Ülkemde - Tahar Ben Jelloun Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ülkemde kimin eseri? Ülkemde kitabının yazarı kimdir? Ülkemde konusu ve anafikri nedir? Ülkemde kitabı ne anlatıyor? Ülkemde PDF indirme linki var mı? Ülkemde kitabının yazarı Tahar Ben Jelloun kimdir? İşte Ülkemde kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Tahar Ben Jelloun
Çevirmen: F. Gönül Akgerman
Yayın Evi: Kırmızı Kedi Yayınevi
İSBN: 9786055340407
Sayfa Sayısı: 128
Ülkemde Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
1960'lı yıllarda göç ettiği Fransa'da örnek bir işçi, örnek bir aile babası, örnek bir Müslüman olarak aynı fabrikada kırk yıl çalışan Muhammed Limmigri o güne dek yaşadığı tekdüze hayatını allak bullak edeceğine inandığı emekliliğinin başlamasıyla birlikte Fransa'dan ayrılmaya karar verir. Koruyucu bir kabuk gibi sığındığı geleneklerine, doğduğu köyde ailesi için büyük bir ev inşa etme hayaline sıkı sıkıya sarılan Muhammed, kırk yıl boyunca kendisini hep yabancı hissettiği ülkeyi bırakıp anayurduna döner. "Aşırı yüklü bir kamyon"a benzeyen evinin verandasında bitpazarından aldığı eski deri koltuğa oturup çocuklarını bekler. Oysa onu bekleyen bambaşka bir şeydir.
1987'de Kutsal Gece romanıyla Fransa'nın en önemli edebiyat ödülü olan Goncourt'u kazanan Fas asıllı edebiyatçı Tahar Ben Jelloun, Ülkemde ile sözü Avrupa'ya çalışmaya giden binlerce göçmen işçiden birine veriyor. Kendi kültürüyle yaşadığı toplumun değerleri arasında kalan bir göçmenin çıkmazlarını Doğu masallarının büyülü diliyle anlatıyor. Bir ailenin farklı kuşaklarının beklentileri üzerinden değişim sancıları yaşayan Fransız ve Arap toplumlarına ayna tutuyor. Yalın, çarpıcı bir anlatıyla dışlanmışlığın ve yabancı olmanın sınırlarının ne denli genişleyebileceğini gösterirken okuru kendi hayatının iplerini hiçbir zaman eline alamamış bir adamın umarsız bekleyişine ortak ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Ülkemde Alıntıları - Sözleri
- hep hüzünlü olduğumu söylüyorlar, hüzün demek hayal kırıklığı demektir, hiçbir şey umduğum gibi olmuyor, elimden bir şey gelmediği için yüzümü kapalı tutuyorum ve tıpkı bir çılgınlığa kapılmış gibi ya da tedavisi olanaksız bir hummaya yakalanmış gibi debelenip duran insanları seyrediyorum..
- acımasız bir ülkedeyiz, yaşamak için, nefes almak için, rahat uyumak için durmadan mücadele etmek gerekiyor.
- Bir gün çocuklarımdan biri şunu sordu; Gece olunca ışık nereye saklanır? Ben de kendi kendime şöyle dedim: Ben babama asla böyle bir şey soramazdım.
- Hayat bu, çocuk yapıyorsun, onları şımartıyorsun, sonra bir gün çekip gidiyorlar..
- Evet, ilahi adalet! Kimi zaman muhteşemdir, tam zamanında gelir ve sahip oldukları azıcık malı yoksulların elinden alanın Tanrı tarafından cezalandırılacağını ve kurbanların gözleri önünde teşhir edileceğini kanıtlar. Ama bu pek sık olmaz; dendiğine göre sabırlı olmak gerekir, çünkü Tanrı bizi sınar.
- Sözleşme çok açık , ben çalışıyorum,, onlar para ödüyorlar, ben çocuklarımı yetiştiriyorum ve sonra bir gün herkes evine dönüyor, evet benim evim ülkemdir, vatanımdır.
- "Zaman biziz, saatin kadranı değil, gözlerini kapatınca, geçmiştesin, bir kez daha kapatınca, geleceğe gidiyorsun, gözlerini açmaya karar verdiğinde, bunda bir gizem yok, şimdiki zamandasın, o sigara kağıdı kadar incecik andasın, ne demek istediğimi anlıyor musun?"
- Sözleşme çok açık, ben çalışıyorum, onlar bana para ödüyorlar, ben çocuklarımı yetiştiriyorum ve sonra bir gün herkes evine dönüyor.
- Zaman biziz, saatin kadranı değil, gözlerini kapatınca, geçmiştesin, bir kez daha kapatınca, geleceğe gidiyorsun, gözlerini açmaya karar verdiğinde, bunda bir gizem yok, şimdi zamandasın, o sigara kağıdı kadar incecik andasın, ne demek istediğimi anlıyor musun?
