tatlidede

6’lı Masa Çat,Çat,Dağı(……) Yor

6’lı Masa Çat,Çat,Dağı(……) Yor

                                            6’lı Masa Çat,Çat,Dağı(……) Yor

                  Aylardır 6’lı masa aşağı,6’lı masa yukarı söylemi o kadar işlendi ki, ülke ve millet adına bir     yapılır diye toplumu meşgul ettiler.Hayret yumurta  boş çıktı demeyin sakın.Gönülsüz  ve samimiyetsiz  ilişkilerin  sonu hüsrandır.En baştan belli olan,zoraki bir nikah ile yapılan evlilik gibi,olmayacak duaya amin diyerek yola çıkanlar yolun sonunu görmeden belli  ki, sağa-sola savruluyorlar.Hiç zorla güzellik olur mu?  Daha önce bir çok yazımda meşhur 6’lıile ilgili bazı (6 değil 16 olsanız dahi boş vs.) ifade etmiştim. ”Kimyanız,yapınız,düşünceniz,amacınız,geçmişiniz birbirinizle aynı yerde olmanıza engeldir.Samimiyet testinden geçirilmenize gerek olmadan,yürütemez, beceremez  ve başaramayacağınız belliydi.En ufak bir rüzgarda yaprak misali savrulacağınız görülüyordu.Örnek mi istersiniz? Alın size bir örnek.

             ”Aylardır çok samimi ve bir şeyler başaracak görüntünüz!!! Bir hafta önce Meclisten geçen seçim kanunu ile (Bir madde ile) pusulanızın ibresi yalama oldu ve farklı yönleri göstermeye başladı.” Her 6 siyasi parti lideri ayrı bir hinlik,ayrı bir hesap peşinde koştuğu,kendi parti kuruluş felsefesini unutarak,geçmişini görmezden gelerek ,düşünce ve ait olduğu kitlenin fıtratına aykırı davranarak, kendilerini  destekleyen ve destekleyebilecek olanları resmen kandırıyordu.Amacınız toplumun huzur ve refahı değil,tek bir amacınız ve fobiniz olan  Recep Tayyip ERDOĞAN gitsin de ne olursa olsun olduğu müddetçe bu geminizi karaya ulaştıramazsınız.

             ”Siyaset bilimini bilenler bilir.Siyasette başarılı olmanın çok çok önemli şartları vardır.Başta samimiyet ve doğruluktur.Bunların detayına girmiyor sadece bazılarına hatırlatıyorum.Bilmiyorsanız okuyun,öğrenin ve özellikle ait olduğunuz  toplum yapısını iyi inceleyin diyorum.Bu yüzyılda artık cahil halk,koyun sürüsü millet kalmadığı gibi,zeka seviyesi birçok partili ve bir çok siyasetçiden  daha üstün bir toplum varlığını yine de hatırlatayım.Dolayısıyla (Recep Tayyip ERDOĞAN gitsin yeter..) böyle bir amacı,böyle bir amaca yönelik birlikteliği toplum da benimsemeyecektir. Hasbel kader (Tavşan taşa değerse de) sonuca gidilse de, hiç birinizin doğru dürüst projesi ,hedefi,rekabeti,hazırlık çalışması olmadığı gibi,kısa ve uzun vade  de başta ekonomi olmak üzere bir hazırlığınız da yoktur. Yuvarlak mı? kare mi? dikdörtgen mi ?  bir türlü ismi konulamayan 6’lı masanın  tarafları şu mevcut dünya konjoktüründe ne yönetim de ne de rekabette başarılı olamayacakları aşikardır. Renkli resimlerle,görselleri  göz alıcı duruşlarla ancak günlük bir başarı elde edilebilirsiniz.

             Art niyetsiz ve samimiyetle şunu ifade ediyorum. Ben bu 6’lı masa taraflarına baktığımda Ha Psikolojiyi iyi okuduğumu ve iyi  bildiğimi belirteyim” yaptıkları toplantılarda, sadece “Vücutları orada mevcut iken, akıl ve hesaplarının başka yerlerde olduğunu “ hep görmüşümdür. Benimle aynı  düşüncede olmayanlara da ayrıca saygı gösterdiğimi ve göstereceğimi alenen ifade edeyim.Fakat görünen köye illaki klavuz gereklidir diyenler varsa,yolları açık olsun diyorum.Bu yazımda iki konuya değineceğimi başta hatırlatayım.Birincisi bu 6’lı masa liderlerinin birbirleriyle,HDP ile  ve seçmenleriyle  samimi olmadıklarına…İkincisi 3.İttifak olabilir mi?olacak mı? Olmalı mı  mevzusuna..

