diorex
sampiyon

Edward Said kimdir? Edward Said kitapları ve sözleri

Filistinli Aktivist, Teorisyen Edward Said hayatı araştırılıyor. Peki Edward Said kimdir? Edward Said aslen nerelidir? Edward Said ne zaman, nerede doğdu? Edward Said hayatta mı? İşte Edward Said hayatı... Edward Said yaşıyor mu? Edward Said ne zaman, nerede öldü?

  • 01.07.2022 20:00
Edward Said kimdir? Edward Said kitapları ve sözleri
Filistinli Aktivist, Teorisyen Edward Said edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Edward Said hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Edward Said hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Edward Said hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Edward W. Said

Doğum Tarihi: 1 Kasım 1935

Doğum Yeri: Kudüs, Filistin

Ölüm Tarihi: 24 Eylül 2003

Ölüm Yeri: New York, ABD

Edward Said kimdir?

Edward Wadie Said, 1935 yılında Kudüs’te doğmuştur. Anne ve babası Filistinli olan Said’in önadının (Edward) bir İngiliz ismi olmasında annesinin 1935’lerde Galler Prensi’ne olan hayranlığı etkili olmuştur. Babasının I. Dünya Savaşı sırasında askerliğini Fransa’da, Amerikan Keşif Kuvvetlerinde yaparken ABD vatandaşlığını kazanması, ABD’ye gitmesi ve orada birkaç yıl okuması onun daha sonraki hayatı üzerinde etkili olacaktır.

Kahire Victoria Koleji’nde lise öğrenimine devam ederken sorun çıkardığı gerekçesiyle bu okuldan uzaklaştırılan Said, babası tarafından ABD’deki Massachuttes Mount Hermon School’a gönderildi. Victoria Koleji’inde iyi bir eğitim aldığı için bu okulda dereceye girmeyi başarmıştır. Üniversite öğrenimini Princeton ve Colombia Üniversitesi’nde İngiliz edebiyatı üzerine yaptı. 1963’te Colombia Üniversitesi’nde ders vermek üzere New York’a geldiğinde egzotik ama özel bir dikkat gösterilmesi gerekmeyen Arap kökenli biri olarak görülen Said, 1967 Arap-İsrail Savaşı’ından sonra bir Filistinli olması nedeniyle büyük değişim geçirdi ve az da olsa siyasal olayların içinde yer almaya başladı. 1970’li yıllara geldiğinde hem Batı hem de Araplar adına konuşmak zorunda kalan biri konumuna geldi. Böylesi zor bir durumdan çok sesli bir biçimde düşünmeye ve yazmaya başlayarak kurtulmayı kısmen başardı. Bununla birlikte Arap dünyasında Filistin yüzünden bir çok hakarete maruz kaldı. Yahudi Savunma Konseyi kendisini Nazi ilan etti. Üniversitedeki odası kundaklandı, kendisi ve ailesi sayısız ölüm tehditleri aldı. Bütün bunlara rağmen ünü kötü olan Filistin davasına bağlı olduğunu ilan etmekten çekinmedi. 1977’de Filistin Kurtuluş Örgütü’nün parlamentosu görevini gören Filistin Ulusal Konseyi üyesi seçildi. 1991’de başlayan Oslo, yani İsrail ile masa başında anlaşabilmek için Filistin halkının meşru haklarından taviz verme sürecine şiddetle karşı çıktığından, Konsey’den istifa etti. Filistin halkına desteğini son günlerine kadar devam ettirdi.

Akademik hayatına gelince Said, 1974’te Harvard’da arşılaştırmalı Edebiyat Bölümü’nde konuk öğretim üyesi olarak, 1975’te Stanford Davranış Bilimleri İleri Araştırmalar Merkezi’nde burslu araştırmacı olarak, 1979’da John Hopkins Üniversitesi Beşeri Bilimler Bölümü’nde misafir öğretim üyesi olarak bulundu. Arab Studies Quarterly’de editörlük yaptı. New York’taki Dış İlişkiler Konseyi, Amerikan Sanatlar Akademisi ve PEN yönetim kurulu üyeliklerini yürüttü. 1976’da Harvard Üniversitesi Bowdoin Ödülü’nü, 1994’de ise Lionel Trilling Ödülü’nü aldı.

Lisans ve lisans üstü eğitiminde edebiyat, felsefe ve müzik dersleri alan Said müzikolog, verimli bir denemeci, düşüncesi ve tavır alışları coşkunluk doğuran bir düşünür olarak tarihteki yerini almıştır.