Ülkemde İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Muhammed doğduğu ülke Fas’ın ücra bir köyünden çalışmak üzere Fransa’ya göç etmiş ve iş bulduğu fabrikada kırk yıl boyunca her gün aynı düzeni koruyarak çalışmıştır . Emeklilik günü geldiğinde büyük bir ölüm korkusuna kapılır. Bambaşka bir kültür içersinde kendi öz benliğini koruyarak, kök salmadan var olabilmek için kurduğu “tekdüze” yaşamı altüst olur ve tek kurtuluşun doğduğu köye dönüp, büyük bir ev inşa etmek olduğunu düşünür. Çoktan kendi topraklarından ve hatta babaları Muhammet’ten kopup Fransa’daki yaşama ucundan köşesinden tutunmayı başarmış; kendi hayatlarını kurmuş çocuklarıyla inşa ettiği bu evde yaşamak ister. Yazar Tahar Ben Jelloun’un dilini çok sevdim. Hikâyenin özü bizim ülkemize hiç uzak değil. Müslüman bir ülkenin hiç gelişmemiş köyünden Avrupa’nın merkezine göç edenlerin bir sosyal sınıfa dahil olma arzusunu, göç etmiş azınlık hiyerarşisini, aile içi kuşak çatışmalarını çok başarılı bir şekilde yansıtmış. Sadece eserin sonu -belki Fas kültürüne uyumlandırabilmek için, yazarın katmak istediği mistik hava sebebiyle- genel gerçekçi bütünlüğü bozmuş diyebilirim. (Duygu Erkut)
Faslı bir adamın Fransa'da kendi kültürü yüzünden ailesiyle çatışmasından, geleneklerine olan sevgisinden ve Fransada yaşadığı günlük olaylarının bunaltıcılığından sitem ederken kendi hayatındaki deneyimlerini içerir. Yaşadığınız yerde muhakkak rastlayacağınız bir tiptir." Şu bakkalı satsamda köyümde tek göz odalı evde komşularımla yüzyüze gelsem " diyen milliyetçi muhayyel amcaların Faslı yazar tarafından eser verilmiş halidir. (Hüzzam)
Kitabın ana karakteri olan Muhammed,emekli yaşına yaklaşan,orta halli bir aile babasıdır. Çocukları ve eşiyle arasındaki ilişki oldukça mesafeli olan baba,işsiz olunca ailesini geçindiremeyeceģinden korktuğu için emekliye ayrılmakta onu korkulu rüyasıdır.Bu korku hep aklının bir köşesindedir,hatta kendisine bomboş/sorumsuz anlamına gelen 'emeli'lik kelimesiyle bütünleştirir.Fakat bir gün elbet emekli olur.Eski meşgul hayatını kaybeder... (h)
Ülkemde PDF indirme linki var mı?
Tahar Ben Jelloun - Ülkemde kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ülkemde PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Tahar Ben Jelloun Kimdir?
Tahar Ben Jelloun 1944 yılında Fas'ta doğdu. Ortaöğrenimini, ailesiyle birlikte gittiği Tanca'da yaptı; ardından Rabat'ta yükseköğrenim gördü. Tetuan ve Casablanca'da öğretmenlik yaptı. 1971 yılında Fransa'ya göç ederek sosyoloji ve sosyal psikiyatri okumaya başladı. Paris'e gider gitmez ilk şiir kitabı, 1973'te de ilk romanı Harrouda yayınlandı. Şair, romancı ve denemeci olarak göçmenler ve yersiz-yurtsuz kalmışlarla çokça ilgilendi.1985'te yayınlanan Kum Çocuk adlı romanının ardından bu romanın devamı niteliği taşıyan Kutsal Gece 1987 yılında yayınlandı ve Ben Jelloun bu kitabıyla 1987 yılında Goncourt Ödülü'nü alarak, Fransa’nın bu en prestijli edebiyat ödülüne layık görülen ilk Faslı yazar oldu. Yazarın Türkçe'ye çevrilen romanları: Tanca'da Sessiz Bir Gün, Hata Gecesi, Yoksullar Hanı, Bay Ahlak'ın Çöküşü, Kör Melek ve Kızıma Irkçılığı Anlatıyorum. 1984'te François Mitterand tarafından kurulan Fransız Yazını Yüksek Konseyi'ne de üye olan Tahar Ben Jelloun,karısı ve kızıyla birlikte Paris'te yaşıyor. Tahar Ben Jelloun'un romanlarında Fransız toplumundan çok, Faslı ya da Fas'tan gelme kahramanlar boy gösterir. İlk ürünleri, baskıya, adaletsizliğe başkaldıran şiirlerdir; şiir yazmaktan daha sonra da hiç vazgeçmedi. Romanlarının konusunun temelinde de çoğunlukla "adalet" kavramı vardır; ama bire bir kişiliklerin üzerinde denenen, onlarla yaşayan canlı bir kavramdır bu; çünkü Ben Jelloun'a göre yazarın bir görevi de birey olmadan özgürlüğün de, kültürün de varolamayacağını hatırlatmaktır. Ben Jelloun'un yapıtları daima Fas'ın sözlü geleneklerine bağlı kalmıştır; başka bir dilde yazsa bile, onu besleyen, ona yaratma gücü veren daima Fas'tır.
