Sadun Aren kimdir? Sadun Aren kitapları ve sözleri
İktisat Profesörü, Siyaset Adamı. Sadun Aren hayatı araştırılıyor. Peki Sadun Aren kimdir? Sadun Aren aslen nerelidir? Sadun Aren ne zaman, nerede doğdu? Sadun Aren hayatta mı? İşte Sadun Aren hayatı... Sadun Aren yaşıyor mu? Sadun Aren ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 1922
Doğum Yeri: Erzurum
Ölüm Tarihi: 2008
Ölüm Yeri: Ankara
Sadun Aren kimdir?
İbrahim Sadun Aren, (d. 1922 Erzurum – ö. 8 Mart 2008 Ankara). İktisat profesörü, siyaset adamı.
1940'ta Eskişehir Lisesi'ni, 1944'te Siyasal Bilgiler Okulu'nu bitirdi. 1945'te aynı okulda asistan, 1950'de doçent oldu. 1951'de İngiltere'ye gönderildi. 1956'da ülkeye dönünce siyasi bir davadan yargılandı, beraat etti. 1957'de profesör oldu. Eylül 1960'ta Devlet Planlama Teşkilatı'nda danışmanlığa getirildi. 1962'ye kadar bu görevde kaldı. Sosyalist Kültür Derneği'nin kurucuları arasında yer aldı. TİP'in kuruluşuyla birlikte partiye girdi ve parti yönetiminde görev aldı.
Sadun Aren 1965 seçimlerinde TİP İstanbul milletvekili olarak parlamentoya girdi. Çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdı. 12 Mart döneminde Türkiye İşçi Partisi'nin yöneticileriyle birlikte tutuklandı. 12 yıla hüküm giydi. 1974 affıyla serbest bırakıldıktan sonra DİSK'te görev aldı. Bu dönemde Politika gazetesinde yazdı. 12 Eylül döneminde, önce ders notları (Marksist içerikli denilerek) sonra DİSK'te görev alması nedeniyle tutuklandı. 1984'te tahliye oldu. 1991'de Sosyalist Birlik Partisi'nin genel başkanlığına seçildi. Daha sonra Birleşik Sosyalist Parti (BSP) genel başkanlığını sürdürdü. 8 Mart 2008'de Ankara'da hayata veda eden Aren, öldüğünde de Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin (ÖDP) onursal genel başkanı ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu (TİHAK) kurucu üyesiydi.
Aren'in ekonomi ile ilgili çeşitli kitap ve makaleleri, TİP'i anlatan kitapları vardır. Bunların yanında Mahir Çayan, kendisi kaleme aldığı 'Aren Oportünizminin Niteliği' adlı yazısında Sadun Aren'i eleştirmiştir. Sadun Aren 2008 yılında Ankara'da hayatını kaybetti. Mezarı Ankara'dadır.
Sadun Aren Kitapları - Eserleri
- 100 Soruda Ekonomi El Kitabı
- 100 Soruda Para ve Para Politikası
- Ekonomi Dersleri
- Sosyalizmin Yeni Yolu
- İstihdam, Para ve İktisadi Politika
- Bir Dönemden Yazılar
- Puslu Camın Arkasından
- 100 Soruda Ekonomi El Kitabı
Sadun Aren Alıntıları - Sözleri
- Sömürü oranını arttırmanın en kestirme yolu, açıktır ki ücretleri düşürmektir. Ücret düşürülünce işçinin kendisi için çalıştığı süre azalıp artı-değer yaratmak için çalıştığı süre çoğalmış olacağından, sömürü oranı artmış olur. Ne var ki, günümüzde işçilerin parasal ücretlerini düşürmek hemen hemen olanaksızdır. İşçiler ve işçi sendikaları böyle bir harekete karşı büyük tepki gösterirler. Fakat enflasyon yaratılarak, parasal ücretler değil ama gerçek ücretler (satın alma gücü) pekala düşürülebilir. Nitekim bu yola sık sık başvurulduğunu görüyoruz. (Ekonomi Dersleri)
- Kapitalizmde, ülkenin gelişmesi ve kalkınması, yatırımları yapan ve fabrikaları işleten kapitalist sınıfın himmetine ve sorumluluğuna terk edilmiştir. Bu sınıf ne kadar güçlü, becerikli ve atılgansa ülke de o kadar hızlı gelişir. Ve gene açıktır ki, kapitalist sistem içinde kalkınabilmek için hükümetlerin yapabileceği temel hizmet, bir kapitalist sınıf yetiştirmek ve bunların güçlenmeleri için elden gelen kolaylığı göstermek ve yardımları yapmaktır. Çünkü ana yesin ki çoçuğa da süt olsun örneği, kapitalist sınıf güçlendikçe yeni iş sahaları açacak ve dolayısıyla bundan emekçi sınıf ve tabakalar da yararlanacaktır. Kapitalist sistemin temel mantığı budur. (Ekonomi Dersleri)
- Gereksinimlerin iki önemli özelliği vardır. Biri tatmin edildikçe şiddetlerinin azalmasıdır. İkinci önemli özelliği belli sınırlar içinde birbirlerinin yerine geçebilmeleridir. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- ... ekonomik düzenin ortaya çıkardığı büyük gelir adaletsizliklerinin vergiler yoluyla düzeltilmesi olanaksızdır. Zaten eğer böyle bir düzeltme gerçekten isteniyorsa yapılacak şey, adaletsizlikler ortaya çıktıktan sonra düzeltmek değil, fakat daha başlangıçta ortaya çıkmalarına olanak vermeyecek düzenlemeler yapmaktır. (Sosyalizmin Yeni Yolu)
- Kalifiye emeği basit emekten daha değerli yapan şey, işçinin gördüğü bu eğitim ve bu eğitim için harcanmış olan emeğin (yapılan masrafların) onun maharetinde maddeleşmiş olmasıdır. Bundan ötürü, kalifiye bir işçi çalışırken yalnız kendi öz basit emeğini değil, fakat ayrıca maharetinde maddeleşmiş olan bu ek emeği de harcar. (Ekonomi Dersleri)
