diorex
Dedas

A. E. Van Vogt kimdir? A. E. Van Vogt kitapları ve sözleri

Kanadalı Bilimkurgu Yazarı A. E. Van Vogt hayatı araştırılıyor. Peki A. E. Van Vogt kimdir? A. E. Van Vogt aslen nerelidir? A. E. Van Vogt ne zaman, nerede doğdu? A. E. Van Vogt hayatta mı? İşte A. E. Van Vogt hayatı... A. E. Van Vogt yaşıyor mu? A. E. Van Vogt ne zaman, nerede öldü?

  • 27.08.2022 15:00
A. E. Van Vogt kimdir? A. E. Van Vogt kitapları ve sözleri
Kanadalı Bilimkurgu Yazarı A. E. Van Vogt edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında A. E. Van Vogt hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. A. E. Van Vogt hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte A. E. Van Vogt hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 26 Nisan 1912

Doğum Yeri: Kanada

Ölüm Tarihi: 26 Ocak 2000

Ölüm Yeri: ABD

A. E. Van Vogt kimdir?

1912 yılında Winnipeg'de doğdu. Küçük yaşlarda çalışmaya başladı. 1926'da Amazing Stroies dergisiyle tanışması hayatının akışını değiştirdi. Öyküler ve radyo oyunları yazmaya başladı.

Bilimkurgu türündeki ilk öyküsü Vault of the Beast'tir. Yine bir bilimkurgu öyküsü olan Black Destroyer 1939 yılındaAstounding Dergisi'nde yayımlandı. Bu öykü The Voyage of the Space Beagle (Uzay Tazısı'nın Yolculuğu) adlı ünlü romanına da kaynaklık etti.

1939 yılında ilk eşi bilimkurgu yazarı Edna Mayne Hull ile evlendi. Birlikte 40'lı yıllarda pek çok eser ürettiler.

İlk romanı Slan, 1940 yılında Astounding Dergisi'nde tefrika halinde yayımlandı. 1941'de The Weapon Shops of Isher, 1943'te ise The Weapons Makers adlı romanları yayımlandı. Bir süre yazmaya ara veren yazarın son romanları arasında, Children of Tomorrow; The Battle of Forever ve Computerworld sayılabilir.

1996'da SFWA tarafından verilen Büyük Usta ve Retro-Hugo ödülerini aldı. 26 Ocak 2000'de öldü.

Türkçeye çevrilen yapıtları: Uzay Tazısı'nın Yolculuğu, NullA Dünyası.

