Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru - Adnan Demircan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kimin eseri? Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kitabının yazarı kimdir? Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru konusu ve anafikri nedir? Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kitabı ne anlatıyor? Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru PDF indirme linki var mı? Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kitabının yazarı Adnan Demircan kimdir? İşte Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Adnan Demircan

Yayın Evi: Beyan Yayınları

İSBN: 9789754738834

Sayfa Sayısı: 304

Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Hz. Peygamber'in hayatını öğrenmenin faydası nedir?

* İslâm'dan önce Araplar arasında günümüzdeki ibadetler var mıydı?

* İslâm'dan önce Mekke'de, bilinen anlamda parlamento var mıydı?

* Mekke müşrikleri ahirete inanıyorlar mıydı?

* Hz. Muhammed'in doğumuyla ilgili anlatılan hikâyeler doğru mudur?

* Hz. Peygamber'in nübüvvet öncesi hayatıyla ilgili anlatılan olağanüstü hadiseler doğru mu?

* Hz. Peygamber'in çölde sütanneye verilmesinin sebebi nedir?

* Rahib Bahira, Hz. Peygamber'i çocukken tanımış olabilir mi?

* Hz. Peygamber'in annesi Âmine genç olduğu halde neden dul kaldıktan sonra evlenmedi?

* Hz. Peygamber, putlar adına kesilen eti yemiş midir?

* Hz. Muhammed, peygamber olmadan önce putlara ibadet etti mi?

* Hz. Peygamber gerçekten ilk yaratılan varlık mıdır?

* Hz. Peygamber'in sırtında nübüvvet mührü var mıdır?

* Ebû Tâlib Müslüman oldu mu?

* Hz. Peygamber'in Yahudilerle yaptığı anlaşma anayasa olarak değerlendirilebilir mi?

* Birçok savaşa katıldığı halde Hz. Muhammed'e barış peygamberi demek doğru mu?

* Cihat kavramının öne çıkarılmasında ganimet elde etme dürtüsü var mı?

* Bedir Savaşı iddia edildiği gibi bir savunma savaşı mıdır?

* Hz. Peygamber'in vefatından sonra cenazesinin kıldırılması neden geciktirildi?

* Hz. Peygamber bugün insanları görebiliyor mu?

* Hz. Peygamber'in dinî olan ve olmayan davranışları nasıl ayrılabilir?

* Hz. Muhammed neden çok kadınla evlendi?

* Hz. Peygamber'le evliliği sırasında Hz. Âişe kaç yaşındaydı?

* Hz. Muhammed döneminde kadınlar dövülüyor muydu?

* Hz. Muhammed nasıl geçiniyordu?

* Hz. Muhammed'i aşırı yüceltmek, sonunda onu putlaştırmaz mı?

* Hz. Muhammed mucize göstermiş midir?

... ve benzeri 88 soruya doyurucu cevaplar yer almaktadır.

Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru Alıntıları - Sözleri

  • Kur'ân üzerinde asırlardır düşünülmesine ve çalışılmasına rağmen farklı yorum yapılmaması, tarihî realiteye uymazdı. Kur'ân'ın farklı zamanlarda ve farklı bilgi ve birikime sahip insanlar tarafından okunması ve anlaşılma çabası gösterilmesi sebebiyle değerlendirmelerde farklılıklar kaçınılmazdır. Öte yandan siyasî, dinî ve sosyal farklılıkların ve çatışmaların da Kur'ân'ın anlaşılmasına etki ettiği bir gerçektir.
  • Hz. Peygamber'in doğumu hakkında anlatılanların önemli bir kısmının zamanla Müslümanların muhayyilesinşn ürünü olduğunu, oldukça sınırlı olan sahih bilginin ise zaman içinde arttığını ve geliştiğini görüyoruz
  • Mekkeliler ve müttefikleri kendilerini Ehl-i Hums, Harem dışından gelenleri ise Ehl-i Hil olarak isimlendiriyordu. Ehl-i Hums olan kişiler kıyafetleriyle tavaf yapabilirken, Ehl-i Hil olanlar ya daha önce giymedikleri bir elbiseyle tavaf yapıp o elbiseyi bir taşın altına bırakıyorlar, ya da Ehl-i Hums'tan birisinden ödünç bir elbise alıyorlardı. Bu imkânları bulamayanlar ise çıplak tavaf yapıyorlardı. İslâm, insan onuruna aykırı ve ayrımcı olan bu uygulamayı da kaldırmıştır.
  • Hz. Peygamber'in defniyle ilgili sürecin nasıl yürütüleceği hususunda Müslümanlar arasında görüş farklılıklarının olması, vefatından sonra oluşan yönetim boşluğunun giderilmesi konusunda Müslümanların ellerinde yol haritası olmaması ve Hz. Peygamber'in defnedileceğinin netleşmemiş olması gibi etkenlerden söz edilebilir. Olanları Hz. Peygamber'e karşı saygısızlık ya da olumsuz bir tavır olarak değerlendirmek doğru değildir.
  • Hz. Peygamber'in, Hz. Âdem'e kadar atalarından hiçbirisinin şirk içinde olmadığı şeklindeki inancın tarihsel ve dinî bir temeli yoktur. Zira Allah'ın gönderdiği dine karşı her şahıs bireysel olarak sorumludur. Bir soya mensup olmakla kurtuluş arasında ilişki kurmak Yahudi dini geleneğinde varsa da İslâm böyle bir ayrıcalığı kabul etmez.
  • Allah Resûlü çağının her uygulamasını şeklî olarak tarih üstü kabul edip her dönemde uygulamaya kalkışmak, hem getirdiği mesaja uygun değildir ;hem de hayatta karşılığı olan bir yaklaşım olamaz.
  • Bahira'nın Hz. Peygamber'le görüşmesine dair anlatılanlar Allah Elçisi'ni (sas) Hristiyan din adamlarının tanıdığına ilişkin anlayışın yansıması olarak gelişmiş görünmektedir. Öte yandan bazı Hristiyanlar bu rivayetlerden hareketle Hz. Peygamber'in Bahira'nın etkisi altında kaldığı uydurmasını yaymaya çalışmışlardır.
  • Allah Elçisi'n hayatı sırf kronoloji çerçevesinde anlatmak doğru olmaz. Onun ahlakı, sosyal ilişkileri, yöneticiliği ve diğer özellikleri ger dönemde insanlar için örneklik ihtiva etmektedir. Bu yönüyle de Müslümanlar Allah Elçisi'nin hayatını öğrenmeye ihtiyaç duyarlar. Kaldı ki onun hayatı sadece Müslümanlar için değil, bütün insanlık için örneklik taşımaktadır.
  • Cihat Allah kelamının insanlara ulaştırılmasında önündeki engellerin kaldırılması faaliyetidir. Hz. Peygamber kişisel çıkar için insanlara saldırmayı, onları öldürüp mallarına el koymayı caiz görmemiştir. O, ancak Allah'ın rizasının gözetildiği savaşların meşru olduğunu ifade etmiştir. Onun bu bakış açısıyla cihat Allah rızası için gerçekleştirilmesi gereken bir ibadettir ve tek yöntemi savaş değildir.
  • Allah Resûlü kendisine diğer insanlar arasında ayrıcalık tanıyan uygulamalardan rahatsız olur, diğer insanlar gibi yaşamaya önem verirdi.

Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. Öncelikle uzun zamandan beri başladığım ve bir türlü fırsatını bulup okuyamadığım kitabı nihayetinde bitirdim. Soru - Cevap şeklinde bir kitap olduğu için öncelerde ablamla beraber okuduğum ama daha sonra tek başıma devam ettiğim bir kitap. Kitabın içeriğinde 88 soru var ve her soruya yazar elinden geldiğince çok güzel cevaplar vermiş. Merak etmiştim neden 100 değil de 88 soru diye. Sonra baktım ki yazar açıklamış, şöyle ki; "kitapta 88 soru ve cevabı yer almaktadır. Soruların sayısı, sonsuzluk işaretinden () mülhem olarak belirlenmiştir. 88 rakamıyla bu tür soruların ve cevapların sayısız olduğunu hatırlatma amacı güdülmüştür."şeklinde. Bence de bu tür sorular sayılarla sınırlandırılmamalı ve sonsuz olmalı. İnsanoğlu yapısı gereği meraklı bir varlıktır ve bu merakı onu bazı şeyleri sorgulamaya kadar götürür. Her soru doğru ve yerinde sorulduğunda cevabı da soruya yönelik tatmin edici olur. İşte bu kitap da Hz. Muhammed'in hayatı hakkında merakınızı giderecek türden bir kitap. Savaş, barış, antlaşma, evlilik, sahabi kavramı, resul kavramı, mekke, Medine, yahudiler, münafıklar... gibi üretebileceğim birçok kavram hatta daha fazlası kitapta detaylıca üzerinde durulan şeylerdir. Bu arada kitapta en çok beğendiğim kısım, verilen cevapların sonunda 'ilgili okumalar' adıyla kitap, dergi, makale türünde eserleri yazarın tavsiye olarak vermiş olmasıydı. Ben ilk defa yazarın bir kitabını okudum ve çok memnun kaldım. Hiç sıkılmadım ve okudukça okumak istedim. Okumayan herkese de tavsiyemdir. Dini yönden kendinizi geliştirmeniz açısından kaynak eser niteliğinde bence. (raskolnikov)

Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru PDF indirme linki var mı?

Adnan Demircan - Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Adnan Demircan Kimdir?

1964 yılında Mardin’in Ömerli ilçesinde doğdu. İlk ve Ortaokulu Ömerli’de, Liseyi Mardin Tarım Meslek Lisesi’nde okudu. 1987’de Atatürk Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı yıl Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde İslâm Tarihi ve Uygarlığı Bilim Dalında Yüksek Lisansa başladı. 1989 yılında Yüksek Lisansı, 1994 yılında aynı Enstitüde Doktorayı tamamladı.

Ocak 1992’de Harran Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’ne İslâm Tarihi Araştırma Görevlisi, 1994 yılında Yardımcı Doçent olarak atandı; Ekim 1996’da Doçent, Şubat 2003’te Profesör oldu.

Bir süre Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. 1994 yılından 2011 yılının ortalarına kadar İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı görevini yürüttü.

Çalışmalarını İslâm Tarihinin ilk dönem siyasî tarihi, özellikle de muhalif gruplar üzerine yoğunlaştıran Demircan’ın yayımlanmış birçok kitabı ve makalesi bulunmaktadır.

Adnan Demircan Kitapları - Eserleri

  • İhsan Süreyya Sırma Kitabı Pervari'den Paris'e
  • Raşid Halifeler
  • Ali-Muaviye Kavgası
  • Emeviler
  • Hz. Peygamber'in (Sas) Ahlakı
  • Siyer
  • Gadir-i Hum Olayı
  • Kerbela
  • Cahiliye Arapları
  • Fitne
  • Cahiliyeden İslam'a Kadın ve Aile
  • Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru
  • Nebevi Direniş Hicret
  • Hz.Ali Dönemi ve Ehl-i Beyt
  • Tarih ve Tarihçi
  • Hz. Peygamber'in Ahlakı
  • Allah Elçisi'nin (s) Ailesi
  • Tarihin Akışını Değiştiren Son Peygamber
  • Siyeri Nebiden 40 Hikmet
  • Dört Halife Üç Cinayet
  • Tematik İslam Tarihi
  • Bedevi
  • Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik
  • Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu
  • Bir Bilim Olarak Siyer ve Kaynakları
  • Türkiye'nin İlahiyat Sorunu
  • İslam Tarihi-1
  • İslam Tarihi’nin İlk Döneminde Önderler ve İhtilafları
  • İslam Tarihi'nin İlk Döneminde Arap - Mevali İlişkisi
  • Kabile Topluluklarından Akide Toplumuna
  • Tarihin ve Dinin İstismarı
  • Allah’ın Elçisi ve Mesajı
  • Çağdaş Çalışmalar ve Oryantalistlerin Siyer'e Yaklaşımı
  • Haricilerin Siyasi Faaliyetleri
  • Hz.Peygamber (sas)'in Beşeri Münasebetleri Temel Hak ve Hürriyetler
  • O'nun Ahlakı Kur'an'dı
  • Birlikte Yaşama Tecrübesi
  • Eğitimci ve Tebliğci Hz Peygamber (sas)
  • İktidar Mücadelesi
  • Hz. Peygamber'in (s.a.s) Doğduğu Çevre ve Toplum
  • Münafık
  • Yeni Bir Toplum İnşası
  • Kürtler
  • Hz. Peygamber'in (s.a.s) Ailesi ve Aile Hayatı
  • Çeşitli Yönleriyle Hz. Peygamber'in (s.a.s.) Hayatı
  • Haricilerin Siyasi Faaliyetleri
  • Münafıklar
  • Müslümanların Uzun Yürüyüşü
  • Bir Eğitim Sevdalısı - Nuri Gökalp Kitabı
  • Hz. Ömer
  • Hz. Peygamber Döneminde Münafıklar
  • Hz.Peygamber Döneminde Müşriklerle İlişkiler
  • Hz. Peygamber’in (Sas) Kişiliği ve Bazı Özellikleri
  • Kur'an'ın Geliş Ortamında İnanç ve İbadetler
  • Önder Peygamber ve Yeni Bir Devletin Kuruluşu
  • Urfa-Mardin Hattı
  • İslam Tarihi Literatürü
  • Din Siyaset İlişkisi Haricilik Mezhebinin Doğuşu Bağlamında
  • Çeşitli Yönleriyle Son Elçi (s.a.s)'in Hayatı
  • İtaat ile İsyan Arasında Dört Alim
  • İslam Medeniyeti
  • Peygamberimin Arkadaşları

