diorex
sampiyon

Hasan Nail Canat kimdir? Hasan Nail Canat kitapları ve sözleri

Şair,tiyatrocu Hasan Nail Canat hayatı araştırılıyor. Peki Hasan Nail Canat kimdir? Hasan Nail Canat aslen nerelidir? Hasan Nail Canat ne zaman, nerede doğdu? Hasan Nail Canat hayatta mı? İşte Hasan Nail Canat hayatı... Hasan Nail Canat yaşıyor mu? Hasan Nail Canat ne zaman, nerede öldü?

  • 18.02.2022 04:00
Hasan Nail Canat kimdir? Hasan Nail Canat kitapları ve sözleri
Şair,tiyatrocu Hasan Nail Canat edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Hasan Nail Canat hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Hasan Nail Canat hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Hasan Nail Canat hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 25 Ekim 1943

Doğum Yeri: Kayseri

Ölüm Tarihi: 21 Ekim 2004

Ölüm Yeri: Üsküdar

Hasan Nail Canat kimdir?

25 Ekim 1943 yılında Kayseride doğan Hasan Nail Canat, Kayseri İmam Hatip Lisesi öğrencisi iken okul müsamerelerinde arkadaşları ile küçük çaplı oyunlar sahneye koyarak sanat hayatına ilk adımını attı. Mezun olduktan sonra Kayseri Hava İkmal ana tamir fabrikasında çalışırken sanatla ilgisini devam ettirmek istediği zaman her seferinde babası karşı çıkıyor; Tiyatrocu mu olacaksın, soytarı mı olacaksın diyerek Hasan Nail Canatı engellemeye çalışıyordu. O yıllarda Yalnızlar Rıhtımı isimli şiir kitabı yayınlandı. Fakat şiir kitabı Hasan Nail Canatın tiyatroya olan aşkını daha çok pekiştirdi. 1964 yılında Rusyanın Bolşevik ihtilalinde Türk kökenli insanlara yapmış olduğu zulümden etkilenerek Moskof Sehpası isimli ilk eserini yazan Hasan Nail Canat, büyük bir heyecanla profesyonel tiyatro hayatına başlamış oldu. 7-8 inançlı, şuurlu, fedakar genç ile birlikte Anadolu turnesine çıktı. Moskof Sehpası o yıllarda çok büyük ilgi gördü ve 1200 kez sahnelendi. Hasan Nail Canat bu başarısı sayesinde muhafazakar kesimin büyük ilgi ve alakasına mazhar oldu. Soytarı mı olacaksın diyen babası, Kayseri Müftüsünün daveti üzerine Kayseri Din Görevlileri Derneğinin organize ettiği Moskof Sehpası isimli oyunu izlemeye geldi. Oyun sona erdikten sonra Oğlum, oyununu heyecanla seyrettim. Yanılmışım. Artık seni özgür bırakıyorum. Sanatını Allah yolunda kullandığın müddetçe yolun açık olsun diyerek Hasan Nail Canata dua etti. Bu duanın bereketi ile Hasan Nail Canat, artık sanata kendisini tamamen adadı. Üstad Necip Fazıl Kısakürekin sohbetlerine katılarak Allah yolunda sanatını kullanmanın püf noktalarını, mesaj kaygılarını, yol haritasını en ince ayrıntılarına kadar öğrenip sırası ile; Günahkar Baba, Dilsiz Şeytan, Bir Avuç Ateş, Afganistan Dramı, Bir Demet Gençlik, Ebabil Kuşları, Bana Mahşeri Anlat, Sokak Kızı Elif, Süper Bekçi, Mindrella, Cimcime Tavşan, Aynalar Yolumu Kesti isimli eserleri hem yazarak hem yöneterek hem de oynayarak sanatını icra etti. Ayrıca Şeytan Üssü Haber Merkezi, Efendi Hayrettin Süperstar, Kara Geceler Efendim, İnsanlar ve Soytarılar, Başkasının Ölümü, Demedim mi? ve Metropol ve Kadın isimli başkalarının yazmış olduğu tiyatro eserlerinde de başrolde oynadı.rnrnÜRETKEN BİR SANATÇIYDIrnrn12 Eylül 1980 ihtilalinden sonra mecburi olarak tiyatro hayatına ara veren Hasan Nail Canat, maddi açıdan çok büyük sıkıntılar çekmesine rağmen üretken bir sanatçı olduğunu Bir Küçük Osmancık Vardı, Nur Dağındaki Çocuk, Yaralı Serçe, Günahkar Baba, Yasemen, Kırımlı Murat Destanı, Bir Avuç Ateş, Gül Yarası ve Kiralık Zindan isimli romanları yazarak kanıtladı. İlk romanı Milli Gazetede tefrika halinde günlük yayınlandıkça sevincine diyecek yoktu. Olacak, beni göremeyenler beni okuyacak ve ne olursa olsun