Sekiz Kitap - Sohrab Sepehri Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Sekiz Kitap kimin eseri? Sekiz Kitap kitabının yazarı kimdir? Sekiz Kitap konusu ve anafikri nedir? Sekiz Kitap kitabı ne anlatıyor? Sekiz Kitap PDF indirme linki var mı? Sekiz Kitap kitabının yazarı Sohrab Sepehri kimdir? İşte Sekiz Kitap kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Sohrab Sepehri
Çevirmen: Mehmet Kanar
Orijinal Adı: Hest Kitâb, Tahran, 1977
Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları
İSBN: 9786053140245
Sayfa Sayısı: 304
Sekiz Kitap Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Sohrâb Sepehrî (1928-1980) İranlı şair ve ressam Sohrâb Sepehrî, modern İran şiirinin dünya dillerine en çok aktarılmış şairlerindendir. Sepehrî'nin çok sayıda çağdaş sanatçı tarafından çeşitli sanatsal biçimler altında yeniden üretilmiş olan şiiri, coşkuyla bağlı olduğu ve yaşamının önemli bölümünü geçirdiği topraklardan beslenir. Işık ve karanlık, varlık ve yokluk, renk ve renksizlik, yalnızlık ve çokluk, hareketsizlik ve devinim gibi temalar Sepehrî'nin şiirinde benzersiz bir lirizmle işlenmiştir. Sekiz Kitap, Sepehrî'nin maddi dünya içindeki her şeyi “başlangıç”la karşılaştırmayı arzuladığı “Hiçistan” hayalinin de görkemli bir tablosu niteliğinde.
Sekiz Kitap Alıntıları - Sözleri
- Balık suya zincirlenmiş, ben acıya.
- "Yalnız” kapısının ardında kalmıştım ben. Bir “yalnız” kapısının ardında görmüşümdür kendimi hep.
- İyisi mi, kalkayım, Alayım boyayı, Yalnızlığımın üstüne bir kuş resmi yapayım.
- Pencerem boşluğa açılıyordu Ve ben yıkıldım.
- Bu yanda ölüm karanlığı, o yanda ölüm güzelliği...
- "Seni senden çalmışlar, Ne derin yalnızlık..."
Sekiz Kitap İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bu şiir kitabına nasıl yorum yapılır. Hangi cümleler karşılar hiç bilmiyorum. Hafız'dan sonra en çok sevdiğim şair oldu kendisi. Güzelliklerin paylaştıkça artacağına inanmasaydım. Sır gibi saklardım. Kimseler bilmesin bu güzelliği diye :) Bakışımıza benzer bir bakışa rastladığımızda huzur buluruz. Hemdem oldum şiirlerin ruhu ile... Ruhumu ve kalbimi alıp bambaşka bir iklime götüren, ayna tutan İranlı Şair Sohrab'a sonsuz teşekkür ediyorum. Tek eleştirim. Çevirisi daha iyi olabilirdi. (Reyhan Korkut)
Sohrab Sepehrî, modern İran şiirinin dünya dillerine en çok aktarılmış şairlerindendir. Sepehrî'nin çok sayıda çağdaş sanatçı tarafından çeşitli sanatsal biçimler altında yeniden üretilmiş olan şiiri, coşkuyla bağlı olduğu ve yaşamının önemli bölümünü geçirdiği topraklardan beslenir. Işık ve karanlık, varlık ve yokluk, renk ve renksizlik, yalnızlık ve çokluk, hareketsizlik ve devinim gibi temalar Sepehrî'nin şiirinde benzersiz bir lirizmle işlenmiştir. Sekiz Kitap, Sepehri'nin maddi dünya içindeki her şeyi "başlangıç”la karşılaştırmayı arzuladığı "Hiçistan" hayalinin de görkemli bir tablosu niteliğinde. (Arka Kapak) Severek okuduğum bir kitap oldu. Bazı dizeleri bana Furûğ Ferruhzâd 'ı anımsatsa da şairin kendine has bir üslubu var. Kitabın çevirisini pek beğenemedim. Bazı