Yüksel: İsrail savaş suçu işliyor!

POLİTİKA

AK Parti 23. Dönem Mardin, 28. Dönem İstanbul Milletvekili - TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, Gazze'de katliamını sürdüren İsrail'in savaş suçlusu ilan edilmesi için TBMM'de harekete geçildiğini, çalışmaların devam ettiğini söyledi..

Gazze'de katliamını sürdüren İsrail'in savaş suçlusu ilan edilmesi için Ankara hareket geçti. Bir hazırlık yapılıyor. Kulislerde konuşulanları ve devam eden çalışmaları TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel anlattı.
Dünya, 7 Ekim'den bu yana İsrail'in Gazze'de uyguladığı katliamı adeta izliyor. İsrail, Gazze'ye saldırarak binlerce masum çocuk ve kadını öldürürken, sivillere uygulanan bu katliam büyük tepki çekti. Dünyanın birçok bölgesinde İsrail katliamına karşı eylemler düzenlendi.

 

Başkan Erdoğan, mitingde çok çarpıcı açıklamalar yaparken; İsrail'in savaş suçlusu olarak dünyaya ilan edileceğini duyurdu. Erdoğan konuşmasının o bölümünde, "Batı dünyası Gazze'deki çocuk, kadın, masum katliamını meşrulaştırmak için siyasetçisinden medyasına seferber oldu. İsrail tam 22 gündür açıkça savaş suçu işliyor. Şimdi İsrail biz de seni savaş suçlusu olarak dünyaya ilan edeceğiz. Şimdi bunun hazırlığı içindeyiz, bunun çalışmasını yapıyoruz ve savaş suçlusu olarak İsrail'i dünyaya tanıtacağız.

 

Ama batılı liderler bırakın buna tepki göstermeyi İsrail'e ateşkes çağrısı dahi yapmıyor. Ey batı, ne kadar çocuk ölmesi lazım? Ne kadar kadın ölmesi lazım? Ne kadar yaşlı ölmesi lazım ki siz ateşkesi ilan edin. Bu son tavrı ile batının günah defteri bir kez daha boyunu fersah fersah aşmıştır. Elbette her ülkenin kendini savunma hakkı vardır. Tamam da adalet nerede? Gazze'de savunma değil açık ve alçak bir katliam yürütülmektedir." ifadelerini kullandı.


Cüneyt Yüksel'in, "Şu an itibarıyla Gazze'de öldürülen sivil sayısı 8 bin 306 oldu. Bunların 3 bin 500 çocuk ve bir o kadar da bu saldırılarda hayatını kaybetti. Uluslararası hukuka, insan haklarına göre İsrail şu anda insanlığa karşı savaş suçu işliyor, hatta soykırım suçu işlediğini de söylememiz gerekiyor. 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri'nin 1977 EK-1 protokolü uyarınca 51. maddeye göre; misillemeler yoluyla sivil halka ya da sivillere karşı saldırılar yasaklanmaktadır. Uluslararası hukuk da toplu cezalandırmaları yasaklamaktadır.


UCM'yi kuran 1998 tarihli Roma statüsünde yer alan 8. Madde savaş suçunu tarif ederken hastanelere kasten yapılan saldırı sonucu sivillerin de öldürülmesi savaş suçunu teşkil ediyor. Yani hastanelere, okullara, ibadet yerlerine, oyun alanlarına yapılan saldırılar savaş suçu teşkil ediyor. Bilindiği El Ehli Hastanesi'ne yönelik İsrail'in yapmış olduğu saldırı sonucunda 500'e yakın sivil hayatını kaybetti. O hastane önünde doktorlar ölenlerin içerisinde basın açıklaması yaptı. İşte tüm bunlar açıkça gösteriyor ki İsrail savaş suçu işlemiştir.


Ayrıca 1948 tarihli soykırımı önleme ve cezalandırma yönelik bir anlaşma var. Onun da 2. Maddesine göre; ulusal, etnik, ırksal veya dinsel olarak kısmen veya tamamen bu grubu ortadan kaldırmaya yönelik öldürmeler de soykırım fiilinin işlendiğini belirtiyor. İşte tüm bu uluslararası anlaşmalara, belgelere baktığımızda İsrail'in savaş ve soykırım suçunu göreceğiz.


1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri'nin 1977 EK-1 protokolü 4. maddesinde ayrıca bir savaş yöntemi olarak sivillerin aç ve susuz bırakılması, elektriklerinin kesilmesi ve altyapılarının tamamen imha edilmesi ve yakıtsız bırakılması savaş suçunu teşkil eder. İşte kanıtlara baktığımız zaman belgeleri anlaşmaları sözleşmeleri incelediğimiz zaman İsrail'in savaş suçu işlediği sabittir. Fosfor bombası gibi kimyasal silahların kullanılması yasaktır burada da savaş suçu işlenmiştir.


1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri'nin 1977 EK-1 protokolü 50. maddenin içerisinde eğer sivil halkın sivil tanımına uymayan kişiler olsa dahi o sivillerin öldürülmesi ya da onlara saldırılması savaş suçunu teşkil eder. İsrail sivillere saldırılarını "Hamas var" kılıfı altında yapıyor ama o dahi yasaklanmıştır. Bu da savaş suçunu teşkil etmektedir." dedi.