Atomaltı Parçacıklar - Steven Weinberg Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Atomaltı Parçacıklar kimin eseri? Atomaltı Parçacıklar kitabının yazarı kimdir? Atomaltı Parçacıklar konusu ve anafikri nedir? Atomaltı Parçacıklar kitabı ne anlatıyor? Atomaltı Parçacıklar PDF indirme linki var mı? Atomaltı Parçacıklar kitabının yazarı Steven Weinberg kimdir? İşte Atomaltı Parçacıklar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Steven Weinberg
Çevirmen: Zekeriya Aydın
Orijinal Adı: The Discovery of Subatomic Particles
Yayın Evi: Tübitak
İSBN: 9789754032529
Sayfa Sayısı: 269
Atomaltı Parçacıklar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Nobel Ödüllü parlak bir çağdaş kuramsal fizikçi olan Steven Weinberg, Atomaltı Parçacıklar'da elektron, proton ve nötronun keşfini olanaklı kılan yirminci yüzyıl fiziğindeki ana gelişmelerin öyküsünü, klasik fiziğin bu keşiflerde önemli roller oynamış temelleriyle birlikte anlatıyor. Tıpkı Einstein, Eddington ve Feynman gibi Weinberg de, kendi konusu herkesin anlayabileceği bir biçimde anlatma yeteneğine sahip; Böylece, atom ağırlıkları, Dalton'un sabit oranlar yasası, elektroliz, elektron yükünün ölçümü, radyoaktivite ve benzeri konular, Weinberg'in kalemi sayesinde akıcı öykülere dönüşüyor. Evren'in başlangıcını konu alan İlk Üç Dakika adlı kitabını da yayımladığımız ünlü fizikçiden, bilimi ve tarihi kaynaştıran yeni bir popüler bilim kitabı...
Atomaltı Parçacıklar Alıntıları - Sözleri
- Bir kere Standart Model'in neden böyle olduğunu anlamalıyız. Neden bu kadar çok kuark ve lepton var? Model neden bir W ve bir Z ve bir foton ile tam 8 tür gluonun var olmasını zorunlu kılan simetri ilkelerine uymaktadır? Gravitonun tüm bunlarla işi ne?
- "Yaşamının sonlarına doğru, tüm yaşamı boyunca sadece iki yıl mutlu olduğunu söylemişti."
- Bir telden geçen elektrik akımı, elektronların akışından başka bir şey değildir.
- Fotonlar sıfır kütle ve sıfır elektrik yüküne sahiptir ve daima ışık hızıyla gider; dolayısıyla atomların içinde bulunamazlar.
- Birinci Dünya Savaş sırasında milyonlarca trajik ölümden biri, fizik dünyasını kedere boğan Moseley’in ölümüydü. İngiltere Kraliyet Mühendislerine İşaret Subayı olarak yazılmıştı. 15 Ağustos’ta (1915) Gelibolu’da yaşamını yitirdi.
- Gökbilimci J. Norman Lockyer (1836-1920) bunun yeni bir elemente ait olduğuna karar verdi; bu element Yunanca “güneş” anlamına gelen “helios” kelimesinden helyum olarak adlandırıldı.
- 1875 yılından beri Kilogram, Paris yakınında Pavillion de Breteuil’deki Uluslararası Ağırlıklar Bürosu’nda saklanan platin-iridyum alaşımı bir çubuğun kütlesi olarak tanımlanmaktadir.
- (19.yy) Almanya’da atomculuga karşı direnç sürüp gidiyordu. Ludwing Boltzmann (1844-1906) ısı ve benzerler olayların kuramlarını oluştururken atom varsayımlarını kullandı; fakat meslektaşlarınca horlanmaya katlanmak zorunda kaldı. Dediklerine göre, 1906’da Boltzmann’in kendini öldürmesinde Mach taraftarının Boltzmann’in çalışmalarına karşı çıkmalarının da payı vardır.
- Bir telden geçen elektrik akımı, elektronların akışından başka bir şey değildir.
