Sümer: Mardin'e olan borçumu ödemek için adayım
Uluslararası Proje Yönetim Enstitüsü (UPYE) Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Mardin'den AK Parti Milletvekili Aday Adayı da olan Dr. Levent Sümer, Mardin´e olan borcunu olan ödemek üzere aday olduğunu söyledi.
Mardin'den derece ile üniversiteye yerleşen ve eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesinde inşaat mühendisi olarak bitirdikten sonra yurt dışında eğitimini master ve doktora yaparak tamamlayan ve ülke genelinde inşaat alanında önemli projelerin yönetiminde yer alan ve çeşitli üniversitelerde yarı zamanlı ders veren Dr. Levent Sümer, Mardin´deki basın mensupları ile kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi.Konuşmasına doğup, büyüdüğü Mardin'e meclis çatısı altında hizmet vermek üzere özellikle Ak Parti´den aday adayı olduğunu dikkat çeken Sümer, özelde Mardin'e ve genelde Türkiye'ye dair proje ve çalışmalarını anlattı.
Genç yaşına rağmen sahip olduğu bilgi ve birikimi ile Oxford Üniversitesi başta olmak üzere dünyanın farklı ülke ve üniversitelerinde uzmanlaştığı alanlarda konferanslar veren Dr.Sümer, bu birikimini Mardin ve Türkiye için de kullanmak istediğini söyledi.
Milletvekili Aday Adayı olmasındaki heedefi hakkında bilgiler veren Dr. Sümer, milletvekili seçilmesi durumunda hayata geçireceği projeler ve Mardin'in sorunlarına yönelik çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı.
24 Haziran seçiminin önemine dikkat çeken Sümer, “İlimiz ve ülkemiz için son derece önem arz eden bir seçim atmosferindeyiz. Ülkemiz her alanda büyüdükçe güçlendirmek 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için, partimizin adı olan adalet ve kalkınma yolunda Mardin'imize hizmet üretmek için yola çıktım. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın gösterdiği hedefler doğrultusunda milletimizin hak ettiği yüksek yaşam kalitesini sağlamak için yola çıktım”dedi.
VEFA BORCUMU ÖDEMEK İSTİYORUM
Mardin'i sanayi başta olmak üzere tarım, turizm, üniversite ve ticaret merkezi haline getirmek için yola çıktığını söyleyen Milletvekili Aday Adayı Sümer, “Doğduğumuz ve doyduğumuz memleketimizin insanlarına hizmet etmek, ahde vefa borcumuzu ödemek için yola çıktım. Mardinimizin sıkıntılarını ve ihtiyaçlarını biliyorum. Bunların çözümünde devlet ile milletin arasında köprü vazifesi yapacağım.”
AK Parti Hükümetinin dış politikada, ekonomide, sağlıkta, eğitimde, ulaşımda ve her alanda devrim niteliğinde projeler gerçekleştirdiğini ifade eden Sümer, Türkiye'deki istikrarın ve refah seviyesinin daha iyi seviyelere çıkarılması için kendilerinin de bu yolda çalışacaklarını kaydetti
Ekonomik kalkınmaya yönelik hedeflerini bir bir anlatan Sümer, "Üreten Toplum Anlayışı ile istihdama tarımdan sanayiye, eğitimden bilime, teknolojiden sanata ve spora toplumun geneline üretim odaklı bir bakış açısı kazandırmak istediğini, üretim-tüketim dengesinin gözetilmesi ile ihtiyacından fazlasını almayan, ürettiğinden fazlasını tüketmeyen, kendi kendine yeten bir yaklaşımla hareket edilmesi gerektiğini, üretim-tüketim dengesi çerçevesinde israfı önleyen ve gereksiniminden fazlasını tasarruf olarak biriktiren bir yaklaşım ile eğitim sisteminin Yetenek Odaklı Olması gerektiğini ve İlkokuldan başlayarak üniversiteye kadar eğitim sisteminin bireylerin yeteneklerini ortaya çıkaran ve geliştiren bir çerçevede ele alınması için hazırladığı projeler hakkında bilgiler verdi.
