Yazılar 1 - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Yazılar 1 kimin eseri? Yazılar 1 kitabının yazarı kimdir? Yazılar 1 konusu ve anafikri nedir? Yazılar 1 kitabı ne anlatıyor? Yazılar 1 kitabının yazarı Nazım Hikmet Ran kimdir? İşte Yazılar 1 kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Nazım Hikmet Ran
Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları
İSBN: 9789750804014
Sayfa Sayısı: 352
Yazılar 1 Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Yazılar, Nazım Hikmet´in çok yönlü yazar kişiliğini farklı bir boyutta sunuyor: "Orhan Selim" imzalı Akşam yazılarında İstanbul´un, bugün bile diriliğini koruyan temel sorunlarını irdelerken kendi adıyla ve çeşitli takma adlarla ırkçılığın tarihçesinden çağının sanatına, kültürüne, dış politikasına ve kendi serüvenli yaşamına geniş bir yelpazeden dünyayı kuşatıyor... "Nazım Hikmet Külliyatı"nın düşün damarı...
Yazılar 1 Alıntıları - Sözleri
- Öyle kitaplar vardır ki, çıktıkları zaman büyük gürültü yaparlar, fakat bir iki sene ve bazen bir iki ay geçti mi unutuluverirler. Bunlar son moda pantolon filan gibidirler. Bir mevsim herkes onlardan bahseder, sonra modaları geçer ve unutulurlar.Halbuki bazı kitaplar vardır ki, çıktıkları zaman etraflarında gürültü patırdı yapılmaz. Yavaş yavaş, ağır ağır okuyucu kitlesinin etine, canına, kalbine girer ve babadan oğula, nesilden nesile yalnız ruhi değil, uzvi (organik) bir veraset gibi intikal ederler.
- "GÜLERİZ AĞLANACAK HALİMİZE!"
- Düşünmek kadar güzel, düşünmek kadar korkunç, düşünmek kadar dinlendirici ve çıldırtıcı bir nesne olmasa gerek, diye düşündüm.
- Sanatkâr demek, beynine akseden tabiatı en güzel veya en çirkin, en kuvvetli olarak bize betekrar iade eden adam demektir.
- Dil yürüyor... Yürüyenin önüne durulmaz...
- "Musiki ruhun gıdasıdır!.." Ne mühim laf! Şu iktisadi buhran devrinde, midemizin gıdasını adamakıllı temin edemiyoruz. Hiç olmazsa ruhumuzu doyuralım... Musiki ile taayyüş edelim, dostlar!..
- Hakiki dehayı bulmak için sahte dehaları, kafalarımıza zorla dikilen putları yıkalım...
- Mayakovski ölümünden evvel bir mektup bıraktı. Bu mektupta: "İntihar hiçbir şeyi halletmez... Vatandaşlarıma bu işi katiyen tavsiye etmem," diyor...
- "Zaman sana uymazsa sen zamana uy!"
- Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan adlı romanında, Türkiye faşistleri, ırkçıları ve pantürkistlerinin içyüzünü meydana çıkardı. Bu kitabın ortaya çıkması, büyük gürültülere sebep oldu. Faşist basını onun üzerine atıldı. Kuyucaklı Yusuf romanı, bazı manasız romantizm elemanları ihtiva etmesine rağmen, Türk romanı tarihinde yeni bir merhale teşkil eder. Türk edebiyatında, bir Türk kasabacığının ve kısmen köylülerin hayatı, bu kadar büyük bir kuvvetle ilk defa olarak tasvir ediliyordu. Hatta mürteci münekkitler bile, eserin bedii kıymetini itiraf etmek mecburiyetinde kaldılar.
- Bana sorsalardı, Süleyman'ın yerinde mi olmak isterdin, Süleymaniye'nin yaratıcısı usta Sinan'ın mı? diye. Ben, Sinan'ın yerinde olmak isterdim.
- Ölü bir fotoğraf makinesi gibi değil, bir sarhoş şarkısı, bir deli sayıklaması verimi gibi de değil, olanı olduğu gibi gören canlı bir insan kafası gibi, bir "ruhlar mühendisi"ne benzeyen kitapları severim.
