tatlidede

Bütün Elbiseleri Yırtsak Yeridir Yeter Bize Vefa Elbiseleri

Bütün Elbiseleri Yırtsak Yeridir Yeter Bize Vefa Elbiseleri

          1990’lı yılların ilk yarısı.

          Henüz lise öğrencisiyken yatılı okul harçlıklarımdan biriktirdiğim paralarla almış olduğum volkman ile ilahi ve ezgiler dinliyordum.

          Aynı şekilde o yıllarda her yılın başında öğrencilere kitap ve kırtasiye ihtiyaçlarını almak için verilen alışveriş fişiyle okul ihtiyaçlarımın yanında o yıllar yeni çıkmış olan İlk Cemre adlı bir kaset de almıştım.

          Kasetin üstünden sanatçı ismi yoktu.

          Ne söyleyen için, ne dinleyen için isim de önemli değildi zaten o zamanlar. O kasetin özellikle bir parçasını günlerce tekrar tekrar dinlemiştim. Hala da aynı heyecanla dinlediğim parçanın bazı sözleri şöyleydi.

 

          Gel kurut bu çağın kargaşasını

          Seninle beklenen şafaktır şimdi

 

          Hangi yöne baksam şafak görürüm

          Toprağın altından yürür ordular

 

          Bir yeni vakitler geldi gelecek

          İçimde sürekli ayak sesleri

          …

           

          Sonrasında aldığım farklı kasetlerde de dinlediğim ve en çok sevdiğim başka parçalar da oldu.

          Her eylem yeniden diriltir beni

          Nehirler düşlerim göl kenarında

          …

 

          Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde

          Bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu

          Varıp eşiğine alnımı koydum

          Sanki bir yer altı nehir çağlıyordu

          …

 

          Ben etkileyen ve hayatımda önemli izler bırakan bu parçaların Akif İnan’ın yüreğinden/dilinden döküldüğünü çok sonradan öğrenmiştim.

          Öyle ki o yıllar ismini duymadığımız/bilmediğimiz Akif İnan, ideallerinin tohumlarını daha lise sıralarında isimsiz şiirleriyle yüreğimize ekmişti.

          Akif İnan’ın, “yiğitler yol alsa destana doğru” sözlerinde işaret ettiği yöne yolculuğumuz göreve başladığımız 2000’li yıllardan sonra imza attığımız sendika üyeliğimizle değil henüz lise sıralarında dinlediğimiz isimsiz Akif İnan şiirleriyle başlamıştı yani diyebilirim.

          Akif İnan, kendisine yazılmış hayatı tamamlayıp “sanmayın her şeyin bitişi ölüm, destanlar yayılır mezarımızdan” diyerek yürüyüp gitti.

          Çağın kargaşasını kurutmak için beklediği şafaklar, göl kenarında düşlediği nehirler, mezarımızdan yayılır dediği destanlar bıraktı ardında.

          ***

          Eğitim Bir Sen’in kuruluşunun 30. yılı anısına geçtiğimiz hafta Türkiye genelinde vefa buluşmaları yapıldı. Bu buluşmalarda kuruluştan bu yana emeği geçen, yönetim görevlerinde bulunan gönülden çalışan kişiler buluşup özlem giderdi. Sendikal hatıralarını tazeledi ve muhabbet etti. Uzun zamandır görüşemeyen bir dönemin yol arkadaşları kucaklaşma imkanı buldu. Bizler de Mardin Şubesinin ev sahipliğinde vefa buluşmasını gerçekleştirip bütün bu güzel duyguları yaşadık.

          Anılarımızı canlandırdık.

          Bu yolun yolcusu olmaktan, Akif İnan’ın çağın kargaşasını kurutmak için beklediği şafakların bir parçası olmaktan, göl kenarında düşlediği nehirlerin bir damlası olmaktan mezarımızdan yayılır dediği destanların bir kıtası olmaktan bir daha mutluluk duydum bu buluşmada.

          ***

          Vefa güzel bir şey.

          Bu güzel şey en çok da bu destanın altıda imzası olan ve on yıllar öncesinden “bütün elbiseleri yırtsak yeridir, yeter bize Vefa elbiseleri” diyen bir güzel adam merhum Akif İnan’a yakışır.

          Vefa ve Dua ile.

         

  

 

 

Editör: Murat Bağış

Yorum Yaz