İslam'da Kadın - Bekir Topaloğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İslam'da Kadın kimin eseri? İslam'da Kadın kitabının yazarı kimdir? İslam'da Kadın konusu ve anafikri nedir? İslam'da Kadın kitabı ne anlatıyor? İslam'da Kadın PDF indirme linki var mı? İslam'da Kadın kitabının yazarı Bekir Topaloğlu kimdir? İşte İslam'da Kadın kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Bekir Topaloğlu
Yayın Evi: Ensar Neşriyat
İSBN: 9789756794296
Sayfa Sayısı: 304
İslam'da Kadın Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Kadın konusunun sosyal hayat gündeminin daima birinci maddesini oluşturduğu bir gerçektir. Medyanın alabildiğine güçlendiği, gelişip yayıldığı ve etkinliğini arttırdığı günümüz Türkiye sinde konu hergün canlılığını korumakta, bu arada İslam ın bakışı tartışılmaktadır.
Bu kitap Kur an a, Sünnet e, İslam alimlerinin yorumlarına ve uzmanların tespitlerine dayanarakkadının aile ve toplum içindekiincelemeyi amaçlamıştır.
Eser ilk baskısından itibaren otuz yıl boyunca okuyucular tarafından büyük bir ilgi ile karşılanmış, bu arada bazı medya kurulışlarının tertip ettiği karşı hareketlerin yetersizliği ve haksızlığı mahkemece tescil edilmiştir. Yabancı dillere de çevrilen eserin gözden geçirilmiş bu yeni baskısıyla okuyuculara faydalı olmaya ve etkilerini sürdürmeye devam edeceğine inanmaktayız.
İslam'da Kadın Alıntıları - Sözleri
- Kadın bir sarmaşık gibidir ki kökü kurumuş olsa da dayanacak kuru bir dal veya duvar da bulmuş olsa yaşamasına devam eder. Onun için en büyük felåket dayanacak bir şeyden, bir kuvvetten mahrum kalmaktır.
- Sevmek için görüp beğenmek lazımdır. Bu bakımdan müslümanlık, müstakbel zevceye zevcenin önceden birbirlerini görmelerine müsaade eder, hatta bunu emreder.
- İslâm anlayışına göre kadın, kötülük için yaratılmış şeytani bir varlık değildir. Bilakis kadın İslâm'a ilk inanan, Íslâm uğrunda ilk şehit olan muhterem insandır. Cennet annelerin ayakları altındadır.
- Satnley Lan Poole der ki: Muhammed'in kadınlara ait hususlarda yaptığı him derecedeki değişiklikleri, hiç bir büyük kanun vazıı yapmamıştır.
- Kadınlar hakkında hayırlı olup nezaketle muamele etmenize dair vasiyyetime itaat ediniz. Hz. Muhammed
- Kadın erkeği, erkek de kadını tamamlar. Demek ki insan yalnız başına eksik ve yarımdır.
- Hiç bir günahkâr diğerinin günah yükünü çekmez. İnsan ancak kendi yaptığının karşılığını bulur.
- Hz. Âişe validemiz Resûlüllah (s.a.) ile yolda yarışır, bâzen o, Resûlüllah'ı geçer, bâzen de Hz. Peygamber yarışmayı kazanırdı.
- Mutlak insanı bir elmaya benzetecek olursak elmanın tam ikiye bölünmüş eşit parçalarından biri kadın, biri erkektir. İkisi bir araya gelince «insan» oluyor. Böy lece kadın erkeği, erkek de kadını tamamlar. Demek ki insan yalnız başına eksik ve yarımdır.
- Uzun asırlar Hıristiyanlık dünyası kadını murdar bir mahlûk bilip ibadet yerlerine girmesine müsaade etmezken, Hz. Ömer'i bir ka din, caminin içinde irşad etmiş ve onu susturmuştur.
- İslâm'da kadının müstesna bir mevkisi vardır. İslâmın peygamberi, hak dini getirip tebliğ edince ona ilkin bir kadın inanmıştı.
- Ağır vazife ve mes'uliyetleri üzerinde taşıyan, hayat mücadelesine göğüs geren erkeğe kadın itaatsizlik edemez. Kocanın hakkı büyüktür.
- Kadın ile erkeğin karşılıklı kuvvetli cinsî temayülü ayıp, kötü ve çirkin değildir. Müslümanlık insanı -yaratılış icap ve zaruretleriyle birlikte olduğu gibi kabul eder. Yaratılışı çiğneyip onu melekleştirme iddiasında bulunmaz, zaruri ihtiyaçlarını bayağılaştırıp hayvanlaştırmaz da.
- Eşcinselliği hilkatin tenasül gayesinden uzak böyle bir aşk ve şehveti tabii diye âleme kabul ettirmeye kalkmak maskaralıktır.
