Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin - Ebu'l-Leys Semerkandî Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kimin eseri? Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kitabının yazarı kimdir? Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin konusu ve anafikri nedir? Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kitabı ne anlatıyor? Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin PDF indirme linki var mı? Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kitabının yazarı Ebu'l-Leys Semerkandî kimdir? İşte Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Ebu'l-Leys Semerkandî
Çevirmen: Salih Uçan
Yayın Evi: Çelik Yayınevi
İSBN: 9789756457184
Sayfa Sayısı: 1343
Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İnsanlara doğru yolu göstermeleri, hal ve hareketleri ile örnek olmaları Allah celle celaluhu dostlarının belli başlı vasıflarıdır.
Aynca, Allahü Teala'nın rızası için insanların dertleri ile dertlenmeleri ve fedâkârlıkları onların şânındandır. Onlar, peygamberlerden sonra seçilenler sınıfındandır. Bir rehber elinde yetişerek silsile yoluyla Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem'e kadar gitmeleri; nerede ve hangi memlekette yetişirlerse yetişsinler, onları tek bir kaynağa bağlamıştır. Sultanlar, padişahlar doğruyu onlarla bulmaya çalışmışlar, mânevi sultanın onlar olduğunu görmüşler, onların nasihatleri ile devlete, millete ve insanlığa faydalı olmaya çalışmışlardır. Onlar, duâ ordularının kumandanları ve dertlerin manevî tabibleridir. On beş asırdır müslümanlara rehberlik etmiş, onlara doğruları öğretmiş, kendileri de eksiksiz islâmî bir hayat yaşamış olan İslâm âlimleri ye Evliyâ'yı kiramdan olan büyük zatlar sohbet ve nasihatlerini yazdıkları çok kıymetli eserlerinde gelecek nesillere hediye etmişlerdir. İyi insanların hayatları Öğrenildikçe, iyilerin adedi artacaktır. Mazisini, büyüklerini tanıyamayan çocuklar, gençler ve yaşları ilerlemiş insanlar, büyüklüklere talip olamazlar. İnsanların çeşitli buhranlara, bunalımlara, ruhî sıkıntılara maruz kaldıkları asrımızda büyük insanların yaşayış tarzları, tavsiye ve nasihatları, hal ve hareketleri, kerametleri, hem zevk ve ibret almaya,hem de uyanmaya sebep olacaktır.
Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin Alıntıları - Sözleri
- Şeytan; Düşmanlarımın sayısı on beştir 1:Sen (Hz Muhammed SA) 2:Adil hükümdar 3:Alçak gönüllü zengin 4:Dürüst tüccar 5:Allah’tan korkan ilim adamı 6:Halka doğru yol gösteren mümin 7:Kalbi merhametli mümin 8:Sözünde duran tevbekâr 9:Haramdan kaçınan kimse 10:Temizliği prensip edinen mümin 11:Çok sadaka veren mümin 12:Başkalarına karşı iyi huylu mümin 13:Halka yaralı mümin 14:Devamlı şekilde Kur’an okuyan hafız 15:Herkes uykudayken uyanık kalıp ibâdet edenler
- Denilir ki: Üç şey cennet ehlinin ahlâkıdır. Bu hasletler de ancak kerem sahibi iyi insanlarda bulunur: 1. Kötülük edene iyilik etmek. 2. Zulmedeni affetmek. 3. Vermeyene (mahrum eden), cimrilik yapana ikram etmek.
- "...Sizler ahiret evlatları olunuz; dünya evlatları olmayınız! Zira bugün amel etme imkânı vardır ve hesap da yoktur. Ancak, yarın hesap vardır ve amel edebilme imkânı olmayacaktır..."
- "Bir kimsenin niyeti ahiret olursa, Allah [celle celâlehû] onun parçalanmış işlerini bir araya getirir, yoluna koyar. Zenginliği kalbine yerleştirir (kanaat ettirir). O istemediği halde dünya onun ayağına gelir. Bir kimsenin niyeti dünyalık elde etme olursa, Allah [celle celâlehû] onun işlerini bölük pörçük eder. Fakirliği omun iki kaşının arasına koyar (fakirlik onun gözünün önünden gitmez). Dünyalık nimetler ise ona, sadece Allah'ın ona takdir ettiği kadar verilir."
