tatlidede

1 Kasımdan sonra gelmeyen huzur

1 Kasımdan sonra gelmeyen huzur

Her geçen gün insana bir şeyler katıyor. Son 15 günde birileri sayesinde bende bir şeyler öğrendim. Meğer ben de safmışım. Hayalperestmişim ben! Güya yazımı sokağa çıkma yasakları kaldırıldıktan sonra yazacaktım. Kaldırılamayan yasaklardan dolayı 15 gündür yazımı yazamadım baktım yeni bir yıla gireceğiz, olacak gibi değil bir şeyler yazayım dedim.  (rumuz: hayalperest ve saftirik  çocuk)

                                                                                       ***

                                                       1 Kasım’dan sonra huzur mu dediniz?

·         1 Kasımın hemen ardından bölgede ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının ardı arakası kesilmedi.          

·         1  Kasım’dan beri gün yok ki sokağa çıkma yasağı olmasın  o günü yasaksız atlatalım.                              

·         1 Kasım’dan bu yana 80 darbesinde dahi görünmeyen uzun süreli sokağa çıkma yasakları ilan edildi.

·             1 kasım’dan beri ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının nereye gideceğin kimse bilemedi ve de      tahmin edemedi.

·         1 Kasım’dan beri Silvan’da biten sokağa çıkma yasakları Nusaybin’de ilan edildi. Nusaybin’de bitti Derik’te başladı. Derik’teki yasak bitmeden   Sur’dan bir haber geldi ülkede vicdanı olanlar ağladı, olmayanlar ise…

·         Hendekler, panzerler, polis, asker, özel harekâtçı derken ölüm haberleri bir türlü kesilmedi.

·         Çocuklar okula gidemedi.

·         Nusaybin’de ve Derik’te henüz 13-14 yaşında 8. Sınıf öğrencisi çocuklar ileride seçecekleri mesleği, belirleyecek olan sınava giremedi.

·         Nusaybin’de Silvan’da Derik’te Sur’da sınav girecek olan çocuklar kimsenin istemeyeceği bir psikoloji içinde  sınav hazırlandı.

·         Hastalar, seçim meydanlarında övünerek bahsedilen hastanelere gidemedi.

·         Büyük bir halk kitlesi evinde hapis hayatı yaşadı.

·         Sene olmuş 2015 Derik’te insanlar beyaz bayrak açarak yaşadıkları, doğdukları şehri terk etti.

·         Bazı mahallelerde su yok, elektrikler ise kesik.

·         Halk yasağa hazırlıksız yakalandığı için evlerinde gıdasız kaldı

·         Bir yurttaşımız kalp krizi geçiriyor 3 saat sonra ancak hastaneye ulaştırılabiliyor.

·         Memlekette ortalık savaş alanına dönmüş

·         Sokaklar, Suriye’yi andırıyor.

·         HDP Milletvekilleri ilçelere alınmıyor, biber gazı sıkılıyor, milli irade ile seçilen vekiller hastanelik oluyor.

·         Duvarlara ise ırkçı ve faşist yazılar yazılıyor.

                                                                      

                                                                         ***                 

Cizre’de gündeme çok geldi ölen yurttaşlar defnedilemiyorlardı aynı durum söz konusu mu? birileri gerekli dersi almışlar mı bilemiyorum…                                                                                                                                                                                                                                                                ***

                                      Çatışma ortamının kime ne faydası var?

Hendeklerin kapatılması için ve şehrin terör örgütünden temizlenmesi için sokağa çıkma yasakları ilan ediliyor. Televizyonda haberlerde olur bazen ‘’Polis 600 kişi ile helikopter destekli huzur operasyonu düzenledi’’aynı operasyonlar burada da yapılamıyor mu? Hendek dediğiniz şey her sokakta mı var? Bu hendekler kazılınca polis nerdeydi?

Oluşturulan bu çatışma ortamının gerek kısa gerekse uzun vadede halktan başka kaybedeni yoktur. Bu ortam ‘Buzdolabında’ donarak ölen ‘çözüm’ sürecinin yerine inşa edilmesi gereken ’barış’ sürecini imkânsız hale getiriyor. Halk devlete olan aidiyet duygusunu kaybediyor.  Cizre’den başlayıp Derik’e kadar uzanan sokağa çıkma yasakları Türkiye’yi Oslo’dan önceki döneme itiyor üstelik Oslo’dan öncesinde daha kötü bir hale bürüyor. 1960 tan sonra yaşanan öğrenci olayları 3-4 kuşağı devletten tiksindirdi. 90’larda yaşanan faili meçhuller halk devletin arasını iyice açtı. Şimdi bu ortamı oluşturan zihniyet ne istiyor neyi amaçlıyor. Bunları yapanlar, hendek için bütün bir şehri kapatanlar, yaptıkları ile yeni isyankârların çıkmasını mı istiyorlar?   Yeni bir güvensizlij ortamının olmasımı mı istiyor. Hani 1 Kasım’dan sonra tüm ülkeye huzur gelecekti? Sınava girmeyen öğrencilerle mi olacak huzur?  Yukarıda yazdığım utanılası olaylarla mı gelecek huzur ? 

Yorum Yaz