Sedef Kabaş kimdir? Sedef Kabaş kitapları ve sözleri
Yazar Sedef Kabaş hayatı araştırılıyor. Peki Sedef Kabaş kimdir? Sedef Kabaş aslen nerelidir? Sedef Kabaş ne zaman, nerede doğdu? Sedef Kabaş hayatta mı? İşte Sedef Kabaş hayatı...

Doğum Tarihi:
Doğum Yeri:
Sedef Kabaş kimdir?
Londra’da doğan Sedef Kabaş 1992’de Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitirdi. Fulbright Bursu’yla okuduğu Boston Üniversitesi’nde televizyon gazeteciliği üzerine mastır yaptı. 1992’de Power FM’de haber editörü ve spiker olarak başladığı meslek yaşamını 1995-1997 yılları arasında CNN İnternational’da yapımcı olarak sürdürdü. 1997’den 1999’a kadar Olay TV ve NTV’de hazırlayıp sunduğu "Portreler" programıyla 1999 Diyalog En Başarılı Sunucu Ödülü’ne layık bulundu. ATV’de "Dönence" programının editörlüğünü ve sunuculuğunu (1999-2000) yaptı. TV8'de de "Sesli Düşünenler" adlı programı hazırlayıp sundu. Halen Skyturk’de Haber Ötesi adlı programa imza atan Kabaş, çeşitli özel üniversitelerde "diksiyon ve konuşma sanatı", "haber yazım teknikleri", "muhabirlik ve röportaj teknikleri" dersleri veriyor ve profesyonel turist rehberi olarak çalışıyor.
Sedef Kabaş Kitapları - Eserleri
- Muazzam Muazzez
- 60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar
- Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat
- Sesli Düşünenler
- 41 Kadın 41 Öykü
Sedef Kabaş Alıntıları - Sözleri
- Beş sene yalnız yaşadım. Babası hayatta en sevdiğim erkekti. Bu kadar sevdiğim bir insanı kaybettikten sonra geriye kalıyor bir küçük erkek çocuk. Bu küçük adamı yanımdan hiç ayırmayabilirdim. Başka yerlere göndermek yerine yanımda tutabilirdim. Ama zannedersem ben anneliğimi bu konuda ispat ettim. Onun ilerlemesi, kabiliyetini geliştirmesi için benden kopması gerekiyordu. Hayatla yüzleşmesi, mücadele etmesi gerekiyordu. Ondan uzakta beş sene yalnız yaşadım. Ama onun iyiliği için bunu yapmam gerektiği konusunda kendimi sürekli telkin ettim. Genç annelere tavsiyem, kendilerini düşünmemeleri, çocuğun bir oyuncak olmadığını bilmeleri, yani sürekli sevilecek cici bir şey değil, bir insan yetiştiriyorsunuz. Yani bu açıdan bakarsan kendime iyi bir not veririm. Ama bu demek değil ki, ideal bir anneydim, tabii belki daha başka şeyler de yapabilirdim. (Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat)
- Bir ülkenin ulusal kimliği anadilidir ve biz onu kaybettik. (60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar)
- Hiçbirimiz dünyaya boşuna gelmedik, var olan her şeyin bir anlamı ve gerisinde inanılmaz bir hikayesi var. (60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar)
- Amcanız sizinle niye hiç konuşmuyor? İşte bu da Osmanlı sistemi. Avrupa sisteminde annem beni akşamüzeri saat beşte kabul ediyordu, Osmanlı usulünde ise çocuklar annelerini ve babalarını neredeyse hiç görmüyor. Tabii sizler, genç kuşaklar olarak bunu anlamakta zorluk çekebilirsiniz. Mesela, ben amcamla konuşamıyorum, ama kendi kızı Perizat da babasıyla konuşamıyor. Ancak ortam uygun olacak ya da bayram olacak da o zaman babayla konuşulacak, o da münasipse, yani öyle istediğin zaman konuşamazsın. (Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat)
- Türk kadınları Avrupalılardan daha bakımlı. Biraz da başkalarına özenmek yerine kendimiz olmaya çalışmalıyız. Ruh, kıyafetten önce gelir. Arzu Özbakış (41 Kadın 41 Öykü)
- Yaşanan onca anıyı, paylaşılan onca sözü, onca duyguyu zamanın azgın suları büyük bir hızla alıp götürüyor... (Sesli Düşünenler)