- Şüphe yok ki kadınlar erkeklerin dengi, benzeri ve bir eşidir. Hz. Muhammed
İslam'da Kadın İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Okuduğum en faydalı kitaplar listesi yapsam ilk üçte mutlaka bulunur. Bu kitabı kadın-erkek, Müslüman veya değil her Türk'ün okuması gerektiğini düşünüyorum. Kitabın ekserisinde hocayla aynı görüşteyiz, hoca sağ olsun fikirlerimi ayet, hadis ve araştırmalarla desteklemiş oldu. Fakat katılmadığım konular da hala var ve erkeklerin, kadınların hislerini bilirmiş gibi konuşması beni hala rahatsız ediyor. Bununla beraber asla katılmayacağımı düşündüğüm şeylere ılımlı bakıyorum artık, beni ikna etti. Çok muallakta konuşuyorum ama okuyan beni anlayacak ve kararını kendisi verecektir, uzun uzadıya anlatmam mümkün değil. Buraya kitaptan bir alıntı bırakmak istiyorum: "Halbuki biz - bir şairimizin de dediği gibi - nüfus sayımı için dahi hanımının ismi sorulduğunda gayrete gelen, namusunu dini gibi aziz ve muhterem bilen ve bu uğurda canını feda eden bir neslin torunlarıyız... Onlar din, namus ve vatanlarının uğrunda şehit kanlarıyla kara toprağı ve engin denizi al bayrak rengine boyamışlar; bunlar ise söylenmesi bile haya hissimizi rencide eden nesneler ve sarhoş kusmuklarıyla şehit topraklarını kirletmişler. Baba şehit; oğlu katil, sarhoş ve zâni! Bu korkunç değişiklik neden?" (Nur Hilal Kanatoğlu)
Şüphe yok ki kadınlar,erkeklerin dengi,benzeri ve bir eşidir.(Hadis)(sf.16) Haya;kadının en kıymetli varlığıdır.(sf.180) Günümüz konulara deginilmiş,Hadislerle takviye edilmiş. (Ekrem Özkara)
İslam'da Kadın İslam'da erkek başlığında kitap okumadım hiç. Ama kadınlar hakkında bu tür basliklarda pek çok eser var. Esasında çizgiler sadece kadın için çizilmiş değil. Ama nedense hep kadın üzerinde duruluyor. Dezavantajlı grup olarak düşünülmesi en çok kadınları üzüyor. Hakikate bakarsak hayat bize bunu örneklerle gösteriyor maalesef. Kadının erkek tarafından ezilmisligi var tarihi seyirde. Ama İslam ezilmisligi gidermek için kadını hak ettiği konuma kavuşturmak için pek çok düstur getirmekte. İslamiyet'in ilk vahyedildahy edildiği zaman Mısır, Yunan, Roma, Çin medeniyetlerin de kadına yapılan muameleye bakıldığında İslam'ın kadınlara ne denli haklar verdiği daha net bir biçimde görülecektir. Kitabın içerisinde bu örnekler yer almakta. Ayrıca evlilik, eşlerin karşılıklı görevleri, İslam'da çok evlilik, boşama gibi konularda epey ayrıntılı bilgiler mevcut. Konularla ilgili pek çok Ayet ve hadisin de yer aldığı eserin bilgi birikimi edinmek için faydalı bulduğunu ifade edebilirim. Okuyucuların özellikle kadın okurlarin hoşuna gitmeyeceğini düşündüğüm bölümler var. Ama şunu da söylemek gerek. Allah'ın koyduğu hükümler hoşuna gitmeyen kimselerin durumu da herkesin malumudur. O nedenle okunması faydalı olur diyorum. (•H∆KíK∆T ÝØLČUŠU•)
İslam'da Kadın PDF indirme linki var mı?
Bekir Topaloğlu - İslam'da Kadın kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İslam'da Kadın PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Bekir Topaloğlu Kimdir?
1936 yılında Trabzon Çaykarada (Dernek Pazarı) doğdu . Dedesi Mehmet Hanefi Kutluoğlundan hıfzını bitirdikten sonra tecvid okuyup tashih-i huruf yaptı. Aynı yerde ilk öğrenimiyle birlikte dedesinden Arapça ve dini ilimler tahsil etti, medrese geleneğine göre şeri ilimlerden icazet aldı. Bir yıl dedesinin yanında müderris kalfalığı yaptıktan sonra iki yıl kadar Trabzonun bir merkez köyünde imam-hatiplik yaptı.
