklısın belirsizlikten kurtulmanın yolu tanımlamaktan geçiyor. Çünkü belirsizlik seni korkutuyor. Daha önce karşılaşmadığın bir şey sende güvensizlik oluşturuyor.
- Geçici şeylerle kalıcı mutluluk yaşayamazsın.
- "Her şey zaten mükemmel, yeter ki sen görmeyi bil."
- Değişmek kişinin tek başına başarabileceği bir süreçtir.
- "Ey oğul; bağı çöz özgür ol! Ne zamana kadar altın ve gümüşün esiri olacaksın? Ey ikbal nöbetine erişen! Kendine gel, sevinme! Sen nöbette geçicisin; özgürlük taslama Bir zamancığız şu hileyi, düzeni bırak da Ölümden önce birkaç solukluk zamanda hür yaşa!"
- Şunu unutma, ne yaparsan yap o an tekrar gelmeyecek. Benzerleri olacak ama o an eşsiz.
- Sende herşey olma ve herşeyi yapma potansiyeli var.
- Damla ya da deniz olsan fark etmez... Deniz de su, damla da.. Sınırlarının ötesinde de var olabileceğini bil. Kendini kaba koyan sensin ama içindeki gerçeği şekle sokamazsın. Sadece öyle zannedersin. Dışındaki kabın şekli ne olursa olsun içinde değişmeyen bir öz var bunu unutma.
Tüy Gibi Hafif İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Katkısı yokla var arasında olan kitapta kendi doğrularınıza ait bir şeyler bulabilme olasılığınızın olması ve düşüncelerinizin desteklendiğini görmek hoşunuza gidebilir... kitap/tuy-gibi-hafif--28592 de,yazar : “Herkesten önce kendini sevmelisin.” diyor aslında.. Ama bunun "bencil" olmaktan ziyade "benci" olmakla alakalı olduğunu unutmadan tabii ki.. :) (вυrcυᶰᵃᶻ)
Tüy Gibi Hafif PDF indirme linki var mı?
Erkan Sarıyıldız - Tüy Gibi Hafif kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tüy Gibi Hafif PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Erkan Sarıyıldız Kimdir?
1970 yılında Adana’da doğdum. Ardından yoğun bir eğitim süreci, İstanbul Tıp Fakültesi, İç hastalıkları Uzmanlığı ihtisası yaptım. Evliyim ve bir kızım var.
Herşey Üniversite sırasında Nietzschenin görüşleri ile tanışmamla başladı. Ondan önce öğretilmiş, kurgulanmış dogmalarla ne kadar rahattım. O deli görünüşlü Zerdüşt adamın öğretileriyle tüm dogmalarım yıkılıp darmadağın olmuştu. Ardından önce kendimi, toplumdaki yerimi sorgulamalar, ben kimim amacım ne sorularına cevap vermek amacıyla seneler seneler…
Tüm dinler tarihi, uzak doğu öğretileri, insan zihninin sınırlarıyla ilgili çalışmalar, gizemli olaylar derken herşeyin ardında yatan nedir’e sıra geldi. Kolay değil tabii ki meslek gereği materyalizmin en uçlarından bu düzleme geçebilmek. Bir tarafta mekanizmalar, yollar, vücudun ince mimarisi, etkileşimler derken diğer tarafta sadece hislerinle ulaşabileceğin uçsuz bucaksız bir evren.
O sıralar astral seyahate takılmıştım. Bunu başarabilirsem yeni evrene ilk adımı atabilecek ve vücudumun tutsaklığından kurtulabilecektim. Saatler boyu yatakta uzanıp ha çıktım ha çıkacağım. Ardından hayal kırıklıkları. Sonra yine bir heves, telekinezi, telepati çalışmaları vs vs.
Sonra ablamın ağır ve onulmaz hastalığı karşıma çıkınca tıbbın imkanlarının yetmiyeceğini anlayıp diğer yoldan nasıl yardım edebilirim diyerek yaptığım araştırmalar sonucu Reiki ile tanıştım. Bu benim için yeni bir enstrümandı. Enerji aktarmanın başkası üzerindeki onarıcı etkilerini ilk defa gözlemledim. Bana kattığı en önemli şey ise enerjetik dünyada zaman ve mekan engelinin olmaması. Sadece niyetle ve sembollerin yardımıyla ulaşabileceğim yüzlerce insan…
Zaman geçiyor fakat ruhun açlığı geçmiyor. Spiritüel rehberimle tanıştım. Bana kendimi tanımamla ilgili çok şey kattı. Farklı evrenleri, farklı enerjileri, geçmiş yaşamlarımı, bendeki potansiyelleri nasıl açığa çıkarabileceğimi, üstbenliğimle ve Tanrı ile nasıl direk bağlantı kurabileceğimi gösterdi.
Bu kavramları sindirmek ve kendi özgünlüğünü yaratma süreci sancılı, bir o kadar da güçlendiriciydi. Hayatım değişti , ilişkilerim, özellikle insana bakışım değişti. Artık endişeli vesveseli yapım geçmiş yerinde sakin huzurlu bir yapı oluşmuştu. Herkesin özünde aynı bütünün parçaları olduğunu,dünya deneyiminin dualitesi gereği iyi-kötü kavramlarının olması gerektiğini deneyimledim. Tanrı’yı uzakta değil kendi içimde aradım ve buldum. İlişkimizin ne kadar samimi ve arkadaşça olabileceğini gördüm. Artık benim için korkular kalkmıştı. Beni cezalandıran değil koşulsuzca seven bir dost edindim.
