Bekir Topaloğlu kimdir? Bekir Topaloğlu kitapları ve sözleri
Türk Akademisyen, İslam Felsefecisi, Yazar Bekir Topaloğlu hayatı araştırılıyor. Peki Bekir Topaloğlu kimdir? Bekir Topaloğlu aslen nerelidir? Bekir Topaloğlu ne zaman, nerede doğdu? Bekir Topaloğlu hayatta mı? İşte Bekir Topaloğlu hayatı... Bekir Topaloğlu yaşıyor mu? Bekir Topaloğlu ne zaman, nerede öldü?

Tam / Gerçek Adı: Prof. Dr. Bekir Topaloğlu
Doğum Tarihi: 1936
Doğum Yeri: Trabzon
Ölüm Tarihi: 10 Mart 2016
Ölüm Yeri: İstanbul, Türkiye
Bekir Topaloğlu kimdir?
1936 yılında Trabzon Çaykarada (Dernek Pazarı) doğdu . Dedesi Mehmet Hanefi Kutluoğlundan hıfzını bitirdikten sonra tecvid okuyup tashih-i huruf yaptı. Aynı yerde ilk öğrenimiyle birlikte dedesinden Arapça ve dini ilimler tahsil etti, medrese geleneğine göre şeri ilimlerden icazet aldı. Bir yıl dedesinin yanında müderris kalfalığı yaptıktan sonra iki yıl kadar Trabzonun bir merkez köyünde imam-hatiplik yaptı.
1952 yılında İstanbul İmam-Hatip Okuluna girdi, 1959da mezun oldu. Bu öğrenciliği sırasında Diyanet İşleri Başkanlığı merkezinde açılan vaizlik imtihanını kazanarak İstanbulun muhtelif camilerinde, üç Ramazan da Manisa-Saruhanlıda fahri vaizlik yaptı. 1959-1963 yılları arasında İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünde yüksek öğrenimini bitirdi. Bu öğrenciliği sırasında da imam-hatiplik görevi yaptı.
1963-1966 yılları arasında İstanbul İmam Hatip Okulu meslek dersleri öğretmenliği yaptı. Bu arada ilk eseri olan İslâmda Kadın kitabını yazdı. 1966 yılı başında mezun olduğu Yüksek İslam Enstitüsüne Kelâm asistanı oldu. Aslen Faslı olup sonradan Türk vatandaşlığına alınan Prof. Muhammed Tanci idaresinde İslam Kelâmcıları ve Filozoflarına Göre Allahın Varlığı adlı tezini hazırladı. Bir taraftan da derslerini Arapça takrir eden hocasının tercümanlığını yaptı. İki yıllık yedek-subaylık görevinden sonra 1971 yılında tezini vererek İstanbul Yüksek İslam Ensitüsü Kelâm öğretmenliğine atandı. Buradaki görevi sırasında eğitim-öğretim çalışmaları yanı sıra çeşitli eserler yayımladı, branşında asistanlar yetiştirdi, yurt içinde ve yurt dışında seminer, kurs ve ilmi kongrelerde görev aldı, konferanslar verdi.
İstanbul Yüksek İslam Ensitüsünün Marmara Üniversitesine bağlı İlâhiyat Fakültesi haline getirilmesinden sonra Topaloğlu, bu fakültede 1983 yılında doktor unvanını aldı ve aynı yıl yardımcı doçent, 1986 yılında da doçent oldu. Yüksek öğretim kurumundaki görev süresi fazla olduğundan süre şartından muaf tutulan Topaloğlu 1988 yılında, önce kadro imkansızlığı sebebiyle İslâm Felsefesi anabilim dalında, 1993 yılında da Kelâm anabilim dalında profesör oldu. Bir süre aynı fakültede bölüm başkanlığı da yaptı.
Ekim 2002 emekli olan Bekir Topaloğlu halen Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisinde İnceleme Kurulu Başkanlığı, Kelâm-Mezhepler Tarihi ilim heyeti başkanlığı ile telif ve redaksiyon görevlerini yürütmektedir.
