Reha Oğuz Türkkan kimdir? Reha Oğuz Türkkan kitapları ve sözleri
Hukukçu, Tarihçi, Yazar, Türkolog, Psikolog, Senarist, Gelecekçi (Futurist), Ordinaryüs Profesör Reha Oğuz Türkkan hayatı araştırılıyor. Peki Reha Oğuz Türkkan kimdir? Reha Oğuz Türkkan aslen nerelidir? Reha Oğuz Türkkan ne zaman, nerede doğdu? Reha Oğuz Türkkan hayatta mı? İşte Reha Oğuz Türkkan hayatı... Reha Oğuz Türkkan yaşıyor mu? Reha Oğuz Türkkan ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 12 Ekim 1920
Doğum Yeri: İstanbul
Ölüm Tarihi: 18 Ocak 2010
Ölüm Yeri: İstanbul
Reha Oğuz Türkkan kimdir?
Doğum tarihini daha sonradan Türkçülük Günü olarak kutlanan 3 Mayıs olarak değiştirmiştir.
St. Joseph Lisesi ve akabinde Kabataş Erkek Lisesi'ne kaydoldu. Galatasaray Lisesi'ne geçtikten sonra babası Halit Ziya Türkkan'ın Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'ne tayin edilmesiyle Ankara'ya Gazi Lisesi'ne geçti. Gazi Lisesi'ndeyken Türkçü "gizli" örgütü "Gürem"'i kurdu.
Atatürk'ün ölümünden bir gün sonra Ergenekon dergisini çıkardı. Kendisinin "Faşizm Tehlikedir" yazısından dolayı bu dergi kapatılınca, Kitap Sevenler Kurumu'nu kurdu. Bu kurum Halkevleri'ne ilhak edilince Bozkurt dergisini çıkardı. Hüseyin Nihal Atsız'ın yazılarının da yayımlandığı bu dergide, Atsız başta olmak üzere önde gelen Türkçüler ile polemik yaşanınca ayrılarak Gök Börü dergisini çıkardı.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptı. Sorbonne Üniversitesi'nde tarih ve Türkoloji dallarında, Columbia Üniversitesi'nde deneysel psikoloji dalında uzmanlık çalışması yaptı.
1944 - 1945 arasında Irkçılık-Turancılık davasında yargılandı. Beraat ettikten sonra 1947-1972 yılları arasında Columbia üniversitesinde, 1975-1976 yıllarında İstanbul Üniversitesi'nde ve daha sonra da 1996 yılında Ahmet Yesevi Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yaptı.
Pek çok makale, dizi ve araştırmaları yayımlandı. Türkçülük alanında çeşitli sosyal faaliyetlerin yanı sıra yazarlık ve yayıncılık yaptı. 1997 yılında Orta Asya ve Kafkas Türkleriyle ilgili olarak "Türk Dünyası Parkı" ve "Türkler" adlarıyla ABD'de ve Türkiye'de resim sergileri açtı.
İngilizce, Fransızca ve Türkçe olarak yayımlanmış 41 kitap, 9 film ve 6 televizyon senaryosu vardır.
Medine müdafii olarak tanınan Ömer Fahrettin (Türkkan) Paşa'nın kardeşinin torunudur.
17 Ocak 2010 gecesi rahatsızlanmasının ardından yaşamını yitirmiştir.
Reha Oğuz Türkkan Kitapları - Eserleri
- Kendi Kendine Etkin Hızlı Okuma
- Türkler ve Kızılderililer
- Biz Kimiz?
- Tabutluktan Gurbete
- Atlantisliler Sümerler Etrüskler Türk Mü?