Adnan Demircan Alıntıları - Sözleri

  • "Yiyecek maddelerinin pahalı olduğu yerlerde hayat ucuzdur." Durant, Will (1981), Medeniyetin Temelleri, Çev.: Nejat Muallimoğlu, İstanbul 1978, s. 105. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • Geçmişi karalamak, bir meşruiyet aracı olarak kullanıldığı için yeni iktidarların eliyle ya da onlara yaranmak amacıyla geçmiş hakkında olumsuz kanaatler ileri sürmek, sık rastlanan bir durumdur. (Tarih ve Tarihçi)
  • Bazen sağlık gerekçesiyle de çocuklar öldürülürdü. Sparta'da bir bebek doğunca, baba onu muayene için ailenin yaşlılarına götürürdü. Bebek, sağlıklı ise yetiştirilmek üzere babasına bırakılır; sağlıklı değilse derin bir su çukuruna atılarak öldürülürdü. Fenikeliler ise her şeyin ilkini isteyen tanrılara ilk çocuklarını kurban ederlerdi. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • Mekkeliler ve müttefikleri kendilerini Ehl-i Hums, Harem dışından gelenleri ise Ehl-i Hil olarak isimlendiriyordu. Ehl-i Hums olan kişiler kıyafetleriyle tavaf yapabilirken, Ehl-i Hil olanlar ya daha önce giymedikleri bir elbiseyle tavaf yapıp o elbiseyi bir taşın altına bırakıyorlar, ya da Ehl-i Hums'tan birisinden ödünç bir elbise alıyorlardı. Bu imkânları bulamayanlar ise çıplak tavaf yapıyorlardı. İslâm, insan onuruna aykırı ve ayrımcı olan bu uygulamayı da kaldırmıştır. (Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
  • Insan ister şahit olsun, ister olmasın bir olay hakkında konuşmaya başladığında o olayın anlatımını öznelleştirmiş olur. Bundan kaçınmak mümkün değildir. (Siyer)
  • Hz. Hasan'ın vefatından sonra başlayan Yezid'e biat süreci beş-altı yıl sürdü. (Emeviler)
  • Tarihin din olarak algılanmaya başladığı yerde bilimin mihmandarlığından, sağlıklı bir anlama ve algılamadan söz etmek mümkün değildir. (Kerbela)
  • Cahiliye Araplarının tuttukları bir oruç da sükût orucudur. Adadıkları boyunca hiç konuşmazlar ve bunu ibadet sayarlardı. İslam döneminde böyle bir ibadete yer verilmemiştir. (Cahiliye Arapları)
  • Filozof Bradley: “Dindar bir kimse eğer davranışlarında ahlaklı değilse ya sahtekardır, ya da bâtıl bir dine inanmaktadır. Ahlaksız dindar olmaz, dindarlık mahiyeti itibariyle dindarca yani ahlaklı olarak yaşamayı gerektirir.” (Hz. Peygamber'in Ahlakı)
  • Haddı zatında sabır denilince sadece eziyet ve hakaretlere sabır anlaşılmamalıdır. “Taata devamda sabır, nasihatten sakınmada sabır, zıt düşüncedekilerin her türlü hile ve tuzaklarına sabır, zorluklara karşı sabır, batılın yayılmasına sabır, hakka yardım edenlerin azlığına sabır, eziyetli yolların uzunluğuna sabır, nefsin istekleri, tama ve heveslerine, za’fına, noksanlığına, aceleciliğine çabucak usanmasına sabır, sabır, sabır. Bütün bunlardan sonra neticeye ulaşınca nefsi tevazu ve şükür dairesinde tutabilmede sabır... (Hz. Peygamber'in Ahlakı)
