Heyecanladıran keşif: Türkiye'de ilk kez görüldü

YAŞAM

Yürütülen deniz kaplumbağası izleme çalışmaları sırasında nadir görülen bir olaya tanıklık edildi.

Antalya'nın Manavgat ilçesi sahillerinde yürütülen deniz kaplumbağası izleme ve koruma çalışmaları sırasında oldukça nadir görülen bir doğa olayı kayda geçti. Köprülü Kanyon Milli Parklar Şefliği’nin sorumluluk alanındaki rutin yuva kontrolleri sırasında, canlı halde siyam ikizi bir Caretta caretta yavrusu tespit edildi. Bu özel durum, uzmanlar tarafından dikkatle takip altına alındı.

Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün onayıyla ve Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'nin bilimsel katkısıyla sürdürülen "Antalya, Manavgat Kıyısında Deniz Kaplumbağalarının (Caretta caretta & Chelonia mydas) İzlenmesi ve Korunması" projesi kapsamında yürütülen gözlem çalışmaları sırasında, bu alışılmadık vaka keşfedildi.

‘YUMURTA İKİYE BÖLÜNMEK ÜZEREYKEN AYRILAMAMIŞLAR’

Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Sert, açıklamalarda bulundu.

Bir döllenmiş yumurtanın tek bir hücreden oluştuğu için canlının oluşması o hücrenin çoğalmasıyla olduğunu söyleyen Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Sert, “Fakat çoğalmadan önce bu yumurta, döllenmiş yumurta ikiye bölünürse ikiz, dörde bölünürse dördüz olur. Buradaki sıkıntı şu, bunlar döllenmiş yumurta ikiye bölünmek üzereyken ayrılamamışlar ve yarısı birleşik olarak kalmış. Şu anda burada gördüğümüz caretta carettanın özelliği canlı olarak ele geçmesi. Canlı olmayan çok sayıda yavru görüyoruz ayrılmamış, ölü kalmış yuvada" ifadelerini kullandı.

‘YAPILMASI GEREKEN DOĞAYA BIRAKILMASI’

Siyam ikizi yavrunun canlı olarak bulunabilmesinde, her gün düzenli olarak sahada çalışan DEKAFOK ekibinin payı büyük. Prof. Dr. Hakan Sert, bu konuda şu bilgileri verdi: "Dünyada bu tür vakalara 3-4 tane rastlanmıştır. Bu da o yüzden çok ilgi çekti. Araştırmalarımız devam ediyor. Bunların hangi organlarının birleşik olduğunu bakıyoruz. Şimdi bazen kafaları birleşik oluyor, bazen omurgaları birleşik oluyor. Eğer bu tür bir omurga birleşimi varsa ayıramayız ölür bunlar, ama mesela karaciğerleri birleşikse karaciğerden ikiye bölüp ayırabiliriz. Karaciğer kendini yenileyen bir organ. O tarz bir daha böyle hayati olmayan bir organ birleşikse yapılabilir, hayatta kalma şansları var ama benim tercihim, benim kendi fikrim bir doğacı olarak bunları doğaya bırakılması, bu halde doğaya bırakılması. Hayatta kalırlarsa kalınır, kalmazlarsa da artık doğanın kuralı olalım diye kabul etmek zorundayız."