- ...Hz. Fâtıma [radıyallahu anhâ] içeri girip de Resûlullah'ın beti benzi sararmış, ağlamaktan ve üzüntüden yüzünün etleri erimiş durumunu görünce ağlamaya başladı. -Ey Allah'ın Resûlü! Sana ne oldu da bu hale geldin? Hangi âyet indi de böyle oldun, diye sordu. Resûlullah [sallallahu aleyhi vesellem], -Ey Fâtıma! Cebrâil geldi ve bana cehennemin tabakalarını anlattı. Onun en üst tabakasında ümmetimin büyük günah sahiplerinin bulunacağını bildirdi. İşte üzüntüm ve ağlayışım bu sebeptendir, dedi.
- Enes b. Mâlik'in [radıyallahu anh] rivayet ettiğine göre Nebî [sallallahu aleyhi vesellem] buyurmuştur ki: اَلْمَوْتُ رَاحَةُ الْمُؤْمِنِ "Ölüm müminin rahata (huzura) kavuşması demektir."
- Hasan-ı Basrî (rahmetullahi aleyh) demiştir ki: "Bir kişinin, 'kişi sevdiğiyle beraberdir' demesi sizi aldatmasın. Çünkü sen ancak amellerin sebebiyle iyilerle beraber olabilirsin. Zira yahudiler, hıristiyanlar ve bidat ehli kimseler de peygamberleri seviyorlar, ama onların yaptıklarını yapmıyorlar."
- Hikmet ehli bir zat demiştir ki: "Kanaatin meyvesi rahat ve huzur, tevazunun meyvesi ise muhabbettir."
- 1. Erkek veya kadının sadece kendisi için dua edip anne babası veya müminler için dua etmemesi.
- İlim seni korur. Sen ise malı korumak durumundasın.
- Dört şey peygamberlerin sünnetlerindendir: Güzel koku sürünmek, evlenmek, misvak kullanmak ve hayâ etmek.
- "...Çok gülme; zira çok gülmek kalbi öldürür." (Tirmizî, nr. 2305; İbn Mâce, nr. 4217; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 2/310)
- Hâkim Hâtim Leffâf [rahmetullahi aleyh] demiştir ki: ;Dört şeyi istedik ancak onları yanlış yollarda aramışız: 1. Zenginliği mal-mülkte aradık, fakat o kanaatte imiş. 2. Rahatı bollukta aradık, ancak o yoklukta imiş. 3. Üstünlüğü güzellikte aradık, ancak o takvada imiş. 4. Nimetin yeme içme olduğunu zannettik ve onlarda aradık, fakat o İslâm'da ve Allah'ın ayıplarımızı örtmesinde imiş
- İbn Mesud [radıyallahu anh] bir defasında şöyle demiştir: "Kıyamet günü Allah Teâlâ'nın rahmeti o kadar çok gelmeye devam eder ki, İblîs dahi bundan ümitlenerek başını kaldırıp etrafına bakınacak ve şefaat edenlerin şefaatini bekleyecektir."
Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bir günah işleyeceğin zaman semaya başını kaldırıp bak. Oradakilerden kork.Eğer bunu yapmazsan yere bak. Yerdekilerden utan. Semadakilerden korkmazsan,yerdekilerden utanmazsan kendini hayvanlardan kabul edip dilediğini yap. (Erva Küçük)
Ebül-Leys Semerkandî Hazretleri (k.s) miladi 9. asırda yaşamış büyük bir velidir. Ehl-i sünnete bağlı sahih tasavvuf anlayışının büyük simalarındandır. Hanefî mezhebinin büyük fakihlerindendir. En meşhur eserleri Tefsîrul-Kurânil-Kerîm, Bustanul-Arifîn ve Tenbîhül-Gafilîndir. Ebül-Leys Semerkandî Hazretleri (k.s) güzel ahlâkla ilgili ayet-i kerimeleri, hadis-i şerifleri, sahabi ve veli sözlerini derlediği, rivayet metodunu esas alarak telif ettiği bu eserinde, İslâm ahlâkıyla ilgili neredeyse bütün konuları ele almıştır. (Asım)
Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin PDF indirme linki var mı?
