Vapurları Seven Çocuk - Behiç Ak Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Vapurları Seven Çocuk kimin eseri? Vapurları Seven Çocuk kitabının yazarı kimdir? Vapurları Seven Çocuk konusu ve anafikri nedir? Vapurları Seven Çocuk kitabı ne anlatıyor? Vapurları Seven Çocuk PDF indirme linki var mı? Vapurları Seven Çocuk kitabının yazarı Behiç Ak kimdir? İşte Vapurları Seven Çocuk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Behiç Ak

Yayın Evi: Günışığı Kitaplığı

İSBN: 9789944717281

Sayfa Sayısı: 95

Vapurları Seven Çocuk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Mizah ustası sanatçı Behiç Ak’tan kentsel değişim ve yitirilen değerler üzerine düşündürücü bir İstanbul öyküsü!

Güneşi Bile Tamir Eden Adam, Alaaddin’in Geveze Su Boruları, Kedilerin Kaybolma Mevsimi gibi öykü kitaplarını tüm çocukların severek okuduğu, ülkemizin tanınmış mizah sanatçısı, yazar Behiç Ak’ın yeni kitabı İstanbul’da geçiyor! Sanatçı, yine günümüzün tartışılan sorunlarından birini, çarpıcı bir anlatımla kaleme alıyor. “Gelişim” adına değişip metropolleşen kentte, betonlaşmanın insanlar üzerindeki etkilerini güçlü bir gözlemle kurgulayan Ak, insan ve yaşadığı çevre arasındaki ilişkiyi duru bir üslupla anlatıyor. Sanatçının öteki kitapları gibi bu kitabını da, çocuklar kadar yetişkinler de severek okuyacak.

Kardeşi Emre ve olağanüstü bir masal anlatıcısı olan annesiyle birlikte bir Boğaziçi mahallesinde yaşayan Fırat, tatil günlerinde o çok sevdiği minik Boğaz vapuruna binip karşıya geçer, balon satardı. Mahallede yüz yıllık ahşap bir yalıda oturan Meliha Hanım’sa, komşularını sık sık evine davet eder, hep birlikte gülüp söylerlerdi. Ama Meliha Hanım’ın bir gün yalıdan taşınmak zorunda kalmasıyla mahalle değişmeye, güzelliklerini teker teker yitirmeye başladı. Minik Boğaz vapuru da seferden kaldırılınca, Fırat kolları sıvaması gerektiğini anladı..

Vapurları Seven Çocuk Alıntıları - Sözleri

  • Bir ev, içinde insan yaşadıkça yaşar, derler.
  • “Aynalar yalnız bugünü değil, geçmişi de yansıtabilmeli,”
  • “Dünyayı tam on bin kere dolaşmış bir ayakkabıyla karşılaştım dün. Artık ayakkabı falan olduğunu unutmuştu. Kendini balık sanıyordu. Neredeyse solungaçları bile çıkmıştı. Her gördüğü oltaya atlıyordu. Balıkçılarsa, onu avlayınca öfkeyle yeniden denize fırlatıyorlardı. Ayakkabı böyle durumlarda, ‘Gene balık olamadım demek,’ diye üzüntüsünden kahroluyordu.”
  • "Vapur ölmemiş, yaşıyooor!" diye bağırdı Fırat.
  • Fırat bir keresinde Meliha Hanım’a, “Yalıyı niye boyatmıyorsunuz?” diye sormuş; o da, “Zaman denen ressamın duvarlarımda oluşturduğu bu tabloları bozamam!” demişti.
  • “Dünyayı tam on bin kere dolaşmış bir ayakkabıyla karşılaştım dün. Artık ayakkabı falan olduğunu unutmuştu. Kendini balık sanıyordu. Neredeyse solungaçları bile çıkmıştı. Her gördüğü oltaya atlıyordu. Balıkçılarsa, onu avlayınca öfkeyle yeniden denize fırlatıyorlardı. Ayakkabı böyle durumlarda, “ Gene balık olamadım demek,” diye üzüntüsünden kahroluyordu.”
  • Aynalar yalnız bugünü değil, geçmişi de yansıtabilmeli.
  • "Vapur ölmemiş, yaşıyooor!" diye bağırdı Fırat.
  • Doğrusu, evin çatısında yaşayan karga çifti de çok memnundu bundan. Yetmiş yıldır ne birbirlerine ne de yalıyı terk etmişlerdi. Yalnızca "gak" sesiyle bütün dertlerini kolayca anlatabiliyorlardı. "Gaak gaaaaak? Gak gaaak, gak GAAAAAK? Gaaaaaaaaaaaaaâaak gaaak!"
  • " Aynalar yalnız bugünü değil geçmişi de yansıtabilmeli"
  • Bir ev, içinde insan yaşadıkça yaşar, derler.

