tatlidede

Asya'da Beş Türk - Adil Hikmet Bey Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Asya'da Beş Türk kimin eseri? Asya'da Beş Türk kitabının yazarı kimdir? Asya'da Beş Türk konusu ve anafikri nedir? Asya'da Beş Türk kitabı ne anlatıyor? Asya'da Beş Türk PDF indirme linki var mı? Asya'da Beş Türk kitabının yazarı Adil Hikmet Bey kimdir? İşte Asya'da Beş Türk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 04.02.2023 21:00
Asya'da Beş Türk - Adil Hikmet Bey Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Adil Hikmet Bey

Yayın Evi: Ötüken Neşriyat

İSBN: 9789754372496

Sayfa Sayısı: 575

Asya'da Beş Türk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

1997 yılında Ötüken Neşriyat tarafından bir arada yayımlanan Ahmet Kemal İlkul'un Çin-Türkistan Hatıraları ve Şanghay Hatıraları isimli eserlerinden sonra, şimdi de Adil Hikmet Beyin Asya'da Beş Türk isimli eserini Türk okuyucusuna sunmayı gerekli gördük. Dikkati çekeceği gibi bu konuya ilgi duymamız, halen Doğu Türkistan denilen büyük Türk-İslam yurdunun esaret altında bulunmasından dolayıdır. Biz daha önce Sovyet esareti altında bulunan Türk ve Müslümanlar için hiç bir şey yapmadığımızı ve Sovyetlerin yıkılmasına hazırlıksız yakalandığımızı göz önünde bulundurarak, hiç olmazsa Çin esaretinde bulunanan Türkler için aynı hatayı tekrar etmememiz lazım geldiğine inanıyoruz.

Asya'da Beş Türk Alıntıları - Sözleri

  • Avrupalıların savaşlarda kullandığı “urra” uranı(narası) Türkçe “urmak” fiilinden geçmiştir. “Urmak” ise bu eserde “vurmak” anlamında kullanılmıştır.
  • Subhiye Hanım’ın ağabeyisi sözlükçü Baha Toven’dir. Beethoven’i çok sevdiği için “Toven” soyadını almış, ad ve soyadının “Beethoven”i çağrıştırmasını istemiştir.
  • Fransız askerî tarihçisi Larcher “Cihan Harbinde Türk Harbi” adlı eserinde Yedisu isyanı için Pantürkizmin “Çok muvaffak olmuş cesur bir denemesidir. Jön Türklerin emeli, İttihad-ı İslâm bayrağı altında Pantürkizm yapmaktı.” der.
  • Adil bey, eserinin başında “…bir elinde kılıç, bir elinde meşale taşıyan bir ihtilalci idim.” demiştir. Halkın ilim irfan seviyesini yükseltmek için kılıç ve ihtilalcilik yerine meşale taşımaktan söz etmiştir.
  • Yıldız Yaylası’nda şu tezek yığını büyüklüğünde altın kümesi bulsa idik bu kadar memnun olmazdık. Bu yığın bizi donmaktan kurtaracaktı.
  • Ortada Mustafa Kemal ismi dolaşıyordu. Ben Mustafa Kemal’i eskiden beri eserleriyle tanıyordum. Çok iyi bildiğim Trablusgarp’ta onun İtalyanlara nasıl harp ettiğini unutmamıştım. Anadolu sağlam bir rehber bulmuştu. Bu rehber mağlup olmayı hazmedemezdi. Anafartalar’daki müdafaasını ajanslardan, İngiliz gazetelerinden öğrenmiştim. Demek ki Anadolu’nun rehberi yüksek bir askerdi.
  • Safsataların, hurafelerin en azametlilerine bir misal görmek isteyenler Cidde’deki Hazreti Havva’nın kabrini ziyaret etsinler. Hazreti Havva 150 metre boyunda. Bu mezarı gördükten sonra kıyamet kopmasına bir şey kalmadığını düşündüm. Çünkü buna göre insan gittikçe küçülüyor demektir. Küçüle küçüle yok olması doğal olduğuna göre biz kır serdarlığımızı ilan etmeden, dönüp çocuklarımıza kavuşmadan kıyamet kopmasa bari.
  • Hakiki bir çinli münevver Avrupalılardan nefret eder. Bir engerek, bir Avrupalıdan daha ziyade hürmete şayan görülür. Hele çinli züppelerden tamamiyle nefret eder. Avrupalılığa temessül etmiş olan bir Çinli, hakiki münevverin fikrince müthiş bir tehlikedir ve her benliğini Avrupa akıdelerine bulaştırmış olan Çinli, bir misyoner ordusuna bedeldir. Bunun için ondan nefret edilir.
  • Yanalım neyse ama bundan memlekete ne fayda var? kitapsuuru
  • Hindistan'ın istiklâl cemiyetleri İngilizler aleyhine bir teşebbüslere başvursalar karşılarında mecusileri buluyorlardı ve mecusilerin reis-i ekberi Ağa Han idi.