Said, 24 Eylül 2003 tarihinde uzun süreden beri çekmekte olduğu lösemi hastalığına yenik düşerek 68 yaşında vefat etmiştir.

Edward Said Kitapları - Eserleri

  • Entelektüel
  • Şarkiyatçılık
  • Oryantalizm (Doğubilim)
  • Yersiz Yurtsuz
  • Kültür ve Direniş
  • Medyada İslam
  • Kış Ruhu
  • Freud ve Avrupalı Olmayan
  • Kültür ve Emperyalizm
  • Hümanizm ve Demokratik Eleştiri
  • Müzikal Nakışlar
  • Filistin'in Sorunu
  • Geç Dönem Üslubu
  • Başlangıçlar - Niyet ve Yöntem
  • Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca
  • Oslo''dan Irak''a ve Yol Haritası
  • Müzik Üzerine Görüşler
  • Oryantalizm Eleştirileri
  • Sürgün Üzerine Düşünceler
  • Paralellikler ve Paradokslar
  • Haberlerin Ağında İslam
  • Yeni Binyılda Filistin Sorunu
  • İktidar, Siyaset ve Kültür
  • Yazınsal Eleştiri Söyleşiler

Edward Said Alıntıları - Sözleri

  • Bernard Lewis'in taktiği kötü niyetli gözlemleri ile etimolojiyi, kökenbilimi hileli kullanımıyla kültürleri karalayarak kitleleri sınıflandırmaktır. (Haberlerin Ağında İslam)
  • Her hakikat, yaşamak için bir maskeye ihtiyaç duyar. Joseph Conrad (Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca)
  • - "Tüm kültürler birbirinin içine karışmıştır; hiçbiri ferdî ve katıksız değildir..." (Kültür ve Emperyalizm)
  • - "Chinua Achebe: “Batılı yazarların eserleri, eşyanın tabiatı icabı otomatik olarak evrensellikten etkileniyordur! Evrenselliğe ulaşmak için çaba göstermesi gerekenler ise, yalnızca ötekilerdir. Sanki evrensellik, Avrupa yahut Amerika yönünde..." (Kültür ve Emperyalizm)
  • - "Hiçbir içtimâî sistem, hiçbir tarihî vizyon, hiçbir teorik bütüncülleştirme ne denli güçlü olursa olsun, kendi alanı içinde var olan bütün alternatifleri veya uygulamaları kapsama gücüne sahip olamaz! Onların aşılması ihtimali daima baki kalır..." (Müzik Üzerine Görüşler)
  • İslamiyet'in genel portresi üzerinde çarpıtmalar ve saptırmalar kanıtlıyor ki; bu insanlar İslamiyeti gerçekten anlamak arzusu içinde değiller. İslamiyet gerçeği hakkında ne görülebilecekleri görmek ne de duyabilecekleri duymak istiyorlar. (Haberlerin Ağında İslam)
  • Fransız medeniyetinin Asyalılara, ve Doğu Akdeniz ahalisine neden cazip geldiği açık: Esasen Fransız medeniyeti Alman ve ingiliz medeniyetinden daha caziptir ve taklidi de kolaydır. Bir kere gösterişsiz, utangaç İngilizi düşününüz. Yalnızlığını, alışkanlıklarını... Bir de şenşakrak kozmopolit Fransızı düşünün. Hicap nedir bilmez. On dakika önce tanıdığı kimse ile sarmaş dolaştır. Eğitimi yarım olan Doğu'lu: bunlardan birincisinin, samimi, ötekinin ise şamatacının biri olduğunu anlayamaz. İngilizden nefret eder, Fransıza kucak açar.” (Oryantalizm (Doğubilim))
  • Gördüğüm şeylere karşı,elimden bir şey gelmediği için kendimden nefret ettim, duyulmayan sesimden,delirmeyen aklımdan nefret ettim.' (Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca)
  • Said bu akşam bizlere şunu anlattı: Freud’un kendi Yahudiliğiyle olan kısmi, parçalı, sıkıntılı ve kimi zaman kendi kendini yadsıyan ilişkisi, modern dünyada kimlik için bir model sağlayabilir. (Freud ve Avrupalı Olmayan)
  • Kendimi bütünlüğü olan, tek bir kişi olarak düşünmüyorum. Ben birçok farklı şeyim. Onlar arasında bir denge tutturma kaygım da yok. Kendimi bütün farklılıkları silmeye çalışan biri olarak görmüyorum. Benim gayretim, farklılıklarımla birlikte yaşamak doğrultusunda. (Kültür ve Direniş)