Vapurları Seven Çocuk İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Annesi ve kardeşiyle Boğaziçi mahallesinde oturan Fırat ana karakterimiz. Vapurda balon satarak ailesine destek olur. Vapurdaki yolcular, iskele halkı, yalıda oturan Meliha Hanım herkes çok mutludur... Bir gün Meliha Hanım yalısını bırakıp tedavi için gider ve her şey o zaman başlar. Boş bırakılan yalı ve bulunduğu sahil rant ortamı olacaktır. Bunun için de yalının yakılmasından, vapur seferlerinin kaldırılmasına neler neler yapacaklardır. Bakalım Fırat bu gidişi değiştirebilecek midir? (Figen ÖÇAL SAKARYA)

Mizah ustası sanatçı Behiç Ak'tan kentsel değişim ve yitirilen değerler üzerine düşündürücü bir İstanbul öyküsü! Kardeşi Emre ve olağanüstü bir masal anlatıcısı olan annesiyle birlikte bir Boğaziçi mahallesinde yaşayan Fırat, tatil günlerinde o çok sevdiği minik Boğaz vapuruna binip karşıya geçer, balon satardı. Mahallede yüz yıllık ahşap bir yalıda oturan Meliha Hanım'sa, komşularını sık sık evine davet eder, hep birlikte gülüp söylerlerdi. Ama Meliha Hanım'ın bir gün yalıdan taşınmak zorunda kalmasıyla mahalle değişmeye, güzelliklerini teker teker yitirmeye başladı. Minik Boğaz vapuru da seferden kaldırılınca, Fırat kolları sıvaması gerektiğini anladı... Güneşi Bile Tamir Eden Adam, Alaaddin'in Geveze Su Boruları, Kedilerin Kaybolma Mevsimi gibi öykü kitaplarını tüm çocukların severek okuduğu, ülkemizin tanınmış mizah sanatçısı Behiç Ak'ın bu öyküsü İstanbul'da, Boğaziçi'nde geçiyor! Sanatçı, yine günümüzün tartışılan sorunlarından birini, çarpıcı bir anlatımla kaleme aldı. "Gelişim" adına değişip metropolleşen kentte, betonlaşmanın insanlar üzerindeki etkilerini güçlü bir gözlemle kurgulayan Ak, insan ve yaşadığı çevre arasındaki ilişkiyi duru bir üslupla, gülümseten desenlerle anlatıyor. Sanatçının öteki kitapları gibi bu kitabını da, çocuklar kadar yetişkinler de severek okuyor. (furkan yılmaz)

Vapurları Seven Çocuk: Behiç Ak'ın yine okuduğunuzda tatlı gülümsemeler bırakan kitaplarından bir tanesi... İyimser mesajları bana öylesine işledi ki vapurlara binmek istedim. Çok hoş bir mekanda geçen çok hoş bir kitaptı gece başladığım için 1,5 günde bitti ama elimden bırakamadım üstelik resimlerine bayıldım. İçinde çok orjinal karakterler ve tiplemeler barındırıyordu. Tebeşir isimini de ayrıca yaratıcı buldum. Kedim yok ama olursa ismini kitapta ki tebeşirden esinlenebilirim (Adasu yıldırım)

Vapurları Seven Çocuk PDF indirme linki var mı?

Behiç Ak - Vapurları Seven Çocuk kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Vapurları Seven Çocuk PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Behiç Ak Kimdir?

Behiç Ak (d. 1956 Samsun), Türk karikatürist, çocuk kitapları ve oyun yazarı, belgesel film yönetmeni.

Behiç Ak, Yıldız Üniversitesi ve İTÜ'de mimarlık öğrenimi gördü. 1982’den beri karikatür çizmekte olan Behiç Ak, Cumhuriyet Gazetesi’nde “Kim Kime Dum Duma” adlı çizgi bandı çizmektedir. Türkiye ve değişik ülkelerinde sergilenmiş Tiyatro oyunları yazmıştır. Çocuk kitapları Japonya, Kore, Almanya'da yayınlanmaktadır. 2011'den itibaren Çin de yayınlanmaya başlayacaktır.

Bir çok çocuk kitabı ilk baskısını Japonya'da yapmıştır. Japonya'nın GAKKEN, FUKİANKAN SHOTEN, KAGYUŞA gibi önemli yayınevlerinden kitapları çıkmıştır. Japonya'da en çok kitabı basılan Türk çocuk kitabı yazarıdır.