- Acaba kaçımız, bir avuç kumun içindeki ufacık taş parçacıklarını inceleyerek, tüm madde biçimlerini oluşturan çok küçük ve sert zarreleri kafamızda canandırabilirdik? Madde atom (yunancada bölünmez) dediğimiz görünmez parçacıklardan oluşmuştur. Ifadesinin, trakya sahilindeki eski abdera kasabasına kadar uzanır. Orada, MÖ beşinci yüzyılın sonlarında yunan filozoflar, leukippos ve demokritos, tüm maddenin, atomlardan ve boş uzaydan oluştuğunu düşünmüşlerdi.
Atomaltı Parçacıklar İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Önsözünde her ne kadar daha önceden ilgisi olmayan, birikimi olmayanların da anlayabileceği basit bir dille anlatıldığı yazsa da, kitabın içeriği sadece yazara ve Harvard fizik öğrencilerine göre basit bence. Önceden atom, parçacıklar ve kuantum hakkında bir bilgi birikiminiz yoksa kesinlikle okumanızı önermem. Muhtemelen kitabı ilk 20 sayfasından sonra bir şey anlamadığınızı farkedip kitabı kapatırsınız. . Atomaltı parçacıkların ne olduğundan bahsetmekten çok; bilimin atomaltı parçacıkları bulana kadar hangi yollardan geçtiğini anlatan, benim bir bilim tarihi kitabı olarak değerlendirdiğim mükemmel eser. Steven Weinberg'ün Harvard Üniversitesi'ndeki bir dönemlik dersinin kitap haline getirilmesiyle oluşmuş. . Eğer benim gibi hobi olarak bilime bir tutkunuz varsa, biraz da bilgi birikiminiz varsa çok fazla şey öğrenebileceğiniz bir kitap. İlginiz yoksa maalesef size bir şey ifade etmeyeceği için boşuna almayın derim. (Utku Orçan)
Öncelikle belirtmek isterim ki, eserin isminde büyük bir yanlışlık mevcuttur!!! Zira eser son 30-35 sayfası hariç atom-altı parçacıklardan ziyade Atom'u oluşturan proton, nötron ve elektron'un bilimsel açıdan teorik tarihini ve bu alanda bilim adamlarının yaptıkları araştırmaları anlatmaktadır. Şu an bilimsel olarak atom çekirdeğinin ilk kez keşfedildiği, Bohr'ların Rutherford'ların çağının benzerini yaşıyoruz. Bilimsel çalışmalar atomik boyutta atom-içi ve atom-dışı yeni parçacıkların keşfini yapıyor, pek çok tez ve teori ortaya konuyor, tam bir dönemeçteyiz. Belki gelecek nesiller bilimin farklı bir boyutunu öğrenecekler. Bilhassa Cern deneyleri insanlığın ufkunu açıyor. Bu sebeple atom-altı parçacıkların keşfi insanlık için yepyeni bir dünyadır ve ilgi konusudur. Bu konuyla alakalı bilgi edinmeye oldukça merak duyan birisi olarak kitabı atom-altı parçacıklara dair bilgi edinmek için okusam da eser atom parçacıklarının tarihini ve özelliklerini anlatmaktadır. Bu sebeple eserin isminin vadettiği kesinlikle içerik tarafından karşılanmamaktadır. Atom-altı parçacık denilince akla ne geldiği/ne gelmesi gerektiği verdiğim linkte gayet net görülmektedir: https://www.fizikbilimi.gen.tr/atom-alti-parcaciklar/ Şahsım adına tam bir hayal kırıklığı ! (Gökhan)
Arkadaşlar bu tür konularda pek bir bilginiz yok ve ilginizi çekmiyor ise zor gelebilir dili ancak benim ilgim olduğu için dilini anladım ve daha önce okuduğum benzer kitaplar ile içeriğini karşılaştırma fırsatım oldu. Mutlaka ama mutlaka okuyunuz diyorum. (Maya Bella Liy)
Atomaltı Parçacıklar PDF indirme linki var mı?
Steven Weinberg - Atomaltı Parçacıklar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Atomaltı Parçacıklar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Steven Weinberg Kimdir?