A. E. Van Vogt Kitapları - Eserleri

  • Uzay Tazısı’nın Yolculuğu
  • Uzaylı
  • Null-A Dünyası

A. E. Van Vogt Alıntıları - Sözleri

  • Çünkü siz hiçbir uyarıda bulunmaksızın bizim gezegenimize bombalar attınız! (Uzaylı)
  • “Daha önce hiç sorgulanmamış inançlar bilimin ve analitik düşüncenin amansız irdelemeleriyle darmadağın olur. Skeptik kişi en üst düzeydedir artık. Ben derim ki bu uygarlık en cafcaflı döneminde ansızın sona erdi. Böylesine büyük bir olayın toplumsal etkileri ahlakın ortadan kalkması, ideallerden yoksun ilkel ve hayvansı bir suçluluğa geri dönüş olacaktır. Ölüm karşısında nasırlaşmış bir duyarsızlık gelişecekti. Eğer bu... bu pisipisi böylesine bir ırkın kalıntısıysa, mutlaka kurnaz bir yaratık, geceleri pencereden içeri süzülen bir hırsız, çıkarı için öz kardeşinin boğazı’nı kesecek kanlı bir katildir.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • “Başka bir zihni nasıl etkileyebilirsiniz? Onun kabullenimlerini değiştirerek. Başka bir şahsın eylemlerini nasıl değiştirebilirsiniz? Karşı eylemlerle mi? Hayır, temel inançlarını, duygusal kesinliklerini sarsarak.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • “İnsanlar bir şeyin ahlaksal ya da ahlak dışı olup olmadığına o anda akıllarına gelen çağrışımlara ya da daha sonra anımsadıklarına bakarak karar verirler,” dedi içtenlikle. “Bu hiçbir ahlak sisteminin geçerli olmadığı anlamına gelmez. Ben kişisel olarak çoğunluğun yararına olan şeyin ahlaksal sayılmasını kabul ediyorum, tabii azınlıkta kalan bireylerin haklarının çiğnememesi ya da eziyet görmemeleri kaydıyla. Toplum hasta ya da cahil olan bireylerini kurtarmayı da öğrenmek zorundadır.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Gruplardan biri er ya da geç üste çıkar. Bir kere iktidara geldiklerinde bu önderler ‘güven otamını’ öylesine kanlı biçimde sağlarlar ki kitleler korku içinde siner. Güç sahipleri etkinlikleri derhal kısıtlamaya başlar. Örgütlü her toplum için gerekli olan izin, ehliyet ve düzenleyici diğer uygulamalar baskı ve tekelciliğin araçları haline dönüşür. Bireyin yeni bir atılımda bulunabilmesi önce çok zor, sonra olanaksız hale gelir. Böylece hızla eski Hindistan’daki gibi bir kast sistemine kayarız. Birey yaşamını geçireceği konuma doğmuştur ve bunu değiştiremez... (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Eğer benim izin vermemi istiyorsan, buyur, dedi. (Sonra, annesinden izin isteyen bir çocuk gibi davranan kocasına) Ama, dedi. Eve zamanında gel. Yüzünü yıkamayı unutma. Çok yorucu oyunlar oynama. Kavga etme. Yabancılardan da şeker alma. (Uzaylı)
  • Gerçekleri düşüncelerinize göre değiştirmemelisiniz. Eğer bizim bağlı olduğumuz mantık buysa, Dünya'nın geleceğinden endişe duyarım. (Uzaylı)
  • Başkimyager ölgün bir sesle konuştu: “Tören hemen olmayacak. Lanet kedi onun bedenindeki bir şeyin peşindeydi. Dokularının tümü oradaymış gibi görünüyor, ama bir şeyler eksik olmalı. Neyin eksik olduğunu bulacağım ve cinayeti bu hayvanın üzerine yıkacağım, ki en ufak bir kuşkuya yer kalmadan emin olabilesiniz.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • “Bir bebek de yürümeyi, kollarını hareket ettirmeyi, konuşmayı şartlandırılarak öğrenir. Bu şartlandırmayı niçin hipnotizmaya, kimyasal tepkimelere, besinlerin etkilerine kadar genişletmiyoruz? Bu yüzlerce yıl önce mümkündü. Birçok hastalığı, kalp kırıklıklarını ve kişinin kendi aklıyla bedenini yanlış değerlendirmesinden kaynaklanan nice felaketi önleyecektir.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • “Sonra, daha fazla mücadele edemeyecek kadar bitkinleşerek, olduğu yere çöktü. Binlerce ve binlerce saat sürmüş şiddetin ardından ölüm sessizce gelmişti.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Okul ve anne, tek başına yeterli değildir. Bırak bunları. Gerçekten... sakinleşti... bazı babaların varlığının, çocuklar için, yokluğundan daha zararlı olduğu da doğrudur. (Uzaylı)
  • “Acı geçti. Düşünce silindi. Beyni çağların uykusuna geri döndü. Yine umutsuzluktan ve puslu ışık lekelerinden oluşmuş eski dünyasında yaşamaya başlamıştı. Zihninin nasılsa kısmen uyanık kalmış uzak bir köşesi düşün bitmesini, unutulmuşluğun bir sis gibi dalga dalga gelmesini, çok kısa sürmüş acının gölgelere katılmasını izledi.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Anlatsam bana inanmayacaksın ama, dedi, bütün olanları bir kelimede özetleyebilirim: Hiç bir şey. (Uzaylı)
  • Eğer bizimle antlaşma yapmak üzere sinyal yolladılarsa, bizim cevabımızın da onlara ulaşması için en az altı saatin geçmesi gerekir. Sonra onların cevabının bize ulaşması için bir altı saat daha. (Uzaylı)
  • Tamam, tamam Kumandan Lane. Eminim ki sizde yorgunsunuz. Ama hayat bu kadar mı zor olmalı? (Uzaylı)
  • “ Zevk, heyecan, ya da ihtirasa gömülmüş insanları denetlemek çok kolaydır. Kullandığım taktikleri ben geliştirmedim. Yüzyıllardır varlar. Ama onları incelemek için geçmişte yapılan girişimler köklerine dek inmedi. Son zamanlara kadar fizyolojiyle psikolojinin bağlantısı kuramsal bazda kalmıştı. Neksiyolojik eğitim bunu kesin teknikler haline getirdi.” (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Senden ayrı geçirdiğim her dakika bana ıstırap oldu. Bu yüzden, yeniden başlamak için zamanı boşa harcamayalım. (Uzaylı)
  • Bilgiye ve verilere sahip olmak haklı olmaya yetmiyordu. İnsanların ikna edilmeleri gerekliydi. Bazen bu rahatça ayrılabilecek zamandan çok daha fazlasını istiyordu. Bazen ise hiçbir zaman sağlanamazdı. Uygarlıklar bu şekilde çöker, savaşlar bu şekilde yitirilir ve kurtarıcı fikre sahip insan ya da gruplar birbirlerini ikna etmenin uzun törenlerine girmeye üşendikleri için uzay gemileri yitirilirdi. (Uzay Tazısı’nın Yolculuğu)
  • Ne zaman biraz olsun barıştan söz etsek bir sürü sorunla karşılaşıyoruz gibi geliyor bana. (Uzaylı)
  • Yüz yıl öncesine bir dönüp bak. Tüm tarih, tahtı ele geçirmek isteyen kurnaz kişilerin çocukları kullandıklarının kanıtlarıyla dolu. (Uzaylı)

Yorum Yaz