Ebu'l-Leys Semerkandî - Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Ebu'l-Leys Semerkandî Kimdir?
Ebu´l-Leys Nasr bin Muhammed bin Ahmed bin Ibrahim es-Semerkandi, hanefi mezhebinin büyük bir fikih alimi, tefsir, kelam, fikh, tasavvuf ve ahlak sahasinda eserler vermis, meshur bir zattir. Ebu´l-Leys künyesi ile taninan, bu büyük alime Imamu´l Huda lakabi verilmistir. Ebu´l-Leys es-Semerkandi, fakih ünvani ile de anilir. Ebu´l-Leys es-Semerkandi (R.A.) hazretleri, hicri dördüncü (miladi onuncu) asirda Semerkand´da yetismis büyük bir alimdir. Dogum tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Vefat tarihinde de ihtilaf edilmistir.
Bazilarina göre hicri 373 (miladi 984); bazilarina göre 375 (986); bazilarina göre de 393 (miladi 1003) tarihinde vefat etmistir. Ebu´l-Leys (R.A.), faziletli ve ilmi ile amil olan bir alimdir. Hanefi mezhebinin imamlarindan güzel ahlakli, tasavvuf ehli, fakih ve müfessir bir zattir. Fakih Ebu´l-Leys es-Semerkandi (R.A.), Ebu Cafer el-Hinduvani´den ve diger bazi alimlerden ilim tahsil etmistir.
Ebu'l-Leys Semerkandî Kitapları - Eserleri
- Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin
- Tenbihü'l Gâfilîn
- Kitabu'l Edeb
- Sohbetler
- Bostanü'l-Arifin
- Dualar ve Nasihatlar
- Sabır ve İlim
- Kıyamet ve Kabir Azabı
- Zühd ve Amelde Huşu
- Yolcunun 5 Azığı ve İbretli Kıssalar
- Niyet-Cennet ve İbretli Kıssalar
- Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar
- 3 Gerçek ve İbretli Kıssalar
- İnsan-ı Kamil
- Riyazet Yolu
- 4 Kötü Haslet ve İbretli Kıssalar
- Üstümde Hakları Var!
- Miracım Namaz ve İbretli Hikayeler
- 3 Ziynet ve İbretli Kıssalar
- İhlas, Riya ve Günlük Dualar
- Besmele ve Fatiha tefsiri
- Risalet ve Nübüvvet
- İyiliği Emretmek
- Gafletten Kurtuluş - Cilt: 1
- Tefsîrul Kur'an
Ebu'l-Leys Semerkandî Alıntıları - Sözleri
- "Şüphesiz ayetlerimizi inkâr edenleri gün gelecek bir ateşe sokacağız; onların derileri pişip acı duymaz hale geldikçe,derilerini başka derilerle değiştiririz ki acıyı duysunlar! ALLAH daima üstün ve hakimdir." (Sohbetler)
- Allah u Teala Firavun'u denizde boğup Musa(a.s)yı kurtardıktan sonra,Musa(a.s)sordu. Ya Rabbi,sana bu nimetin için nasıl şükür edeyim?bana bir yol göster. Allah u Teala buyurdu, LA İLAHE İLLALLAH dersin. Musa(a.s)daha fazlasını isteyince,Allah u Teala şöyle buyurdu, Ya Musa yedi semayı ve arzı terazinin kefesine koysan,bir kefesine de LA İLAHE İLLALLAH kelime-i tevhidini koysan LA İLAHE İLALLLAH ondan ağır gelir. (Tenbihü'l Gâfilîn)
- "Oğlum üç kimse üç şeyle bilinir: Yumuşak huylu olan öfke anında,kahraman harpte, kardeşlik ihtiyaç zamanı anlaşılır." (Kitabu'l Edeb)
- "Oğlum! Nefsin seni bir günah işlemeye çağırdığı zaman gözünü gökyüzüne çevir ve oradakilerden utan. Eğer oradakilerden utanmazsan yere bak ve oradakilerden utan. Yine ne göktekilerden ne yerdekilerden utanmazsan, o halde kendini hayvanların yerine koy!" (Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar)
