STK-Kamu Diyalogu Üzerine*
İki gündür Mardin’de devam eden STK-Kamu diyalogu çalışma toplantısı bu gün sona erdi./span>
STK - Kamu ilişkisinde olası sorunlar ve çözüm önerilerinin ele alındığı toplantıda STK’lar için değerli sayılabilecek bir takım bilgilendirmelerde bulunan Dernekler Daire başkanı Mustafa Yardımcı ile birikimlerini aktaran uzman ekibe, bunu organize eden İl Müdürü Hüseyin Kurtay başta olmak üzere iki gün boyunca toplantının kusursuz geçmesi için özveri gösteren Mardin Dernekler il müdürlüğü çalışanlarına USTAD adına teşekkür ediyorum.
Dünyanın her tarafında sadece devletler ile politikalar oluşturma ve yürütmenin zor hale geldiği sivil bir dönemden geçmekteyiz.
Bu süreçte Türkiye, sivil toplum örgütlerinin işlevsellik kazanması ile ilgili olarak AB müktesebatına uygun bir takım olumlu adımlar atmıştır.
Sivil toplum çalışmalarının öncülüğünü üstlenecek derneklerin iş ve işlemlerinin, resmiyetin soğuk yüzü olarak algılanan güvenlik biriminin elinden alınarak, il dernekler müdürlüğü seviyesinde sivil bir yapıya kavuşturulması olumlu bir adım olmuştur.
Dernekler yasasında yapılan değişikliklerle de, demokratik sivil örgütlenmenin hızla gelişmesi sağlanmıştır.
Mardin için 400 civarında olan kayıtlı dernek sayısı, Türkiye genelinde 90 binin üzerinde bir rakama ulaşmıştır.
Yeterlimidir? Elbette değil..
Yapılan araştırmalarda her ferdin 10 derneğe üye olduğu Avrupa’ya nazaran Türkiye’de bu oran oldukça düşük kalmıştır.
Bu oran, bir tarafta 1/10 iken, ülkemizde bunun tersine 10/1 seviyesindedir.
Bu hesaplama, 764.000 nüfuslu Mardin’de her 25 kişinin bir dernek çatısı altında üye olduğu varsayılarak yapıldığında, rakam daha da düşmekte, neredeyse 80/1 oranına denk gelmektedir.
Buna rağmen gerek Türkiye genelinde gerekse Mardin özelinde halkın karar alma süreçlerine katılımındaki yükselen trend, herkesi olduğu gibi, tüzüğünde Sivil İnisiyatif Masası çalışmalarının yer bulduğu Mardin merkezli bölgenin ilk düşünce kuruluşu USTAD açısından da sevindirici bir gelişmedir.
Bütün bu güzel gelişmelere rağmen kendi yapısından veya Kamu ile ilişkilerinden kaynaklı bir takım problemler yaşayan STK’ların arzulanan seviyeye ulaşamadıklarını söyleyebilirim.
STK’ların kendi içindeki ilişkileri, STK’lar arasındaki ilişkiler, STK’ların tabanıyla ilişkileri ve STK’ların Kamu ile ilişkileri buna neden olarak sayılabilir.
Bunlardan en önemlisi STK Kamu ilişkisi ile ilgili olanıdır aslında.. Bu konuda USTAD’ın yakında yayınlayacağı bir raporu olacaksa da bununla ilgili birkaç cümle paylaşmak isterim..
STK’ların kuruluş sürecinin kamu mevzuatı ile sağlanması hususunda da söylenecek bir şey yok sanırım.
Hatta kar amacı gütmeyen ve toplumda bir nevi tüzel kişilikli kanaat önderleri gibi bir rol üstlenen STK’ların kamudan yeterli maddi desteği almasında da bir mahzur görmemekteyiz.
Ama kamu kuruluşlarının STK’lara bu yardımları yaparken devletin resmi görüşünü desteklemeleri yönünde bir beklenti içerisindemidir? Yine, kamu yararı gözeten dernekler kavramı diğer dernekler nazarında “Biz kamu zararı mı gözetiyoruz” veya “Kamuya yararlı olma ölçütü nedir” gibisinden sorulara neden olmaktamıdır sorularınında irdelenmesi gerekmektedir.
Bu arada Dernekler Dairesi STK’ların rolleri hakkında farkındalık oluşturma, STK’ları bir araya getirme vb. faaliyetleri sürdürmekte ise de bürokrasinin yarattığı sıkıntılar hala devam etmektedir.
Oysa, Türkiye'de STK’ların amirinden emir bekleyen memur davranışından kurtarılması ve bir an önce kamu kuruluşlarına gönderilecek talimatla, STK hizmetleri ve işbirliğinin önemi, sivil toplum kuruşlarının memur değil eşit ortak olduğuna dair bilgilenrimelerin yapılması gerekmektedir.
Yine, STK Kamu arasında en büyük problemlerden biriside, kanunların verdiği hakkı kullanmak isteyen Kamu görevlilerinin STK çalışmalarında bulunması ile ilgili problemdir.
Bununla ilgili çalışma raporunu ve önerilerimizi çok yakında yayınlayacağımızı tekrar etmek istiyorum.
Sağlıcakla kalın
*USTAD 30.03.2012