Tahar Ben Jelloun Kitapları - Eserleri
- Işığın O Kör Edici Yokluğu
- Kutsal Gece
- Kum Çocuk
- Ülkemde
- Annem Hakkında
- Beckett ve Genet - Tanca'da Bir Çay
- Tanca'da Sessiz Bir Gün
- Son Arkadaş
- Yoksullar Hanı
- Efsunlu Aşklar
- Yoksullar Hanı
- Jean Jenet: Yüce Yalancı
- Bay Ahlak'ın Çöküşü
- Kör Melek
- Duygular Labirenti
- Gitmek
- Hata Gecesi
- Kızıma Irkçılığı Anlatıyorum
- Devenin Söylediği
Tahar Ben Jelloun Alıntıları - Sözleri
- Zaman biziz, saatin kadranı değil, gözlerini kapatınca, geçmiştesin, bir kez daha kapatınca, geleceğe gidiyorsun, gözlerini açmaya karar verdiğinde, bunda bir gizem yok, şimdi zamandasın, o sigara kağıdı kadar incecik andasın, ne demek istediğimi anlıyor musun? (Ülkemde)
- İkide bir belleğinde beliren bu geçmiş zaman anıları canını sıkıyor, tıpkı şu hayal meyal gördüğü beyaz gökyüzü ya da uğultusunu duyduğu, kapıları çarptıran rüzgar gibi... (Tanca'da Sessiz Bir Gün)
- … başlangıçta insanoğlunun sahip olduğu hiçbir şey yoktur, sonunda da hiçbir şeye sahip olmaması gerekir. Oysa, insana sahip olma gereksinimi aşılanmıştır. Bir eve, akrabalara, çocuklara, mala mülke, paraya, altına, başka insanlara… Ben, hiçbir şeye sahip olmamayı öğreniyorum. (Kutsal Gece)
- Unutmak isterdim. Başaramadım. Şarlatanlarla eşkiyalarla karşılaştım. Kentleri işgal eden göçebeler arasında yolumu kaybettim. (Kum Çocuk)
- Din, sessizlik ve saygı içinde yaşanmalıdır. (Kutsal Gece)
- "Tehlikelere aşık, dingin cesarete şiddet derim ben. Bir bakıştan, bir duruştan, bir gülümsemeden anlarsınız ve içinizde çalkantılar yaratır. Sizi yere yıkar... (Beckett ve Genet - Tanca'da Bir Çay)
- Sana uzun uzun ahlak dersi verenlerin içinde garsoniyer kiralayıp gencecik kızları,liseli kızları getirip onlarla yattıktan sonra ceplerine yüz dirhem koyup gönderenler vardır. (Efsunlu Aşklar)
- Herkes en değerli yalnızlığı içinde çıkmalı karşımıza. (Beckett ve Genet - Tanca'da Bir Çay)
- Hayallerimiz er geç suçüstü yakalanır. (Jean Jenet: Yüce Yalancı)
- Artık bir şey söylemiyordum, kimsenin asla kapağını açmayacağı bir kitap olduğuma inanmıştım. (Işığın O Kör Edici Yokluğu)
- Arkadaş edinemiyorum. Böylece düşlerimde yaşıyorum ve izin verilen ile yasaklanan şey arasında bir tür çarpışma çıkıyor. (Tanca'da Sessiz Bir Gün)
- Onu düşünüyor ve gözlerinin dolduğunu duyumsuyor. Ağlamamak için çeviriyor sayfaları. (Tanca'da Sessiz Bir Gün)
- ... annem nerede? O oyuk onun ağzı değil, o küçücük yuvarlak baş onun başı değil, o tahta parçası onun yatağı değil. Evi büyük bir hızla yokluk kapladı, sonsuz bir yokluk. Eşyalar, bütün eşyalar gereksizleşti, eskidi, yıprandı, çirkinleştiren. (Annem Hakkında)
- Benim çok endişeli olduğumu görünce, teskin etmek istercesine, birbirimize yaşamda da ölümde de bağlı olduğumuzu, hiç kimsenin dostluğumuzu bozamayacağını söyledi (Son Arkadaş)
- İnsanların başka insanların canını yakmak istedikleri zaman neler yapabileceklerini biliyorum. (Işığın O Kör Edici Yokluğu)
- "Vefat eden Sartre, öyle mi? Uçup giden hafif bir duman." (Jean Jenet: Yüce Yalancı)
- Bize Allah sevgisi ile birlikte neredeyse dini denilebilecek bir anne baba sevgisi öğretilir. (Annem Hakkında)
- Her hayat saygıyı hak eder. (Kızıma Irkçılığı Anlatıyorum)
- Bizim günahımız, ruhumuzu kemiren, yıpratan, her an onun saflığından bir şeyler alıp götüren günahımız, yalnızlıktan kaçmamızdır. (Kutsal Gece)
- ...bizi birbirimize yaklaştıran içimizde kırılmış bir şeylerin olması. (Kutsal Gece)