Geçim mi, seçim mi yoksa hizmet mi ?
Türkiye yeni bir yerel belediye seçimlerine hazırlanıyor. Belediye yerel seçim süreci çalışmalarında Ak Parti üzerine en çok gündem oluşturan ve sürekli tartışmalara yol açan önemli bir gündem ile karşı karşıyayız.
Ak Parti hem iktidarda bulunmanın, hemde 3 dönemdir daha müktedir olmanın avantajı ile Belediye başkanlarının veya Belediye başkan aday adaylarının gözdesi konumunda bir parti Ak Parti.
Kişiler yada adaylar.Kendilerini T.B.M.M'de milletvekili olarak, Belediye başkanı veya büyük şehirlerde iyi bir brokrat olmak için yada çok iyi bir yönetici konumuna gelebilmek için en kestirme yol malesef Ak Parti çatısı altında siyaset yapmak üzere yola çıkanlar var.
Bu seçim çok yanlış. Hizmette veya siyasette samimi olmak, dürüst olmak ve hizmete inanmak lazım.
Bazıları buna hizmet diyor. Hizmet etmenin yoluda siyasetten geçer. Siyaset olmadan hizmet olmaz diyenler var. Birilerine göre teşhis bu, belki doğru belki de yanlış. Takdir siz değerli okuyucularımındır. Her kişinin bakışı aynı olacak diye birşey yok.
Hizmet hangi makamda olursa olsun hizmet hizmettir. Hizmet edeyim derken hizmeti hazimet veya menfaata, çileye dönüştürmek şahsi menfaatlerlen ilişkilendirmek veya menfaate malzeme etmek şık olmaz.
Evet. Asıl amaç; seçim mi ? yoksa geçim mi ? yoksa hizmet mi ?
Gelin beraber teşhis edelim. Seçim mi ? Yoksa geçim mi ? sorusunun bolca sorulduğu bu günlerde malesef geçimin bir sürede olsa kenara itildiği günleri yaşıyoruz.
Birilerine göre önce seçim nasıl olsa sonrası geçim diyor.
Atalarımız şöyle buyurur ; '' Bal tutan parmağını yalar''. Ama bu atasözü Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsında ve kitabında yeri yok. Sayın Başbakan şöyle der ; '' Bal tutan avucunu yalar''. Çünkü halka hizmet hakka hizmettir. Fakir fukara , yetim guraba , tüyü bitmemiş insanın hakkını kimseye yedirmemek lazım.
Görev istenilmez, görev verilir. İnsanlara verilen görevler ve sorumluluklar hakkaniyetlen yapıldığı zaman ateşten bir gömlektir sorumluluk. Milletin ve devletin sırtından kurumların ve makamların bütçelerinden asalak geçinmek tarihe karıştı. Emek bizim, kar beylerin tarihe karıştı artık, kimse kusura kalmasın.
İşi ehline mutlaka ama mutlaka vermek gerekir.
Allah Resülü (sallallahü aleyhi ve sellem ) bir hadislerinde kendisine kıyametin ne zaman kopacağını soranlara cevap olarak şöyle buyurur;'' İşi ehli olmayan kişilere verilince'' demişlerdir.
Kısacası yaklaşan belediye seçimlerinde ülkemiz ve mardinimiz için sağduyulu olmamız gerekir. Mardin büyükşehir oldu. Bunun için Mardin il ilçe ve belde halkı ile çok büyük düşünmemiz gerekir. Seçimlerde bu tarihi fırsatı lütfen Mardin halkı olarak kaçırmayalım. Bireysel düşünmeyelim.
Yeni dönem ve eski dönem vekillerimiz ile Mardin il teşkilatı il ve ilçe teşkilatları ile, sivil toplum kuruluşları ile , Artuklu Üniversitemiz ile , Mardinli iş adamlarımız ile dillerin,dinlerin medeniyetin kadim şehri olan Mardin için ve hizmet için el ele verelim. İktidarın ve hükümetin yapacağı yatırımların seçimde bu tarihi fırsatı kaçırmayalım. Birlik ve beraberlik içerisinde olalım, ve birlikte çalışmalara başlayalım.
Şahsen ben Mardin de bu birlik ve beraberliği göremiyorum. İnşallah yanılan ben olurum.
Mardin'li hemşerimiz Muammer Güler'in İçişleri Bakanı olmasından dolayı Mardin halkı adına ve şahsım kendilerine başarılar diler, ülkemize, milletimize ve Mardinimize hayırlı olsun.
Hizmet için Mardin için el ele. Selam ve dua ile...
Ey oğul, işin ağır,
işin çetin, gücün kula bağlı
Allah yardımcın olsun...
Güçlüsün, kuvvetlisin,
akıllısın, kelamlısın!
Ama;bunları nerede,
nasıl kullanacağını bilmezsen
sabah rüzgarında savrulur gidersin.