Ahmed Güner Sayar kimdir? Ahmed Güner Sayar kitapları ve sözleri
Akademisyen, İktisatçı, Araştırmacı, Yazar Ahmed Güner Sayar hayatı araştırılıyor. Peki Ahmed Güner Sayar kimdir? Ahmed Güner Sayar aslen nerelidir? Ahmed Güner Sayar ne zaman, nerede doğdu? Ahmed Güner Sayar hayatta mı? İşte Ahmed Güner Sayar hayatı...

Tam / Gerçek Adı: Ahmet Güner Sayar, Prof. Dr. Ahmed Güner Sayar
Doğum Tarihi: 6 Kasım 1946
Doğum Yeri: istanbul, Türkiye
Ahmed Güner Sayar kimdir?
İktisatçı, araştırmacı-yazar. 6 Kasım 1946, İstanbul doğumlu. Şair ve yazar Abbas Sayar’ın oğludur. İlk ve
ortaöğrenimini İstanbul’da tamamladı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinden 1968’de mezun oldu. Mezun olduğu
fakülteye 1975’te araştırma görevlisi olarak girdi. İngiltere’de Birmingham Üniversitesi Ekonomi Bölümünde yüksek lisans
yaptı (1970-72). İÜ İktisat Fakültesinde doktorasını yaptı (1976), doçentliğe (1980) ve profesörlüğe (1988) yükseldi.
Çalışmalarını 1982’den sonra İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde öğretim üyesi olarak sürdürdü. Aynı fakültenin
İktisat Tarihi Anabilim Dalı başkanlığını yaptı.
Makaleleri Tarih ve Toplum, Toplum ve Bilim, Türkiye Günlüğü, Toplum ve Ekonomi, Dergâh, Türk Yurdu gibi
dergilerde yayımlandı. Uzmanlık alanı iktisat teorisi ile iktisat tarihidir. Özellikle 1986 yılında yayımlanan Osmanlı İktisat
Düşüncesinin Çağdaşlaşması adlı eseri bu alandaki önemli bir yayınıdır. Hocalarına olan minnet borcunu ödemeye çalıştığını
belirttiği ilk eseri A. Süheyl Ünver: Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri 1898-1986 (1994) çalışmasını Bir İktisatçının Entellektüel
Portresi: Sabri F. Ülgener çalışması izledi (1998).
Esas ilgi alanı `İktisat Teorisi` ile tarihi birleştiren çalışmalardır. İktisadî yapıları incelerken iktisat teorisi ve zihniyet
tahlilleri arasındaki ilişkilere önem verir. Bu yönüyle hocası olan Sabri Ülgener’in takipçisidir. Kitap ve makaleleri çeşitli
dergilerde yayınlanır ve ilgiyle takip edilir.
Ahmed Güner Sayar, öğrenciliği sırasında ve sonrasında İstanbul’un sanat ve kültürle yoğrulmuş seçkin muhitlerinde
bulunur. Her biri abidevi niteliğe sahip şahsiyetlerin halkalarına dâhil olur ve yetişmesine buralarda devam eder. Sonraki
dönemde bu tesir eserlerine yansır, vefa örneği portreler ve biyograler
yayınlar.
ESERLERİ:
Osmanlı İktisat Düşüncesinin Çağdaşlaşması (1986), A. Süheyl Ünver: Hayatı, Şahsiyeti ve Eserleri 1898-1986 (1994),
A.Süheyl Ünver Bibliyograsi
(1998), Bir İktisatçının Entellektüel Portresi: Sabri F. Ülgener (1998), Osmanlıdan Cumhuriyete
Portre Denemeleri (2000), Osmanlıdan 21. Yüzyıla Ekonomik, Kültürel ve Devlet Felsefesine Ait Değişmeler (2001), Hasan Ali
Yücel’in Tasavvu
Dünyası ve Mevleviliği (2002), İktisat Metodolojisi ve Düşünce Tarihi Yazıları (2005), İnsanlar, Olaylar ve
Mekanlara Dair Yazılar (2007), İdris Küçükömer (2008), Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri 1898-1986 (2004), İktisat
Metodolojisi ve Düşünce Tarihi Yazıları (2005), Ülgener Yazıları (2006), Osmanlı'dan Cumhuriyete Portre Denemeleri (2014)
Ahmed Güner Sayar Kitapları - Eserleri
- Sahhaf Raif Yelkenci
- Hasan Ali Yücel'in Tasavvufi Dünyası ve Mevleviliği
- Osmanlı İktisat Düşüncesinin Çağdaşlaşması
- Bir İktisatçının Entelektüel Portresi Sabri F.Ülgener
- Abdülbaki Gölpınarlı
- A. Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri
- 6 Büyük Tarikat
- Osmanlı'dan 21. Yüzyıla
- Osmanlı'dan Cumhuriyete Portre Denemeleri
- A.Süheyl Ünver’le Sohbetler
- Mehmed Âkif Ersoy
- Mezhepler ve Alevilik
- Şeyh Bedreddin
- Günümüzde Cemaatler
- Tarikatler ve Toplum
- Mevlana ve Mevlevilik
- İktisat Metodolojisi ve Düşünce Tarihi Yazıları
- Tarikatlar Ansiklopedisi
- Yusuf Mardin’den Ahmed Güner Sayar’a Mektuplar
- Sabri F. Ülgener
- Terence W. Hutchison
Ahmed Güner Sayar Alıntıları - Sözleri
- Ben daima tevazu içinde yaşadım.Haddimi bildim ve şüpheli hiçbir şeye sokulmadım.Yani kesret içinde vahdet aleminde yaşamak bu kadar olur(Süheyl Ünver) (A. Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri)
- Sokrat'ın bir sözü:"Bu dünyanın en huysuz kadını ile evlendim.Bu suretle öbür insanlarla geçinmeyi öğreniyorum." (A.Süheyl Ünver’le Sohbetler)