bu insanlara mesajımı vereceğim diyerek 9 esere imza attı. Moskof Sehpası isimli ilk eserini Kırımlı Murat Destanı adında kitap haline getirdi. Bir Avuç Ateş isimli romanı Çöküş ismi ile yönetmen Mesut Uçakan tarafından beyaz perdeye aktarıldı. Bir Küçük Osmancık Vardı isimli kitabı da Milli Eğitim Bakanlığının 100 Temel Eseri arasında yer almaktadır. Ayrıca Hasan Nail Canatın Kiralık Zindan adlı eseri kayıptır ve bulunamamıştır. Hasan Nail Canat, rahmetli olmadan evvel yeni yayıncılığa başladığını belirttiği genç bir yayınevine Kiralık Zindan isimli eserini orijinal dosya halinde sözleşme yaparak teslim etmiştir. Aradan 7 yıl geçmesine rağmen ne yayıncıdan ne yayınevinden yazılı veya sözlü olarak Hasan Nail Canatın ailesine ulaşılmamıştır.rnrnİNANÇ VE AHLAK ÜZERİNE ESERLER YAZARDIrnrnŞiir, roman ve tiyatro eserleri incelendiği zaman eserlerinin sadece ve sadece inanç ve ahlak üzerine olduğu açıkça belli olan Hasan Nail Canat, insanlara hayvan sevgisi ile insan sevgisi arasındaki tezatı yani kaniş köpeğini evine alıp babasını huzur evine yatıran insanın hayvan sevgisine karşı, Allaha borcunu ödemek isteyenlerin kul hakkına riayet etmemelerine karşı ve ilahlaştırılan tabulara karşı uyguluyordu.rnrnÇOK SAYIDA FİLM VE DİZİDE OYNADIrnrnHasan Nail Canat, yaklaşık 10 yıldır Altunizade Kültür Merkezinde Üsküdar Belediyesi Tiyatrosunda oyunlarını sahneliyordu. Geleneksel tiyatronun örneklerini sunan Hasan Nail Canat, Keloğlan, Sokak Kızı Elif, Mindrella, Süper Bekçi, Cimcime Tavşan gibi çocuk oyunları ile Bir Avuç Ateş, Demedim mi?, Metropol ve Kadın adlı oyunlarını da yetişkinler için sahnelemişti. Altunizade Kültür Merkezinde çocuk ve yetişkinlere tiyatro eğitimi de veren Canat; Reis Bey, Minyeli Abdullah, Sahibini Arayan Madalya, Çizme, Sürgün, Beşinci Boyut, Bize Nasıl Kıydınız? ve Gülün Bittiği Yer adlı sinema filmleri ile Kara Bir Gün - Süleyman Nazif, Su Perisi Kayıklar, İnsanlar Yaşadıkça, Kaşağı, Müslümanın 24 Saati, Müslümanın 365 Günü, Siyah Pelerinli Adam, Hasret, Köstekli Saat, Camgöz, Deli Balta-Uçurum Adası, Evlere Şenlik, Bizim Ev, Ortaklar, Şark Kahvesi, Beyaz Savaş, Sır Kapısı, Deli Yürek, Ekmek Teknesi, Çobanın İbadeti, Kenanda Bir Kuyu ve Kalp Gözü adlı TV dizilerinde rol almıştı.rnrnHASAN NAİL CANATLAR UNUTULMAMALIrnrnHasan Nail Canat, 1994-2004 yılları arasında Üstad Necip Fazıl Kısakürekten almış olduğu Sanat, Allah yolunda nasıl kullanılır? düsturunu tiyaro öğrencisi yetiştirerek inançlı, şuurlu oyuncuları ülkemize kazandırmayı, belden aşağı olmadan komedi yapmayı, salya-sümük demogoji yapmadan dram oynamayı, adaba ve edebe uygun ortaoyunu ve müzikal sergilemeyi yüzlerce çocuğa öğretti. O gençler şimdi Hasan Nail Canatlar unutulmamalı diyor ve birçok tiyatro eserlerinde, dizilerde inançlı oyuncu, sınırları olan oyuncu olarak rol alıyorlar.rnrnSANAT HAKK İÇİNDİR FELSEFESİNİ BENİMSEDİrnrnHasan Nail Canat, Sanat sanat içindir ve Sanat halk içindir düşüncelerini hiçbir zaman dikkate almayıp Sanat Hakk içindir felsefesinden hareket ederek ülkemizdeki dini, ahlaki, sosyal eksiklikleri hem yazarak hem yöneterek hem de oyunculuğu ile sahne hayatına taşımıştır. 41 yıllık sanat yaşamında inançlı ve muhafazakar kesimin kalplerinde haklı yerini alarak 21 Ekim 2004 tarihinde Ramazan ayının ilk haftasında son oyunu olan Aynalar Yolumu Kesti isimli oyununu Üsküdar Belediyesi İftar Vapurunda son kez sahneledikten sonra Sayın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım Beyden de son ödülünü aldı. Evine geldikten sonra aniden fenalaşarak kalp krizi sonucu sanatını Hakk için yapan Hasan Nail Canat ruhunu Hakka teslim etti.

