Ernst Bloch kimdir? Ernst Bloch kitapları ve sözleri
Alman Filozof, Yazar. Ernst Bloch hayatı araştırılıyor. Peki Ernst Bloch kimdir? Ernst Bloch aslen nerelidir? Ernst Bloch ne zaman, nerede doğdu? Ernst Bloch hayatta mı? İşte Ernst Bloch hayatı... Ernst Bloch yaşıyor mu? Ernst Bloch ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 1885
Doğum Yeri: Ludwigshafen
Ölüm Tarihi: 1977
Ölüm Yeri: Tübingen
Ernst Bloch kimdir?
Çok genç yaşta sosyalizmi benimsedi. Berlin'de Georg Simmel'in ve Heidelberg'te Max Weber'in öğrencisi oldu. 1915 yılında İsviçre'ye gidip Walter Benjamin'le dostluk kurdu. Almanya'ya dönünce Geist der Utopie`i (Ütopyanın Ruhu - 1918), tez konusu olan Thomas Münzer; Theologe der Revolution`u (Devrimin Tanrıbilimcisi Olarak Thomas Münzer - 1922), ve daha sonra da Durch die Wüste`yi yayımladı. 1920'lerde Berlin'de serbest gazeteci olarak çalıştı. Siyasal mücadelesi tam bir nazi karşıtlığı niteliği taşıyan Bloch, tartışma yazılarını biraraya toplayan Erbschaft dieser Zeit (Bugünün Mirası -1935) adlı kitabı yayımlanınca ülkesinden ayrılmak zorunda kaldı. New York'ta Bertolt Brecht ve Thomas Mann ile birlikte "Aurora Verlag" yayınevini kurdu. II. Dünya Savaşı'ndan sonra 1949'da Frankfurt'ta Goethe Enstitüsü'nde kendisine önerilen kürsüyü değil, Leipzig'deki Karl Marx Üniversitesi'nde bir felsefe kürsüsünü kabul etti. Burada en önemli yapıtı olan Das Prinzip Hofnung`u (Umut İlke, 3 cilt, 1954 - 1957) yayımladı ve hukuk tarihi konusundaki kitabı olan Abriss der sozialen Utopien` (Toplumsal Ütopya Taslağı) ikinci baskısını gerçekleştirdi.
Ernst Bloch, 1957 yılında revizyonizmle, 1959'da da gençliği kötü yola sürüklemekle suçlanarak görevinden alındı ve emekli edildi. Aynı süreçte bütün yapıtlarının yayımlanması sürüyordu. 1961 yılında bir ziyaret için gittiği Beyrut'tayken, Berlin duvarının inşasına başllanınca, Batı'da kalmaya karar vererek Tübingen'e yerleşti. Burada Tübingen Üniversitesi'nde görev alarak yazarlığı sürdürdü. 1968 öğrenci hareketine eleştirel ama güçlü bir destek verdi. 1972’den itibaren sayısız ödülle onurlandırıldı. Öldüğünde üç bine yakın öğrencinin meşaleli yürüyüşüyle uğurlandı.
Bloch, en çok inançlar sorunu üzerinde durdu. Marksist bir görüş açısından Stalinizm'e karşı çıkarak, "ütopyalar"ın her zaman varolduğunu ve varolması gerekliliğini savundu. Ernst Bloch'a göre toplumsal ütopya, yabancılaşmanın tersine insanın bilinçlenmesine yardımcı olan temellerden biridir ve ona bütünsel bir tarih görüşü kazandırır.
Ernst Bloch Kitapları - Eserleri
- İbni Sina ve Aristotelesçi Sol
- İzler
- Umut İlkesi
- Rönesans Felsefesi
- İbn Sina Aklın Ustası
- Umut İlkesi
- Hıristiyanlıktaki Ateizm
Ernst Bloch Alıntıları - Sözleri
- Felsefede temel eseri manidar bir biçimde Kitab eş-Şifa adını taşır; böylece bedenin tedavisini ve idaresini aklınkine aktarır. Şifa Kitabı bir ansiklopedidir, on sekiz kitapta dört temel bilimi ele alır: Mantık, fizik, matematik ve metafizik. (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- “… İbni Sina’nın tarzı içinde [kutsal] metin imanının idrakin hakikatine tabi kılınmasını destekleyen bir mistisizm vardır. Zaten, sonunda açığa çıktığı gibi, alegorik bir kılıf olarak tüm dinsel öğreti en azından biçimsel olarak saf aydınlanmadan değil, mistisizmden teşekkül eder.” s. 27 (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- İbni Sina'nın ulema çevrelerinde hiç eksik olmayan düşmanları, onun aşk ve şarapta aşırılığa teslim olduğunu ileri sürerler; şayet doğruysa bu onun bünyesinin sağlamlığına dair imgeyi tamamlar. Esas aşırılık onun eserinin genişliğindedir. İbni Sina arkasında doksan dokuz yazı bırakmıştır. (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- ... "kaynaktan gelen ışığın" yansıması, ışığın kendisinden çok daha önemlidir, çünkü yansıma güzelliktir. Kutsallık, yücelik, gizem, bilinmeyen şey, bu dünyanın ötesi, bizde bu dünyanın güzelliğini ortaya çıkarıyor. Bize ışığın tanıklığını yapan güzelliktir, dünyanın olağanüstü güçlerce yönetildiğini o bize gösterir. (Rönesans Felsefesi)
