diorex
Dedas

Adnan Demircan kimdir? Adnan Demircan kitapları ve sözleri

Yazar ve Akademisyen Adnan Demircan hayatı araştırılıyor. Peki Adnan Demircan kimdir? Adnan Demircan aslen nerelidir? Adnan Demircan ne zaman, nerede doğdu? Adnan Demircan hayatta mı? İşte Adnan Demircan hayatı...

  • 17.10.2022 16:00
Adnan Demircan kimdir? Adnan Demircan kitapları ve sözleri
Yazar ve Akademisyen Adnan Demircan edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Adnan Demircan hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Adnan Demircan hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Adnan Demircan hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1964

Doğum Yeri:

Adnan Demircan kimdir?

1964 yılında Mardin’in Ömerli ilçesinde doğdu. İlk ve Ortaokulu Ömerli’de, Liseyi Mardin Tarım Meslek Lisesi’nde okudu. 1987’de Atatürk Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı yıl Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde İslâm Tarihi ve Uygarlığı Bilim Dalında Yüksek Lisansa başladı. 1989 yılında Yüksek Lisansı, 1994 yılında aynı Enstitüde Doktorayı tamamladı.

Ocak 1992’de Harran Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’ne İslâm Tarihi Araştırma Görevlisi, 1994 yılında Yardımcı Doçent olarak atandı; Ekim 1996’da Doçent, Şubat 2003’te Profesör oldu.

Bir süre Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. 1994 yılından 2011 yılının ortalarına kadar İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığı görevini yürüttü.

Çalışmalarını İslâm Tarihinin ilk dönem siyasî tarihi, özellikle de muhalif gruplar üzerine yoğunlaştıran Demircan’ın yayımlanmış birçok kitabı ve makalesi bulunmaktadır.

Adnan Demircan Kitapları - Eserleri

  • İhsan Süreyya Sırma Kitabı Pervari'den Paris'e
  • Raşid Halifeler
  • Ali-Muaviye Kavgası
  • Emeviler
  • Hz. Peygamber'in (Sas) Ahlakı
  • Siyer
  • Gadir-i Hum Olayı
  • Kerbela
  • Cahiliye Arapları
  • Fitne
  • Cahiliyeden İslam'a Kadın ve Aile
  • Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru
  • Nebevi Direniş Hicret
  • Hz.Ali Dönemi ve Ehl-i Beyt
  • Tarih ve Tarihçi
  • Hz. Peygamber'in Ahlakı
  • Allah Elçisi'nin (s) Ailesi
  • Tarihin Akışını Değiştiren Son Peygamber
  • Siyeri Nebiden 40 Hikmet
  • Dört Halife Üç Cinayet
  • Tematik İslam Tarihi
  • Bedevi
  • Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik
  • Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu
  • Bir Bilim Olarak Siyer ve Kaynakları
  • Türkiye'nin İlahiyat Sorunu
  • İslam Tarihi-1
  • İslam Tarihi’nin İlk Döneminde Önderler ve İhtilafları
  • İslam Tarihi'nin İlk Döneminde Arap - Mevali İlişkisi
  • Kabile Topluluklarından Akide Toplumuna
  • Tarihin ve Dinin İstismarı
  • Allah’ın Elçisi ve Mesajı
  • Çağdaş Çalışmalar ve Oryantalistlerin Siyer'e Yaklaşımı
  • Haricilerin Siyasi Faaliyetleri
  • Hz.Peygamber (sas)'in Beşeri Münasebetleri Temel Hak ve Hürriyetler
  • O'nun Ahlakı Kur'an'dı
  • Birlikte Yaşama Tecrübesi
  • Eğitimci ve Tebliğci Hz Peygamber (sas)
  • İktidar Mücadelesi
  • Hz. Peygamber'in (s.a.s) Doğduğu Çevre ve Toplum
  • Münafık
  • Yeni Bir Toplum İnşası
  • Kürtler
  • Hz. Peygamber'in (s.a.s) Ailesi ve Aile Hayatı
  • Çeşitli Yönleriyle Hz. Peygamber'in (s.a.s.) Hayatı
  • Haricilerin Siyasi Faaliyetleri
  • Münafıklar
  • Müslümanların Uzun Yürüyüşü
  • Bir Eğitim Sevdalısı - Nuri Gökalp Kitabı
  • Hz. Ömer
  • Hz. Peygamber Döneminde Münafıklar
  • Hz.Peygamber Döneminde Müşriklerle İlişkiler
  • Hz. Peygamber’in (Sas) Kişiliği ve Bazı Özellikleri
  • Kur'an'ın Geliş Ortamında İnanç ve İbadetler
  • Önder Peygamber ve Yeni Bir Devletin Kuruluşu
  • Urfa-Mardin Hattı
  • İslam Tarihi Literatürü
  • Din Siyaset İlişkisi Haricilik Mezhebinin Doğuşu Bağlamında
  • Çeşitli Yönleriyle Son Elçi (s.a.s)'in Hayatı
  • İtaat ile İsyan Arasında Dört Alim
  • İslam Medeniyeti
  • Peygamberimin Arkadaşları

