matesis
dedas

Attila Şenkon kimdir? Attila Şenkon kitapları ve sözleri

Türk Yazar Attila Şenkon hayatı araştırılıyor. Peki Attila Şenkon kimdir? Attila Şenkon aslen nerelidir? Attila Şenkon ne zaman, nerede doğdu? Attila Şenkon hayatta mı? İşte Attila Şenkon hayatı...
  • 29.06.2022 10:00
Attila Şenkon kimdir? Attila Şenkon kitapları ve sözleri
Türk Yazar Attila Şenkon edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Attila Şenkon hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Attila Şenkon hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Attila Şenkon hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 21 Ağustos 1962

Doğum Yeri: Ankara, Türkiye

Attila Şenkon kimdir?

Attilâ Şenkon, 21 Ağustos 1962'de Ankara'da doğdu. İlk, orta ve liseyi bu kentte tamamladı. 1987'de Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nden yüksek lisans derecesiyle mezun oldu. Dostluk ve insan ilişkilerini fantastik bir anlatımla sorgulayan öykülerini 1990'da Her Gün Perşembe Olsa adıyla kitaplaştırdı. Bu ilk kitabı ile 1991 Akademi Kitabevi Öykü Özendirme Ödülü'ne değer görüldü. 1993'te ikinci öykü kitabı Uykusuz Gece Düşleri, 1995'te Ten Yükü, 1998'de ise Nazlı Eray'ın yaşamöyküsünden yola çıkarak yazdığı ilk romanı Bütün Düşler `Nazlı'dır yayınlandı. Güldane Ayaoku Yiğit tarafından filme alınan Ten Yükü, 19. İFSAK Ulusal Kısa Film Yarışması'nda dördüncü oldu.

Attila Şenkon Kitapları - Eserleri

  • Gökkuşağına İki Bilet
  • Hoş Bulduk Hayat
  • Yalan Satıcısı
  • Her Gün Perşembe Olsa
  • Telef
  • Ten Yükü
  • On Üç Büyülü Öykü
  • Bıyık İzi Yalanları
  • Bütün Düşler Nazlı'dır
  • Aykırı Üçgenler
  • Sustum Duydun mu?
  • Bahar Temizliği
  • Geveze Kitap Tatilde

Attila Şenkon Alıntıları - Sözleri

  • Biliyorum ki, dostluklar var oldukça sevgi tükenmez. (Her Gün Perşembe Olsa)
  • “Bizimle dalga geçen hayattır. Her zaman. Hep.” (Yalan Satıcısı)
  • “Benim yaşadıklarım kaderdi. Kadere ancak boyun eğilir. Halka yaşatılan zulme ise baş kaldırmak gerekir.” (Telef)
  • “Hayatın yeni dalgası, yüreğimin kıyısına vurup geri çekiliyor usulca. Bir taş daha yerine oturur. Romanın bittiğini anlarım.” (Yalan Satıcısı)
  • Unutma, insanın kendini tanımasından daha önemli şey yoktur yaşamda. Kendini tanımayan başka insanları anlayamaz. Başka insanlar anlaşılmadan da yaşam anlatılamaz. (Gökkuşağına İki Bilet)
  • “Yaşama bir ucundan tutunmazsak hızlı bir tren gibi bizi almadan yanımızdan geçip gider.” (Bütün Düşler Nazlı'dır)
  • Seninseyemezsin çocuk. Sevgi, hoşgörü, özveri bolca konmuşsa hamuruna ve sen yirmi küsur yıl böyle pişmişsen, olmak istediğin bu kişiyi seninseyemezsin. Değişmeye karar verdiğimde sen yaşlardaydım. Beni de bezdirmişti insanlar. Tek çıkar yolun oyunu onların kurallarıyla oynamak olduğuna inanmıştım. Başlangıçta zorlandıysam da, sonunda kaskatı bir maske takabildim yüzüme. Ne var ki, içimdeki benle yüzümdeki maske hâlâ iki yabancı. (Her Gün Perşembe Olsa)
  • "... az önce açtığı yarayı kendi örten bir yara bandıydı o an." (Yalan Satıcısı)
  • Korkuyordum hayattan. Ben küçücüktüm, o ise çok büyük. Tırmanmam gereken yüksek bir dağ gibi dikiliyordu karşımda. Eteklerine çocukluk, aradaki kısmına gençlik, zirvesine de yaşlılık adı verilen üç katmanlı bir dağ idi bu. (Hoş Bulduk Hayat)
  • Kısaca, payına düşeni yaşayan her fani gibi ben de dersimi aldım, yükümü sırtladım; biraz kırgın, biraz dargın, yorgun argın gidiyorum. (Hoş Bulduk Hayat)
  • "İnsan, yaşamını temize çekebilir mi?" öykünün sonunda da şöyle cevap veriyor: "Yaşam temize çekilemiyor. Bir tek ölüm her şeyin üstünü örtebilir. Yalnız ölüm." (Ten Yükü)
  • "Dünyaya gelirken herkesin yüreğine bir armağan paketi yerleştirir Tanrı. Kimileri bu paketin farkına bile varmadan yaşayıp gider, kimileri açmakta geç kalır, açanların çoğu ise içinden çıkan şeyi ne yapacağını bilemez. Sen, paketini çok küçük yaşında açan şanslılardan ve sunulmuş armağanın değerini anlayanlardansın." (Gökkuşağına İki Bilet)
  • "Mutlu sonlara öyle ihtiyacımız var ki.” (Yalan Satıcısı)
  • Ayrılık zamanı hızla yaklaşıyordu, bizse hâlâ susuyorduk. Söylemek istediğim ne çok şey vardı oysa. Neden korkuyordum ki ağlamaktan? (Ten Yükü)
  • İki tümce arasında bunca değişir mi insan? (Her Gün Perşembe Olsa)
  • Ölmeye gör... Yazdığın kitaplara, yaptığın iyiliklere ve yardımlara rağmen hemen unutuyorlar. (Hoş Bulduk Hayat)
  • Yaşamak güzeldi. Bazen yanarak, bazen sönerek; kimi gün ağlayıp kimi gün gülerek geçtim içinde. Onu kısaydı, ben mi aceleciydim anlayamadım. Tam öğrenmişken, tam alışmışken sonu göründü. Şimdi aklımda baştan başlasam, her şeyin çok daha kolay olacağından eminim. Ama insan bir filmi ikinci izleyişinde ondan aynı zevki alabilir mi , kararsızım. Yaşamak acemilikleriyle güzeldi. Teşekkürler Tanrım . (Hoş Bulduk Hayat)
  • “Çivi çıkarmış, ama yeri kalırmış gerçekten.” (Telef)
  • "İlkokul müsameresinde saçları pudrayla beyazlaştırılıp zorla dede rolüne çıkartılmış öğrenci gibiyim. Dışım kış, içim bahar." (Hoş Bulduk Hayat)
  • "Yazdıkça kendini daha iyi tanır, yüreğini kazıdıkça içindeki gizli bene ulaşırsın. Kendi psikiyatrın olursun giderek. Unutma, insanın kendini tanımasından daha önemli şey yoktur yaşamda. Kendini tanımayan başka insanları anlayamaz. Başka insanlar anlaşılmadan da yaşam anlatılamaz. Belki de bu yüzden, kimi yazarlar yaşama duyarlı bir şekilde dokunurken, kimileri ona tecavüz ederler." (Gökkuşağına İki Bilet)

Yorum Yaz