tatlidede

Araç amaca dönüşürse!...

Araç amaca dönüşürse!...

Siyaset bir hizmet alanıysa,ki öyledir,öyle olmalıdır,bunun için bir hedefiniz ve ilkeleriniz olur...Yönetime talip olursunuz ve ülkenize,halkınıza hizmet edersiniz,öyle değil mi?

Yani,düşünceniz ve dünya görüşünüz çerçevesinde bir yol haritanız ve bir projeler,stratejiler bütününüz olur...

Araç olarak da siyaset sahnesini kullanırsınız ve kendinizi, yapacaklarınızı tanıtır,seçilmek için oy talep edersiniz...Bunu yaparken ilkeli olursunuz aynı zamanda,ordan oraya savrulmaz,tutarlı ve ayakları yere basan siyaset tarzı bemimsersiniz...İdeal olan budur...

Seçilince de programınızı ve projelerinizi hayata geçirir size sorumluluk yüklenen zaman diliminde bunu başarmaya çalışırsınız..

Seçmen size muhalefet görevi vermişse de,iktidarı izler yeri geldiğinde eleştirir,daha iyisini ortaya koyarsınız, bazen de doğru olanı takdir edersiniz...

Süreç sonunda seçimler gelir ve yine halka gidersiniz ya aynı yoneticilere yeni şans verilir ya da başka bir idari kadroya sorumluluk yüklerseniz...Budur...

Demokrasi ve siyasi etik budur...

İdeali budur...Olması gereken budur...

Peki yaşadığımız bu mudur?

Değildir!...

Bizde yaşanan gerçekler bunun tam tersidir...

Kazanmak için herşey mübah anlayışıyla ne siyasi ilkelerden ne,ne siyasi etikten eser kalmamıştır...

Projeler yerini kumpaslara,ilkeler yerini grift birlikteliklere bırakmıştır...

Demokrasi ve siyaset kendine göreliğe terkedilmiş,kazanmak uğruna seçmen tercihine saldırı ,hakaret ve iftiralar ile sonuca gidilmeye çalışılmaktadır...

Tutarlılık ve güven yerini her an değişen söylemlere bırakmaktadır...Samimiyet derin yara almıştır...

Kaybedince başvurulması gereken özeleştiri mekanizması yerini kara çalmalara,bahane ve mazeretlere bırakmıştır...

Kazanmak bu mudur?!..

Ne olursa olsun mudur kazanmak?!

Kaybeden bir bütün olarak demokrasidir,siyasettir,

ülkedir,hepimiziz...

 

Ahmet Timur

Editör: Ahmet Timur

Yorum Yaz