matesis
dedas

Osman Kavala Neden Tutuklu? Osman Kavala Kimdir? Nerelidir? Şuçu Nedir? Ne İş Yapar?

Son günlerde adını sıkça duyduğumuz, bu gün görülen duruşmada tahliye talebi reddedilen Osman Kavala tutuklu yargılanmaya devam ediyor. ''Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'', "Devletin gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etme" ve ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' suçlarından tutuklu bulunan Osman Kavala kimdir? Hakkındaki iddialar nelerdir? Osman Kavala kaç yaşında ve nereli?
  • 30.04.2022 21:51
Osman Kavala Neden Tutuklu? Osman Kavala Kimdir? Nerelidir? Şuçu Nedir? Ne İş Yapar?

Osman Kavala kimdir, kaç yaşında ve nereli? Osman Kavala'nın hayatı

OSMAN KAVALA KİMDİR?

Osman Kavala;

  • 1957 yılında,
  • Paris'te doğmuştur.

İstanbul Robert Lisesi'ni bitirdikten sonra  Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde işletme, Manchester Üniversitesi'nde ekonomi üzerine lisans eğitimi aldı. New York'taki The New School for Social Research'te doktora eğitimine başladı ancak 1982'de babası Mehmet Kavala'nın ani ölümü sonrasında İstanbul'a döndü ve ailesinin işlerini devraldı.

Babası Mehmet Kavala'nın 1982 yılında vefat etmesinin ardından, Kavala Grubu'nda yönetici olarak çalışmaya başlayan Osman Kavala, Türkiye'ye döndükten sonra farklı yayınevlerinin kuruluşunda aktif rol aldı. 1983 yılında İletişim Yayınları’nın, 1985 yılında da Nazar Büyüm ve Selahattin Beyazıt’la birlikte Ana Yayıncılık’ın kurucu ekibi içinde yer aldı. Ana Yayıncılık, Britannica Ansiklopedisi’nin Türkçe versiyonu Ana Britannica’yı, Britannica Compton’s’u ve Temel Britannica’yı yayımladı. Osman Kavala hâlen Aras Yayıncılık'ta yönetim kurulu üyeliği görevini sürdürmektedir.

Sivil toplum faaliyetleri

Osman Kavala 1990'ların başından beri birçok sivil toplum örgütünün kuruluşunda ve yönetim kurulunda görev aldı. 1984 yılında Cihangir’de açılan ve dönemin ekoloji, toplumsal cinsiyet, kültür ve sanat tartışmalarına öncülük eden Bilim Sanat Kültür Hizmetleri Kurumu’nun (BİLSAK) kurucu üyeleri arasındadır. Ayrıca 1990'larda hayata geçen TEMA Vakfı, Helsinki Yurttaşlar Derneği ve Demokrasi ve Uzlaşma Merkezi’nin kurucularındandır. TÜRSAK (Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı), TESEV (Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı), KMKD (Kültürel Mirası Koruma Derneği), Hafıza Merkezi ve Tarih Vakfı gibi kurumların yönetim kurullarında yer almıştır. Kavala ayrıca Uluslararası Af Örgütü'nün bağışçılarındandır. 2018 yılında Türkiye'deki faaliyetlerini sonlandırma kararı alan Açık Toplum Vakfı'nın kurucu üyelerindendir. Osman Kavala, Avrupa ile Türkiye arasındaki yaratıcı diyaloğun büyük kentler dışında da teşvik edilmesini hedefleyen ve İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep’te kültür sanat altyapısını desteklemek üzere, toplumsal fayda ve sürdürülebilirlik öncelikleriyle yola çıkan Kültür İçin Alan’ın kuruluşunda aktif rol aldı. Goethe-Institut, Hollanda Büyükelçiliği, İstanbul İsveç Başkonsolosluğu ve Fransız Kültür Merkezi’nin öncülüğünde başlatılan Kültür için Alan projesinin Türkiye ortakları arasında İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) ile Anadolu Kültür bulunmaktadır.

2002 yılında kültür ve sanat alanından, iş dünyasından ve sivil toplumdan kişilerle beraber, kültür ve sanat faaliyetlerini desteklemek amacıyla Anadolu Kültür A.Ş.'yi kurdu. Kültür alanındaki bölgesel ve uluslararası işbirliklerini destekleyen Anadolu Kültür, kar amacı gütmeyen bir kültür kurumu olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Anadolu Kültür kültür-sanatın üretimini ve dolaşımını destekler, kültürel hakları ve çeşitliliği savunur, kültürel miras unsurlarının korunmasına yönelik çalışmalar yürütür. Vizyonu, çoğulcu ve demokratik bir topluma ve toplumsal uzlaşmaya katkıda bulunmaktır.