Japon çocuklarının sevgilisi olan GAKKEN yayınlarının çıkardığı Yoiki no gakhuşu adlı dergide bir yıl boyunca Mau mio mi adlı seri çizgi hikayesi yayınlanmıştır.

Çocuk kitapları Türkiye, Almanya, Japonya ve Kore'de, karikatür bant kitapları Türkiye ve Almanya'da yayımlanmıştır. Karikatürleri Türkiye’nin birçok kentinin yanı sıra Hollanda, Almanya ve İsviçre'de sergilenmiştir.

Behiç Ak´ın Türkçe Almanca, Almanca ingilizce, Almanca Rusça basılan iki dilli kitapları Almanya´daki Anadolu Verlag tarafından yayınlanmıştır. (www.anadolu-verlag.de)

Tiyatro oyunları İstanbul’da Şehir Tiyatroları'nda, Devlet Tiyatroları'nda ve Aksanat Prodüksiyon Tiyatrosu'nda; ayrıca Ankara, Adana, Gaziantep, İzmir, Sivas, Konya, Stuttgart, New York, Münih, Kıbrıs, Atina, Zürich, Anvers, Amsterdam ve Berlin’de sergilenmiştir.

1994'de çektiği Türk Sinemasında Sansürün Tarihi - Siyahperde adlı belgesel film çalışması aynı yıl Ankara Film Festivali’nde “En İyi Belgesel Film” ödülünü kazanmıştır. 2012 de, Karikatürleri, Yazıları, Oyunları ve çevre ve mimarlık konularındaki tutarlı duruşuyla TMMOB Mimarlar Odası Mimarlığa Katkı Başarı Ödülü ne layık görülmüştür.

Behiç Ak Kitapları - Eserleri

  • Akvaryumdaki Tiyatro
  • Galata'nın Tembel Martısı
  • Vapurları Seven Çocuk
  • Havva ile Kaplumbağa
  • Ben Ne Zaman Doğdum?
  • Uyku Şehir
  • Yıldızların Tembelliği
  • Bebek Annem
  • Tek Kişilik Şehir
  • Eve Giden Küçük Tren
  • Postayla Gelen Deniz Kabuğu
  • Benim Bir Karışım
  • Bizim Tombiş Taştan Hiç Anlamıyor
  • Bizim Tombiş Fiyonk Makarnayı Çok Seviyor
  • Yaşasın Ç Harfi Kardeşliği
  • Pat Karikatür Okulu
  • Karikatür Kitabı
  • Buzdolabındaki Köpek
  • Karadeniz’deki Yunus
  • Doğumgünü Hediyesi
  • İki Çarpı İki
  • Alaaddin'in Geveze Su Boruları
  • Güneşi Bile Tamir Eden Adam
  • Yüksek Tansiyonlu Çınar Ağacı
  • Kedilerin Kaybolma Mevsimi
  • İmaj Katili
  • Fay Hattı - Newton Bilgisayardan Ne Anlar
  • Küçülecek Yer Kalmadı - Benim Küçük Küresel Köyüm
  • Bina - Ayrılık - Hastane
  • Rüzgarın Üzerindeki Şehir
  • Bilyeler
  • Kedi Adası
  • Uyurgezer Fil
  • Gökdelene Giren Bulut
  • Die Stadt Auf Dem Wind
  • Geçmişe Tırmanan Merdiven
  • Büyükanne ve Miyop Ejderha
  • Tombiş Maskeli Baloya Katılmak İstemiyor
  • www.internet.cep.iletişim.com
  • Zelzele
  • Hastane
  • Ne Biçim Kurbağasın Sen?
  • Ayrılık
  • Çatıdaki Gezegen
  • Bulutlara Şiir Yazan Çocuk
  • Her Şeyi Yanlış Anlayan Kedi
  • Tavşan Dişli Bir Gözlemcinin Notları
  • Altı Kırk Dört Dalgası
  • Tombiş Maskeli Baloya Katılmak İstemiyor
  • Yaşasın Çocuklar
  • Havada Asılı Kalan Top

