Maden suyu ve limonun birlikte tüketimi faydalı mı? Ne gibi zararları var?

SAĞLIK

Günümüzde maden suyu ve limonun birlikte tüketilmesi oldukça yaygındır. Ancak bu tüketimin bilinçli olması ve dikkat edilmesi son derece önemlidir.

Maden suyu tek başına tüketildiğinde, içeriğindeki antioksidanlar sayesinde hücrelerin serbest radikaller tarafından hasar almasını önleyebilir. Maden suyunda bulunan magnezyum ve kalsiyum, kemiklerin onarımına da katkı sağlar. 

Limon ve maden suyu birlikte tüketildiğinde kolajen üretimini uyararak cilt, kemik ve kaslardaki hasarların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olabilir. Vücuttan fazla miktarda sıvı kaybedildiğinde eksik olan su ve minerallerin hızla yerine konulmasına destek olur.

Ancak bilinçsiz tüketilen maden suyu ve limon vücutta bazı olumsuz etkilere neden olabilir.

Yoğun asidik yapısıyla öne çıkan limon, maden suyunun içerdiği gaz ile birleştiğinde mide hassasiyeti olan kişilerde sindirim sorunlarına yol açabilir. Bu sorunlar arasında mide yanması ve reflü gibi etkiler de vardır.

Maden suyu ve limon birlikte tüketildiğinde bazı vitamin ve mineraller nedeniyle C vitamini oral kontraseptifler gibi ilaçların etkileri azalabilir veya artabilir. Maden suyu ve limonu aşırı tüketmenin, özellikle doğum kontrol haplarının etkisini azalttığı bilinir.

Bu ikilinin narenciye alerjisi bulunan kişiler tarafından tüketilmesi; kaşıntı, kızarıklık, mide bulantısı gibi zararlı etkilerin ortaya çıkmasına da zemin hazırlayabilir. Bu sorunların görülmesi durumunda, içeceğin tüketimine ara vermekte fayda vardır.

Limon ve maden suyunun tüketimi, diş sağlığı için de tehlikeli olabilir. Bu ikili, diş minesi üzerinde aşındırıcı etkiye sahiptir. Diş sağlığını korumak için limon ve maden suyunun, pipet yardımıyla tüketilmesi önerilir.

Limonla birlikte tüketilen maden suyunun mümkün olduğunca az miktarda sodyum içermesi gerekir. Aksi takdirde özellikle tansiyon hastaları için olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir.

Sodyum kan basıncının düzenlenmesinde rol oynar. Bu nedenle, yüksek bir sodyum alımı kan basıncını önemli ölçüde artırabilir. Geçici tansiyon düşüklüklerinde beyin felci, böbrek yetersizliği, karaciğer nekrozları gibi ciddi riskler oluşabileceğini unutmamak gerekir.