- "İnsan, henüz bulunması gereken bir şeydir." (İzler)
- Zekice olan her şey, daha evvel yedi defa düşünülmüş olabilir. Ama bir daha düşünüldüğünde, başka bir zaman ve başka bir durumda, artık aynısı değildir. Sadece düşünürü değil, her şeyden önce üzerine düşünülen şey değişmiştir bu arada. Zekice fikir, kendini bu değişimde yeniden sınamalı, kendisini bir Yenilik olarak kanıtlamalıdır. Bu icap, bilhassa Şark’ın büyük düşünürleri örneğinde zengin sonuçlar doğurmuştur. Onlar Yunan’ın ışığını hem kurtardılar hem dönüştürdüler. (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- Doğanın ölümden sonra dirilişini sağladığı oranda felsefe de yenilik gerektirir. (Umut İlkesi)
- Insan geleceğe gelir,kendinde olanla girer onun içine. (Umut İlkesi)
- Zekice olan her şey, daha evvel yedi defa düşünülmüş olabilir. Ama bir daha düşünüldüğünde, başka bir zaman ve başka bir durumda, artık aynısı değildir. Sadece düşünürü değil, her şeyden önce üzerine düşünülen şey değişmiştir bu arada. Zekice fikir, kendini bu değişimde yeniden sınamalı, kendisini bir Yenilik olarak kanıtlamalıdır. Bu icap, bilhassa Şark'ın büyük düşünürleri örneğinde zengin sonuçlar doğurmuştur. Onlar Yunan'ın ışığını hem kurtardılar hem dönüştürdüler. (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- “İnanma alışkanlığı, der Aristoteles Bilgelik Kitabı’nın ikinci kitabının sonunda, insan zihninin, apaçık ortada olan nice şeyi algılamasını engelleyen bütün sebeplerin kaynağındaki ana sebeptir. …” (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- Hölderlin erkek kardeşine yazdığı bir mektupta gençliği şöyle tanımlamıştır. " Bu dönem aslında terin ve öfkenin ve uykusuzluğun ve ürkekliğin ve fırtınanın dönemidir ve hayattaki en acı dönemdir. " (İzler)
- Bir şeyin vukua gelişinde de, kendi ardında kalan bir ‘Bir Şey’ vardır. Gerçekleştirmenin faili ve fiili dışarıya çıkıp gitmez, kendi içlerinde yaşamaya devam ederler. Onlardan kopan fiilden ayrı dururlar, aletin tamamlanmış cihazdan veya şairin şiirinden ayri durması gibi. Ve her gerçekleştirmede, hatta ereksel imgeye neredeyse onunla karıştırılacak kadar benzer görünende bile, Aktif olanın bir yamalı eseri saklıdır (Umut İlkesi)
- Ne var ki bir şeylerin iyileştiği yerde, çok az kimse gene de hala dik durabilmektedir. Tanrım verdiklerin için sana şükürler olsun; iyi de, tavuk sürüsü arasında, bugün kendine verileni cennetten kendisine daha doğuştan ayrılıp yollanmış sayan kim var ki hala? (Hıristiyanlıktaki Ateizm)
- "İnsan kendiyle yalnızdır! Başkalarıyla birlikteyken çoğu kişi kendiyle de değildir. Her ikisinden de sıyrılıp, çıkmak gerekir." (İzler)
- Aristoteles'ten Thomas'a [Aquinolu] ve öte dünya tinine değil de, Giordano Bruno'ya ve çiçek açan tüm/ evensel-madde'ye (vahdeti mevcut) uzanan bir çizgi vardır. İşte, İbni Sina bu çizgide İbn Rüşd'le birlikte ilk ve en önemli köşe taşlarından biridir..... (İbni Sina ve Aristotelesçi Sol)
- "Aptallıklarının akıl sayıldığından emin iki üç cahil arasındaysan sen de eşek ol. Yoksa eşek olmayanı, kâfir olmakla karalarlar." İbn Sina (İbn Sina Aklın Ustası)
- Fazlasıyla güzel günler, pek de incelikli resmedilen erdemler bir yanılsamadır ;coşkusuyla kendimize moral verebiliriz ama, gülünçlük raddesine dek varabilen zıddına dönüşmeden de hiç kimse uzunca bir süre [yanılsama] içinde yaşamaya dayanamaz -içimizdeki Tanrıların çekememezliğindendir bu (e, belli ki, henüz tam olamamış Tanrıların) (İzler)
- Kaybın en trajik biçimi […] şeylerin farklı olabileceğini hayal etme kapasitesinin yitirilmesidir. (Umut İlkesi)
- Düşünmek sınır aşmak demektir. Dinin en iyi tarafı heretikler doğurmasıdır. (Hıristiyanlıktaki Ateizm)
- Düşünmek,sınırları aşmak demektir. (Umut İlkesi)