1952 yılında İstanbul İmam-Hatip Okuluna girdi, 1959da mezun oldu. Bu öğrenciliği sırasında Diyanet İşleri Başkanlığı merkezinde açılan vaizlik imtihanını kazanarak İstanbulun muhtelif camilerinde, üç Ramazan da Manisa-Saruhanlıda fahri vaizlik yaptı. 1959-1963 yılları arasında İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünde yüksek öğrenimini bitirdi. Bu öğrenciliği sırasında da imam-hatiplik görevi yaptı.
1963-1966 yılları arasında İstanbul İmam Hatip Okulu meslek dersleri öğretmenliği yaptı. Bu arada ilk eseri olan İslâmda Kadın kitabını yazdı. 1966 yılı başında mezun olduğu Yüksek İslam Enstitüsüne Kelâm asistanı oldu. Aslen Faslı olup sonradan Türk vatandaşlığına alınan Prof. Muhammed Tanci idaresinde İslam Kelâmcıları ve Filozoflarına Göre Allahın Varlığı adlı tezini hazırladı. Bir taraftan da derslerini Arapça takrir eden hocasının tercümanlığını yaptı. İki yıllık yedek-subaylık görevinden sonra 1971 yılında tezini vererek İstanbul Yüksek İslam Ensitüsü Kelâm öğretmenliğine atandı. Buradaki görevi sırasında eğitim-öğretim çalışmaları yanı sıra çeşitli eserler yayımladı, branşında asistanlar yetiştirdi, yurt içinde ve yurt dışında seminer, kurs ve ilmi kongrelerde görev aldı, konferanslar verdi.
İstanbul Yüksek İslam Ensitüsünün Marmara Üniversitesine bağlı İlâhiyat Fakültesi haline getirilmesinden sonra Topaloğlu, bu fakültede 1983 yılında doktor unvanını aldı ve aynı yıl yardımcı doçent, 1986 yılında da doçent oldu. Yüksek öğretim kurumundaki görev süresi fazla olduğundan süre şartından muaf tutulan Topaloğlu 1988 yılında, önce kadro imkansızlığı sebebiyle İslâm Felsefesi anabilim dalında, 1993 yılında da Kelâm anabilim dalında profesör oldu. Bir süre aynı fakültede bölüm başkanlığı da yaptı.
Ekim 2002 emekli olan Bekir Topaloğlu halen Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisinde İnceleme Kurulu Başkanlığı, Kelâm-Mezhepler Tarihi ilim heyeti başkanlığı ile telif ve redaksiyon görevlerini yürütmektedir.
Bekir Topaloğlu Kitapları - Eserleri
- İslam'da İnanç Esasları
- Kelam İlmine Giriş
- Emali Şerhi
- İslam'da Kadın
- İslam'da İman Esasları
- Allah İnancı
- İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı
- Kelam Terimleri Sözlüğü
- Günlerim Böyle Geçti
- İslam Tarihinden Yapraklar
- Kur’an’dan Evrensel Mesajlar
- Kelam Araştırmaları Üzerine Düşünceler
- Nesillerin El Kitabı
- Dini Sohbetler
- İslam Tasavvufu Üzerine
Bekir Topaloğlu Alıntıları - Sözleri
- "İnsanlık câmiasının yaşadığı son iki asırlık seküler hayat tecrübesi, peygamberlerin getirdiği bilgiler benimsenip uygulanmadıkça dünyada mutlu ve huzurlu bir toplum inşa etmenin mümkün olmadığını kanıtlamaktadır." (İslam'da İman Esasları)
- “Allah Teâlâ'nın doksan dokuz ismi vardır. Bunları sayan cennete girecektir." Hadisin metninde yer alan ve "saymak” şeklinde tercüme edilen “ihsâ” kökü üzerinde çeşitli yorumlar yapılmıştır: Esmâ-i hüsnâyi saymak, ezberlemek, kaynaklarından derlemek, bunların gereği ile amel etmek, mânalarını düşünmek gibi. Nasıl mâna verirsek verelim, kişinin cennete girmesine vesile olacak ameliye içinde esmâ-i hüsnâya gönülden bağlanmak, mânalarını düşünmek, davranışlarına ona göre yön vermek hedefleri mutlaka bulunmalıdır. Allah'ın basî (gören), semí (işiten) olduğuna gönülden bağlanan insan elini ve dilini kötülükten alıkoyar. O'nun rahmân-rahîm (esirgeyen-bağışlayan), tevvâb (tövbeleri kabul eden) olduğuna inanan günahkâr, rahmetinden ümit kesmez. (İslam'da İnanç Esasları)
- Onlar Kur'an'ı inceleyip düşünmezler mi hiç? Yoksa kalplerinin üzerinde kat kat kilitler mi vardır? (Muhammed/24) (Kur’an’dan Evrensel Mesajlar)
