Seran Demiral kimdir? Seran Demiral kitapları ve sözleri
Yazar Seran Demiral hayatı araştırılıyor. Peki Seran Demiral kimdir? Seran Demiral aslen nerelidir? Seran Demiral ne zaman, nerede doğdu? Seran Demiral hayatta mı? İşte Seran Demiral hayatı...

Doğum Tarihi: 2 Şubat 1989
Doğum Yeri: İstanbul
Seran Demiral kimdir?
2 Şubat 1989 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Seran Demiral, lise yıllarında yazın çalışmalarına başladı. 2003 yılında “Ölümsüzler” isimli antolojide “İblisin Güncesi” kısa öyküsünün yayınlanmasının ardından 200(4). Xasiork Öykü Yarışması’nda “Kediyi Öldüren Merak” isimli hikayesiyle mansiyon derecesi aldı.
2005 yılının güz aylarında bir fantastik kurgu romanı olan “Münzevi” basıldı ve bunu 2007’de “Hissizleşme” isimli eseri izledi. Yine gerçeküstü öğeler içeren bir roman olan Hissizleşme, Başkent Üniversitesi Edebiyat Bölümü’nde Georges Bataille’ın “Edebiyat ve Kötülük” kuramıyla ilişkilendirilen bir lisans tezi dahilinde örnek edebiyat eseri olarak sunuldu.
2007 senesinde Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi’nden mezuniyetinin ardından Mimar Sinan Üniversitesi’nin Mimarlık Bölümü’nü kazanarak lisans eğitimine başladı. 2011 yazında buradan mezun oldu.
Yazdığı farklı türlerdeki metinler bazı dergiler ve antoloji kitaplarda yayınlandı. Yitik Ülke Yayınları’ndan çıkmış olan “Bozcaada Öyküleri” (2009) ve “Olimpos Öyküleri” (2010) isimli öykü kitaplarında birer öyküsü yer alan Seran’ın, aynı zamanda “Underground Poetix” ile serbest sanatçı ve yazarlar tarafından hazırlanan, kollektif bir çalışma ürünü olan “Siber Gnosis” isimli fanzinde bilimkurgu hikayeleri yayınlandı.
2006 – 2011 tarihleri arasında Xasiork Öykü ve Roman Yarışmaları jürilerinde yer alan Seran, son yıllarda çocuk ve gençlik yazını ile de ilgilenmektedir. Final Kültür Sanat Yayınları için hazırlamakta olduğu, felsefe ve düşünürlerle şekillenen ilk gençlik romanları serisi olan “Filozof Çocuklar Kulübü” serisinin ilk kitabı ‘Peki Ama Ben Kimim?’in yayına hazırlanmakta olduğu şu günlerde; bir taraftan söz konusu serinin devam kitaplarını yazmakta, bir taraftan ise bilimkurgu romanları üzerine çalışmalarını sürdürmektedir.
Seran Demiral Kitapları - Eserleri
- Parmak Uçları
- Ursula K. Le Guin
- Hatırla
- Likya'nın Şarkısı
- Filozof Çocuklar Kulübü 2 - Okulda Ne İşim Var?
- Filozof Çocuklar Kulübü 1 - Peki Ama Ben Kimim?
- Filozof Çocuklar Kulübü 3 - Nasıl Yapalım?
- Hayat Üretim Merkezi
- Benden Bize - "Kafası Karışıklar"
- Hissizleşme
- Filozof Çocuklar Kulübü 4 - Dünyayı Neden Değiştirmeliyiz?