Adnan Demircan Alıntıları - Sözleri

  • "Yiyecek maddelerinin pahalı olduğu yerlerde hayat ucuzdur." Durant, Will (1981), Medeniyetin Temelleri, Çev.: Nejat Muallimoğlu, İstanbul 1978, s. 105. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • Geçmişi karalamak, bir meşruiyet aracı olarak kullanıldığı için yeni iktidarların eliyle ya da onlara yaranmak amacıyla geçmiş hakkında olumsuz kanaatler ileri sürmek, sık rastlanan bir durumdur. (Tarih ve Tarihçi)
  • Bazen sağlık gerekçesiyle de çocuklar öldürülürdü. Sparta'da bir bebek doğunca, baba onu muayene için ailenin yaşlılarına götürürdü. Bebek, sağlıklı ise yetiştirilmek üzere babasına bırakılır; sağlıklı değilse derin bir su çukuruna atılarak öldürülürdü. Fenikeliler ise her şeyin ilkini isteyen tanrılara ilk çocuklarını kurban ederlerdi. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • Mekkeliler ve müttefikleri kendilerini Ehl-i Hums, Harem dışından gelenleri ise Ehl-i Hil olarak isimlendiriyordu. Ehl-i Hums olan kişiler kıyafetleriyle tavaf yapabilirken, Ehl-i Hil olanlar ya daha önce giymedikleri bir elbiseyle tavaf yapıp o elbiseyi bir taşın altına bırakıyorlar, ya da Ehl-i Hums'tan birisinden ödünç bir elbise alıyorlardı. Bu imkânları bulamayanlar ise çıplak tavaf yapıyorlardı. İslâm, insan onuruna aykırı ve ayrımcı olan bu uygulamayı da kaldırmıştır. (Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
  • Insan ister şahit olsun, ister olmasın bir olay hakkında konuşmaya başladığında o olayın anlatımını öznelleştirmiş olur. Bundan kaçınmak mümkün değildir. (Siyer)
  • Hz. Hasan'ın vefatından sonra başlayan Yezid'e biat süreci beş-altı yıl sürdü. (Emeviler)
  • Tarihin din olarak algılanmaya başladığı yerde bilimin mihmandarlığından, sağlıklı bir anlama ve algılamadan söz etmek mümkün değildir. (Kerbela)
  • Cahiliye Araplarının tuttukları bir oruç da sükût orucudur. Adadıkları boyunca hiç konuşmazlar ve bunu ibadet sayarlardı. İslam döneminde böyle bir ibadete yer verilmemiştir. (Cahiliye Arapları)
  • Filozof Bradley: “Dindar bir kimse eğer davranışlarında ahlaklı değilse ya sahtekardır, ya da bâtıl bir dine inanmaktadır. Ahlaksız dindar olmaz, dindarlık mahiyeti itibariyle dindarca yani ahlaklı olarak yaşamayı gerektirir.” (Hz. Peygamber'in Ahlakı)
  • Haddı zatında sabır denilince sadece eziyet ve hakaretlere sabır anlaşılmamalıdır. “Taata devamda sabır, nasihatten sakınmada sabır, zıt düşüncedekilerin her türlü hile ve tuzaklarına sabır, zorluklara karşı sabır, batılın yayılmasına sabır, hakka yardım edenlerin azlığına sabır, eziyetli yolların uzunluğuna sabır, nefsin istekleri, tama ve heveslerine, za’fına, noksanlığına, aceleciliğine çabucak usanmasına sabır, sabır, sabır. Bütün bunlardan sonra neticeye ulaşınca nefsi tevazu ve şükür dairesinde tutabilmede sabır... (Hz. Peygamber'in Ahlakı)
