tatlidede

Sait Maden kimdir? Sait Maden kitapları ve sözleri

Türk Şair ve Çevirmen Sait Maden hayatı araştırılıyor. Peki Sait Maden kimdir? Sait Maden aslen nerelidir? Sait Maden ne zaman, nerede doğdu? Sait Maden hayatta mı? İşte Sait Maden hayatı... Sait Maden yaşıyor mu? Sait Maden ne zaman, nerede öldü?
  • 04.10.2022 15:00
Sait Maden kimdir? Sait Maden kitapları ve sözleri
Türk Şair ve Çevirmen Sait Maden edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Sait Maden hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Sait Maden hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Sait Maden hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 3 Mayıs 1931

Doğum Yeri: Çorum, Türkiye

Ölüm Tarihi: 19 Haziran 2013

Ölüm Yeri: İstanbul, Türkiye

Sait Maden kimdir?

3 Mayıs 1931’de Çorum’da dünyaya gelen Sait Maden ilk ve orta öğrenimini Çorum’da tamamladı. 13 yaşındayken şiir yazmaya başladı, 18 yaşında Fransızca'dan çeviriler yapıyordu. Şiir ve resme olan tutkusu onu İstanbul'a getirdi. 1949–55 yılları arasındaİstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nün "Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi"nden mezun oldu.

Charles Baudelaire'den ‘Moesta et Errabunda’ çevirisiyle Varlık dergisinin yarışmasında birincilik ödülünü kazandı. Federico García Lorca’yı doğrudan kendi dilinden çevirebilmek için İspanyolca öğrendi. Baudelaire’in ‘Kötülük Çiçekleri’, Lorca’nın bütün şiirleri, Pablo Neruda, Louis Aragon, Octavio Paz, Vladimir Mayakovski, Paul Éluard, Saint-John Perse’in bazı şiirlerini çevirdi. Maden'in şiirleri "İstanbul", "Türkçe", "Soyut", "Yazko Edebiyat", "Varlık", "Gösteri" gibi önemli dergilerde yayımlandı. Birkaç kuşak onun çevirileriyle dünya şairlerini tanıdı. Şair Haydar Ergülen onun için "Bir şiir dervişi" demişti.

1950'li yıllarda grafik sanatlarına ilgisi artmaya başladı. 1955-1960 yılları arasında tiyatro dekorları ve sinema afişleri tasarladı, çizdi. 1960'tan sonra ilgisini tamamen grafiğe yoğunlaştırdı. 8 bin kitap ve dergi kapağı çizerek bu alanda bir rekora imza attı. Kitaplarında kullandığı fontların bazıları da kendi tasarımıdır. 500 kadar da logo, broşür, ambalaj ve etiket tasarımı yapan Maden siyasi partiler için seçim afişleri de tasarladı.

1958–1963 yılları arasındaki gazetecilik yaptı. 1964’te kendi atölyesini kurdu. 1968’de faaliyete geçen "Grafik Sanatçıları Derneği"nin kurucularından biri de oydu. Bir süre bu derneğin başkanlığını da üstlendi.

1979’da başladığı “Başlangıcından Bugüne Türk Grafik Sanatı” adlı kapsamlı kitap projesini sponsor bulamadığı için bir türlü tamamlayamadı. Ancak bu kitabın birinci bölümünü “Çevre” dergisinde yayımlatmayı başardı. Kitabın 19. yüzyıla ait başka bir bölümü de “Grafik Sanatı” dergisinde yayımlandı. Sait Maden logo tasarımlarını 1990'da “Simgeler” adlı bir kitapta topladı.

Eşi Ayten Maden çocuk kitapları yazarı ve çizeridir.

Sait Maden, 10 Mayıs 2013'te Altunizade Başkent Hastanesi'nde gerçekleştirilen koroner arter baypas ameliyatı sonrasında gelişen zatürreye bağlı olarak 19 Haziran 2013 Çarşamba günü saat 9:00’da hayatını kaybetti. Maden’in cenazesi, 21 Haziran Cuma günü Üsküdar’daki Şakirin Camii’nden, öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrasında Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Sait Maden Kitapları - Eserleri

  • Açıl Ey Gizem 1
  • Yeryüzü Destanları
  • Yol Yazıları
  • Yeryüzü Şiiri İnsanoğlunun Beş Bin Yıllık Şiir Serüveni 1
  • Gılgamış Ölümsüz Yaşamın İzinde
  • Şiir Tapınağı

Sait Maden Alıntıları - Sözleri

  • Göğün ipini tutmuş koşuyor çocuk savura savura denizi, al yeşil mor, kıyı boyunca. (Yol Yazıları)
  • örten şu kızıl akşam sisleri, kuşku mu yoksa acı mı? Mor kanatlı bir uyku dönüp duruyor havada, narçiçeği gökyüzü bir benim yüzüme benzerken bir senin yüzüne… Ben bunları derken nasıl açıyor bulduğum renkler gerçeği! Bir sözcüğü değiştirmek istersiniz de bozarsınız ya kapanmış bir dize’nizi, çözüp yolu düğümünden, çözüp denizi halatından ağır ağır, içerinizde uzun bir geziye çıkıp, şu liman senin, bu liman benim gidersiniz ya; derken yeni bir yığın sözcükle kabarır yelken; hangisini isterseniz alın, kimsenin bilmediği bir düşte avuç avuç yıldız ya da kucaklar dolusu gül topladınız dizenizde boş kalan yere. Sizin bunca çabanıza karşın, o da ne? eski sözcük, gözlerinin içinde hınzır bir gülücük, uzanmış kendi yerine boylu boyunca! (Açıl Ey Gizem 1)
  • Paraguay yöresinde yaşayan Guarani Kızılderilileri bir çocuğun doğumunu "söz kendine oturacak bir yer sağlıyor" diye açıklıyorlar. (Yeryüzü Şiiri İnsanoğlunun Beş Bin Yıllık Şiir Serüveni 1)
  • Kendini ortadan(kafatası) ayırdı ve içeri girdi bu kapıdan. Kopma denilen bu kapıdır işte mutluluk. (Yeryüzü Şiiri İnsanoğlunun Beş Bin Yıllık Şiir Serüveni 1)
  • Dağları örten şu kızıl akşam sisleri, kuşku mu yoksa acı mı? (Yol Yazıları)
  • ''Bunca karanlığı kim getirmiş odana ? Sözlerin sis uyakların kurum içinde. Gecenin mor katranıyla yoğrulmuş gibi, Çevrendeki her şey: masa, yastık ve minder...'' (Açıl Ey Gizem 1)
  • Kapılardan içeri yaz doluyor döne döne keskin bir adaçayı, reçine, kekik kokusuyla, başdöndürücü bir çingene çergisi çığrışmasıyla, gün günden uzun, gün günden deli. (Yol Yazıları)
  • ilişmeyin çocuklara sakın, oldukları yerde bırakın. (Açıl Ey Gizem 1)
  • Çatlama sonunda yüreği belirdi; yürekten düşünce doğdu, düşünceden de ay. Çatlama sonunda göbeği belirdi; göbekten "içeri çekilen soluk" doğdu, soluktan da ölüm. (Yeryüzü Şiiri İnsanoğlunun Beş Bin Yıllık Şiir Serüveni 1)
  • Kal biraz.. Üzerime ger sessizliği bir serin çarşaf gibi.. Sınırsız, beyaz. Öldü yaz. Akıyoruz kuşla, yaprakla dalgın gecesine bir uçurumun... (Şiir Tapınağı)

Yorum Yaz