- Kafası Karışıklar 2 - Bizden Dünyaya
Seran Demiral Alıntıları - Sözleri
- Fakat genellikle, gidilen her yer bir yeniliği getirirdi beraberinde; getirmez de, gelene gösteriverirdi. (Parmak Uçları)
- İletişim kurmayı beceremediklerinde, olan oluyordu işte. (Parmak Uçları)
- Bence Le Guin yazınında ilginç olan, kadın olarak yazmanın zorluğunu cinsiyetsiz bir yazma denemesiyle yıkmaya çalışmasıdır. Feminizmin erken dönem fikirlerini benimsemiştir pek ala, ancak feminizmin ilerleyişinden önce davrandığı aşikardır. (Ursula K. Le Guin)
- "insanın evi kalesiydi,sığınağıydı." (Parmak Uçları)
- “Kierkegaard, ‘Can sıkıntısı bütün kötülüklerin anasıdır’ diyor ya, nasıl da haklı! Ona sorarsak, yeryüzünde işlenen suçların, öldürmenin, bütün ahlaksızlıkların sebebi can sıkıntısı. Eğer gerçekten ne istediğimizi bilen insanlar olup, yaşadığımız zaman ve mekânın keyfine varsak, ne canımız sıkılır ne aklımıza kötülük gelir.” (Benden Bize - "Kafası Karışıklar")
- "Garip, insanın hayal gücü nasıl varsayımlar üretiyor." (Ursula K. Le Guin)
- *Dilimin sınırları dünyanın sınırlarıdır. *Ludwig wittgenstein (Filozof Çocuklar Kulübü 2 - Okulda Ne İşim Var?)
- Söylenmeden kalmış yasaklı her kelime içinde sessizliğin gücünü barındırır. (Ursula K. Le Guin)
- '' Yaşam hatıraydı, her gün yeni anlar biriktirerek devam etmekten başka yapacak şey yoktu.'' (Hatırla)
- Kelimeleri dinleyerek seçer Ursula, karakterleri ya da mekanları isimlendirirken de, yeni bir dili baştan kurarken de asıl üzerinde durduğu yazının müziğe nasıl dönüştüğünü göstermektir bir yerde. Yazma eylemini müzik dinlemekle eşdeğer gördüğünü belirtmektedir bazen. (Ursula K. Le Guin)
- Kendimiz hakkında ne kadar da az şey biliyoruz, hem kadınlar hem erkekler olarak! (Ursula K. Le Guin)
- Sevdiği insanın yanında ruhunu açıp geri kalan her şey kapayabileceğini düşünüyor, dahası duyumsuyordu. Nasılsa içini açtığında, açık olması gereken her şey gelirdi peşi sıra (Parmak Uçları)
- "Bütün neşesi, aşkı, hayalleri; kapının eşiğinde kalmayı tercih etmişlerdi." (Parmak Uçları)
- "bazı şeyler,üzerine konuşulmadığı,başkaları tarafından bilinmediği sürece daha güzel kalıyordu." (Parmak Uçları)
- Demek ki ancak büyüyen, yetişen, ayağı üzerinde durmayı beceren kişi özgürdür; bu özgürlük verili değil kazanılan bir şeydir. Mücadele yoluyla ele geçirilir. (Ursula K. Le Guin)
- Bazı şeylerin hatırlanmasının iyi olmadığını düşünmeye başlamıştım. Hafızam beni değil, ben hafızamı kontrol ediyordum artık. Gerçekten aklımda kalmasını istediklerimi, hatırlamaktan hoşlanacaklarımı kaydedip, gerisini rafa kaldırıyordum. (Hatırla)
- “Kağıtların rengi, hissettiğim.Kalemlerin rengi, sesim.” (Hatırla)
- Georges Perec'in dediği gibi, edebiyat, ya da sanat dalları yapboz gibi, üst üste binerek, önce tek bir yazar yahut sanatçı tarafından, ardından zamanlar ve coğrafyalar boyunca başka yolculuklardan arya kalanlarla çığ gibi büyüyen ve devasalaşan koca bir sanat eseri. Yaşamın kendisi. (Ursula K. Le Guin)
- Yaşam hatıraydı. Her gün yeni anılar biriktirerek devam etmekten başka yapacak şey yoktu. (Hatırla)
- Zamanın göreceliği diye bir şey var, evet... Fakat söz konusu, 'anne zamanı' olduğunda işleyen formül, her şeyden bağımsız, tamamen kendine hastı. (Hatırla)