Kavala'nın Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı üstlendiği Anadolu Kültür'ün ilk girişimi 2002'de faaliyetlerine başlayan Diyarbakır Sanat Merkezi'dir. 14 Nisan 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Sergi, etkinlik ve atölyelere ev sahipliği yapan bu inisiyatif, 1990'lardaki çatışmaların ardından ihtiyaç duyulan barış ve diyaloğa katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Anadolu Kültür'ün ikinci girişimi, Kavala'nın girişimiyle 2005-2009 yılları arasında faaliyet gösteren Kars Sanat Merkezi'dir. Bu inisiyatif Kars'taki tek çok amaçlı salona ev sahipliği yapmış, aynı zamanda Türkiye, Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan arasındaki ortak kültür çalışmalarını desteklemiştir. Anadolu Kültür'ün diğer bir inisiyatifi ise İstanbul'un Tophane semtinde yer alan DEPO'dur. İlk sergisini 2009'da düzenleyen Depo, ilk olarak 2005’te İstanbul Bienali’nde sergi mekanı olarak kullanılan ve 2008'de tadilat ve renovasyon çalışmasından geçen Tütün Deposu isimli tarihi bir binada etkinliklerini düzenlemektedir. Ticari olmayan ve bağımsız bir sanat mekanı olarak işlev gören Depo, sergilerin yanı sıra kamuya açık konuşmalar, paneller, film gösterimleri ve atölye çalışmalarına ev sahipliği yapar.

Kavala; Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanlığı’nın yanısıra Açık Toplum Vakfı, TESEV, TEMA Vakfı, Tarih Vakfı, Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı gibi pek çok sivil toplum örgütünde kurucu üye, yönetim kurulu üyesi veya danışma kurulu üyesi olarak bulunuyor.

Ödülleri

  • 2019 - "Ayşenur Zarakolu Özgür Düşünce Ödülü"
  • 2019 - "Avrupa Arkeolojik Miras Ödülü"

Osman Kavala ne zaman tutuklandı?

Osman Kavala, 1 Kasım 2017 tarihinde tutuklandı. Gezi Parkı olayları, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 17-25 Aralık kumpasları ve 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanan iş adamı Osman Kavala, Gezi Parkı olaylarının yöneticisi ve organizatörü olmakla suçlanıyor. Kavala, halen cezaevinde bulunuyor.

Hepsi birden savunmada

Joe Biden’ın Türkiye ziyaretinde gerçekleştirdiği ve büyük tepki çeken toplantıısının konuklarından biri de Osman Kavala’ydı.

‘Kızıl Soros’ lâkabıyla tanınan işadamı Osman Kavala’nın gözaltına alınması batılı ülkelerde deprem etkisi yaratmıştı. Karanlık ilişkilerin odağındaki Kavala’nın gözaltına alınmasının hemen ardından Avrupa Parlamentosu (AP) Raportörü Kati Piri ‘acil çağrı’ ‘tweet’i atmıştı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise “Türkiye’de endişe verici verici bir eğilim var” diyerek Kavala’yı savunmaya geçmişti. Sözcü Nauert, Kavala’nın darbecilik ve teröre destekten gözaltına alınmasına hiç değinmeyerek, durumu yakından izlediklerini söyleyerek, Türk yargısını etkileme çabası içine girmişti. Fransa Dışişleri Bakanlığı ise, Kavala’nın gözaltına alınmasını “kaygı verici” olarak değerlendirmişti. Bakanlık Sözcüsü, gelişmeleri yakından takip edeceklerini de vurgulamıştı.

Hakkındaki iddialar

Osman Kavala, 1 Kasım 2017 tarihinde TCK’nın 309. ve 312. maddelerinden tutuklandı. 309. maddeye ("cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs") dair soruşturma 15 Temmuz darbe girişimi, 312. maddeye ("cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırma veya görevini engellemeye teşebbüs") dair soruşturma ise Gezi Parkı protestolarıyla ilişkilidir.