Hasan Nail Canat Kitapları - Eserleri

  • Bir Küçük Osmancık Vardı
  • Yasemen
  • Yaralı Serçe
  • Nur Dağındaki Çocuk
  • Bir Avuç Ateş
  • Kırımlı Murat Destanı

  • Gül Yarası
  • Yiğit Mustafa
  • Günahkar Baba
  • Cimcime Tavşan

Hasan Nail Canat Alıntıları - Sözleri

  • İnsan yürekten isterse bir şeyi Allah mutlaka verir. (Bir Küçük Osmancık Vardı)
  • Yüreğim buruk acılarla doluydu. (Yaralı Serçe)
  • Yüreğimin çekemediği acıya, gücümün yetmediği çaresizliğe sabır... (Yaralı Serçe)
  • Kırım'ın kaderi bu; güneş her akşam hüzünle terk eder Kırım'ı. Her sabah acı bir günün üstüne doğar... (Kırımlı Murat Destanı)
  • -Cevap vermiyorsun.Soru sormama kızıyor musun yoksa? -Hayır kızmıyorum.Öyle sorular soruyorsun ki cevabı zor veya acı.. (Nur Dağındaki Çocuk)
  • –Size soruyorum, Allah korusun mahallenizde bir evde yangın çıksa, "memlekette demokrasi var kimse kimsenin yangınına karışamaz" diyebilir misiniz? –"Hayır hocam" sesleri sınıfı doldurdu. (Gül Yarası)

  • Allah'ım! Bizi sahipsiz koyma. (Bir Küçük Osmancık Vardı)
  • Bugün sana gelemiyorum. Çünkü yüreğim kanarken sana gelemem. Yüzüme bakınca yüreğimi en iyi sen görürsün. Gözlerimden acımı en iyi sen okursun. Belki otuz yıl önce, bir bayram sabahı, annemin avuçlarına kapanıp aldığım gibi ağlarım bugün... O zaman sen yıkılırsın. Hayır! Görme ağladığımı, duyma hıçkırıklarımı , ben ağlayacak bir köşe bulurum... (Bir Avuç Ateş)
  • "Korku mücadeleden daha tehlikelidir" (Yiğit Mustafa)
  • Hani, çok sıcak günler vardır, insanı bunaltan. Serin bir gölge, ya da bir su kenarı aranır. Ekin solar, gül sararır, yer yer yarılır toprak. Bir rüzgar eser sonra. Peşinden yağmur gelir. Tekrar canlanır yeşil. İnsan ruhu dinlenir. (Bir Küçük Osmancık Vardı)
  • "Allah hayırlısını versin." (Yasemen)
  • " İnsan yürekten isterse bir şeyi Allah mutlaka verir. " (Bir Küçük Osmancık Vardı)
  • Rızkı veren Allah'tır. (Yaralı Serçe)

  • "Mahşer günü bize, diye sormazlar Mehmet. diye sorarlar." (Bir Avuç Ateş)
  • Ay ışığında karlı dağların seyrine doyum olmaz. Gündüzleri güneş ısısıyla çözülen yumuşayan kar, geceleri sertleşir ve buz tutar. Sivri tepeler bir ayna gibi ışıldar. Ay ışığında seyrine doyum olmaz bu dağların, ancak sıcak bir evin penceresindeyseniz.... Sığınacak bir ev yoksa ve dağlarda kalmaya mecbursanız, çektiğiniz sıkıntılar size bu güzellikleri fark ettirmez. (Nur Dağındaki Çocuk)
  • - Allah'ı zikrediyor ağaçlar. - Ağaçlar Allah'ı zikreder mi? - Bildiğimiz ve bilmediğimiz bütün varlıklar zikreder. - Şu ırmak da mı? - Yaratılan her şey kendi dilinde, her an "Allah" der. (Yaralı Serçe)
  • "Kendini dipsiz bir kuyuya hızla düşüyormuş gibi hissediyordu." (Bir Avuç Ateş)
  • Bir ihtiyacın çaresizliği ile kıvranan insana değil, onu kurtarmayan çare sahibine acımalı. (Günahkar Baba)
  • –İçin bana karşı kin dolu. Bu kinle nasıl benimle oluyorsun anlamadım.!? –Ben de anlamadım kendime saygısızlığım dan herhalde... (Gül Yarası)
  • Ona dert yanacak değilim. (Yiğit Mustafa)

Yorum Yaz