MEGA PROJELER HALKA ARZ EDİLEREK YAPILSIN
Türkiye'de son yıllarda tartışmalı hale gelen mega projelere verilen garantörlükten dolayı devlet hazinesinden firmalara yapılan ödemelerin önüne geçmek hem de halkın bütçes ile birçok projeye yapılabileceğini kendisine özgü projeleri ile anlatan Dr. Levent Sümer, kendisinin geliştirdiği modeli, büyüyen Türkiye’nin büyük çaplı yatırım projelerini finanse edecek, aynı zamanda sermaye piyasaları, gayrimenkul sektörü ve bireysel emeklilik fonlarını büyütecek bir finansman ve yatırım ekosistemi olduğunu işaret ederek, "Boğaziçi Üniversitesi'nde hazırlamış olduğum doktora tezimde kurmuş olduğum yeni finansman ve yatırım modeli; emeklilik fonları, gayrimenkul fonları ve İslami finansman enstrümanlarını birleştiren ve birbirini besleyen bir ekosistem şeklinde tasarlanmış ve üçüne de yatırım yapanlara fayda sağlayacak bir çerçeveyi esas alarak Türkiye Varlık Fonu’na gerçek manada işlerlik kazandıracak bir yapıda kurgulanmıştır. Doktora tezimde enerji, altyapı, ulaşım, kentsel dönüşüm dahil büyük çaplı yatırım ve gayrimenkul projesini finanse etmek amacıyla bağımsız bir düzenleyici ve fonlayıcı bir mekanizma olarak Türkiye Gayrimenkul Fonu adında çatı bir fon kurulmasını önermekteyim. Kapsamını genişleterek Türkiye Yatırım Fonu (TYF) olarak tekrar adlandırdığım fon, fonların fonu şeklinde bir yapıda kurgulanmış ve her bir yatırım için ayrı bir sermaye piyasası ihracını ya da halka arzı içerecek şekilde tasarlanmıştır. Örneğin halihazırda PPP ile fonlanmakta olan şehir hastanelerinin her biri için bir Hastane GYO kurulup halka arz yapılması, otoyol, köprüler ve enerji projeleri için varlığa dayalı bir yatırım aracı olan sukuk ihracının yapılması, altyapı projelerinin finansmanı için altyapı GYO’ların kurulması, teknoloji yatırımları için girişim sermayesi yatırım fonu ve girişim sermayesi yatırım ortaklıkları kurulması, gayrimenkul yatırım fonlarının mevzuatında düzenleme yapılarak bu fonlar geliştirilebilir. Bu fonu halka anlatarak bu projeden elde edilecek geliri kar payı olarak dağıtma şartı ile örnek olarak bir milyar TL'ye mal olan bir köprünün ihale bedelini devlet bütçesinden ödememek için firmalara garantörlük verip yap işlet devret modeli ile hayata geçirilmesine razı oluyor. Bu firma belki devletin garantörlüğü sayesinde devlet bütçesinden de epey para alarak 25 yıllık sürenin sonunda yatırımın 20 katını kar ederek büyük kazanç sağlıyor. Ama bu 25 yıllık yatırımın sonunda elde edilecek karı halka dağıtma şartı ile kendi Bireysel Zorunlu Emekli Fonunda toplanan paralardan çok rahat bir şekilde karşılayabilir veya bunu hisse senetleri ile halka arz edebilir. Mesela Mardin'de Şehir hastanesi projesi yapacağız. Bunun için devlet hazırladığı projeyi halka arz edecek.Bu şehir hastanesinin ilerideki gelirlerini ortaya dökerek halka arz ettiğimizde hazırladığımız hisse senelerini çok kısa sürede bunu halka satarak yatırım kredisini sağlamış oluruz. Bunun gelişmiş ülkelerde örnekleri çok var."dedi.
İNSAN VE TOPLUM ODAKLI FİNANSAL SİSTEM
Mardin'de bugüne kadar orta ve uzun vadeli bir proje ve çalışma yapılamamasından yakınan Sümer, Mardin için yapılacak en anlamlı hizmetin 20-30 yıl sonrası için bir vizyon projesinin hazırlanarak buna göre hareket edilmesi olacağını ifade etti.
Sümer'in teknolojinin refah seviyesini arttıran bir araç olarak kullanılması gerektiğini ve teknolojinin, toplumun yaşam kalitesini arttıran bir yaklaşımla ele alınarak teknolojik gelişimleri üretici pozisyonda takip eden, bununla birlikte teknolojiye esir olmadan, bunu ihtiyacı için kullanan bir toplum algısının kurgulanması ile insan ve Toplum Odaklı Finansal Sistem Geliştirilmesini Paradan para kazanmayı değil, insanı mutlu eden ve toplumun huzur ve mutluluğunu arttırmaya yönelik üretim merkezli bir finansal sistem kurgusunun sağlanmasına yönelik çalışmaları var.