Yahudi göçmen bir aileye mensuptur, fakat kendisi ateisttir. Kuramsal parçacıklar fiziğinde uzmanlaştı; daha sonra yer çekimini inceledi. 1967'de elektromanyetik etkileşimle zayıf etkileşimi birleştirmeyi sağlayan bir kuram önerdi, Amerikalı Glashow ve Pakistanlı Muhammed Abd'üs-Selâm ile 1979 Nobel Fizik Ödülü'nü paylaştı.
Steven Weinberg Kitapları - Eserleri
- İlk Üç Dakika
- Atomaltı Parçacıklar
- İlk Üç Dakika
- Bir Ötesi Olmayan Kuram Düşleri
Steven Weinberg Alıntıları - Sözleri
- Birinci Dünya Savaş sırasında milyonlarca trajik ölümden biri, fizik dünyasını kedere boğan Moseley’in ölümüydü. İngiltere Kraliyet Mühendislerine İşaret Subayı olarak yazılmıştı. 15 Ağustos’ta (1915) Gelibolu’da yaşamını yitirdi. (Atomaltı Parçacıklar)
- Doppler etkisinin esas itibariyle bir yıldızın rengiyle hiçbir ilgisinin olmadığı belirtildi: Uzaklaşan bir yıldızdan gelen ışığın kırmızıya kaydığı doğrudur; fakat aynı zamanda yıldızın normal olarak görünmeyen morötesi ışığının bir kısmı da görünür tayfın mavi kesimine kaymaktadır; bu nedenle toplam renk pek fazla değişmez. Yıldızların renkleri farklıdır, bunun asıl nedeni yüzey sıcaklıklarının farklı olmasıdır. (İlk Üç Dakika)
- Yüz milyarlarca yıl sonra, evren bugünkü boyutunun yüzde birine tekrar büzüldüğünde, arkaplan ışınımı göğe egemen olmaya başlayacaktır. Gece göğü, şimdiki gündüz göğümüz kadar sıcak olacaktır. Ondan sonraki yetmiş milyon yılda, evren on kat daha büzülecek, vârislerimiz (eğer varsa) göğü dayanılmaz derecede parlak bulacaklardır. Gezegen ve yıldız atmosferlerinde, ve yıldızlararası uzayda bulunan moleküller kendi yapı-taşı atomlarına ayrılmaya başlayacaklar; atomlar da serbest elektronlara ve çekirdeklere parçalanacaklardır. (İlk Üç Dakika)
- Bir telden geçen elektrik akımı, elektronların akışından başka bir şey değildir. (Atomaltı Parçacıklar)
- Acaba kaçımız, bir avuç kumun içindeki ufacık taş parçacıklarını inceleyerek, tüm madde biçimlerini oluşturan çok küçük ve sert zarreleri kafamızda canandırabilirdik? Madde atom (yunancada bölünmez) dediğimiz görünmez parçacıklardan oluşmuştur. Ifadesinin, trakya sahilindeki eski abdera kasabasına kadar uzanır. Orada, MÖ beşinci yüzyılın sonlarında yunan filozoflar, leukippos ve demokritos, tüm maddenin, atomlardan ve boş uzaydan oluştuğunu düşünmüşlerdi. (Atomaltı Parçacıklar)
- evren şu anda, 125 milyar ışık yılı kadar olduğu tahmin edilen sonlu bir çevreye sahiptir. (İlk Üç Dakika)
- Peebles şunu farketti: Eğer evrenin ilk birkaç dakikası içinde şiddetli bir ışınım (radyasyon) arkaalanı mevcut olmasaydı, çekirdek tepkimeleri öyle hızlı ilerlerdi ki mevcut hidrojenin büyük bir kesri "pişip" daha ağır elementlere dönüşürdü. Bu ise şimdiki evrenin yaklaşık üçte ikisinin hidrojen olduğu gerçeğine ters düşmekteydi. (İlk Üç Dakika)
- İlk üç dakikanın sonunda evrenin içeriği çoğunlukla ışık, karşınötrinolardan ibaretti. (İlk Üç Dakika)