  • Hz. Peygamber'in (sav) hayatını doğru öğrenmek, ilahi mesajın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. İlahi mesaj ise insanlığı, içine düştüğü sorunlardan kurtaracak yegâne yoldur. (Tarihin Akışını Değiştiren Son Peygamber)
  • İslâm dünyası Batı'ya teslim olmuştur; ancak Batı'nın, Müslümanlardan duyduğu korku devam etmektedir. Zira Batı, Müslümanlarda görmediği potansiyelin İslâm medeniyetinde olduğunu hâlâ görebilmektedir. (Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu)
  • Cihat Allah kelamının insanlara ulaştırılmasında önündeki engellerin kaldırılması faaliyetidir. Hz. Peygamber kişisel çıkar için insanlara saldırmayı, onları öldürüp mallarına el koymayı caiz görmemiştir. O, ancak Allah'ın rizasının gözetildiği savaşların meşru olduğunu ifade etmiştir. Onun bu bakış açısıyla cihat Allah rızası için gerçekleştirilmesi gereken bir ibadettir ve tek yöntemi savaş değildir. (Siyer Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru)
  • Rahmet Peygamberi, çevresindeki herkesin hidayete kavuşması ve kurtuluşa ermesi için davet görevinde o kadar ısrarlı ve hırslı bir çalışma yürütmüştür ki neticede bu yüzden “Neredeyse inanmıyorlar diye kendini parçalayacaksın!” diye birkaç defa Allah'ın itabına/azarına uğramıştır. (Hz. Peygamber'in (Sas) Ahlakı)
  • Ali Şeriati,Kerbela’nın anlam erozyonuna uğraması hususunda safevileri suçlamaktadır.”Safevilerin hedefi,yalnızca halkın taasuplarını ve bilinçsiz duygularını harekete geçirmek,küçük bir ameli için,hatta bir ibadet için,yapıcı,öğretici bir iz ve mantıklı bir çıkarım ve sonuç arayan İslam’ın değil Hırıstiyanlığın üslubunca dini karnavallar ve tarihi trajediler düzenlemekti. (Kerbela)
  • Müslümanlar, pozisyonlarını imanın beslediği akılla değil, körü körüne bağlanılmış bir duygusallıkla almaktadırlar. Daha doğrusu Müslümanların önemli bir çoğunluğu, olup bitenlerden haberdar değillerdir. Tam bir akıl tutulması yaşanmaktadır. (Çağdaş İslami Hareketler ve Şiddet Sorunu)
  • "Fâtıma, Cennet ehli kadınlarının hanımefendisidir. " Buhârî (Allah Elçisi'nin (s) Ailesi)
  • İnsan kurbanı ve çeşitli sebeplerle çocuk öldürme adeti, Araplara mahsus olmayıp, diğer bazı toplum ve topluluklarda da bulunuyordu. (Kızların Gömülerek Öldürülmesi ve Çok Kadınla Evlilik)
  • ...Çünkü Abbasiler döneminde artık kadının tamamen ev hayatına mahkûm olduğu bir anlayışın dinin gereği olarak topluma hâkim olduğunu görüyoruz. (Bedevi)
  • Şiilere göre Gadir Hum denilen yerde Hz. Muhammed şöyle seslendi: "Ben kimin mevlasıysam Ali'de onun mevlasıdır. Allah'ım ona dost olana dost, düşman olana düşman ol. Ona yardım edene yardım et, onu yardımsız bırakanı yardımsız bırak!" (Gadir-i Hum Olayı)

Yorum Yaz