Hep tamam bundan ötesi olmaz tepeye ulaştım dediğimde gördüm ki her tepeden daha yükseği de mevcut. O yüzden bu yolun bitmez bir yol olduğunu görüp bir kaşif edasıyla yeni ufuklara açılmaktayım. Kiara Windrider’ın “Aydınlanma Fenomeni” adlı kitabı benim bilgiye aç dönemlerimde aldığım onlarca kitap arasındaydı. Kapağını açtıktan sonra o gün kitap bitmişti. Yeni bir enerjiden bahsetmekteydi “Deeksha”. Yaşanılan deneyimleri okuduğumda aradığım bu diye düşünüp kimden bu enerjiyi tadabilirim diye aylarca araştırdım. Bu mereti uygulayan kimseye ulaşamadım. E-mailler, telefonlar vs.vs. Hevesim kaçtı ve akışa bıraktım.
Ardından olaylar ardı ardına gelişti ve Deeksha vericisi olma eğitiminden geçtim. Verona daki bu sürecin ardından bu güzelliği insanlarla paylaşma kararı verdim.
Sonrası bir rüya gibi geçti. Düzenli aralıklarla çeşitli merkezlerde hem deeksha aktardım hem de hayata dair farkındalık sohbetleri yaptım. Tüm bunlar olurken gebelik sancıları çekmeye başladım. İçimde bir şeyler doğmak için sabırsızlanıyordu. Nasıll yaparım ne yaparım bilmeden günlük yazılar yazmaya ve blogumda paylaşmaya başladım. Her gün daha da hevesle şaşırtıcı bir düzenle onlarca yazı yazmaya başladım. Gittikçe belli bir okur kitlemin oluştuğunu fark ediyordum. Ardından Facebookta Golden Ball diye bir grup kurdum. Burada yazdığım yazıları paylaşıyordum. Grup büyük bir ivmeyle büyüyor, sürekli yorumlar gelmeye başlıyordu. Artık istediğime yani insanlara ulaşma hayalime kavuşmuştum. Sonra da kalıcılık adına önemli bir basamak olarak gördüğüm kitap yazım aşaması geldi. Sonunda “Kendime Doğuşumun Güncesi” adlı kitabım yayınlandı.
Erkan Sarıyıldız Kitapları - Eserleri
- Zor İnsanlarla İletişim Kurma Sanatı
- Anormal Kitap
- Tüy Gibi Hafif
- Ayak İzlerim
- Kendime Doğuşumun Güncesi
- Geleceğini Değiştirme Kılavuzu
- Sessiz Tango
- Simurg'un Gözyaşları
- Fonksiyonel Yaşam Modeli
- Karanlıkta Bolero
- Kırkıncı Tohum
- Geçit
Erkan Sarıyıldız Alıntıları - Sözleri
- '' Yaptığın her seçim , kaderinle dansındır. '' (Sessiz Tango)
- Ufak bir sevgiye açılım kalp krizini önleyebilir. (Anormal Kitap)
- Bir insanın istediği her kapıyı açabilecek tek anahtarı doğru kullanılmış sözlerdir. (Zor İnsanlarla İletişim Kurma Sanatı)
- Kişiyi yolundan döndürecek en kuvvetli düşmanı,kendi içindeki şüpheleridir... (Simurg'un Gözyaşları)
- İnsanlar tamamen kendi dünyalarında, kimsenin kimseyi düşündüğü yok. (Geleceğini Değiştirme Kılavuzu)
- Değişmek kişinin tek başına başarabileceği bir süreçtir. (Tüy Gibi Hafif)
- Esas,yapmak isteyip yapamadıkları insanı boğar... (Simurg'un Gözyaşları)
- "Her şey zaten mükemmel, yeter ki sen görmeyi bil." (Tüy Gibi Hafif)
- "Ey oğul; bağı çöz özgür ol! Ne zamana kadar altın ve gümüşün esiri olacaksın? Ey ikbal nöbetine erişen! Kendine gel, sevinme! Sen nöbette geçicisin; özgürlük taslama Bir zamancığız şu hileyi, düzeni bırak da Ölümden önce birkaç solukluk zamanda hür yaşa!" (Tüy Gibi Hafif)
- Sende herşey olma ve herşeyi yapma potansiyeli var. (Tüy Gibi Hafif)
- Şu anda insanoğlunun yüzde 90-95'inin kurban ruh halinde yaşadığını söylesem hiç de abartılı olmaz. (Anormal Kitap)
- Gerçekten de yaşam, ruhun kendini deneyimlemesi için girdiğimiz bir simülasyon. (Zor İnsanlarla İletişim Kurma Sanatı)
- Hayatın provası yoktur. (Zor İnsanlarla İletişim Kurma Sanatı)
- Mutluluğu koşullandırıp, şartlara bağlayarak elimizdekilere karşı kör olmayı seçtik. (Anormal Kitap)
- Etin tırnaktan ayrılması gibiydi sevdiğinden ayrılmak... (Simurg'un Gözyaşları)
- “Rüyaları olmayanların gerçekleri de olamazdı.Hayaller kuramayan,hayallerinin peşinden gidemeyen insanlar kendi gerçeklerine ulaşamazlardı...” (Simurg'un Gözyaşları)
- Şu an dünyada birçok kişinin hayatına ışık tutan kişilerin hikâyelerinde büyük kayıplar, ölümle yüzleşmeler, tüm değerlerin sıfırlanmasını sağlayan derin dramlar yer alıyor. (Anormal Kitap)
- Her şey sadece şimdidedir. Geçmiş, gelecek hep aynı ana gizlenmiştir. (Ayak İzlerim)
- Var olduğunda, sizi ayakta tuttuğunu sandığınız şeyler yok olduğunda devrilirsiniz. (Geleceğini Değiştirme Kılavuzu)
- Keşkeler ayağa kalkmana köstek olur,kararlılıksa destek. (Tüy Gibi Hafif)