- "Cami ne kadar büyük olsa, imam bildiğini okur,"
- Hür yaşamak isteyen beşeriyet için faşizmden büyük felaket olamaz.
- Üç çeşit insan: 1. Ölü 2. Can çekişen 3. Yaşayan.
Yazılar 1 İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Nâzım'ın hikmeti...: Öyle bilgelikle yazılmış yazıları var ki bu kitapta, Nâzım'ın hikmeti diye belirtmezsem olmaz. Sanat, edebiyat, kültür, dil üzerine; Yeni Gün, Akşam, Resimli Ay, Tan gibi çeşitli gazete ve dergilerde yazdığı yazılar derlenmiş bu kitapta. İlk yazılar 1920'li yıllarda yazıldığı için dili biraz ağır gelebilir. Çünkü Osmanlıca sözcükler oldukça fazla. Fakat kitapta, sözcüklerin günümüz Türkçesinde karşılığı verilmiş. Ayrıca dilde sadeleşme döneminden sonra yazdığı yazılar da var ve bunlar oldukça anlaşılır anlatıma sahip. Dikkatimi çeken durum, güçlü Osmanlıcadan, dil devriminden sonra oluşturulan, geliştirilen, yabancı sözcüklerden temizlenen Türkiye Türkçesini de güçlü bir şekilde kullanmış olmasıdır. Anlıyorum ki Nâzım, devrimleri anlamakta değil, uygulamakta da oldukça başarılı. Nâzım yazılarında, çeşitli yazar ve şairleri de olumlu ve olumsuz olarak eleştirmiş. Bunlardan bazıları; Mehmet Emin Yurdakul, Abdülhak Hâmit Tarhan, Peyami Safa, Tevfik Fikret, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Sabahattin Ali, Tolstoy, Maksim Gorki, Refik Halit Karay... Orhan Selim takma adıyla Nâzım, "İt Ürür Kervan Yürür" yazısında devrim karşıtlarını, gericileri eleştirmiş, bedelini de ödemiş. Ayrıca "Nâzım Hikmet'ten Orhan Selim'e Mektup" yazısı ise okuduğum en iyi özeleştiri oldu. Eğer şu anda yaşadığımız toplumsal sorunların nedenlerini anlayabilmek, Nâzım'ı, Nâzım'ın hikmetini görebilmek istiyorsanız mutlaka okuyun derim. (duygu)
Sanat,Edebiyat,Kültür,Dil: Yazarın ilk okuduğum kitabı.1924-1977 yılları arasında yazılan,dergi ve gazetede yayımlanan yazılarının toplamıyla oluşturulmuş olan kitap;sanat(özellikle tiyatro)edebiyat,kültür gibi anlarda yazarın düşüncelerini aktardığı eseridir.Kitaptan zaman zaman sıkılsamda genel anlamda faydalı buluyorum.Yazarı ilk kez okuyacak ya da onun hakkında daha geniş bilgi sahibi olmak isteyenler okuyabilir.Nazım Hikmet'in hangi nazariyattan baktığını ,nelerden etkilendiği,kimlerle iletişim halinde olduğu,siyasi düşüncesi hakkında fikir ve bilgi sahibi olabileceğiniz bir eser.Kitapta katılmadığım, Osmanlı Devleti ile ilgili söyledikleri kısımdır. (Oğuzhan İNEKÇİ)
Herzmaan söylüyorum nazımın düz yazıları köşe yazıları şiirinden daha iyidir..dönemin tan gazetesinde köşesine taşıdıgı yazıları inanılmaz güzel..bugün bile güncelliğini koruyo dönemin belediyesine yaptığı eleştiriler havadan sudan değindiği konular şiire sanata felsefeye dair düşündüklerini dile getirdiği yazılar..nazımın bakış açısını yorumlamasını bulacağınız bu derleme eseri okudugunuzda bana hak vericeksiniz aslında nazımın ne büyük bir köşe yazarı olduguna (GökhanS)
Kitabın Yazarı Nazım Hikmet Ran Kimdir?
Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye'den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki (15 Ocak 1902; Selanik, Osmanlı İmparatorluğu - 3 Haziran 1963; Moskova, SSCB), Türk şair ve yazardır.
Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.
Komünist siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiş; Türkiye'de 11 ayrı davadan yargılanarak İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre hapis yatmıştır. 1951 yılında Türkiye'den ayrılması sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmış; bu karar ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihinde iptal edilmiştir.
1963 yılında Moskova'da kalp krizinden hayatını kaybetmiştir. Mezarı Moskova'dadır.
Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Nâzım_Hikmet
Nazım Hikmet Ran Kitapları - Eserleri
- Büyük İnsanlık
- Nazım İle Piraye
- 835 Satır
- Benerci Kendini Niçin Öldürdü?
- Yatar Bursa Kalesinde
- Kuvâyi Milliye
- Memleketimden İnsan Manzaraları
- Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar
- Piraye'ye Mektuplar
- Bütün Şiirleri
- Yazılar 1
- Yazılar 3
- Kan Konuşmaz
- Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni
- Yeşil Elmalar
- Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim
- Henüz Vakit Varken Gülüm
- İlk Şiirler
- Son Şiirleri
- Demokles'in Kılıcı
- Bir Ölü Evi & Ocak Başında
- Enayi
- Sanat Ve Edebiyat Üstüne
- Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar
- Şehrime Ulaşamadan Bitirirken Yolumu...
- Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden
- Yazılar 2
- Sevdalı Bulut Masalı
- Ferhad ile Şirin
- Kuvayi Milliye (Çizgi Roman)
- Nazım Hikmet Şiirleri 2: Mapusluk Zor Zanaat
- Yaşamak Seni Sevmek Gibi
- Nazım Hikmet Şiirleri 4: Gurbet Ölümden Beter
- Nazım Hikmet Şiirleri 3: Sevda Ateşten Gömlek
- Nazım Hikmet Şiirleri 6 : Herkes Kendi Payına Ölür
- Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet
- Sana Tütün ve Tespih Yolluyorum
- Yazılar 4
- Yazılar 5
- Hikayeler
- Kadınların İsyanı
- Yusuf İle Menofis
- Masallar
- La Fontaine'den Masallar
- Çeviri Hikayeler
- Yazılar 6
- Yeni Şiirler (1951 - 1959)
- Tavı Gelmişti Demirin
- Fatma, Ali ve Diğerleri
- Üç Şiir
- İt Ürür Kervan Yürür
- Seçme Şiirler
- Sarayda
- Şeyh Bedrettin Destanı
- Sabahat
- Das schönste Meer ist das noch nicht befahrene Liebesgedichte
- Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle
- Taranta Babu'ya Mektuplar
- Öteki Defterler
- Beyazıt Meydanındaki Ölü
- Unutulan Adam
- Sonuna Kadar Kavga
- Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy
- Tüm Eserleri 1 - Şiirler 1
- Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2
- Tüm Eserleri 3 - Şiirler 3
- Tüm Eserleri 4 - Şiirler 4
- Tüm Eserleri 5 - Şiirler 5
- Tüm Eserleri 6 - Şiirler 6
- Kuvayi Milliye Destanı
- Keloğlan
- Tüm Eserleri 7 - Şiirler 7
- Hasretle - Nazım Hikmet Mektupları
- Memleketimden İnsan Manzaraları 1
- Memleketimden İnsan Manzaraları 2
- Memleketimden İnsan Manzaraları 3
- Memleketimden İnsan Manzaraları 4
- Kurtuluş Savaşı Destanı
- Memleketimden İnsan Manzaraları 5
- Dört Hapishaneden
- Rubailer
- Sürekli Bir Bahar
- Güzel Günler Göreceğiz
- Kafatası
- Yel Üfürdü Su Götürdü
- Bursa Cezaevinden Va-Nu'lara Mektuplar
- Yaylamıza Kiraz Vakti
- Kuvayi Milliye
- İnek
- Kerem Gibi
- Nazım Hikmet’in Açlık Grevi (Tıpkı Basım İçerikler)
- El Yazmalarında ve Basılı Kitaplarda Saman Sarısı
- Sovyet Demokrasisi
- Jokond ile Si - Ya - U
- Alman Faşizmi ve Irkçılığı