Birincisi: Hesaplarında ve kafalarında (Özellikle Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip ERDOĞAN’ a karşı başarının kilit anahtarı) olan, hayal ettikleri  amaçlarına  ulaşmak için, (Gerçekte 6+1 oldukları halde +HDP) , göstermekten, telaffuz etmekten ve yan yana gelmekten çekindikleri  HDP’ye karşı samimiyetsizlikleri. HDP’yi  resmen  kullanıyorlar. Ey HDP seçmeni  biraz uyan diyorum. Senin de rahat ve huzurlu yaşama hakkın var ve bu ülkede sana yetecek kadar güzellikler vardır diyorum. Buradaki ince nokta HDP’nin gerçekte kendi değerini bilmemesi,iyi yönetilememesi ve hala ülke partisi olma hedefinden uzak tutulmasıdır.Buna sebep olanlar bu işi iyi götürüyor vesselam.Biri HDP ile sorunum yok,biri isterim ama  yan yana olamam,biri onlarsız bu iş olmaz,biri zaten beraberiz,biri kendi içinden olup bunlara (HDP’ye) karşı olanları tasfiye etmeye devam ediyor,bir diğerleri bunlarla beraber olursak sonradan  kazanmamız durumunda çetin geçecek pazarlıklarımızı nasıl aşacağız sendromlarıyla boğuşmaktadır.

İkincisi:  Temel KARAMOLLAOĞLU’nun  “Şartlar değişti,seçim kanunu ile birlikte görüşlerimiz de değişti.İlle de her noktada beraber hareket etme mecburiyeti yoktur.3.İttifak olabilir.Tek tek girilirse dahi bu yeni ittifak ile daha fazla Milletvekili çıkarılabilir.Başka katılımlar da olabilir” söylemi. Bilindiği üzere Seçim Kanunu’nu TBMM’den geçtikten sonra Millet İttifakı’nın bileşenlerinin tüm hesapları alt üst oldu. Ne kadar da Cumhurbaşkanlığı seçiminde beraber hareket etmek isteseler dahi, Meclise girememe-Milletvekili seçilmeme-Grup kurma zaten yok-Başka parti listesinden girme veya girmeme  hesapları  düşüncelerinin  birinci öncelikleri  olmaya başladı.Seçim Kanunu ile CHP ve İYİ PARTİ’yi seçime doğru daha avantajlı bir pozisyona sokarken ve doğal olarak  içten içe sevinirlerken,diğer dörtlü grup tutuşmaya başladı.Masanın bir tarafında CHP ve İYİ PARTİ dururken,diğer tarafta  malum küçük partiler pozisyon belirleme peşine düştü.Tabi mevcut şablonda bu küçük partilerin liderleri, MOLLAOĞLU, BABACAN, DAVUTOĞLU ve UYSAL  masadaki pozisyonlarını kaybetmek istemeden  birbirlerine siyasi blöfler çekmeye başladılar.Bu blöfler yavaş yavaş CHP ve İYİ PARTİ’ye yansıtılmaktadır.Hani biz olmasak masa dağılır,Cumhurbaşkanlığı seçiminde yan yana olmasak bu hedef yakalanmaz söylemleriyle, kendilerini  büyük partilerin tabanlarına kabullendirme peşindeler.Ne küçük parti  liderleri büyük partilerin listelerinden aday olma cesaretini gösterebilir,ne de  büyük partilerin tabanları bunları kabul edebilir.Yüzme bilmeden,öğrenmeden suya düştünüz kardeşim.Hiç çırpınıp (Ğulu Ğulu ) etmenin gereği yoktur.Çaresi yok boğulacak yada bir kurtarıcıya yalvaracaksınız.Kurtarıcınızı söyleyeyim,tek liman (Dr Fatih ERBAKAN’ ın YENİDEN REFAH PARTİSİ) çatısıdır.

             Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin UYSAL’ın geçenlerde söylediği “20 Yıllık Ak Parti döneminde sorumluluğa ortak olmamış olmak” maddesini şart koşmuştu. Bu madde ile DEVA ve GELECEK Partilerini (sonradan düzeltmeye giderek 6’lı masayı değil,açıkça kastettiğim kişiler Beştepe’nin etrafında kümelenen gruplardır) kastettiği açık olduğu halde, birkaç gün sonra kendi ev sahipliğinde toplanacak (sözde) 6’lı masada DAVUTOĞLU ve BABACAN’a bunun açıklamasını nasıl yapacak doğrusu merak ediliyor.Fısıltı gazetesi bu toplantıya DAVUTOĞLU ve BABACAN’ın katılmayacağını,ikna için AKŞENER ve KILIÇDAROĞLU’nun devreye girdiğini açıklamaktadır.Görünen o ki,bu hamur artık fazla su çekmeyecek ve çektiği su ile ekşimeye başlamıştır muhteremler…

             Tam da şu noktada şu konuyu dile getirmesem bu yazının bir tarafının eksik kalacağını ifadesiyle,,,, Bir kere 3. İttifak konusunu,daha  Seçim Kanunu ortada yok iken 4-5 ay önce dillendiren,şeklini ve kimlerden oluşması gerektiğini, en yalın haliyle samimi bir şekilde dile  getiren YENİDEN REFAH PARTİSİ  Genel Başkanı Dr.Fatih ERBAKAN’dır.Tabi yine samimiyetsiz ve yandaş medya bunu çok kısa notlarlar işledi.Halbuki Fatih ERBAKAN’ın  Genel Başkanı olduğu YENİDEN REFAH PARTİSİ,kurulalı yeni 3 yıl olmuş olmasına rağmen,üye sayısı ve Teşkilatlanma konusunda bugün Türkiye’de 4 veya 5’inci parti sıralamasında.Yetişmiş deneyimli kadrolarıyla,çıkardıkları bilimsel kaynak kitaplarıyla,yaptıkları yapıcı ve yol gösterici Muhalefetleriyle,Milli Görüş’ün tek temsilcisi görüntüsüyle, Türkiye’nin en sağlam ve umut vaad  Parti konumunda görünüyor.Fatih ERBAKAN’ın  “Her Parti Başkanı kendi partisinin doğal Cumhurbaşkanı adayıdır ve olmalıdır diyerek,kendilerinin parti adına seçime girecekleri ve şayet partileri adına bir Cumhurbaşkanı adayı çıkaracak durumda olurlarsa bu adayın kendisi olacağını ilk açıklayan lider olması,samimiyeti ve ülkesine olan sevgisini  işaretidir.”

Sonuç olarak: Yine daha önceki paylaşım ve yazılarımda “6 değil 16 kişi olsanız da sizden cacık olmaz”  ifademe şunu ekleyerek “ 3.İttifak değil 13 tane İttifak” oluştursanız da istediğinizi elde edemeyeceksiniz.Çünkü maddenin tabiatına aykırı bir durum var ortada.Yazının başlığını,bazıları bana çok taraflı yazı yazıyorsun diyeceklerini bilerekten yine de (6’lı Masa çat-çat-Dağı (lı-la)yor-cak ..koydum.Şu son paragrafta açık söylüyorum,çatlıyor,çatlaktı,dağılıyor ve zaten dağınıktı.Kalın sağlıcakla.

Not:

--3.İttifak’ı  YENİDEN REFAH PARTİSİ-Fatih ERBAKAN  yaparsa kesinlikle sinerji yakalar.

-- Bana göre HDP bu samimiyetsiz masaya alet olmayacaktır (İstanbul seçimlerinde karşılığını gördü) ve HDP Cumhur İttifakı’yla müzakere ortamı oluşturabilse,(Geçmişte yaptığı Demokratik açılım gibi)    ( Birkaç inadından vazgeçerse tabi)çok daha iyi ve güzel başarılar elde edebilir.Benden söylemesi..Ben böyle okuyorum.

 

Editör: Osman Yıldız

Yorum Yaz