Asya'da Beş Türk İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Eveeet, bugün de yine bir hatırat ile geldim. Bir asker olan ve öldüğünde de rütbesi binbaşı olan Adil Hikmet Bey tarafından kaleme alınan ve yanındaki dört arkadaşı ile birlikte 1914’te gittiği Türkistan ve Şanghay anılarının anlatıldığı bu kitap yine Yusuf Gedikli tarafından yayıma hazırlanmıştır. “yine” diyorum, çünkü Ahmet Kemâl İlkul’un hatıraları da benzer niteliğe sahipti ve yine hazırlayan kişi Yusuf Gedikli idi. Ahmet Kemâl İlkul’un eseri ile bu eseri kıyaslamak gerekirse en önemli özellik, bu eserin dilinin daha sade ve anlaşılır olduğudur. Yusuf Gedikli’nin dipnot kullanımı ve eserin değerlendirmesinin yapılması ise eseri anlamada oldukça kolaylık sağlamaktadır. Eser, hem bir hatırattır hem tarihî bir eserdir hem seyahatnâmedir hem de bir romandır. Bu kitapta yazarın öyle bir üslûbu var ki farkında olmadan kitabı okuyup bitirdiğinizi fark ediyorsunuz. Çünkü yazar, duygularını oldukça iyi aktararak hissettiklerini size de hissettiriyor. Ayrıca alaycı bir üslûba sahip olan yazarın yobazlığa, çocuk evliliklerine ve ayrımcılığa karşı gösterdiği öfkeyi de görmek mümkündür. (Hilâl)

Kitap İttihat ve Terakki üyeleri olan Adil Hikmet Bey ve 4 arkadaşının Orta Asya'da Büyük Türk Devleti kurma ve orada bulunan Türk halkını uyandırma gayesiyle Asya'ya, Türk'ün doğduğu yerlere sürüklenişini ve orada yaşadıkları bize göre büyük bir macera olarak gelen fakat 5 arkadaşın bu macera dediğimiz tüm anları zorluklarla yaşayışını anlatıyor, bana göre bu kitap sadece bir hatırat, bir seyehatname değil koskoca bir roman, koskoca bir hayat, idealistlik, bir ideal uğruna sarf edilen çabadır.. Okunmasını tavsiye ederim.. Şunu da belirtmek isterim ki yazarın Şeyh Şamil'e ve kitabı derleyenin direniş tarihi olarak Adil Bey ve arkadaşlarından sonra gelen Osman Batur gibi bir kahramana değinmesini mutlaka beklerdim ufacık bir not da olsa benzetme de olsa beklerdim.. (Büşra TANRIKULU)

İsveçli dahil Batılı pek çok misyonerin en ücra köşelerde faaliyet yürüttüğü koca Türkistan'a kendi imkanları ile gidip kelle koltukta yedi yıla yakın mücadele eden beş Türk'ün hatıraları film yapılsa kimi sahnelerine "yok artık" diyenler olacaktır. Osmanlı'nın son yıllarında Ata yurda karşı yükselmeye başlayan yönelim gerçekten göz dolduruyor. Keşke İttihatçılar daha farklı şartlarda muktedir olsaydı. Muhtemelen bugün -bambaşka- bir Türk dünyası olurdu. En azından sağlıklı bir tasavvurumuz olabilirdi... kitapsuuru (Töre Kul)

Asya'da Beş Türk PDF indirme linki var mı?

Adil Hikmet Bey - Asya'da Beş Türk kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Asya'da Beş Türk PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Adil Hikmet Bey Kimdir?