- Son dönemde, geçmişteki birçok tarihî olay âdeta hiç olmamış gibi anlatılıyor. Neredeyse Kurtuluş Savaşı için bile yok diyecekler. Allah kahretsin! Bunu söyleyenlerin hepsi cehennemlik. Ben her şeyin içinde yaşadım. O zamanlar babam, “Ankara'da kalsaydım çok büyük bir mevki alabilirdim çünkü bırak yüksek tahsili, eli kalem tutan insan bile yoktu.” derdi. Okuma yazma bilen o kadar azdı ki... Şimdi, “Atatürk bir gecede travma yaptı, yazıyı değiştirdi” diyorlar. Yahu o zaman yazıyı bilen yok ki zaten ne travmasından bahsediyorlar! Bunu anlamıyorum gerçekten. Tarihi bilmeyince, tarihî olayları çarpıtmak kolay oluyor. Tarih ya vardır ya yoktur. Atatürk “Tarih, belgelere dayanarak tarihtir." demiş. Tarihsiz bir millet kültürsüzdür. (Muazzam Muazzez)
- Belki de o zorluklar dolayısıyla pozitifim. Her yeni gün daha iyisini buldukça da mutlu oldum. Kendimi daha iyi hissettim. (Muazzam Muazzez)
- Dargın kalamam. Gerek yok, hayat kısa; kin, nefret ruha boşuna yük... Kin kalbi çürütür, nefretse ruha yüktür; her ikisi de ömrü kısaltır. (Muazzam Muazzez)
- Gellner'in İslamiyet ile ilgili önemli bir teorisi var. Buna "rakkas kuramı" adını takmıştı. Gellner, İslam'ın bir kent dini olduğunu ileri sürüyor. İslam'ın kırsal kesime gittiği zaman kimlik değiştirdiğini ve kutsal kitabı, kırsal kesimdekilerin anlayamayacağı için araya şeyhlerin veya aracıların girdiğini söylüyor. (Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat)
- Parasal değerler üzerine, maddi değerler üzerine kurulmuş insan ilişkileri çok fazla Türkiye'de. Bence bu çok yakıcı bir sorun. İnsan kendi varlığı, düşünceleri , zenginlikleri, üzerine kurmadığı hiçbir hayatta mutlu olamaz. (60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar)
- Evet, annelik duygusunu yaşıyorum. İki buçuk yaşında, müthiş bir şey var evde. O gerçekten insanı hem daha sabırlı, hem daha hoşgörülü, hem daha mutlu kılıyor hayata karşı. Demet Akbağ (41 Kadın 41 Öykü)
- Şunu da unutmamamız gerekir ; hiç kimse salt iyi, hiç kimse salt kötü değildir. Yani insanları böyle kalın çizgilerle ayırt edemeyiz. Her insanin yanlışları, hataları vardır. Hülya Koçyiğit (41 Kadın 41 Öykü)
- İpek ve Kadın çelikten daha sağlam, pamuktan daha hafif, kauçuktan daha esnek olan ipek, adeta mükemmel bir bileşimidir, tıpkı kadınlar gibidir.. Kadınlarda ince, hafif, yumuşak, esnek, ışıltılı ve değerlidir. Görünümlerinin aksine, şaşırtıcı derecede sağlam ne dayanıklıdırlar.. (60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar)
- Ben ahlaksızlık yaparak ya da kuralların dışına taşarak bir başarı kazanmışsam onu bir başarı olarak algılamam, onu kendi açımdan bir yenilgi olarak algılarım. (60 Kadın 60 Öykü - İpek Dokulu Başarılar)
- Kin kalbi çürütür, nefret ruha yüktür. (Muazzam Muazzez)
- Sakıp Sabancı' dan öğrendiğim en önemli şey: önyargısız olmayı ve herkezi açık bir yürekle dinlemeyi öğrendim. İkincisi önceliklerimi iyi sıralamayı öğrendim. Hayatta her şey önemlidir, ama bazı şeyler daha önemlidir. Önceliklerinizi iyi bilirseniz, zamanı iyi kullanırsınız. Güler Sabancı (41 Kadın 41 Öykü)
- Evet, annelik duygusunu yaşıyorum. İki buçuk yaşında, müthiş bir şey var evde. O gerçekten insanı hem daha sabırlı, hem daha hoşgörülü, hem daha mutlu kılıyor hayata karşı. Demet Akbağ (41 Kadın 41 Öykü)
- (Atatürk) Bize Kimlik edinme şansı verdi. Ben küçük bir kız olarak, bu büyük adamdan güç aldım. Atatürk bu toplumun kızlarının önüne idealler koydu. (Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat)
- Abdülhamid zamanında da "yıldız", "burun" gibi kelimeler yasaklanmıştı; padişah Yıldız Sarayı'nda oturuyordu ve burnu epeyce iriydi. Bugün de böyle insanlar var, bugün de basında böyle olaylar oluyor. (Hayatını Seçen Kadın, Nermin Abadan Unat)