- Kuantum kuramı ışığın sıfır kütleli ve sıfır elektirik yüklü, foton denen parçacıklardan oluştuğunu söyler. (İlk Üç Dakika)
- Evren sonsuza dek genişlemeye devam edebilir; bu, evrenin gittikçe daha soğuk, daha boş ve daha ölü olması demektir. Yahut evren tekrar büzülebilir; o zaman galaksiler, yıldızlar, atomlar ve atom çekirdekleri parçalanarak yeniden bileşenlerine ayrılırlar. Bu durumda ilk üç dakikayı anlamada karşılaştığımız tüm sorunlar, son üç dakikadaki olayların akışını öngörmede de ortaya çıkacaktır. (İlk Üç Dakika)
- Evreni anlamak için harcanan çaba, insan yaşamını gülmece düzeyinin biraz üstüne çıkaran, trajik çekiciliğe sahip birkaç şeyden biridir. (İlk Üç Dakika)
- 1875 yılından beri Kilogram, Paris yakınında Pavillion de Breteuil’deki Uluslararası Ağırlıklar Bürosu’nda saklanan platin-iridyum alaşımı bir çubuğun kütlesi olarak tanımlanmaktadir. (Atomaltı Parçacıklar)
- Bir kere Standart Model'in neden böyle olduğunu anlamalıyız. Neden bu kadar çok kuark ve lepton var? Model neden bir W ve bir Z ve bir foton ile tam 8 tür gluonun var olmasını zorunlu kılan simetri ilkelerine uymaktadır? Gravitonun tüm bunlarla işi ne? (Atomaltı Parçacıklar)
- Bugünkü evren öylesine soğuktur ki, farklı parçacıklar ve etkileşmeler arasındaki simetriler bir tür donmayla gözlerden saklanmıştır; bunlar, olağan olaylarda apaçık ortada değildir, ancak ayar alanı kuramlarımızda matematiksel olarak ifade edilmelidir. Şimdi matematikle yaptığımız şeyler, erken evren öncesinde ısıyla yapılmıştı: Fiziksel olaylar doğanın basitliğini sergilemişti ama bunu görmek için hiç kimse orada değildi! (İlk Üç Dakika)
- Fotonlar sıfır kütle ve sıfır elektrik yüküne sahiptir ve daima ışık hızıyla gider; dolayısıyla atomların içinde bulunamazlar. (Atomaltı Parçacıklar)
- "Yaşamının sonlarına doğru, tüm yaşamı boyunca sadece iki yıl mutlu olduğunu söylemişti." (Atomaltı Parçacıklar)
- Bir telden geçen elektrik akımı, elektronların akışından başka bir şey değildir. (Atomaltı Parçacıklar)
- (19.yy) Almanya’da atomculuga karşı direnç sürüp gidiyordu. Ludwing Boltzmann (1844-1906) ısı ve benzerler olayların kuramlarını oluştururken atom varsayımlarını kullandı; fakat meslektaşlarınca horlanmaya katlanmak zorunda kaldı. Dediklerine göre, 1906’da Boltzmann’in kendini öldürmesinde Mach taraftarının Boltzmann’in çalışmalarına karşı çıkmalarının da payı vardır. (Atomaltı Parçacıklar)
- Gökbilimci J. Norman Lockyer (1836-1920) bunun yeni bir elemente ait olduğuna karar verdi; bu element Yunanca “güneş” anlamına gelen “helios” kelimesinden helyum olarak adlandırıldı. (Atomaltı Parçacıklar)
- Evren sonsuza dek genişlemeye devam edebilir; bu, evrenin gittikçe daha soğuk, daha boş ve daha ölü olması demektir. Yahut evren tekrar büzülebilir; o zaman galaksiler, yıldızlar, atomlar ve atom çekirdekleri parçalanarak yeniden bileşenlerine ayrılırlar. Bu durumda ilk üç dakikayı anlamada karşılaştığımız tüm sorunlar, son üç dakikadaki olayların akışını öngörmede de ortaya çıkacaktır. (İlk Üç Dakika)