Behiç Ak Alıntıları - Sözleri

  • "Siz hiç elinde silah olan bir hayvan gördünüz mü? Boşuna uğraşmayın, göremezsiniz!Hayvanlar asla karşısındakine orantısız güç kullanmaz!" (Her Şeyi Yanlış Anlayan Kedi)
  • Kendi kendimizi kandırmayı çok iyi biliriz biz . (Her Şeyi Yanlış Anlayan Kedi)
  • Çünkü vaktimiz yoktu. Nedense hep bir yerlere yetişmek ister gibiydik. Bazı metinleri en kısa yoldan okuyup bitirmek zorundaydık. Bir romanın kısa özetini alelacele okuyup, diğerine geçiyorduk. Aslında, vakit konusunu da pek anlayamadığımı söyleyebilirim. Vaktimizin olmadığı pek doğru değildi. Çünkü bir yandan da, boş vakitlerimizi dolduramadığımız için sıkıntıdan patlıyorduk. (Çatıdaki Gezegen)
  • "Arkamda özlediğim insanlar bırakarak yaşıyorum," .... (Bebek Annem)
  • "Postacıların ağzı sıkıdır. Tıpkı, mektup zarflarındaki gibi. Mektubun kimden gelip kime gittiğinden asla bahsetmeyiz. Özeldir. Çok özel... İki insandan başka kimse bilmez, okumaz. Öyle mektuplar vardır ki, yıllarca saklanır. Kağıtları eskir, lime lime olur, üstlerinde kocaman sarı lekeler oluşur, mürekkepleri uçar. Ama o kağıtların üstüne yazılan sözcükler her yıl demlendikçe demlenir, yepyeni anlamlar kazanır." (Bulutlara Şiir Yazan Çocuk)
  • Çalışmanın değil, sadece tıklanmanın önemli olduğu bir dünyada yaşıyordu. (Yaşasın Ç Harfi Kardeşliği)
  • Kendimi anlıyorum! Kendimi anlamıyorum! (Tek Kişilik Şehir)
  • Anladığını sanmıyorum. Beni ancak bir enginar anlayabilir. (Ayrılık)
  • Kediler sevgi doludur. Her yerde mutlu olmasını bilirler (Bizim Tombiş Fiyonk Makarnayı Çok Seviyor)
  • " Aynalar yalnız bugünü değil geçmişi de yansıtabilmeli" (Vapurları Seven Çocuk)
  • Sırdede gerçekten de ağaçlardan çok iyi anlardı. Onun için bir tür “ağaç doktoru” denebilirdi. Yolu üstündeki hiçbir ağaç kurumaz, hastalanmaz, kurtlanıp böceklenmezdi. Sırdede'nin eli hep onların üzerindeydi. Köylüler, “Dedenin adresini bulmak çok kolay,” derlerdi. “En sağlıklı ağaçları takip et, evine ulaşırsın.” (Buzdolabındaki Köpek)
  • "Tuhaftır.; Emre'den iki yaş küçük kardeşi Hülya, ağabeyinin oyuncaklarını kıskanmazdı. "Onun treni var, benim niye yok?" ya da "Ben de model uçak, bilgisayar istiyorum !" diye tutturmazdı. İnternet merakı hiç mi hiç yoktu. "İletişim çağında yaşıyoruz," diyenlere güler; "Ben mesajlarımı güvercinlerimle iletmeyi tercih ediyorum,"derdi." (Galata'nın Tembel Martısı)
  • Oysa, bir kedi atasözü vardır. İnsanlar kedilerine hep kendi isimlerini verirler. (Kedilerin Kaybolma Mevsimi)
  • “Ama insan bir yere yerleşmeye görsün, zamanla kendini oralı hissediyor.” (Bulutlara Şiir Yazan Çocuk)
  • "Sen hep, kendin çiğ kalarak, benim pişmemi istedin." İşte ilişkimizdeki temel hata buydu. Bir bezelye olarak, bir maruldan bunu beklememeliydin. Senin bir marulla beraber olman için, çok pişmen gerekir. Anlatabiliyor muyum? (Ayrılık)
  • Sude, sanal dünyada, isteyip de yapamadıklarını sanki yapmış gibi yaşayabiliyordu. Gerçek hayatın yüklerinden kurtulmuştu. Bilmek için okumak, yapmak için yetenekli ve deneyimli olmak gerekmiyordu. (Postayla Gelen Deniz Kabuğu)
  • "Kelimelerinizi bile özenle kullanın, yoksa anlamlarını kaybederler. Dallanır, budaklanır, yapraklanırlar. " (Eve Giden Küçük Tren)
  • Tabelada, "Pat Karikatür Okulu" yazılıydı artık. Odanın bir duvarına ise, komik harflerle yazılmış, "Burada herkes kendi kendini eğitir" cümlesi asılmıştı. (Pat Karikatür Okulu)
  • "Dünyanın en kötümser iyimserisin!" derdi ona. (Galata'nın Tembel Martısı)
  • Hiçbir konuda ısrarlı olmaması, hep kesn olmasından kaynaklanırdı. (Havva ile Kaplumbağa)