diorex

Gaston Bachelard kimdir? Gaston Bachelard kitapları ve sözleri

Fransız filozof, yazar. Gaston Bachelard hayatı araştırılıyor. Peki Gaston Bachelard kimdir? Gaston Bachelard aslen nerelidir? Gaston Bachelard ne zaman, nerede doğdu? Gaston Bachelard hayatta mı? İşte Gaston Bachelard hayatı... Gaston Bachelard yaşıyor mu? Gaston Bachelard ne zaman, nerede öldü?

  • 09.01.2023 01:00
Gaston Bachelard kimdir? Gaston Bachelard kitapları ve sözleri
Fransız filozof, yazar. Gaston Bachelard edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Gaston Bachelard hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Gaston Bachelard hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Gaston Bachelard hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1884

Doğum Yeri:

Ölüm Tarihi: 1962

Ölüm Yeri:

Gaston Bachelard kimdir?

Fransız bilim felsefecisi ve edebiyat eleştirmeni. Fransız bilim felsefesinde ampirik geleneğe karşı bir yaklaşım oluşturmuş,edebiyat eleştirisinde nouvelle critique akımının öncülerinden olmuştur.

Barsur Aube’de doğdu. Geçimini sağlayabil­mek için çalışmak zorunda kaldı,aynı zamanda yüksek öğrenimini tamamladı. 1930-1940 arasında Dijon Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde ders verdi, daha sonra Sorbonne Üniversitesinde bilim tarihi ve felse­fe profesörlüğüne getirildi. 1962’de Paris’te öldü.

Bachelard’ın ilk çalışmaları bilim tarihi ve kuramı üzerinedir. 1934’de yayımlanan Le nouvel esprit scientifique (“Yeni Bilimsel Anlayış”) ve 1938’de yayımlanan La formatiorı de l’esprit scientifique (“Bilimsel Anlayışın Oluşumu”) adlı yapıtlarında bilim öncesi bilgi ile bilimsel bilgi arasındaki ilişkiyi açıklamak için kuramsal bir model oluşturmayı amaç­lamıştır. Bachelard, bilimsel düşüncenin gelişimini kesintisiz bir ilerleme görüşüyle değil, mit ya da günlük tecrübe düzeyiyle bilimsel düşünce arasında gerçekleşen “epistemolojik kopma”larla açıklamıştır. La formation de l’esprit scientifique’de, doğrudan bilgiyi ve günlük hayattan çıkartılan genellemeleri bilimsel bilgi üretiminin önündeki “epistemolojik engeller” olarak değerlendirmiştir. Bachelard’a göre, bu engeller bilginin sürekli ve düzenli birikimini sekteye uğratır, bilgiyi ampirik kökenlerinden kopar­tarak yeni bir “sorunsaP’a geçişi zorunlu kılar.

Bachelard, bilimin epistemolojik tarihi üzerine olan yapıtlarının yanı sıra, şiirsellikle maddi özler arasındaki ilişkiyi incelemiştir. La psychanalyse dufeu (“Ateşin Psikanalizi”) L’Eau et les reves (“Su ve Rüyalar”) ve La poetique de l’espace (“Uzayın Şiirliliği”) sezgicilik, psikanaliz ve başta Lautreamont olmak üzere bazı şairlerin etkisiyle yazdığı yapıtları­dır.

Eserleri (başlıca): Le nouvel esprit scientifique, 1934, (“Yeni Bilimsel Anlayış”); La psychanalyse du fett, 1937, (“Ateşin Psikanalizi”); La formation de 1’esprit, scientifi- que, 1938, (“Bilimsel Anlayışın Oluşumu”); L’Eau et les reves, 1941, (“Su ve Rüyalar”); Le Rationalisme applique, 1948), (“Uygulamalı Akılcılık”); Le materialisme ration- nel, 1953, (“Akılcı Materyalizm”); Poetique de l’espace, 1957, (“Uzayın Şiirliliği”); La poetique de reverie, 1960 (“Rüyanın Şiirliliği”).

Gaston Bachelard Kitapları - Eserleri

  • Mekanın Poetikası
  • Ateşin Psikanalizi
  • Ateşin Tin Çözümlemesi
  • Mumun Alevi
  • Bilimsel Zihnin Oluşumu
  • Yok Felsefesi
  • Su ve Düşler
  • Hayır Diyen Felsefe
  • Düşlemenin Poetikası
  • Sürenin Diyalektiği
  • Seçmeler
  • Rasyonalist Bağlanma
  • Yeni Bilimsel Tin
  • Uygulamalı Akılcılık