- İkna ve Uzlaşma Sanatı
- Arayan Adam 1.Cilt
- Gökşin
- Kolay ve İyi Öğrenme Teknikleri
- Hedefe Doğru
- Arayan Adam 2.Cilt
- Uygulamalı Etkin Hafıza Teknikleri
- Solcular ve Kızıllar
- Yükselen Milliyetçilik
- Cengizhan'ın Kimlik Şifresi
- Uyuyan Dev Türk Dünyası
- Kızılderililer ve Türkler
- İleri Türkçülük ve Partiler
Reha Oğuz Türkkan Alıntıları - Sözleri
- Olmek'lerin yazısı olmayışını, bulunan tabletlerdeki işaretlerin yazı değil süs veya başka şeyler oldukları, Yazısız uygarlık öncülüğü olamayacağını id dia edip dikkatleri gene Maya-Aztek devletlerine çeviriyorlardı. 2006 yılında iş değişti. Ünlü Science (Bilim) dergisinde bir araş tırma ve Associated Press'in 16 Eylül 2006 tarihli haberi, 2002'de Ölmek ülkesinde -Vera Cruz'da- bulunan Silindir biçimli taşa ka zılmış işaretlerin gerçek yazı olduğunu ve yıllar süren inceleme so nunda, M.Ö. 650 yılına ait olup Amerika'nın en eski yazıtı diye ilân ettiler. "Science" dergisinde yazı uzmanı Austin-TeksasÜniversitesi'nden Prof. David Stuart diğer -daha genel- değerlendirmesi de şöyle: "Yeni buluşlar, M.ö. 1200'le M.ö. 400 arasında parlak bir medeni yet kurmuş olan Ölmeklerin erken önemlerini kanıtlıyor. Böylelikle, Orta Amerikada Maya ve Aztek'lerin büyük uygarlıklarından bile daha önce varmışlar. Blok'un bulunduğu San Lorenzo, Ölmek dün yasının merkeziydi. Bana göre bu buluş kişiyi dönüp dolaştırıp doğru yola koyuyor. Yani Mezoamerika'nın yaşı gibi pek çok kültür unsurlar aslında bu Ölmek toprağında doğmuş ve yapılmıştır." (Türkler ve Kızılderililer)
- Liderin kalitesi, bir bakıma ülkenin eğitim düzeyine bağlıdır: Sonuca, liderin aldığı eğitimin yeterliliği ile, onu seçecek veya seçmeyecek olan halkın iyi veya kötü yetişmesi tesir eder. Bu da "insan faktörü" (unsuru) demektir ki; ülkemizde çok ihmâle uğramıştır. (Hedefe Doğru)
- Gençlerin milli hisleri ve uyanıklığı zorbalıkla söndürülürse, şu anda millet tehlikeye düşmese bile (ki hemen düşebilir) yarınlarımız için çok kötü olabilir.(...) (Tabutluktan Gurbete)
- "Beyazlar bana aptal bir Kızılderili diye bakıyor. Beyaz Adamın dediklerine inandığım için olacak." (Şunka) / Sersem Köpek (Kızılderililer ve Türkler)
- "Turancı" ithamıyla tutuklandım. (Türkler ve Kızılderililer)
- 12. yüzyılın sonuna doğru Cengiz Han, az sayıdaki gayrı-Türk Şeveyleri ve çoğunluk olan Türk boylarını "Moğol" olarak tek bir isim ve tek bir kimlik altında birleştiriyor. Gene de Batı'daki Türkler (özellikle Oğuz/Türkmen/Selçuk) boyları bu kimliği yadırgıyor ve kendi aşiret ve devlet adlarıyla yaşamayı sürdürüyorlar. Cengiz Han ve sülalesi diğer Türk devletlerini de yenip "İlhanlı", "Altın Ordu", "Çağatay" vb. imparatorluk adlarıyla onları tanımlamışsa da, bu isimler milli kimlik adları olmamış, "Selçuk, Tatar, Azeri, Kırgız, Kazak, Osmanlı" gibi yeni kimlikler günümüze kadar devam etmiştir. (Biz Kimiz?)
- Ural-Altay dillerinin her biri ayrı bir lisandır; yani Türkçe konuşarak bir Moğolla, bir Finle, bir Japon veya Kızılderili ile anlaşamazsınız. Akrabalık bağlarını ancak bir uzman dilci fark edebilir. Fakat Türk grupları, ayrı lehçeler konuşsalar da, ağızlarının hepsi Türkçedir ve birbirlerini anlarlar( en uzak kalmış olan Uygur veya Yakut lehçesini bile, önceleri iyi anlayamazsınız da, birkaç saat alışınca veya değişiklik kurallarını kavrayınca zorluk kalkar). (Biz Kimiz?)