  • Batı'ya giden Doğulular oraya hayran hayran bakmak ve ileri bir kültürden nasip almak .için gidiyorlardı. Doğu'ya giden Batılıların derdi, görmüş olduğumuz gibi, hayli sakaydı. Kitapların sayışma gelince: 1800 ile 1950 arasında Batı'da Yakın Doğu ile ilgili 60.000 kitap yazılmış. Doğu'nun Batı hakkındaki kitapları ise bir elin parmakları kadar az (Oryantalizm (Doğubilim))
  • "Batı"nın Araplara ve İslama karşı duyduğu husumet yüzünden Müslüman dünyanın hayıflanarak kendi haklılıklarının öfkesi içinde oturup geriye yaslanmasının pek bahanesi kalmamıştır. Bu husumetin nedenleri ve "Batı"nın buna destek veren yönleri korkusuzca analiz edildiğinde, bunu değiştirmek için çok önemli bir adım atılmış olacaktır. Ama kesinlikle iş burada bitmez: Bunun İslam karşıtı yeni bir propaganda silsilesine yol açmaması için, husumetin yerine başka bir şey konmalıdır. (Medyada İslam)
  • İnsan yalnız kalır, doğru; ama her zaman sürüye uyup mevcut duruma hoşgörü göstermekten iyidir yalnızlık. (Entelektüel)
  • sevgilin geçmişini sormuyorsa;merak etmediğinden değil,sıranın kendi geçmişine geleceğinden korkmasındandır (Başlangıçlar - Niyet ve Yöntem)
  • Mevcut Amerikan toplumunun mantıksal oyununda yerli Amerikan Kızılderileri için nasıl çok az yer varsa, İsrail'de de Filistinliler için aynı durum söz konusudur: Onlar oraya âit değil. (İktidar, Siyaset ve Kültür)
  • “Filistin,” diyordu Said, “nankör bir davadır.... Onun uğruna kendimizden verdikleriniz yetmiyormuş gibi, bir de gördüğünüz aşağılanma, suistimal ve toplum dışına sürülmeyle kalakalıverirsiniz. ... Kaç dostunuz bu konuya uzak durmayı yeğlemiştir? Kaç meslektaşınız Filistin tartışmasına asla girmemekten yana tavır almıştır? Bırakın Filistin’i ve Filistinlileri, kaç iyi niyetli liberal Bosna’ya, Çeçenistan’a, Somali’ye, Ruanda’ya, Güney Afrika’ya, Nikaragua’ya, Vietnam’a, yeryüzünün başka köşelerindeki ülkelerde yaşanan insan haklan ve sivil haklar meselelerine vakit ayırmaya gönül indirmiştir?" (Kültür ve Direniş)
  • Aslında görülüyor ki bugünün islami gruplaşmalarının çoğu Amerika Birleşik devletleri'nin yörüngesinde odaklanıyor.... Açıkça destekleniyor... (Haberlerin Ağında İslam)
  • - "Sigara kutuları, posta kartları… bir sürü yönlendirici düzenek, emperyal gücü yüceltip, İngiltere’nin stratejik, ahlâkî ve iktisadî iyiliği için imparatorluğun ne denli gerekli olduğunu vurgulamış, aynı zamanda da koyu renkli yahut aşağı ırklara, ıslah olmaz ve yok edilmeyi, sert bir biçimde yönetilmeyi, sonsuza değin boyunduruk altında tutulmayı gerektiren nitelikler yüklemiştir..." (Kültür ve Emperyalizm)
  • İnsani bilimler eskiden antik Yunan ve Roma ile İbrani kültürlerinin üstün klasik metinlerinin incelenmesi şeklinde anlaşılırken; şimdilerde gerçekten çokkültürlü kökene sahip çok daha rengarenk bir izleyici kitlesinin, evvelden ihmal edilen ya da hiç adı sanı duyulmamış halklar ve kültürlerin, yine eskiden Avrupa kültürlerinin işgal ettikleri 'temizlenmiş alan'a girmeye başlamalarını hareketle destekledikleri evrensel düzeyde kabul gören bir olgudur. Antik Yunan ya da İsrail gibi alanlara tanınan ayrıcalıklar bile, genelde, onların özgünlüğünü büyük ölçüde azaltan uygun gözden geçirmelere maruz bırakılmıştır. (Hümanizm ve Demokratik Eleştiri)
  • Başlangıç yalnızca bir eylem türü değil, aynı zamanda bir ruh hali, bir çalışma şekli, bir tavır, bir bilinçtir. (Başlangıçlar - Niyet ve Yöntem)

Yorum Yaz