Teşkilat-ı Mahsusa tarafından Hindistan üzerinden Orta Asya'ya gönderilen beş idealistten biri. Bu beş kişi, 1916'daki büyük Türkistan isyanının bir safhası olan Kırgızların başlattığı Yedisu İsyanı'nı idare etti. Ruslara büyük zayiat verdirdiler. Yedisu isyanının kurmay başkanlığını, piyade yüzbaşısı rütbesiyle Adil Hikmet Bey yürüttü.

Adil Hikmet Bey Kitapları - Eserleri

  • Asya'da Beş Türk
  • Asya'da Beş Türk

Adil Hikmet Bey Alıntıları - Sözleri

  • Safsataların, hurafelerin en azametlilerine bir misal görmek isteyenler Cidde’deki Hazreti Havva’nın kabrini ziyaret etsinler. Hazreti Havva 150 metre boyunda. Bu mezarı gördükten sonra kıyamet kopmasına bir şey kalmadığını düşündüm. Çünkü buna göre insan gittikçe küçülüyor demektir. Küçüle küçüle yok olması doğal olduğuna göre biz kır serdarlığımızı ilan etmeden, dönüp çocuklarımıza kavuşmadan kıyamet kopmasa bari. (Asya'da Beş Türk)
  • Fransız askerî tarihçisi Larcher “Cihan Harbinde Türk Harbi” adlı eserinde Yedisu isyanı için Pantürkizmin “Çok muvaffak olmuş cesur bir denemesidir. Jön Türklerin emeli, İttihad-ı İslâm bayrağı altında Pantürkizm yapmaktı.” der. (Asya'da Beş Türk)
  • Ortada Mustafa Kemal ismi dolaşıyordu. Ben Mustafa Kemal’i eskiden beri eserleriyle tanıyordum. Çok iyi bildiğim Trablusgarp’ta onun İtalyanlara nasıl harp ettiğini unutmamıştım. Anadolu sağlam bir rehber bulmuştu. Bu rehber mağlup olmayı hazmedemezdi. Anafartalar’daki müdafaasını ajanslardan, İngiliz gazetelerinden öğrenmiştim. Demek ki Anadolu’nun rehberi yüksek bir askerdi. (Asya'da Beş Türk)
  • Yıldız Yaylası’nda şu tezek yığını büyüklüğünde altın kümesi bulsa idik bu kadar memnun olmazdık. Bu yığın bizi donmaktan kurtaracaktı. (Asya'da Beş Türk)
  • Yanalım neyse ama bundan memlekete ne fayda var? kitapsuuru (Asya'da Beş Türk)
  • Hakiki bir çinli münevver Avrupalılardan nefret eder. Bir engerek, bir Avrupalıdan daha ziyade hürmete şayan görülür. Hele çinli züppelerden tamamiyle nefret eder. Avrupalılığa temessül etmiş olan bir Çinli, hakiki münevverin fikrince müthiş bir tehlikedir ve her benliğini Avrupa akıdelerine bulaştırmış olan Çinli, bir misyoner ordusuna bedeldir. Bunun için ondan nefret edilir. (Asya'da Beş Türk)
  • Hindistan'ın istiklâl cemiyetleri İngilizler aleyhine bir teşebbüslere başvursalar karşılarında mecusileri buluyorlardı ve mecusilerin reis-i ekberi Ağa Han idi. (Asya'da Beş Türk)
  • Subhiye Hanım’ın ağabeyisi sözlükçü Baha Toven’dir. Beethoven’i çok sevdiği için “Toven” soyadını almış, ad ve soyadının “Beethoven”i çağrıştırmasını istemiştir. (Asya'da Beş Türk)
  • Adil bey, eserinin başında “…bir elinde kılıç, bir elinde meşale taşıyan bir ihtilalci idim.” demiştir. Halkın ilim irfan seviyesini yükseltmek için kılıç ve ihtilalcilik yerine meşale taşımaktan söz etmiştir. (Asya'da Beş Türk)
  • Avrupalıların savaşlarda kullandığı “urra” uranı(narası) Türkçe “urmak” fiilinden geçmiştir. “Urmak” ise bu eserde “vurmak” anlamında kullanılmıştır. (Asya'da Beş Türk)

Yorum Yaz