- Varsın «Düşman kavi kâvî, talih zebun" olsun! Can çıkmadıkça ümit çıkmıyor, ümit sürdükçe de dayanmanın soluğu sönmüyor. (Tabutluktan Gurbete)
- Fransız dilbilimcisi Dumesnil Kızılderili dilinden 320 kelimenin Türkçeyle eş olduğunu tespit etmiştir; ben de buna 110 kadar daha sözcük ekledim. (Kızılderililer ve Türkler)
- İnsan belleği en az 5 en fazla 9 bilgi parçacığını akılda tutabilmektedir. (Uygulamalı Etkin Hafıza Teknikleri)
- Atatürk elinde antropometrik pergel, Çankaya'ya gelenlerin kafatasını mutlaka ölçüyordu. (Kızılderililer ve Türkler)
- Ehliyetsiz kişilerin gülünç olacak abartılı yazılar yazmaları, konuya güveni azaltır, doğru tezler bile uydurma zannedilir. (Türkler ve Kızılderililer)
- Türkçe'nin yapısındaki mantıklılık da uzmanları şaşırtmıştır ve bunu sanki bir bilgisayarın yaratmış gibi olduğunu söyleyenler vardır. Leon Cahun ise, Türkçe'deki tek heceli emir sözcüklerinin tam bir asker millete yakıştığını yazar. Prof. Mehmet Kaplan, Türk dilinin özelliklerinin Türk'ün ruh yapısını yansıtan bir ayna gibi olduğunu belirtmiştir. (Biz Kimiz?)
- Hülasa solcular , her yerde vatan haini ,milliyet düşmanı ,tahripçi, katledici ve düşmana satılmış insanlardır. Renkleri ve dereceleri daha iyi aldatmak için farklı olabilir.Fakat her yerde ve her zaman , tek hüviyetleri vardır: Kızıllar, bulundukları memleketi yıkmak isteyen Beynelmilelci Yahudilikten , masonluktan, beynelmilelci yeni Rus emperyalizminden emir alan yabancı kanlı ,yabancı ruhlu insanlardır ! (Solcular ve Kızıllar)
- ERGENEKON efsanesini hepimiz okullarda okuduk, herhalde hâlâ hatırlıyoruzdur. Türk Mitolojisinin (sonradan Moğolların da benimsediği) bu çok eski köklere dayanan efsanesinin ana tema sı şuydu: dört bir tarafı demir dağlarla kapalı adı "kon'la biten bir yurttan, bir kutsal hayvanın (kurdun) yol göstermesiyle dağları eritip dışarı çıkış ve cihangirlik günlerinin başlaması. Bu özellikleri taşıyan efsane Gök-Türklerin en önemli destanıdır. Peruda M.S. 13-15. yüzyıllarda bir uygarlık kuran ve kendinden önceki Tiahu-Anako ve Aymara kavimlerinin kültür ve gelenekleri ne sahip çıkan İnka'ların KAPAKTOKON efsanesi ise şöyledir: Efsanelerdeki Paraleller Manço Kahan'ın (veya Kapanın) atası Atağ (Atau) bir felâketten tek sağ kurtulandır. Dışarı âleme dört yanı kayalarla kapalı olan bir mağaraya sığınır, fakat bir daha dışarı çıkamaz. Bir gün kurdumsu bir hayvan (çakal) kılığında Güneş Tanrısı Er-Ak-Koca (İrakoca) ona nurlu bir taş verir, Atağ da bununla kayaları eritir, kavminin ba şına geçer ve cihangir bir devlet kurar(Kapaktokan Efsanesi Türk Ergenekon efsanesiyle büyük benzerlikler taşıyor.) (Türkler ve Kızılderililer)
- Almanların bir atasözü vardır: Şeytan, gözükünceye kadar daha korkunçtur derler. (Tabutluktan Gurbete)
- Kemalist Türkçülükte soy hassasiyeti ve bilhassa pan-türkist emeller başlangıçta pek kuvvetli ve belirliyken, gitgide sönükleştirilmiş, hatta Kemalizmin zıddı gibi gösterilmek istenmişti. (İleri Türkçülük ve Partiler)
- "Sonunda, daha o zaman, 'Amerikan Yerlileri' ile 'Ortaasya Yerlilerinin' kardeş olduklarına inanmaya başlıyordum." (Kızılderililer ve Türkler)
- Ve 1993'te Alberta Kanada'da toplanan "Dünya yerlileri Yılı Kurultayımda Kızılderili "Shani Motoo'nun okuduğu şiir: "Benden benim olanları aldın diye Nasıl hissettiğimi sana anlatabilmem için Senin dilinde bunları dile getirmeye mecbur olmam Bir cinayet değil midir?" (Türkler ve Kızılderililer)
- (...) O delici, insanın içini okuyan bozkurt gözler! (Türkler ve Kızılderililer)