Gaston Bachelard Alıntıları - Sözleri

  • Bilimadamına göre, bilim felsefesi hâlâ olguların egemenliğindedir. (Hayır Diyen Felsefe)
  • Bilimsel zihin ancak bilimsel olmayan zihni yıkarak kendini oluşturabilir. (Hayır Diyen Felsefe)
  • "Dünya kendini düşünmekte olan dev bir Narkissos'tur." (Su ve Düşler)
  • Bilinç bireysel bir laboratuvardır, doğuştan gelen bir laboratuvardır. Sonuçta sayısız varoluşçuluk çıkar ortaya. Herkesin kendi varoluşçulu vardır; herkes kendi tekilliğinde kavuşur şanına. (Rasyonalist Bağlanma)
  • Narkissos şöyle demez artık: "Ben kendimi olduğum gibi seviyorum." Şöyle der: "Ben sevdiğim kişiyim." İçim kaynıyor çünkü ateşli bir tutkuyla seviyorum. Görünmek istiyorum, öy­ leyse görünüşümü artırmalıyım. İşte yaşam böyle parlar, ya­ şam böylece imgelerle kaplanır. Yaşam büyür; varlığı dönüştü­ rür; yaşam birtakım aklıklar kazanır; yaşam yeşerir; yaşam en uzak eğretilemelere açılır; bütün çiçekİerin yaşamına katılır. Bu çiçeksi devinimle gerçek yaşam yepyeni bir atılım kazanır. Ger­ çek yaşam kendisine doğru gerçekdışılıkları verildiğinde daha iyi görünür. (Su ve Düşler)
  • Ruhsal ilkellikleri içinde İmgelem ve Bellek çözülmez bir karmaşık olarak görünür. Onları algıya bağladığımızda yanlış ayrıştırmış oluruz. Anımsanmış geçmiş en basitinden algıyla ilgili bir geçmiş değildir. Bir şeyler anımsadığımıza göre, bir düşlemde geçmiş bir imge değeri olarak belirmektedir. İmgelem yeniden görmek isteyeceği tabloları kökeninden başlayarak renklendirir. Belleğin arşivlerine kadar gidebilmek için olguların ötesinde değerleri bulmak gerekir. (Seçmeler)
  • Bizimle ölen, bizim için hiç ölmez. (Ateşin Psikanalizi)
  • “neşesiz yaşam boşuna bir bekleyiş değildir de nedir?” (Düşlemenin Poetikası)
  • Ve insanın aklını bir hiç için, boşluk için, düşlenmemiş bile olan bir yabancı için çelmiş olan onca "basit merak kapısını" düşünelim! (Mekanın Poetikası)
  • Bilimsel zihin ancak bilimsel olmayan zihni yıkayarak kendini oluşturabilir. (Hayır Diyen Felsefe)
  • . Hayal etmek yok olmaktır, yeni bir hayata başlamaktır. ... (Düşlemenin Poetikası)
  • George Sand’ın şu sözleriyle ortaya koyduğu karşıtlığın doğru olduğunu anlar: «Günler bizden gecelerin yorgunluğunu alsın diye yapılmıştır, yani aydınlık günün düşlemleri bizi gece düşlerinin yorgunluğundan kurtarsın diye yapılmıştır.» Çünkü uykunun dinginliği ancak bedenin yorgunluğunu alır. Ruhu her zaman değil, zaman zaman dinlendirir. Gecenin dinginliği bizim değildir. O, varlığımızla ilgili bir iyilik değildir. Uyku bizde bir hayaletler hanı kurar. Sabahleyin gölgeleri süpürmek gerekir; ruhayrıştırmasına dayanarak geç kalmış konukları dışarı atmak gerekir, hatta bir başka çağın ucubelerini yerinden etmek gerekir, ejderhayı ve devi, erkeğin ve kadının özümlenmemiş ve özümlenemez tüm hayvansal artıklarını uzaklaştırmak gerekir.Tam tersine, gündüzün düşlemi, aydınlık bir dinginlikten yararlanır. Melankoliye eğilimli olsa bile, bu dinlendiren bir melankoli, dinlenmemize süreklilik veren uzlaştıncı bir melankolidir. (..) (Seçmeler)
  • …, saf rasyonel bir konuma yerleşmek asla kolay değildir. İnsan “hatalar” la mücadele ettiğinde, hele canla başla ve dosdoğru mücadele ettiğinde bu hataları yöneten ilkeden kendini tam anlamıyla kurtaramaz. Dolayısıyla, polemik etkinliğin temelinde özsel bir ikirciklik yatar. (Rasyonalist Bağlanma)
  • İşini yapması için zamana zaman bırakmak gerekir. Özellikle şimdiki zaman, hiçbir şey yaratamaz. Varlığa varlık katamaz. Şimdiki zaman, öğretmen tarafından dayatılan bir problemi öğrencinin çözüp bitirmesi için geçmişi bitirdiği için, hiçbir şey yaratamaz. (Sürenin Diyalektiği)
  • neşesiz yaşam boşuna bir bekleyiş değildir de nedir? (Düşlemenin Poetikası)
  • Gözlerinin duruluğunda senin Ateşin yıkımları, esinini gösterir Ve küllerin cennetini (Ateşin Tin Çözümlemesi)
  • Alçak bir sesle Kışın külleri altında Söylenen şarkı Yürektir, örtük bir ateş gibi, Şarkısını söyler kendini tüketirken (Ateşin Tin Çözümlemesi)
  • Hatta bir aynanın içinde boğulmuş çok insan vardır… (Su ve Düşler)
  • "Şu doğanın bile bilmediği, yepyeni bir Kükürdün yakmış olduğu, Suyun koruduğu ve yurdunun ateş küreye girmesini engellediği, Suyla kaplanarak varlığını koruyan ve o mezardan ışık saçarak, parlayarak çıkan imge, şu ölümsüz ruh imgesi..." (Su ve Düşler)
  • Öğretilmesi kolay olan her şey yanlıştır. (Hayır Diyen Felsefe)

Yorum Yaz