Anksiyete/Kaygı Bozukluğu ile Nasıl Başa Çıkılabilir?

Hayat koşuşturmasının içinde birtakım zorluklar baş gösterebilir ve bu gibi durumlar kişide kaygıya sebep olabilir. Gündelik hayatımızın içerisinde kaygı yaşamak normal sayılan bir durum olsa da kaygı seviyesinin düzeyi anksiyete bozukluğuna neden olabilir.

Kaygı bozukluğu olarak da bilinen anksiyete bozukluğu psikolojik bir rahatsızlıktır. Hepimizin günlük hayatında zaman zaman anksiyete yaşaması olağandır. Hayat koşuşturmasının içinde birtakım zorluklar baş gösterebilir ve bu gibi durumlar kişide kaygıya sebep olabilir. Gündelik hayatımızın içerisinde kaygı yaşamak normal sayılan bir durum olsa da kaygı seviyesinin düzeyi anksiyete bozukluğuna neden olabilir. Pek çok insan kendisi veya çevresindeki sevdikleri için endişelenebilir ve zaman zaman şu gibi düşünceler belirebilir; “Acaba patronum bana kızacak mı?”, “Çocuğum gideceği yere vardı mı?”, “İşleri vaktinde bitirebilecek miyim?” "Sevdiklerime veya bana bir zarar gelir mi?" "insanla tarafından hor görülür müyüm?". Bu gibi durumlar gerçekleşme ihtimali olan durumlardır elbette. Fakat kişi gününün çoğunu bu düşüncelerle uğraşarak geçiriyorsa ve bu riskleri zihninde çok abartmaya başladıysa kaygı seviyesi ciddi oranda artar. Anksiyete bozukluğu yaygınlığı toplumumuzda oldukşa fazladır fakat anksiyete bozukluğunun tek bir nedeninin olmaması ile birlikte bazı risk faktörleri ve kişiyi buna yatkın kılan bazı özellikler vardır bunlar:

• Travmatik yaşantıları olan kişilerin anksiyete bozukluğu yaşama ihtimali fazladır.
• İletişim kurmaktan kaçınan, çekinik, çocuklukta başkalarından kendini geri çeken kişilerde anksiyete bozukluğu belirtileri yaşama riski daha fazladır.
• Madde veya alkol kullanımı olan kişilerde anksiyete bozukluğu belirtileri görülme riski fazladır.
• Özgüven eksikliğine eşlik eden olumsuz algılar anksiyete bozukluğuna yol açabilir.
• Depresyon anksiyete bozukluğu riskini artırır.
• Erken dönemde yaşanılan ihmal, cinsel istismar gibi travmatik yaşantıları olan bireylerde anksiyete sorunu yaşama riski artar.
• Belirli kişilik tipleri anksiyete bozukluğu yaşamaya daha yatkındır.
• Sağlık ile ilişkili konulardan doğan stres ve endişe hali de anksiyete bozuklukları doğurabilir.

 

Anksiyete bozukluğunun birtakım belirtileri mevcuttur. Kötü bir şey olacakmış hissi ile doğan endişeli hali, gergin, huzursuz ve panik halinde hissetmek, titreme, terleme, odaklanma problemleri, mide-bağırsak sorunları, nefes darlığı, ağız kuruluğu, kalp atışlarının hızlanması, kaygı duymasına sebep olan etkinliklerden vazgeçme, uyku problemleri başlıca anksiyete bozukluğu belirtilerinden sayılabilir.

Anksiyete bozukluğu ile başa çıkabilmek için yaşam tarzımızda bir takım değişiklikler yapmamız gerekir bunlardan başlıcaları ise;

• Düzenli uyku; sabah erken kalkıp gece erken yatmak
• Kaygılı durumlarda faydalanmak üzere nefes egzersizleri yapmak
• Düzenli ve sağlıklı beslenmek
• Spor yapmak
• Alkol ve kahve tüketimini sınırlandırmak
• Tütün tüketimini sonlandırmak olarak sıralanabilir.

Anksiyete bozukluğu olan bir yakınınız var ise; bu kişiye oldukça empatik ve sabırlı yaklaşmaya çalışılmalarak durumun ne olduğu iyi araştırılmalıdır. Anksiyete belirtilerine karşılıksız destek vermeye çalışılmalı, anksiyete belirtileri olan kişiyi yargılamamalı, anksiyete bozukluğu olan kişi mutlaka bir uzmandan, anksiyete bozukluğu tedavisi almaya yönelik profesyonel destek alması için teşvik edilmelidir.