- ... sosyal demokrasi için de, düpedüz sağcılık olduğu için, kapitalizm esastır. (...) Diğer bir deyişle, sosyal demokrasi, kapitalist yapı ve işleyişe dokunamaz, sadece bu yapı ve işleyişin toplumsal vicdanı rahatsız eden bazı sonuçlarını elden geldiğince törpüleyip düzeltmeye çalışır, kendini bunlarla sınırlamak zorundadır. (Sosyalizmin Yeni Yolu)
- Mali yıl sonunda bütçe gelirleri bütçe giderlerini karşılaşmamışsa aradaki farka bütçe açığı denir. Bütçe açığı borçlanarak kapatılır. Bu borçlanma halkın tasarruflarından yapılmışsa sorun yoktur. Sadece özel sektöre akacak olan tasarruflar bütçe finansmanına yöneltilmiş olur. Ama borçlanma Merkez Bankasından yapılmış yani yeni para basılarak açık karşılanmışsa ülkede enflasyon olur. (Ekonomi Dersleri)
- İkamesi olmayan mal hemen hemen yok gibidir. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- Tüketim, ekonomik faaliyetlerin amacı ve son aşamasıdır. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- Ekonominin en küçük birimi, tüketim bakımından birey ya da aile, üretim bakımından da işletmedir. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- Üretim süreci boyunca, üretime katılan bireyler arasındaki ilişkiler içinde oluşur. Bu ilişkilere üretim ilişkileri diyoruz. Üretim ilişkilerinin özünü ve temelini üretim araçlarının mülkiyet biçimi oluşturur. Üretim araçlarının mülkiyet biçimi, bölüşümün nasıl olacağını, yani artı değere kimlerin nasıl el koyacağını belirlediği gibi, üretim sürecinde bireylerin karşılıklı durumlarını ve toplumda yapılacak iş bölümünün sınırları da belirler. (Ekonomi Dersleri)
- Elindeki sermaye ile en çok kar elde etmek için işletmecinin iki sorunu çözmesi gerekir. Bunlardan biri ne kadar üretim yapılacağı, diğeri de bu üretimin en ucuz olarak nasıl yapılacağıdır. (Ekonomi Dersleri)
- Sosyalist sistemde üretim araçları özel şahısların değil kamunun mülkiyetindedir. Bundan ötürü sosyalizmde bazı insanların diğer bazı insanlara ücret vererek kendi işlerinde çalıştırmaları ve onları sömürmeleri söz konusu değildir. Herkes bir işte çalışır ve bunun karşılığı olarak yaratılan milli gelirden payını alır. (Ekonomi Dersleri)
- Sosyalist bir toplumda yalnız üretim mallarının toplumsal mülkiyette olması söz konusudur, tüketim mallarının özel mülkiyette olmaları, serbesttir. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- ... geçim düzeyini belirleyici bir unsur olarak gelir dağılımı, tüm milli gelirin değil, fakat bunun tüketime ayrılan bölümünün ve bunun da tümünün değil, yüksek gelirli sınıf ve tabakalarca tüketilenden geri kalan kısmının, gene tüm nüfusa değil, fakat yüksek gelirler dışında kalan orta ve daha az gelirli sınıf ve tabakalar -ki bunlar geniş anlamda emekçilerdir- arasında bölüşülmesi demektir. Gelir dağılımından bunu anlamak gerekir. (Sosyalizmin Yeni Yolu)
- Üretim araçlarını kendileri üretemeyen, bunları dışardan satın almak zorunda olan ülkeler, ekonomik bakımdan bağımsız olamazlar ve devamlı olarak bunlan yapabilen ülkeler tarafından sömürülürler. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- Kaldı ki kapitalist bir toplumda siyasal iktidara kapitalist sınıfın daha büyük ağırlık koymuş olduğu göz önünde tutulacak olursa, vergiler yoluyla gelir dağılımındaki adaletsizliklerin gerçekten düzeltilmek isteneceğini düşünmek biraz saflık olur. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- İnsanlar yaşamlarını sürdürmeye yetecek tüketim miktarından daha fazla üretim yapabilirler. Bu, emek gücünün doğal bir özelliğidir. İşte bu fazla üretime artı-ürün ve bunun değerine de artı değer denir. İnsanlığın tüm kültür ve uygarlığı artı değere dayanır, ondan kaynaklanır. (100 Soruda Ekonomi El Kitabı)
- Bankalar,tarihsel olarak, tefecilik ve sarraflıktan türemişler ve kapitalizmin gelişmesine koşut bir çizgi izlemişlerdir. (100 Soruda Para ve Para Politikası)
- ... yüksek gelirli kimselerin ne kadar vergilendirilecekleri, devletin ne kadar yatırım yapacağına bağlıdır, onunla sınırlıdır. Kapitalist sınıfın devletin fazla yatırım yapmasına, özellikle altyapı yatırımlarını aşan sınai yatırımlar yapmasına karşı olmasının bir nedeni de budur. Çünkü devletin yapacağı her ek yatırım harcaması özel sektörden aynı miktarda bir vergi alınmasını gerektirmektedir. (Sosyalizmin Yeni Yolu)