- Gece Gelen Telgraf
- 1 + 1= Bir
- Nazım Hikmet Şiirleri: 1
- Şu 1941 Yılında
- Yaşamaya Dair
- Saat 21-22 Şiirleri
- Orman Cücelerinin Sergüzeşti
- Büyük Taarruz
- Aydınlıkçı şair, aydınlıkçı yazar Nazım Hikmet
- Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm
- Seçilmiş Əsərləri
- Güneşi İçenlerin Türküsü
Nazım Hikmet Ran Alıntıları - Sözleri
- Bizim İstiklal Marşın'da aksayan bir taraf var, Bilmem ki, nasıl anlatsam, Akif inanmış adam, Fakat onun, ben, İnandıklarının hepsine inanmıyorum. Mesela, bakın: "Gelecektir sana vadettiği günler Hakk'ın" Hayır, Gelecek günler için Gökten ayet inmedi bize. Bir şarkı istiyorum Zaferden sonrasına dair. Kim bilir belki yarın (Kuvayi Milliye Destanı)
- Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne, allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar.. (Güzel Günler Göreceğiz)
- "Kim bilir ; Masalınızın kahramanı, başka bir hikayenin figüranı olmaya gitmiştir belki de. (Yaşamak Seni Sevmek Gibi)
- Yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim... (Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle)
- Büyümez ölü çocuklar... (Henüz Vakit Varken Gülüm)
- "Sen daha çok hikâyeler dinlersin ama, artık sana hikâye anlatacak bulursan!.." (Ferhad ile Şirin)
- " Bırak ay gitsin sen kal bu gece... " (Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden)
- Yolunda pusuya yattıklarını arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek… Yürümek yürekten gülerek yürümek… (Yazılar 6)
- ...yolsuzluğun da türlü türlüsü vardır. (Yazılar 3)
- İnsanların başlarında kalpak, yüreklerinde keder, yüreklerinde müthiş bir ümit vardı. (Kuvayi Milliye Destanı)
- Bir insan bir vazife alırsa, bu vazife küçük ve ehemmiyetsiz de olsa, onunla öteki vazifeler arasındaki bağı unutmamalı ve ben işimi yapıyorum ya, işimden gayrisi beni alakadar etmez, banane dememelidir. Çünkü her iş, başka işle bağlıdır. (Hikayeler)
- Bulut mu olsam, gemi mi yoksa, balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. (Büyük İnsanlık)
- Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin (demeğe de dilim varmıyor ama) kabahatın çoğu senin canım kardeşim. (Nazım Hikmet Şiirleri: 1)
- Fotoğrafınızı pek yakında beklerim. Sıhhatiniz nasıldır ? Ateşiniz devam ediyor mu ? Oraları çok mu soğuk ? Herhalde odanızda soba vardır. Burada havalar birkaç gündür lodos. Denizde beyaz köpükler... ağaçlarda beyaz çiçekler... (S. Berksoy) (Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy)
- Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz ölümün önünde sigaramızı. (Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet)
- Hem anlatsana bana: nasıl oluyor da çıldırmıyoruz öleceğimizi bildiğimiz halde? Yoksa ben ölmem gibi mi geliyor insana. (Yatar Bursa Kalesinde)
- -Mayakovski’nin kitaplarından en çok hoşunuza gidenler hangileridir? + Sevgilinin gözlerini mi, yoksa burnunu mu seviyorsun sorusunu nasıl yanıtlamalı? Mayakovski’yi tepeden tırnağa severim ben. (Yazılar 6)
- “Onlar paranın sahibi değil, para onların sahibi. “ (Memleketimden İnsan Manzaraları)
- "Yaşamak güzel şey be kardeşim." (Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim)
- Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme. Bakış açım belli oldu yine. Geride kalan, ardından bakar gidenlerin. Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim. Dağlara çarptım her esişimde. Yollara küfrettim her gidişinde. (Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2)