yerlerinde çeviriden kaynaklı eksiklikler vardı. Onun dışında güzeldi. Tavsiye ederim. "Suyun Ayak Sesi" adlı şiirinde, şair kendini tanıtıp, şiire nasıl baktığına dair ipucu veriyor. Kaşânlıyım. Mesleğim ressamlık. Zaman zaman bir kafes yaparım renklerle; satarım sizlere. İçinde mahpus olan şakayığın sesiyle Yalnızlık gönlünüz şenlensin diye. Ne hayâl, ne hayâl... biliyorum. Perdemin cansız olduğunu. Biliyorum pekâlâ resim havuzumun balıksız olduğunu. (Zeynep Leyla Yılmaz)
Ey! Sepetleri uyku ile dolu olanlar Elma getirdim, elma. Kendini şöyle tarif ediyor Sohrâb: Batının bilgisi resimle başlar, Doğunun şiirle. Batılı ressam, aydınlık ve uzak-yakın gölgeleri arar, Doğulu şair, dünyanın elinin erişemediği, gözün göremediği nakışları resmeder. O, yakın olanla ilgilenir; bu, sonsuz olanla." Şairliği, ressamlığı, düşüncesi, hayali o kadar iç içe geçmiştir ki birini bir diğerinden ayırt etmek mümkün değildir, şair dokunduğu her şeye kişiliğini, adeta ruhunu katar. Böyle de olmalıdır. Yaşanmışlığın, duyguların, düşüncelerin eşliğinde yoğurulmayan hangi hamurun tadı vardır? İran şiirlerinin, Doğu' nun mistik havasının tesir etmediği pek az insan olsa gerek. Duyguların salt ifadesi değil, felsefi bir yorumla ifadesi ve bunun çok az sayıda kelimeyle yapılmasının büyüsü.. Furûg Ferruhzâd ile İran şiirinin en güçlü temsilcisi olur kendileri. Kitapta birçok yerin altını çizdim. Sanırım kitapta altını çizdiğimiz yerler kadarız. Çizdiğimiz yerler kitaptaki cümleler değil de yaşanmışlıklarımızdır belki de. Öyle ya, bir başkasına altı çizili kitaplar vermeniz; o kişiye duygularınızı, düşüncelerinizi emanet etmeniz demektir. Sohrâp gibi olmak gerek belki de. Gezmek Resim çizmek Şiir yazmak Gerek Siz, siz olun hayatın yalnızca bir tadı ile yetinmeyin. Bu arada iran yapımı filmler de güzeldir. Birkaç tavsiye ile bitiriyorum. Abbas Kiarüstemi' nin Kirazın tadı Nacer Khemir' in Bab Aziz filmini de izleyin. Kitaplarla, mutlulukla kalın:) (Hakan)
Sekiz Kitap PDF indirme linki var mı?
Sohrab Sepehri - Sekiz Kitap kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sekiz Kitap PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Sohrab Sepehri Kimdir?
7 Ekim 1928; Kaşhan, İsfahan - 21 Nisan 1980, Tahran), İranlı modern şair ve ressam.
İsfahan'a bağlı Kaşhan'da doğdu. İran şiirinde ölçü ya da ritme bağlı olmayan "Yeni Şiir" akımının beş ünlü şairinden biridir. Diğerleri Nima Youshij, Ahmad Shamlou, Mehdi Akhavan-Sales ve Füruğ Ferruhzad'dır.
1980'de Tahran'daki Pars Hastanesi'nde lösemi nedeniyle öldü. Şiirinde insancıllık hakimdir. Doğayı sever ve şiirlerinde sıkça yer verirdi. Şiirleri Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, İsveççe, Rusça ve Türkçe gibi birçok dile çevrildi. Türkçeye çevrilen eserleri arasında, 1996 yılında YKY tarafından basılan ve çevirisini Cavit Mukaddes'in yaptığı şiir seçkisi Başlangıcın Sesi de bulunur. Bir diğer Türkçeye çevrilen şiirleri de, 2011 yılında Balkon Sanat Yayınları'ndan çıkan Faysal Soysal çevirili Akdenizdeki Çöl'de yer almaktadır.