  • Hz. Peygamber'in (sav) hayatını doğru öğrenmek, ilahi mesajın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. İlahi mesaj ise insanlığı, içine düştüğü sorunlardan kurtaracak yegâne yoldur. (Tarihin Akışını Değiştiren Son Peygamber)
  • İslâm dünyası Batı'ya teslim olmuştur; ancak Batı'nın, Müslümanlardan duyduğu korku devam etmektedir. Zira Batı, Müslümanlarda görmediği potansiyelin İslâm medeniyetinde olduğunu hâlâ görebilmektedir. (Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu)
  • Cihat Allah kelamının insanlara ulaştırılmasında önündeki engellerin kaldırılması faaliyetidir. Hz. Peygamber kişisel çıkar için insanlara saldırmayı, onları öldürüp mallarına el koymayı caiz görmemiştir. O, ancak Allah'ın rizasının gözetildiği savaşların meşru olduğunu ifade etmiştir. Onun bu bakış açısıyla cihat Allah rızası için gerçekleştirilmesi gereken bir ibadettir ve tek yöntemi savaş değildir. (Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
  • Rahmet Peygamberi, çevresindeki herkesin hidayete kavuşması ve kurtuluşa ermesi için davet görevinde o kadar ısrarlı ve hırslı bir çalışma yürütmüştür ki neticede bu yüzden “Neredeyse inanmıyorlar diye kendini parçalayacaksın!” diye birkaç defa Allah'ın itabına/azarına uğramıştır. (Hz. Peygamber'in (Sas) Ahlakı)
  • Ali Şeriati,Kerbela’nın anlam erozyonuna uğraması hususunda safevileri suçlamaktadır.”Safevilerin hedefi,yalnızca halkın taasuplarını ve bilinçsiz duygularını harekete geçirmek,küçük bir ameli için,hatta bir ibadet için,yapıcı,öğretici bir iz ve mantıklı bir çıkarım ve sonuç arayan İslam’ın değil Hırıstiyanlığın üslubunca dini karnavallar ve tarihi trajediler düzenlemekti. (Kerbela)
  • Müslümanlar, pozisyonlarını imanın beslediği akılla değil, körü körüne bağlanılmış bir duygusallıkla almaktadırlar. Daha doğrusu Müslümanların önemli bir çoğunluğu, olup bitenlerden haberdar değillerdir. Tam bir akıl tutulması yaşanmaktadır. (Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu)
  • "Fâtıma, Cennet ehli kadınlarının hanımefendisidir. " Buhârî (Allah Elçisi'nin (s) Ailesi)
  • İnsan kurbanı ve çeşitli sebeplerle çocuk öldürme adeti, Araplara mahsus olmayıp, diğer bazı toplum ve topluluklarda da bulunuyordu. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • ...Çünkü Abbasiler döneminde artık kadının tamamen ev hayatına mahkûm olduğu bir anlayışın dinin gereği olarak topluma hâkim olduğunu görüyoruz. (Bedevi)
  • Şiilere göre Gadir Hum denilen yerde Hz. Muhammed şöyle seslendi: "Ben kimin mevlasıysam Ali'de onun mevlasıdır. Allah'ım ona dost olana dost, düşman olana düşman ol. Ona yardım edene yardım et, onu yardımsız bırakanı yardımsız bırak!" (Gadir-i Hum Olayı)