diorex
life
Dedas

Alexandre Dumas (oğul) kimdir? Alexandre Dumas (oğul) kitapları ve sözleri

Alexandre Dumas'ın Oğlu, Fransız Yazar Alexandre Dumas (oğul) hayatı araştırılıyor. Peki Alexandre Dumas (oğul) kimdir? Alexandre Dumas (oğul) aslen nerelidir? Alexandre Dumas (oğul) ne zaman, nerede doğdu? Alexandre Dumas (oğul) hayatta mı? İşte Alexandre Dumas (oğul) hayatı... Alexandre Dumas (oğul) yaşıyor mu? Alexandre Dumas (oğul) ne zaman, nerede öldü?

  • 01.07.2023 05:00
Alexandre Dumas (oğul) kimdir? Alexandre Dumas (oğul) kitapları ve sözleri
Alexandre Dumas'ın Oğlu, Fransız Yazar Alexandre Dumas (oğul) edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Alexandre Dumas (oğul) hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Alexandre Dumas (oğul) hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Alexandre Dumas (oğul) hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 27 Temmuz 1824

Doğum Yeri: Paris, Fransa

Ölüm Tarihi: 27 Kasım 1895

Ölüm Yeri: Marly-le-Roi, Yvelines, Fransa

Alexandre Dumas (oğul) kimdir?

Ünlü Fransız yazar Alexandre Dumas’nın gayrimeşru oğlu olarak Paris’te doğdu. Annesi Marie-Catherine Labay isimli bir kadın terzisiydi. 1831 yılında babası onu resmi olarak oğlu tanıdı ve iyi bir eğitim görmesini sağladı. Institution Goubaux ve Collège Bourbon’da eğitim gördü. Gayrimeşru oluşunun yanı sıra koyu esmer olan teni yüzünden de zorluk çekti. Özellikle okul yıllarında rengi nedeniyle arkadaşlarının şakalarına ve küçümsemelerine maruz kaldı. Renginin nedeni babasının atalarının soyundaki Haitili bir kadındı. Okulu yazma aşkı yüzünden terk etti ve yazmaya başladı. Kendini yazmaya verdi, bu nedenle de maddi sıkıntılar yaşamaya başladı. 21 yaşına geldiğinde büyük bir borcu vardı. 1844 yılında eşinden ayrılan babasıyla yaşamak için Saint-Germain-en-Laye’ye taşındı. Burada zengin erkeklerle beraberlikler yaşayan Marie Duplessis ile tanıştı. Bu kadın, oğul Dumas'ın başyapıtı olacak “Kamelyalı Kadın” (“La dame aux camélias”) isimli romana ilham kaynağı oldu. Bu ünlü yapıtını daha sonra oyun haline getirdi. İngilizce’ye “Camile” ismiyle adapte edilen yapıt, Verdi’nin 1853 tarihli La Traviata isimli operasına da kaynaklık etti. Oğul Dumas yazım hayatına şiir ve romanla başlasa da daha çok piyes yazmaya ilgi duymuştur.

Kamelyalı Kadın ilk zamanlarda pek bir ilgi toplayamamıştı. Birçok tiyatro tarafından reddedildi. Sonunda Théâtre du Vaudeville tarafından kabul edilip sahnelendi. Roman olarak Kamelyalı Kadın ünlendi ve yazarın ününün yayılmasını sağladı. Oğul Dumas kazandığı para ile borçlarının bir kısmını kapattı ve annesine maddi yardımda bulundu. 1852 yılına kadar yaklaşık on iki roman daha yazdı, daha sonra kendini didaktik oyunlar yazmaya adadı. Bu oyunlarda özellikle ahlâki bozukluklara değinmekteydi. Ayrıca kendi yaşamındaki birçok olay ve beraberlik bu oyunlarına yansımıştır.

Evli bir kadın olan Nadeja Naryschkine ile gizli bir ilişki yaşamıştır. Bu ilişkisinden 1860 yılında bir kız çocuğu dünyaya geldi. Çocuğun doğumundan dört yıl sonra, 1864’te evlendiler. 1867 yılında ise yarı otobiyografik bir roman olan ve daha sonraları en önemli eserlerinden biri sayılacak, L’affaire Clemenceau’yu kaleme aldı. 1874’te Académie française’e kabul edildi. 1894 yılında da Légion d'Honneur ile ödüllendirildi. Bu arada 1885 tarihli Denis ve 1887 tarihli Francillon ile ününü arttırdı. Karısının ölümünden sonra sekiz yıllık metresi Henriette Régnier ile evlendi.

Oğul Alexandre Dumas, Marly-leRoi’de, 27 Kasım 1895’te öldü. Paris’teki Cimetière de Montmartre’e gömüldü.

Alexandre Dumas (oğul) Kitapları - Eserleri

  • Kamelyalı Kadın
  • Kibar Yosmalar
  • Kamelyalı Kadın

Alexandre Dumas (oğul) Alıntıları - Sözleri

  • Ah! Şu bağnaz tutkularından biri zarar görmeye dursun, insan nasıl da küçülür ve alçalır. (Kamelyalı Kadın)
  • ” İçten sevgileri, şüpheli sevgilere feda mı ediyorsunuz hep? “ (Kamelyalı Kadın)
  • Herkes onu terk ediyor. (Kamelyalı Kadın)
  • İnsan her kadına saygı duymalı. (Kamelyalı Kadın)
  • Kadınlar sevmedikleri insana karşı acımasızdır. (Kamelyalı Kadın)
  • Azizim , haftada bir defa nükte yapma hakkınız var , sıranız dündü , şimdi susun . (Kibar Yosmalar)
  • Tutkular insanı duygulara karşı güçlü kılıyor. (Kamelyalı Kadın)
  • Aklı başında bir kadın, hiçbir zaman, kimseye borçlu olmaz. (Kibar Yosmalar)
  • Hem sonra, ölmeye bu kadar yakınken kendini öldürmek neye yarar? (Kamelyalı Kadın)
  • İnsanın sevdiği bir ses tarafından teskin edilmesi ne hoştur! (Kamelyalı Kadın)
  • Mademki bu kadına ismimi veriyorum , mazisi de bana aittir . Şu mektupları bir okuyalım ... (Kibar Yosmalar)
  • Mutlu olduğunu bilmeyen ne kadar mutlu insan var ! (Kamelyalı Kadın)
  • namuslu kimseler arasında öyle bağlar vardır ki , onları , tanışmadan önce dahi , birbirlerine bağlar , tanıştıkları zaman da kolayca arkadaşlık haline geliverir. (Kibar Yosmalar)
  • Kalp, istediği şeye erişmek için ne yollardan geçiyor, kendine ne gerekçeler buluyor! (Kamelyalı Kadın)
  • …etrafıma bakındım, diğerlerinin yaşamının benim kederime aldırmaksızın devam ettiğini görmek şaşırtıcıydı. (Kamelyalı Kadın)
  • İnsanın bilmediği bir acıyı yatıştırması hep güçtür. (Kamelyalı Kadın)
  • Mutlu olduklarını bilmeyen, ne kadar da çok insan var aslında. (Kamelyalı Kadın)
  • Aşk tepeden inmedir, yargılamaya gelmez. Ya hemen olur, yahut ta hiç olmaz. (Kibar Yosmalar)
  • Aklı başında bir kadın, hiçbir zaman, kimseye borçlu olmaz. (Kibar Yosmalar)
  • Sabırsızlıkla beklenen mektuplar insan evde yokken gelir her zaman. (Kamelyalı Kadın)

Yorum Yaz