Bekir Topaloğlu Kitapları - Eserleri
- İslam'da İnanç Esasları
- Kelam İlmine Giriş
- Emali Şerhi
- İslam'da Kadın
- İslam'da İman Esasları
- Allah İnancı
- İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı
- Kelam Terimleri Sözlüğü
- Günlerim Böyle Geçti
- İslam Tarihinden Yapraklar
- Kur’an’dan Evrensel Mesajlar
- Kelam Araştırmaları Üzerine Düşünceler
- Nesillerin El Kitabı
- Dini Sohbetler
- İslam Tasavvufu Üzerine
Bekir Topaloğlu Alıntıları - Sözleri
- "İnsanlık câmiasının yaşadığı son iki asırlık seküler hayat tecrübesi, peygamberlerin getirdiği bilgiler benimsenip uygulanmadıkça dünyada mutlu ve huzurlu bir toplum inşa etmenin mümkün olmadığını kanıtlamaktadır." (İslam'da İman Esasları)
- “Allah Teâlâ'nın doksan dokuz ismi vardır. Bunları sayan cennete girecektir." Hadisin metninde yer alan ve "saymak” şeklinde tercüme edilen “ihsâ” kökü üzerinde çeşitli yorumlar yapılmıştır: Esmâ-i hüsnâyi saymak, ezberlemek, kaynaklarından derlemek, bunların gereği ile amel etmek, mânalarını düşünmek gibi. Nasıl mâna verirsek verelim, kişinin cennete girmesine vesile olacak ameliye içinde esmâ-i hüsnâya gönülden bağlanmak, mânalarını düşünmek, davranışlarına ona göre yön vermek hedefleri mutlaka bulunmalıdır. Allah'ın basî (gören), semí (işiten) olduğuna gönülden bağlanan insan elini ve dilini kötülükten alıkoyar. O'nun rahmân-rahîm (esirgeyen-bağışlayan), tevvâb (tövbeleri kabul eden) olduğuna inanan günahkâr, rahmetinden ümit kesmez. (İslam'da İnanç Esasları)
- Onlar Kur'an'ı inceleyip düşünmezler mi hiç? Yoksa kalplerinin üzerinde kat kat kilitler mi vardır? (Muhammed/24) (Kur’an’dan Evrensel Mesajlar)
- Görüyorsun ya, dünyada mutlak olarak kötü bir şey yoktur. Kötü, buna nispetle kötüdür. Sonra şunu da bil ki, Âlemde hiçbir zehir yahut şeker yoktur ki birine ayak, öbürüne ayak bağı olmasın! Evet... Birine ayak olur, öbürüne bukağı. Birisine zehirdir, öbürüne şeker gibi tatlı! Yılanın zehiri, yılana hayattır, insana ise ölüm. Rûmî / Mesnevî (İslam'da İman Esasları)
- Hz. Âişe validemiz Resûlüllah (s.a.) ile yolda yarışır, bâzen o, Resûlüllah'ı geçer, bâzen de Hz. Peygamber yarışmayı kazanırdı. (İslam'da Kadın)
- Sûfiyyeye göre Allah Teâlâ'yı bilmek başka, tanımak başkadır. Akıl oyunları ancak istidlal yoluyla dolaylı bir şekilde bilir. Kalp ise keşif ve ilham yoluyla O'nu müşahede etmiş gibi tanır. (İslam'da İnanç Esasları)
- Kafire karşı Elif gibi dimdik Allah’a karşı Vav gibi eğilirim. (Dini Sohbetler)
- lzâfi bir değer taşıyan zaman halden hale geçen ve değişikliğe mâruz kalan varlıklar için söz konusudur. Değişimden münezzeh olan Allah'a zaman kavramının nisbet edilmesi imkânsızdır. O, ezelî ve ebedîdir, yani zamanın hem geçmişi hem de geleceğine ait parçalarından ve ânlardan yüce ve berîdir, zaman üstüdür. (Emali Şerhi)
- Aslında Allah'ın varlığı,aklı yerinde olan ve onu kullanmak isteyenler için nasıl doğalsa, birliği de doğal ve kaçınılmaz bir gerçektir. (Allah İnancı)
- İnkâr ya bir tefekkür sakatlığından veya bir irade zaafından doğar. Uçsuz bucaksız kâinat ve kâinat ötesinin bilinmeyen binlerce meselesinin yanında bir meselesini bilen -veya bildiğini sanan- bazı kimseler ilimlerine mağrur olmuşlar, kendi bildiklerinin dışında bir gerçeğin bulunmadığı vehmine kapılmışlar. Tutuşturabildikleri bir kibrit çöpü ile bir kıtayı aydınlattıklarını sanmışlar, ellerindeki basit el fenerinin aydınlığı ile bütün kâinatı gördüklerine inanmışlar. (İslam'da İnanç Esasları)
- "De ki: işte benim yolum... Ben insanları körü körüne değil şuurla ve basiretle Allah'a davet ediyorum. Ben de bana uyanlar da böyleyiz." Yûsuf 12/108 (İslam'da İnanç Esasları)
- Onun birliğini ifade eden ayetler,varlığını belirten ayetlerden çoktur peki neden böyledir? Çünkü tanrının Birliği sonucuna ulaşmak, bu sonuca hem inanç ve düşünce hem de ibadet ve duygularda sadık kalmak, O'nun varlığını benimsemekten daha zor görünmektedir. Başka bir ifade ile tanrının varlığı daha çok aklın işlevi olduğu halde, Birliği akıl ile birlikte ve ondan daha çok iradenin eğitimine ve duygu hayatının geliştirilmesine bağlıdır. (Allah İnancı)
- الحكمة في مخلقات الله عز و جل (İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı)
- "Bilmek başka şey, inanmak başka şeydir". Bilmek zihnin fonksiyonudur. İnanmak zihni fonksiyona iradenin de katılmasıdır.İman bilgi ile sevginin bir araya gelmesinden doğar. (İslam'da İnanç Esasları)
- Cunku selim bir fitratla yaratilan insan normal olarak Yaratanini tanir.Buna ancak gaflet,kibir ve inat gibi arizi bazi haller mani olabilir.. (İslam Kelamcılarına ve Filozoflara Göre Allah'ın Varlığı)
- Avamdan olan kimseler müteşâbih lafızları başka bir dilin kelimeleriyle tefsir etmemeli (Kelam İlmine Giriş)
- Kâinatı yaratan, yöneten, geliştirip devam ettiren şüphe yok ki Allah'tır. Göklerin ve yerin hâkimiyeti ve tasarrufu O'na aittir. (Emali Şerhi)
- Allah'ın hor kıldığını aziz kılacak kimse yoktur. (Hac/18) (Kur’an’dan Evrensel Mesajlar)
- İslâm anlayışına göre kadın, kötülük için yaratılmış şeytani bir varlık değildir. Bilakis kadın İslâm'a ilk inanan, Íslâm uğrunda ilk şehit olan muhterem insandır. Cennet annelerin ayakları altındadır. (İslam'da Kadın)
- Allahım! Bize hakkı hak olarak göster ve ona uymayı nasip et, Bâtılı da bâtıl olarak göster ve ondan kaçınmayı müyesser kıl! (Emali Şerhi)
Editör: Nasrettin Güneş