- Üç şey üzerinde düşünmeyiniz. 1) Fakirlik üzerinde düşünmeyiniz. Zira böyle bir düşünce kederinizi ve tasanızı çoğaltır, hırsınızı artırır. 2) Size yapılan haksızlık ve zulüm üzerinde düşünmeyiniz. Zira böyle bir düşünce öfkenizi ve kininizi artırır, gayzınızın (hıncınızın) devam etmesine sebep olur. 3) Uzun ömürlü olmayı ve dünyada fazla yaşamayı düşünmeyiniz. Zira böyle bir düşünce mal-mülk-servet toplamayı sevmenize, ömrünüzü boşa geçirmenize ve güzel amelleri ihmal etmenize sebep olur. c.2, s. 815 (Tenbihü'l Gâfilîn)
- Ne yerdekilerden ne de göktekilerden utanmazsan,o halde kendini hayvanların yerine koy! (Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar)
- Utanma duygusu,güzel koku sürünmek,misvak kullanmak,evlenmek (Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar)
- «Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutan hâkimler, adalet örneği şahitler olun. Bir millete olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin, âdil olun. Bu, takvaya daha yakındır. Allah'tan korkun, Şüphesiz ki Allah işlediklerinizden haberdardır.» Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutan hâkimler ve adalet timsali şahitler olunuz. İnsanlar arasında hükmettiğiniz zaman Allah için hükmedin. Aralarında hükmettiğiniz insanlar düşmanınız da olsa, yakınınız da olsa asla adaletten ayrılmayınız. Şahitlik yaptığınız zaman da Allah için şahitlik yapın. Hiçbir zaman hakkı söylemekten çekinmeyin. Bir kavme, bir millete ve bir şahsa olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin. Adalet üzere hükmetmeniz ve şahitlik yapmanız takvaya daha yakındır. Allahü teâlâ, kullarının âdil olmasını ve insanlar arasında hükmettikleri zaman adalet üzere hükmetmelerini emrediyor. Bir milletin selâmeti ancak fertleri arasında adaletin hükümran olmasıyla mümkündür. Adaletin olmadığı yerde hak, hakkın olmadığı yerde huzur, huzurun olmadığı yerde birlik olmaz. Bir toplumda birlik ve adalet olmazsa o toplum yıkılmaya ve yok olmaya mahkûmdur. Tarih bunun misalleriyle doludur. Bu bakımdan İslâm dini adalete son derece önem vermiştir. Adalet timsali olan Hazret-i Ömer «Adalet mülkün temelidir» demiştir. Yüce Allah iman edenlere şöyle hitap ediyor: «Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutan hâkimler ve adalet örneği şahitler olunuz.» Bu ilâhî emir iman edenler için söz konusudur, iman etmeyenlere böyle bir emir yoktur. Dolayısıyla iman edenlerin adaletten ayrılması mümkün değildir. Yapılan bir haksızlık imanı tehlikeye sokar. Allah'ın gadabına vesiyle olur. Bu âyet-i celîlenin nüzul sebebi şudur: Allahü teâlâ Mekke'nin fethini Müslümanlara müyesser kılmıştı. Mekke artık Müslümanların olmuştu, mü’minlere yapılan işkence, zulüm bitmişti. İntikam sırası Müslümanlara gelmişti. Yüce Allah Müslümanlara adaletle hükmetmelerini" ve affedici olmalarını emretmiş ve şöyle buyurmuştur: «Bir millete olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin, âdil olun.» İslâm adaleti karşısında dost, düşman herkes eşittir. Dinleri, dilleri, ırkları ve renkleri ne olursa olsun bütün insanlar İslâm adaleti karşısında eşittirler. Ey iman sahipleri, Allah'tan korkun, adaletsizliğe sapmayın, şahitliğinizi dosdoğru yapın. Şüphesiz ki Allah işlediklerinizden, yaptıklarınızdan haberdardır. (Tefsîrul Kur'an)