İran seçimleri sırasında aday Musevi için yapılan mitinglerde okunan şu şiiri 17 Haziran 2009 'da Hürriyet Gazetesinde çıkmıştır: "Yağmura gitmeli , gözlerimizi yıkamalı ve dünyayı başka gözlerle görmeliyiz." Ayrıca Türkçeye çevrilen kitapları arasında Pan Yayıncılık ve Avesta Basın Yayın 'dan çıkan "Suyun Ayak Sesi" ,Epos Yayınlarından "Sekiz Kitaptan Seçmeler" kitapları da bulunmaktadır
Sohrab Sepehri Kitapları - Eserleri
- Suyun Ayak Sesi
- Sekiz Kitap
- Rengin Ölümü
- Başlangıcın Sesi
- Biz Hiç, Biz Bakış
- Kederin Doğusu ve Suyun Ayak Sesi
- Yalnızlığımın Çinisi
- Rengin Ölümü ve Yolcu
- Henüz Yolcuyum Özyaşam Öyküsü, Anılar
- Sekiz Kitap'tan Seçmeler
- Toplu Şiirler
- Hemu Helbest
Sohrab Sepehri Alıntıları - Sözleri
- Ve yağmurun sesini duyuyorum aşkın ıslak gözkapaklarında. (Kederin Doğusu ve Suyun Ayak Sesi)
- “Aydınlık kapıların ardından gelmeli biri.” (Biz Hiç, Biz Bakış)
- bugün ben aaah, ne denli yeşilim! ne denli uyanıktır gövdem! dağın ardından bir hüzün çıkıvermez umarım! (Yalnızlığımın Çinisi)
- Kapatmak gerek kitabı. Kalkmak gerek, Zaman boyunca yürümek, Çiceğe bakmak, Belirsizliği duymak gerek.” (Biz Hiç, Biz Bakış)
- Bir şair gördüm bir zambağa hitap ederken Siz diyordu. (Toplu Şiirler)
- Ruhum bazen yoldaki taş kadar gerçektir (Kederin Doğusu ve Suyun Ayak Sesi)
- "Yalnız” kapısının ardında kalmıştım ben. Bir “yalnız” kapısının ardında görmüşümdür kendimi hep. (Sekiz Kitap)
- “Bir anlam ver ki kanada Aklımın kanadı yansın kıskançlıktan.” (Biz Hiç, Biz Bakış)
- Bir gölge geçti duvarın üzerinden Hüzün kattı benim hüzünlerime. (Rengin Ölümü)
- "dışarıya açılan kapıydım sensiz, çoraklığa doğru bir ses, ve sonsuzluğu seyreden bakıştım..” (Başlangıcın Sesi)
- Dünyadaki bütün kuşların kanatlarının açıklığı vardı ciğerlerimde. (Biz Hiç, Biz Bakış)
- Seni senden çalmışlar, Ne derin yalnızlık! (Sekiz Kitap'tan Seçmeler)
- anlar çıplaktır kendi anlarının sen tenine hüzün elbisesi giydirme sakın (Yalnızlığımın Çinisi)
- " Ve sesleneceğim içerden : Ey sepetleriyle uyku dolu olanlar ! Elma getirdim , elmaa.. Kızıl güneş , geleceğim. Dilenciye bir yasemin vereceğim. Cüzzamlı bir kadına da yeni bir küpe . Köre diyeceğim ki : bak, nasıl da güzel bahçe .." (Toplu Şiirler)
- Bizim işimiz değil kırmızı gülün sırrını anlamak. Bizim işimiz belki de: kırmızı gülün büyüsünde yüzmektir. (Suyun Ayak Sesi)
- "karıştı bir özlem, bir hayrete (Sekiz Kitap'tan Seçmeler)
- Pencereden, Çocukluk duvarından, günbatımına bakıyorum. Boş yere bakıyorum, boş yere. Yeşil bahçe kapılarının üzerine çöktü bu duvar. Oyunların altın zinciri ve hikâyelerin aydınlık saçan Kapıları, bu enkazın altında kaldı. Öbür tarafta, karanlığım göründü: Samanlı çamurdan yapılmış kubbe üzerinde durmuşum tıpkı bir üzüntü gibi. (Başlangıcın Sesi)
- Şemsiyeleri kapatmalı. Yağmur altında yürümeli. Düşünceleri, hatıraları yağmur altına getirmeli. Şehir bütün halkıyla yağmur altına gitmeli. Dostu yağmur altında görmeli. Aşkı yağmur altında aramalı. Yağmur altında bir kadınla sevişmeli. Yağmur altında oyun oynamalı. Yağmur altında yazmalı, konuşmalı, nilüfer dikmeli. Yaşam sürekli ıslanmaktır. Yaşam "şimdi" havuzunda suya girmektir. Çıkaralım giysileri: Suya bir adım var. (Suyun Ayak Sesi)
- “… çağır beni senin sesin iyidir senin sesin hüznün samimiyetinin sonunda yeşeren o tuhaf bitkinin yeşilliğidir…” (Sekiz Kitap'tan Seçmeler)
- Bizim aramızda çöllerin derbederliği var Gecelerin kandilsizliği, gurbetlerin toprak yatağı ateşlerin unutulmuşluğu Bizim aramızda binbir gece arayışları var (Toplu Şiirler)