- Görüyorsun ya, dünyada mutlak olarak kötü bir şey yoktur. Kötü, buna nispetle kötüdür. Sonra şunu da bil ki, Âlemde hiçbir zehir yahut şeker yoktur ki birine ayak, öbürüne ayak bağı olmasın! Evet... Birine ayak olur, öbürüne bukağı. Birisine zehirdir, öbürüne şeker gibi tatlı! Yılanın zehiri, yılana hayattır, insana ise ölüm. Rûmî / Mesnevî (İslam'da İman Esasları)
- Hz. Âişe validemiz Resûlüllah (s.a.) ile yolda yarışır, bâzen o, Resûlüllah'ı geçer, bâzen de Hz. Peygamber yarışmayı kazanırdı. (İslam'da Kadın)
- Sûfiyyeye göre Allah Teâlâ'yı bilmek başka, tanımak başkadır. Akıl oyunları ancak istidlal yoluyla dolaylı bir şekilde bilir. Kalp ise keşif ve ilham yoluyla O'nu müşahede etmiş gibi tanır. (İslam'da İnanç Esasları)
- Kafire karşı Elif gibi dimdik Allah’a karşı Vav gibi eğilirim. (Dini Sohbetler)
- lzâfi bir değer taşıyan zaman halden hale geçen ve değişikliğe mâruz kalan varlıklar için söz konusudur. Değişimden münezzeh olan Allah'a zaman kavramının nisbet edilmesi imkânsızdır. O, ezelî ve ebedîdir, yani zamanın hem geçmişi hem de geleceğine ait parçalarından ve ânlardan yüce ve berîdir, zaman üstüdür. (Emali Şerhi)
- Aslında Allah'ın varlığı,aklı yerinde olan ve onu kullanmak isteyenler için nasıl doğalsa, birliği de doğal ve kaçınılmaz bir gerçektir. (Allah İnancı)
- İnkâr ya bir tefekkür sakatlığından veya bir irade zaafından doğar. Uçsuz bucaksız kâinat ve kâinat ötesinin bilinmeyen binlerce meselesinin yanında bir meselesini bilen -veya bildiğini sanan- bazı kimseler ilimlerine mağrur olmuşlar, kendi bildiklerinin dışında bir gerçeğin bulunmadığı vehmine kapılmışlar. Tutuşturabildikleri bir kibrit çöpü ile bir kıtayı aydınlattıklarını sanmışlar, ellerindeki basit el fenerinin aydınlığı ile bütün kâinatı gördüklerine inanmışlar. (İslam'da İnanç Esasları)
- "De ki: işte benim yolum... Ben insanları körü körüne değil şuurla ve basiretle Allah'a davet ediyorum. Ben de bana uyanlar da böyleyiz." Yûsuf 12/108 (İslam'da İnanç Esasları)
- Onun birliğini ifade eden ayetler,varlığını belirten ayetlerden çoktur peki neden böyledir? Çünkü tanrının Birliği sonucuna ulaşmak, bu sonuca hem inanç ve düşünce hem de ibadet ve duygularda sadık kalmak, O'nun varlığını benimsemekten daha zor görünmektedir. Başka bir ifade ile tanrının varlığı daha çok aklın işlevi olduğu halde, Birliği akıl ile birlikte ve ondan daha çok iradenin eğitimine ve duygu hayatının geliştirilmesine bağlıdır. (Allah İnancı)
- الحكمة في مخلقات الله عز و جل (İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı)
- "Bilmek başka şey, inanmak başka şeydir". Bilmek zihnin fonksiyonudur. İnanmak zihni fonksiyona iradenin de katılmasıdır.İman bilgi ile sevginin bir araya gelmesinden doğar. (İslam'da İnanç Esasları)
- Cunku selim bir fitratla yaratilan insan normal olarak Yaratanini tanir.Buna ancak gaflet,kibir ve inat gibi arizi bazi haller mani olabilir.. (İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı)
- Avamdan olan kimseler müteşâbih lafızları başka bir dilin kelimeleriyle tefsir etmemeli (Kelam İlmine Giriş)
- Kâinatı yaratan, yöneten, geliştirip devam ettiren şüphe yok ki Allah'tır. Göklerin ve yerin hâkimiyeti ve tasarrufu O'na aittir. (Emali Şerhi)
- Allah'ın hor kıldığını aziz kılacak kimse yoktur. (Hac/18) (Kur’an’dan Evrensel Mesajlar)
- İslâm anlayışına göre kadın, kötülük için yaratılmış şeytani bir varlık değildir. Bilakis kadın İslâm'a ilk inanan, Íslâm uğrunda ilk şehit olan muhterem insandır. Cennet annelerin ayakları altındadır. (İslam'da Kadın)
- Allahım! Bize hakkı hak olarak göster ve ona uymayı nasip et, Bâtılı da bâtıl olarak göster ve ondan kaçınmayı müyesser kıl! (Emali Şerhi)