- Kalbin katılaşması,Gözlerden Allah için yaş boşalmaması,Hayâ ve edebin azalması,dünyaya fazlaca ilgi göstermek,Uzun emeller ve hayaller peşinde olmak. (Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar)
- Hanımından ve cariyenden başka herkese karşı örtülmesi gereken yerlerini ört (Ümmet-i Muhammed ve Güzel Ahlak ve İbretli Kıssalar)
- Hani bir söz vardır: "YAPILAN İBADETİ KORUMAK ONU YAPMAKTAN DAHA ZORDUR" (Sohbetler)
- "Şu üç şeyi yapamazsan onun yerine bari şu üç şeyi yap: Hayır işleyemezsen, kendini şerden koru. İnsanlara faydalı olmazsan, onlara zararlı olma. Oruç tutamıyorsan, bari gıybet edip insan eti yeme." (Kitabu'l Edeb)
- Hâkim Hâtim Leffâf [rahmetullahi aleyh] demiştir ki: ;Dört şeyi istedik ancak onları yanlış yollarda aramışız: 1. Zenginliği mal-mülkte aradık, fakat o kanaatte imiş. 2. Rahatı bollukta aradık, ancak o yoklukta imiş. 3. Üstünlüğü güzellikte aradık, ancak o takvada imiş. 4. Nimetin yeme içme olduğunu zannettik ve onlarda aradık, fakat o İslâm'da ve Allah'ın ayıplarımızı örtmesinde imiş (Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin)
- "...Sizler ahiret evlatları olunuz; dünya evlatları olmayınız! Zira bugün amel etme imkânı vardır ve hesap da yoktur. Ancak, yarın hesap vardır ve amel edebilme imkânı olmayacaktır..." (Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin)
- ...''Akıllı kimse, her ne kadar dünyada hasis, insanların gözünde düşük bir yerde olsa da, Allah'tan korkan takva sahibi kimsedir. Yani hem Allah'tan korkan hem de ona isyan etmekten, günah işlemekten sakınan kimsedir.'' (Tenbihü'l Gâfilîn)
- 1. Erkek veya kadının sadece kendisi için dua edip anne babası veya müminler için dua etmemesi. (Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin)
- "Birtakım insanlar, az bir dünya menfaati karşılığında dinlerini satarlar." (Kıyamet ve Kabir Azabı)
- "Bir kimsenin niyeti ahiret olursa, Allah [celle celâlehû] onun parçalanmış işlerini bir araya getirir, yoluna koyar. Zenginliği kalbine yerleştirir (kanaat ettirir). O istemediği halde dünya onun ayağına gelir. Bir kimsenin niyeti dünyalık elde etme olursa, Allah [celle celâlehû] onun işlerini bölük pörçük eder. Fakirliği omun iki kaşının arasına koyar (fakirlik onun gözünün önünden gitmez). Dünyalık nimetler ise ona, sadece Allah'ın ona takdir ettiği kadar verilir." (Tenbihü'l Gâfilîn Bostanü'l Arifin)
- ..."İnsan namaz kıldığı müddetçe sultanın(yüceler yücesi Rabbinin) kapısını çalmaktadır. Sultanın kapısını çalmaya devam eden kişiye kapının açılması pek yakındır." (Tenbihü'l Gâfilîn)
- "Ey Allah'ın kulları! Ölüm gelecektir! Ölüm..! Ondan kaçış yoktur. Ona hazırlansanız da kaçsanız da sizi bulacaktır. Ölüm herkesin alın yazısıdır. Kurtuluş isteyin! Kurtuluş..! Acele edin! Acele..! Zira peşinizde iştiyakla sizi isteyen biri var; KABİR! (Sohbetler)