Büyük İsrail Projesi

KÖŞE YAZISI

 

Gazze, Irak, Suriye ve İran'dan sonra yapay sorunlarla yaratılan algı, bölünmüşlük ve umursamazlıktan sonraki bizi de bekleyen saldırılar.

Bazı şeyleri görmezden geliyoruz. Gazze gibi, Suriye gibi ve şimdi iran gibi. Sanki gözlerimiz değil de kalbimiz yorgun. Olanı biteni kenardan izler gibi, Ama aslında tam da ortasındayız bu hikâyenin. Yani… bir parçasıyız, belki de en can alıcı yerinden. Bazen sustuğumuz yerlerde büyüyor fırtına, Ve biz, sessizlikle besliyoruz olan biteni. Kendimizi dışarıda sanıyoruz, Oysa her şeyin içindeyiz en derininden. 


Yüzleşmekten kaçındığımız ne varsa,
Bir gün gelip kapımızı çalıyor.
O an anlıyoruz ki,
Görmezlikten gelmek, yok saymak değil.
Sadece biraz daha geç kabullenmek.


Bu satırları yazarken,
Aslında itiraf ediyorum;
Saklanmakla özgürlük aynı şey değilmiş.
Ve biz, saklana saklana kaybolmuşuz.
Gözlerini kapatsan da dünya dönüyor,
Ve kalp her şeye rağmen atmaya devam ediyor.


Şimdi soruyorum bize, Bu sessizlikten birlikte çıkabilir mıyiz? Sevgili Bilinmeyenime,
Birileri bir şeyleri bölüyor sürekli, Kelime kelime, insan insan… Kimi bayrakla, kimi dille,
Kimi ekran başında çizilmiş sınırlarla.


Soruyorum;

Bu kadar çok "biz" ve "onlar" varken,
Ne zaman "hepimiz" olacağız yeniden?
Algı dedikleri sis perdesi sarmış dört yanımızı.
Gerçeği göremiyoruz artık,
Çünkü gösterilenle yetinmeyi öğrenmişiz.
Kurgulanmış kavgaların tam ortasında
Sessiz kalmayı "tarafsızlık" sanmışız.
Birileri bağırırken hep aynı şeyi,
Biz kulaklarımızı tıkayıp geçiyoruz.
Umursamazlık bulaşıcıymış meğer,
İnsan görmediğini değil,
Görmek istemediğini duymuyormuş aslında.
Ne zaman elimizden telefon düşse,
Gerçekle göz göze geliyoruz.
Ve hemen tekrar ekranlara kaçıyoruz —
Çünkü orada düşünmemiz gerekmiyor.
Orada herkes haklı,
Ve kimse sorumluluk taşımıyor.
Ama artık yetmiyor bu kaçış.
Bu bölünmüşlüğün tam ortasındayız,
İnkar etmek bile nafile.
Çünkü sustuğumuz her yerde
Yeni bir yalan doğuyor, büyüyor.
bu satırları yazarken
Sadece içimi dökmek için değil,
Bir yerlerden uyanmaya başlamak için yazıyorum.
Çünkü biz sustukça,
Birileri gürültüyle yazıyor bizim yerimize geleceği.


Hiçbir yapay sorun, Gerçek bir kalbin üzerine inşa edilemez. Ve hiçbir algı, Gerçeğin sabrına sonsuza dek dayanamaz. Uyandığımızda, Hâlâ birbirimize bakabiliyorsak eğer,
Her şey için geç değil. Sesim ulaşsın diye, Gerçeğin sesiyle...


Mehmet Halit Demir
23. Dönem Mardin Milletvekili