TEKNOLOJİ VE ÜRETİM FONU
Dış ticaret açığını azaltmak için teknoloji ve üretim fonu formülünün hayata geçirilmesi ile bunun önüne geçilebileceğini açıklayan Dr.Sümer, "Dış ticaret hacmi bir önceki yıla göre %14,7 oranında artarak 391,3 milyar USD, dış ticaret açığı ise %37,5 oranında artarak 77,6 milyar USD olarak gerçekleşti. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise %67,1 oldu. İthalat kalemleri teker teker incelendiğinde, özetle ülkemiz enerji, telekomünikasyon, makine teçhizat, metal sanayi ve motorlu taşıtlara ciddi para harcamakta. Bu harcamaların önüne geçebilmek için enerji bağımlılığını azaltmak, yüksek teknoloji ürünler ve makine ekipman üretip gerek iç pazardaki ihtiyacı karşılayacak gerekse ihraçlarını gerçekleştirecek bir üretim seferberliği başlatmak gerekiyor. Bunun için de ithal ürünleri ikame etmeye yönelik kurulan/kurulacak firmaları fonlayacak bir “Teknoloji ve Üretim Fonu” kurulması gerektiği kanaatindeyim. Türkiye Varlık Fonunun altında kurulmasını önerdiğim ve TVF’yi canlandıracak önerilerimden bir diğeri olan bu fon, birçok büyük sanayi ve teknoloji şirketini ve finans kuruluşunu biraraya getirerek “Girişim Sermayesi Yatırım Fonu” mantığında şekillendirilecek, gerek start-up seviyesinde olan gerekse belli mesafe katetmiş ancak büyümek için ek kaynağa ihtiyaç duyan işletmeleri finanse edecek. Burada temel kriter bu işletmelerin teknoloji odaklı, ithalat kalemlerinin yerli eşdeğerini üretmeleri zorunluluğu olacak. Bununla birlikte bu ürünlerin ulusal pazarda yaygınlaştırılması için devlet yatırımları başta olmak üzere birçok projede yerli ürün kullanım zorunluluğu getirilecek ve dış pazarda da bu ürünlerin tanıtılması için lobi faaliyetleri yürütülecek ve ayrı bir tanıtım fonu ile ürünler global piyasaya açılacak. Bu çerçevede hem ithal ürünlere olan bağımlılık azalacak, hem de ihraç kalemlerine yenileri eklenmiş olacak. “Teknoloji ve Üretim Fonu”, birkaç pilot projede verimli sonuçlar alınması durumunda çok kısa sürede global yatırımcı ve fonlardan yatırım alacak büyük çaplı bir fon haline dönüşecektir."bilgisini verdi.
Dr. Levent Sümer Kimdir?
Dr. Levent Sümer, 1981 yılında Mardin´de doğmuştur. Mardin Anadolu Lisesini birincilikle bitirdikten ve ardından İTÜ İnşaat Mühendisliği bölümünde Lisans eğitimini bir dönem erken tamamladıktan sonra 2003´te burslu olarak gittiği Amerika Birleşik Devletleri´nde, Illinois Institute of Technology´de İnşaat Proje Yönetimi alanında Yüksek Lisans derecesini almıştır. Profesyonel iş hayatına Chicago´da başladıktan sonra Türkiye´de Çalık Holding, Bahadır İnşaat ve Torunlar GYO´da üst düzey yönetici olarak inşaat proje yönetimi ve gayrimenkul geliştirme alanlarında 15 yıl içerisinde aralarında Mall of İstanbul, Torun Tower, Akasya Acıbadem, 5. Levent projeleri dahil 3 milyon m2´den fazla gayrimenkul projesinin geliştirme ve uygulamasında aktif olarak görev alıyor.
2010 yılında ülkemizde proje yönetiminin yaygınlaşması için kurulan ve kurucuları arasında yer aldığı Uluslararası Proje Yönetim Enstitüsü (UPYE) Yönetim Kurulu Başkanlığının yanı sıra PMI tarafından verilen Profesyonel Proje Yöneticisi (PMP) sertifikası sahibi olan Levent Sümer aynı zamanda Royal Institution of Chartered Surveyors üyesidir (MRICS). Dr. Levent Sümer, aralarında Oxford, İTÜ, Boğaziçi dahil birçok üniversitede gayrimenkul ve inşaat proje yönetimi alanlarında seminerler vermiş. Halen, Boğaziçi Üniversitesi BÜYEM kapsamında ve Yıldız Teknik ve Abdullah Gül Üniversitelerinde yarı zamanlı dersler vermekte ve ENR- 250 listesinde yer alan AE Arma-Elektropanç´ta strateji, iş geliştirme ve kontratlardan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışmaktadır. Dr. Sümer özellikle büyük çaplı yatırım projelerinin finansmanı için geliştirdiği Türkiye Varlık Fonuna hayat verecek faizsiz yatırım ve finansman modeli ile Boğaziçi Üniversitesinden Doktora derecesine sahip.
Dr. Sümer evli olup İngilizce, Arapça ve Almanca bilmektedir.