Kavala, 11 Ekim 2019 tarihinde TCK’nın 309. maddesinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından re’sen tahliye edildi. 18 Şubat 2020 tarihinde ise TCK'nın 312. maddesinden (kamuoyunda bilinen adıyla Gezi Parkı Davası'ndan) beraat etti. Tahliyesinin hemen ardından TCK’nın 309. maddesinden gözaltına alındı; ertesi gün, 19 Şubat 2020 tarihinde aynı maddeden tutuklandı. 9 Mart 2020 tarihinde ise TCK’nın 328. maddesinden ("devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askerî casusluk maksadıyla temin etmek") tutuklandı. 20 Mart 2020 tarihinde TCK'nın 309. maddesinden beraat etti.

1 Kasım 2017 tarihinden itibaren kesintisiz olarak Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Osman Kavala, 20 Mart'taki beraat kararıyla aynı dosyadan üç kez tutuklanıp iki kez tahliye edilmiş oldu. İnsan Hakları İzleme Örgütü Genel Direktörü Kenneth Roth, Kavala'nın Gezi Davası'ndan beraat ettikten hemen sonra yeniden tutuklanmasını "Türkiye’nin ceza yargılamaları sisteminin, siyasi olarak manipüle edildiğini, savcılık soruşturmalarının ve tutuklama kararlarının Cumhurbaşkanı’nın keyfine göre verildiğini gösteriyor" sözleriyle yorumlamıştır.

Gezi Davası

Gezi Parkı eylemlerini organize ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan aralarında Osman Kavala'nın da bulunduğu 16 kişi, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Gezi Olaylarını organize ettiği iddiasıyla açılan davada, savcılık Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu ile Mücella Yapıcı'nın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını, diğer sanıklara 15-20 yıl arasında hapis cezası verilmesini talep etmişti.

Davanın tek tutuklu sanığı olan ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) tahliyesini talep ettiği Osman Kavala, kararın üstünden üç aydan uzun süre geçmesine rağmen cezaevinde tutulmaya devam ediyordu. AİHM, Kavala'nın yargılanmasının ve tutuklanmasının politik saik taşıdığına, "Kavala ve onunla beraber tüm insan hakları savunucularını susturmak amaçlı" olduğuna hükmetmiştir.

Gezi Parkı davasında, 18 Şubat 2020 tarihinde görülen altıncı ve son duruşmada tüm sanıklara beraat kararı verildi. Aynı şekilde 3 yıldan fazla süredir cezaevinde bulunan Osman Kavala'nın da tahliye edilmesine karar verildi.

15 Temmuz soruşturması

Fakat serbest kalmadan, aynı gün 15 Temmuz soruşturması kapsamında yeniden gözaltına alındı ve sevk edildiği nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklandı. "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırma veya bu düzen yerine başka bir düzen getirme veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemekle", "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemekle" ve "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırma veya görevlerini yapmasını tamamen engellemekle" suçlanmakta ve hakkında 3 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 20 yıla kadar hapis cezası istenmektedir.

Kavala’nın destekçisi ABD Büyükelçiliği

Osman Kavala’nın kurucularından olduğu bu önemli derneğin dikkat çeken çalışmaları var. Dernek kendisini şu cümlelerle tanıtıyor: “Kültürel Mirası Koruma Derneği olarak bizlerin, öncelikle yok olmayla karşı karşıya kalan, tahrip edilmiş ve geleceği tehlikede olan taşınır veya taşınmaz varlıkların; kültürel mirasların korunması ve aslına uygun bir şekilde restore edilmesi adına bir girişimi bulunmaktadır. Söz konusu eserlerin ve yapıların korunarak gelecek nesillere aktarılabilmesi için, halkı bilinçlendirmek, yerel ve ulusal yetki sahiplerinin dikkatlerini konuya çekmek ve kültürel mirasa sahip çıkabilecek bir kamu bilinci yaratmayı hedeflemekteyiz.”

Profesör Evangelia Şarlak’ın Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptığı derneğin Başkan Yardımcısı Osman Kavala.

KMKD bu amaç doğrultusunda ilginç bir proje yönetiyor. “Anadolu’da Müslüman Olmayan Toplumların Mimari Mirasının Korunması Projesi” kapsamında geziler düzenleniyor. Amaç öncelikle “Müslüman Olmayan Toplumların” mimari yapılarının bulunması. Bulunan yapılar interaktif bir harita üzerinde gösteriliyor. Yapının hangi dine mensup olduğu, koordinatı, yapının detayı, kimliği, tarihçesi, mimari özellikleri, güncel durumu, yeniden değerlendirme için öneriler vb. başlıklarıyla bilgiler veriliyor.

Editör: Mustafa Kardaş

Yorum Yaz