- Şu sessiz kubbenin altında insândan eser yokmuş. (Mehmed Âkif Ersoy)
- Zengin deniyor amma, serveti kendinden değil. (A.Süheyl Ünver’le Sohbetler)
- Defterlere yazmayın, kâğıtlara yazın.Tasnif edin. İlim tasniften ibarettir. (A.Süheyl Ünver’le Sohbetler)
- Hasan Ali Yücel ertesinde Türk eğitimi de parasallaşma sürecinin içine çekilmiş ve bireyselleştirilmiştir. (Hasan Ali Yücel'in Tasavvufi Dünyası ve Mevleviliği)
- Nasıl havanın bir kaderi varsa, kitapların da bir kaderi vardı. (Sahhaf Raif Yelkenci)
- "Gölgeler" ve bilhassa...o üç şiir, bu tasavvufa yeni bir yaklaşım olduğunu gösteriyor Âkif'te. Onun için şeklî, merâsimî tarikatlardan uzak, fakat kendi iç dünyasında yaşanan bir tasavvuf Âkif'te vardı, demek belki daha doğru olur. (Mehmed Âkif Ersoy)
- "Bugün enteresan bir ders olacak.Sizleri özledim." (A.Süheyl Ünver’le Sohbetler)
- ...Âkif, şerefli ve müstakil bir millet olmamız için, fikirlerinin zaferini istiyordu... Şimdi, milli marş güftesinde hayal ettiği istiklâl Türkiye'sinin topraklarında yatıyor. İnandığı Allah'tan korkan bu (zât), Türkiye'nin mesut ve kudretli kalmasından başka hiçbir şey düşünmeyerek ölmüştür. (Mehmed Âkif Ersoy)
- Amiş Efendi'den dedemin kaydettiği bir diğer sözünü bana yazdırdı, kendisi de yazdı: “Olan olmuş, olacak da olmuştur. Olacak bir şey yoktur.” Sonra, bu sözün altına dedemin düştüğü notu okudu: “Amiş Efendi, 20 Şaban 1338 (9 Mayıs 1920'de irtihal ettiler.” Bunun üzerine Süheyl Bey: “Demek elli sene olmuş,” dedi ve bir an gözleri daldı, gitü. Daha sonra bana Amişname'den yazdırmaya devam etti. Bu sohbetimizde, Amiş Efendi'den yazdırdığı son söz şu idi: “Gökten düşenin parçası bulunur, gönülden düşenin parçası bulunmaz.” (A.Süheyl Ünver’le Sohbetler)
- En büyük vatan ve İslâm şairimiz Mehmed Akif’in ,Edirnekapısında ki mezarı başına,kendisine layık büyük mermer taşı diktirmek ve üzerine İstiklal Marşımızın mısralarını yazdırmak kadirşinaslığını gösteren Hasan Ali Yücel olmuştur. (Hasan Ali Yücel'in Tasavvufi Dünyası ve Mevleviliği)
- Bir defasında, mezadın tertip edileceği dükkânda bazı enfes hat örnekleri gözüme çarpmıştı. O günkü mezadı eline aldığı bir kitapla açacak olan İbrâhim Manav' ın gözü birden levhalara daldı. Elindeki kitabı bıraktı. Hat levhalarından biri 'besmele-i şerife' idi. Levhayı aldı. Mezat ustasının, 'Bismillah' diyerek mezadı bu hat örneğiyle başlatmasını unutamıyorum. Bu hâl Çarşı' ya has bir gelenekti. Belki bu durum, Sahhaflar Çarşısı' nda teşrifatsız, ilansız yapılan mezadı herhangi bir âlâyişli müzâyededen farklı kılıyordu. Ne var ki, bu güzel gelenek de maddenin önlenemez yükselişine direnemedi. (Sahhaf Raif Yelkenci)
- Diğer mezarlar gibi, onun kabri de sahipsizdi.Ölüler,sadece toprağın merhametine terk edilmişti. (Mehmed Âkif Ersoy)
- Dolandım misl-i cihanı bulamadım başıma bir taç /Ne eğride tok gördüm, ne doğruda aç (A. Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri)
- Görülen oydu ki, bu Çarşı, üniversite(?) hayatın dışında gayri resmi, herhangi bir kayıt ve nizama bağlı olmayan bir mekândı. Orada kitap satanlar âlim, arif, kitap peşinde koşup oraya gelenler de bilgiye susamış kimselerdi. Aranılan kitap orada bulunur, kitaplar insanları kendisine çekerdi. (Sahhaf Raif Yelkenci)
- "Ben Milli Mücadelenin ilahi olduğuna inanırım. Kader güzel. Allah Mustafa Kemal'e nasib etti." (Osmanlı'dan Cumhuriyete Portre Denemeleri)
- Hayatta daima herşey, etme ve bulma mahsulüdür Sade geçici güzellere değil, geçmeyen bütün güzelliklere aşık ol. Gayet iyi siyaset bil, fakat siyasete girme (A. Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri)
- Hadiselerden ders almayı bilmek Endişeli insanların bu hallerini kaldırmaya çalışmak Kimse ile münazaa etmemek.Sükutumuzla mukabele etmek.O ancak bununla cezasını bulur Hadiselerin üzerinde durmamak.O(Allah) işleri kudretiyle yok eder. Kimseye bela okumamak.Yani silah çekmemek.O kendi belasını kendinden bulur.Elini ondan çek kafi. (A. Süheyl Ünver Hayatı Şahsiyeti ve Eserleri)
- Bunaldım kendi kendimden, zaman ıssız, mekân ıssız. (Mehmed Âkif Ersoy)