AKSA TUFANININ İKİNCİ YILDÖNÜMÜNDE: GAZZE’DEN İNSANLIĞA AYNALAR
Gazze, sadece kendi çocuklarını değil, aynı zamanda bütün insanlığı yeniden insan kılan bir mektep oldu. Onların sabrı, izzeti ve vakarı; “küçücük bir çocuk bile tüm insanlığa muallim olabilir” hakikatini gözler önüne serdi. Gazze, siyonizmin hiçbir zaman ele geçiremeyeceği, işgal edemeyeceği yegâne mekân olarak insanlık tarihine adını altın harflerle yazdırdı.
AKSA TUFANININ İKİNCİ YILDÖNÜMÜNDE: GAZZE’DEN İNSANLIĞA AYNALAR
“Haksızlığa (zulme) uğratılarak kendilerine savaş açılan kimselerin karşı koyup savaşmasına izin verilmiştir. Allah onlara yardım etmeğe elbette Kadir'dir.” (Hac Suresi, 39)
Bugün tam iki yıl oldu. 730 gün, 17.520 saat, milyonlarca dakika. Bu sürenin her anında Gazze semalarında zulmün kara dumanı yükseldi. Çocuklar bebeklikten mezara uğurlandı, anneler yavrularını toprağa vermekten bitap düştü, babalar çaresizlikle gözyaşını içine akıttı. Ama aynı zamanda iman, izzet ve insanlık adına bir şahlanışa da tanıklık ettik.
Gazze’nin Dünyaya Aynası
Aksa Tufan’ının en büyük tesirlerinden biri, İslam’ın Batı dünyasında yükselen bir değer haline gelmesi oldu. On yıllardır İslam’ı karalamaya çalışan söylemlerin üzerine Gazze halkının onurlu direnişi, vicdanlı kalplerde İslam’ın yeniden bir umut ışığı olarak yükselmesine vesile oldu. Yüzbinler İslam’ı seçti, imanla kurtuluşa erdi.
Gazze, sadece kendi çocuklarını değil, aynı zamanda bütün insanlığı yeniden insan kılan bir mektep oldu. Onların sabrı, izzeti ve vakarı; “küçücük bir çocuk bile tüm insanlığa muallim olabilir” hakikatini gözler önüne serdi. Gazze, siyonizmin hiçbir zaman ele geçiremeyeceği, işgal edemeyeceği yegâne mekân olarak insanlık tarihine adını altın harflerle yazdırdı.
Gazze’nin Şehitlerine Rahmet
Vefat eden her çocuk, her anne, her baba şehadete yürüdü. Onlar için Kur’an’ın müjdesi açıktır: “Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. Bilakis onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” (Bakara, 154)
Gazze’de toprağa düşen her can, makam-ı alâyı kazandı. Onlar kaybetmediler; bilakis Allah’ın katında ebedi bir şeref ve izzet kazandılar. Bizler ise onların hatıraları önünde mahcubuz.
Ümmete Aynası
Aksa Tufanı, Müslüman ümmetin kendi içine dönük büyük bir imtihanıdır. İki yıldır akan bu kan ve gözyaşı, ümmetin ne kadar duyarsızlaştığını, taşlaşmış kalplerin ve donuk vicdanların varlığını açığa çıkardı.
Peygamber Efendimiz (sav) buyuruyor: “Müslümanlar bir beden gibidir. Vücudun herhangi bir yeri ağrıdığında bütün beden onun acısını hisseder.” (Buhârî, Edeb, 27)
Oysa bizler çoğu zaman bir beden olamadık. Bediüzzaman Said-i Nursi “Milliyetimiz bir vücuttur, ruhu İslâmiyet, aklı iman ve Kur'an'dır.” der. Bugün acıyı hissetmeyen bir organ gibi hissizleştik. Bir vücut olan İslam milliyetinin bedeni eğer hissisleşmişse bedenden İslamiyet ruhunun gittiği yani öldüğü gerçekliğidir. Hissedebilmek için bir bas’ü ba’del mevt (ölümden sonra tekrar bir diriliş, yani haşre ihtiyacımız var). Rabbim ümmeti tekrar diriltsin. Gazze bizim imtihanımızdır. Gazze’ye bigâne kalanlara veyl olsun.
Zalime Aynası
Aksa Tufanı, siyonizmin hakiki yüzünü bütün dünyaya gösterdi. İnsan kılığında hayvandan da aşağı olan bu güruh, milyonlarca dolar propagandaya harcasa da kendi gerçek yüzünü gizleyemedi. “Onların kalpleri vardır, ama onlarla anlamazlar; gözleri vardır ama onlarla görmezler, kulakları vardır ama onlarla işitmezler. İşte onlar hayvanlar gibidir, hatta daha da aşağıdırlar.” (A’râf, 179)
İki yıl boyunca işlenen vahşet, milyar dolarlık medya kampanyalarının silemeyeceği bir hakikati açığa çıkardı: Zalimlerin maskesi düştü. Ve tüm insanlık işaret parmağı ile “dünyanın en aşağılık, en zalim, en vahşi hayvanları bu Siyonistlerdir” diye işaret etmekteler.
Sonuç: Gazze İnsanlığın Vicdanıdır
Bugün Gazze, dünyaya üç büyük hakikati hatırlatıyor:
Birincisi, İmanla direnen bir halkın izzetini hiçbir tank, hiçbir bomba, hiçbir blokaj yok edemez.
İkincisi, Müslüman ümmet, duyarsızlığını terk etmedikçe kendi içindeki zaaflarıyla yüzleşmeye mahkûmdur.
Üçüncüsü, Zalim siyonizmin maskesi düşmüştür; artık onların zulmünü savunacak tek bir insaflı vicdan kalmamıştır.
Gazze bize şunu haykırıyor:
“Zulme rıza zulümdür. Sessizlik, zalime güç verir. Vicdanını susturan kalpler, imanı da susturur.”
Ve biz biliyoruz ki: “Zulüm devam etmez, Allah’ın adaleti mutlaka tecelli eder.”
Son sözümüz: “ZALİMLER İÇİN, YAŞASIN CEHENNEM!...