Akın Olgun kimdir? Akın Olgun kitapları ve sözleri
Gazeteci-Yazar Akın Olgun hayatı araştırılıyor. Peki Akın Olgun kimdir? Akın Olgun aslen nerelidir? Akın Olgun ne zaman, nerede doğdu? Akın Olgun hayatta mı? İşte Akın Olgun hayatı...

Gazeteci-Yazar Akın Olgun edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Akın Olgun hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Akın Olgun hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Akın Olgun hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 1975
Doğum Yeri: Ankara
Akın Olgun kimdir?
Akın Olgun, 90’lı yılların ortalarında siyasi faaliyetlerinden dolayı tutuklandı ve 7 yıl cezaevinde kaldı. 2002’de İngiltere’ye yerleşti. Kısa bir süre boyunca Sabah gazetesinin Londra muhabirliğini yaptı. 2009-2015 yıllarında Bir Gün gazetesinde Türkiye siyaseti, devlet şiddeti ve bu şiddetin kurbanlarını konu alan günlük yazılar kaleme aldı.
Bir Gün, Cumhuriyet, Özgür Politika, Gazete Karınca, Gazete Duvar, Jiyan.org, Bianet, Sendika.org, MedyaBlok, İleri Haber gibi gazete ve haber portalları aracılığıyla düzenli olarak okurlarıyla buluştu.
Adları Saklıdır (İstanbul: Güncel Yayıncılık, 2006) Olgun’un kendi kişisel tarihinin belli bir dönemini irdeleyip ve çıkardığı sonuçları kaleme aldığı ilk kitabıdır.
Gerçek yaşam hikâyelerini kurgulayarak kaleme aldığı Ecel Öyküleri (İstanbul: İkinci Adam Yayınları, 2009) seçme yazılarıyla şiirlerini bir araya getirdiği Karanfil Mevsimi (Fırat Yayınları, 2000) ve ikinci öykü kitabı olan Kül Sesleri (İstanbul:Tekin Yayınevi, 2020) yeniden okuyucuyla buluşmuştur. Olgun’un Kül Sesleri kitabında yer alan “Sokaksızlar” öyküsü, Britanya Film Enstitüsü’nün desteğiyle “White” (Beyaz) ve El Âlem kitabında yer alan “İnat” adlı öyküsü, “Farewell” (Veda) ismiyle ve senaryosunu kendisinin kaleme aldığı "Fısıltılar" kısa metraj olarak beyaz perdeye aktarılmıştır.
Akın Olgun Kitapları - Eserleri
- Adları Saklıdır
- Kül Sesleri
- Elâlem
- Karanfil Mevsimi
- Ecel Öyküleri
Akın Olgun Alıntıları - Sözleri
- Bir "ah" çekin göğüs kafesinizi dolduracak. Bir türkü, bir şarkı, bir şiir okuyun içinizin en kalabalık yerinden. (Kül Sesleri)
- Ben her kaybolduğumda huzuru bulurdum oysa. Huzurun, her şeyden ve herkesten kaçmak olduğunu öğrendiğimde onu sevdim ve ona sığındım ve her defasında daha fazla kayboldum. (Elâlem)
- "Sence neden bu kadar kötülük doluydu"? "Çünkü hiç kütüphanesi ve kütüphaneyi okuyarak doldurduğu kitapları olmadı". (Kül Sesleri)
- Sıradan hayatımın rüzgarının beni savurduğu tanıklıkları kendi algılama imkanlarım ölçüsünde sosyal tarihe not düşmekten ibaret bir amacı gerçekleştirmeye çalışıyorum. (Adları Saklıdır)
- Düne bir hatıra kalacak her şey. Her acı, her sızı, her beter olası şey. (Kül Sesleri)
- Biz o an zamanın kanayan kıyısındaydık... (Adları Saklıdır)
- "Zaman lazım sadece, unutacaksın! Nasıl unuttuysan çocukluğunu, kırılan oyuncaklarını. Kırılan kalbini de öyle unutacaksın." #cemalsüreya (Kül Sesleri)
- Düşlerinizi kimsenin kırmasına izin vermeyin.Kirilmasina izin verdiğiniz her düş,mutlaka ayaklarınıza batar.Yürürken gördüğümüz o kederli yüzlerin birçoğu düşlerinin kırıklarıyla yaşamaktan acı çekenlerdir. (Elâlem)
- Her şey olabilirdiniz, hem de "olmayacağım" dediğiniz her şey. (Kül Sesleri)
- "Dik çıktık, dert olsun onlara". (Kül Sesleri)
- Onların mevsimleri hiç olmadı. Zamansız açtılar Vakitsiz bitkiler gibi dondular kış zamanı Çöl zamanı sussuzdular... Ruhları ve bedenleri uyarlayan iklimleri tanımadılar. Yapaylarına kandılar. Mevsimlere mevsimleriymiş gibi inandılar Yürekleri, inançları, itirazları topluca aldattılar onları Sessizliği çığlıkların kaderinden yırtmaya çalışarak yitikleştiler. Kendi kendilerine dövüştüler Kendi kendilerine öldüler .... (Adları Saklıdır)
- Evde kalmak, işte kalmak,mahallede kalmak,aynı adamda kalmak,aynı bedende kalmak,aynı tende kalmak,aynı ilişkilerde,aynı cümlede,aynı sözde.. "kalmak, onun esiri olmaktır". (Kül Sesleri)
- Elimizde koruyabileceğimiz tek şey olan haysiyetlerimizin sistemli yok edilişini anlatabilirdik.Bunu anlatmak için ne eşit koşullarımız ne eşit kültür değerlerimiz vardı... (Adları Saklıdır)
- Güruh bir yoksullukla bir avuç zenginliğin birbirine değmeden aynı havuzda yaşanmasına duyulan öfkenin şiddet eliyle geri dönmesi hikâyesi de diyebiliriz buna.Haksızlıkta yaşadıkça öfkelenen, öfkelendikçe haksızlaşan,haksızlaştıkça kendi çapında haksızlığı yapanlara benzeyenlerin hikâyesi belki de.... Onlara reva görülen her şeyin... (Adları Saklıdır)
- Acılardan, mücadelelerden geçmiş yaşamların iç kırılmaları ağır oluyordu... (Elâlem)